Trablus güç mücadelesinde yeni bir döneme hazırlanıyor

Başkent Trablus’un merkezindeki Şehitler Meydanı. (Fotoğraf/ Cemal Cevher)
Başkent Trablus’un merkezindeki Şehitler Meydanı. (Fotoğraf/ Cemal Cevher)
TT

Trablus güç mücadelesinde yeni bir döneme hazırlanıyor

Başkent Trablus’un merkezindeki Şehitler Meydanı. (Fotoğraf/ Cemal Cevher)
Başkent Trablus’un merkezindeki Şehitler Meydanı. (Fotoğraf/ Cemal Cevher)

Libya’nın başkenti Trablus’ta alarm ve gerginlik durumu hakim. Öyle ki gerilim, geçici Ulusal Birlik Hükümeti’nin Başkanı Abdulhamid Dibeybe’nin Trablus’un Endülüs Mahallesi’ndeki evinin RPG türü top mermisiyle hedef alındığına ilişkin haberlerle daha da arttı.
Hükümet, sosyal medyada dolaşan bu haberleri ne doğruladı ne de yalanladı. Ancak özellikle Dibeybe’nin ile Temsilciler Meclisi tarafından görevlendirilen ‘İstikrar’ hükümeti başkanı Fethi Başağa’nın yandaşlarının karşılıklı oluşturduğu askeri seferberlik ortasında bu durum, başkent sakinlerinin ilerleyen günlere ilişkin korkularını azaltmadı.
Görgü tanıkları, yerel medya organlarına merminin ateşlendiği aracın siyah bir Toyota FJ olduğu bilgisini verirken Dibeybe karşıtları ise bu olayı, ‘daha önce yaşanmış bir duruma atıfla, komik bir tiyatro’ olarak nitelendirdi.
Güvenlik nedeniyle isminin verilmesini istemeyen bir kaynak şu açıklamada bulundu:
 “Dibeybe’nin yandaşları ve ailesinin bazı üyeleri şu an tüm askeri oluşumları ve hükümet yanlısı olmayan güvenlik güçlerini başkentin sınırlarının dışına çıkarmaya çalışıyor. İki tarafa bağlı silahlı milisler sürekli tetik halinde. Her biri harekete geçmek için bir işaret bekliyor.”
İktidar için yarışan iki liderin doğum yeri olan Misrata’dan bir kaynak, vatandaşların şiddetli bir çatışmanın yaşanmasından korku duyduğunu söyledi. “Şehir, Dibeybe ve Başağa arasında bölünmüş durumda. Bu talihsiz bir durum” ifadesini kullandı.
Libyalı yazar Abdurrezzak ed-Daheş de söz konusu korkuya işaret ettiği açıklamasında şunları söyledi:
“Öyle görünüyor ki kapıyı çalan Ramazan Ayı’nda bizler iftar topu değil savaş toplarına, teravih namazı değil cenaze namazlarına şahit olacağız.”
Yüksek petrol fiyatlarının yerine, petrol sahalarının ve limanlarının kapatılmasından korkmaya başladıklarını belirten Daheş “Boş savaşlarda ne kadar kan ve zaman kaybettik? Her kuruşa ihtiyacımız varken petrol vanalarını kapatarak kaç milyar dolardan olduk?” diye sordu. Libyalıların ‘en düşük kalitede de olsa standart bir yaşamdan başka bir şey istemediklerine’ dikkat çektiği açıklamasını şöyle sürdürdü:
 “Onlar bir hukuk devleti, güvenli yaşam, adil seçimler ve makul bir toplumsal adalet umuyorlar. Bu Libyalılar için çok mu fazla?”
Diğer yandan Dibeybe, başkentte işlerin kontrolden çıkacağı beklentisiyle Ulusal Birlik Hükümeti Savunma Bakanı sıfatıyla harekete geçti. Geçen perşembe günü askeri birimlerin ve oluşumların, bakanlığın önceden izni olmadan silahlı, askeri veya paramiliter araçları hareket ettirmesine karşı uyardı. Dibeybe yaptığı açıklamada “Koruma ve güvenlik birimlerine izinsiz hareket eden her türlü oluşuma veya konvoya müdahale etmeleri talimatı verilecek” dedi.
İddialar Dibeybe’nin evine bir aydan kısa bir süre içerisinde ikinci defa top mermisi atıldığı yönünde. Daha önce, şubat ayı başlarında da konvoyuna ateş açıldığı belirtilmişti. Gerginlik atmosferi, vatandaşlara Nisan 2019’un başlarında Trablus’ta Mareşal Halife Hafter liderliğindeki Ulusal Ordu (LUO) tarafından başlatılan ve binlerce ölüme ve yaralanmaya neden olan savaşta yaşadıklarını hatırlattı.
Aynı kaynak, “Başağa’nın Dibeybe hükümetinin emir ve talimatlarına uyulmaması çağrısı üzerine düzenli güvenlik hizmetlerinin hangi hükümete hizmet edeceği henüz bilinmiyor” dedi.
Başağa, Libya’nın batısındaki etkili isimlerden biri olarak kabul ediliyor. Daha önce bazı milislerin dağıtılması sürecine öncülük etmişti. Aynı şekilde 21 Şubat 2021’de başkent yakınlarındaki otoyolda düzenlenen bir suikast girişiminden de kurtulmuştu.
Müslüman Kardeşler’e yakın olan ‘Er-Raed’ medya ağı, başkent Trablus’taki gazetecilerin ve çalışanlarının kimliği belirsiz silahlı gruplar tarafından tehdit edildiğini bildirdi. Ağ konuya dar şu açıklamada bulundu:
“Basın ve medya özgürlüğü tehdit edildi. Konuşanlar susturulmaya, görüşler kontrol altına alınmaya ve bilgiler gizlenmeye çalışılıyor. Bu, Libya halkının özgürlükler ve hukuk devletine yönelik özlemleriyle çelişiyor.”
Açıklamada Libyalı tüm yetkililerin ‘gazetecilerini, çalışanlarını ve genel merkezini korumaktan sorumlu’ olduğu vurguladı.
Başağa hükümeti de vatandaşlara Trablus’a barışçıl bir şekilde gireceği ve çalışmalarını buradan, iktidara sımsıkı sarılmış olan Dibeybe hükümetinin herhangi bir muhalefeti olmaksızın sürdüreceği taahhüdünde bulundu.



Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

TT

Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

Suriye ordusu, çarşamba akşamı, nüfusunun çoğunluğunu Dürzilerin oluşturduğu Suveyda ilinden çekilmeye başladı. Savunma Bakanlığı, şiddet olaylarının yaşandığı ilde yeni bir ateşkes anlaşmasının açıklanmasından birkaç saat sonra çekilme kararını duyurdu.

Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ‘Suriye Arap Ordusu'nun, imzalanan anlaşmanın hükümleri uyarınca ve ildeki yasadışı grupların temizlenmesi tamamlandıktan sonra Suveyda'dan çekilmeye başladığı’ belirtildi. Açıklamada, Suveyda’da konuşlu diğer hükümet güçlerinin çekilmesinden bahsedilmedi.

Anlaşma, İsrail'in Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Genelkurmay Başkanlığı çevresinin yanı sıra Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera illerinde konuşlu hükümete bağlı güçlere karşı hava saldırıları düzenlemesi üzerine sağlandı.

Ateşkes anlaşmasının maddeleri

Dürzi lideri Yusuf Carbu, hükümet ile Suveyda'nın önde gelenleri arasında bir anlaşmaya varıldığını açıkladı. Dürzilerin Ruhani Lideri Şeyh Hikmet Hicri ise anlaşmayı reddederek ‘Suveyda tamamen özgürleştirilinceye’ kadar savaşın devam edeceğini vurguladı.

Yaptığı açıklamada herhangi bir anlaşma ve müzakere yaptığı ve yetki vermeyi reddeden Hicri, ‘bu ortak tutumdan saparak tek taraflı temas veya anlaşma yapan kişi veya kurumları’ uyardı.

Öte yandan Carbu, anlaşmanın Suveyda'daki askeri operasyonların tamamen ve derhal durdurulmasını, ordunun kışlalarına geri dönmesini ve ateşkesin uygulanmasını denetlemek üzere devlet ve Suveyda'nın önde gelen isimlerinden oluşan bir gözetim komitesi kurulmasını içerdiğini söyledi.

Dürzi lider anlaşmanın ayrıca, ‘Suveyda'nın Suriye devletine tam olarak entegre edilmesini ve tüm eyalet toprakları üzerinde tam egemenliğinin teyit edilmesini’ öngördüğünü de belirtti.

Anlaşma aynı zamanda iç güvenlik güçlerinin ve devlet polisinin yanı sıra Suveyda ve çevresindeki bölgelerden polis memurlarının konuşlandırılmasını ve Suveyda’daki polis memurlarının ilin güvenlik dosyasını yönetmek için liderlik ve yürütme görevlerini üstlenmelerini de içeriyordu.

hyjukı
İsrail dün başkent Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı karargahını bombaladı (Reuters)

Carbu’ya göre taraflar, anlaşma uyarınca Suveyda'da ağır silahların düzenlenmesi için bir mekanizma üzerinde anlaşarak, devletin kontrolü dışındaki silahların toplatılması ve Suveyda'nın tüm bölgelerinde Suriye yasalarına ve düzenlemelerine uygun olarak tüm devlet kurumlarının yeniden faaliyete geçirilmesini garantilediler.

Onlarca ceset

Suriye Sağlık Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail'in Şam'a düzenlediği hava saldırılarında 3 kişinin öldüğünü, 34 kişinin yaralandığını bildirdi. Bakanlık, Suveyda'daki El-Vatani Hastanesi’nde ise güvenlik güçleri mensupları ve sivillerin de aralarında bulunduğu onlarca cesedin bulunduğunu açıkladı.

Suriye Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail’in Genelkurmay Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresini ve ülkenin güneyini hedef alan son saldırılarının ‘ciddi bir tırmanış’ oluşturduğu vurgulandı.

Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:

“Suriye, bu tehlikeli tırmanış ve sonuçlarından İsrail'i tamamen sorumlu tutuyor. Ayrıca, uluslararası hukukun sağladığı tüm araçlarla topraklarını ve halkını savunma konusunda tüm meşru haklarını saklı tutar. İsrail'in Suriye'de gerginliği tırmandırmak, kaos yaratmak ve güvenliği ve istikrarı bozmak için izlediği sistematik politika kapsamında gerçekleştirilen bu açık saldırı, BM Şartı ve uluslararası insani hukuku açıkça ihlal ediyor.”

Dışişleri Bakanlığı, ‘uluslararası toplumu sorumluluğunu üstlenmeye ve Birleşmiş Milletler üyesi olan egemen bir devletin topraklarına yönelik İsrail'in tekrarlanan saldırılarına son vermek için acil önlemler almaya’ çağırdı.

Yedioth Ahronoth gazetesi dün İsrailli bir güvenlik yetkilisinin, İsrail'in Suriye'deki gerginliğin çözümü konusunda bir anlaşmaya yakın olduğunu söylediğini aktardı. Gazetenin bildirdiğine göre yetkili, “Şu an Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın ateşkes ilan edeceğini ve güneydeki Suveyda’dan askerlerini çekeceğini tahmin ediyoruz” dedi.

İsrail’in hava saldırıları

Öte yandan İsrail ordusu dün, Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasının girişini hedef aldığını doğrulamasının ardından Şam'daki Cumhurbaşkanlığı sarayı çevresinde bir ‘askeri hedefi’ vurduğunu açıkladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee dün, X hesabından yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun Şam bölgesinde Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasını vurduğunu söyledi. Adraee, “Suriyeli liderleri, Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı’ndan savaşı yönetiyor ve güçlerini Suveyda’ya gönderiyor” ifadelerini kullandı.

Adraee, İsrail ordusunun ‘Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresinde bir hava hedefini vurduğunu’ da sözlerine ekledi.

Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan üç görgü tanığı, Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresinde bir patlama sesi duyduklarını ve ardından dumanların yükseldiğini bildirdi.

Komşu mahallede yaşayan ve ismini vermek istemeyen 51 yaşındaki bir kadın, “Bombardımanın ardından evimin balkonunda Emevi Meydanı'nda neler olup bittiğini izlemeye çalışıyordum ve bir patlama sesi duydum. Ardından, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın genellikle önemli misafirlerini ağırladığı Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın yakınlarında yükselen bir duman bulutu gördüm” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın bulunduğu tepenin yakınlarındaki iki bölgede yaşayan iki kişi de patlamanın ardından yoğun duman gördüklerini doğruladı.

Saldırılar, Suriye hükümetinin, rejim güçlerinin kontrolünü ele geçirdikten bir gün sonra Suveyda'da çatışmaların yeniden başladığını belirtmesinin ardından gerçekleşti. Suriye Arap Haber Ajansı SANA, Savunma Bakanlığı'nın dün yaptığı açıklamada, ‘yasa dışı’ grupların Suveyda'daki el-Vatani Hastanesi’ni ordu ve iç güvenlik güçlerine karşı saldırılar için bir üs olarak kullandığını söylediğini bildirdi.

Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Müdürlüğü, söz konusu silahlı gruplara bağlı çok sayıda keskin nişancının hastanenin çatısında konuşlandığını ve hükümet güçlerini yoğun bir şekilde hedef aldığını belirtti. Açıklamada, “Hastaneyi ve çevresini tarafsızlaştırmak ve Sağlık Bakanlığı ve Acil Durum Bakanlığı personelinin hastaneye girmesine izin vermek için defalarca çağrıda bulunduk, ancak şu ana kadar herhangi bir yanıt almadık” ifadeleri yer aldı.

vfgthy
Suriye ordusu ve güvenlik güçleri, şehirde yaşanan çatışmaların ardından Suveyda'da konuşlandırıldı (EPA)

Diğer taraftan salı günü düzenlediği saldırılar Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera ile sınırlı kalan İsrail, dün saldırılarını Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binası ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresini de kapsayacak şekilde genişletti.

İsrail ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binası girişinin hedef alındığı ve Suriye sınırındaki birliklerin güçlendirileceği belirtildi. İsrail Ordu Sözcüsü Adraee, İsrail ordusunun Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasının giriş kapısını vurduğunu söyledi. İsrail ordusunun Suriye'deki Dürzilere yönelik gelişmeleri ve eylemleri izlemeye devam ettiğini belirten Adraee, İsrail ordusunun siyasi talimatlara göre bölgede saldırılar düzenlediğini ve çeşitli senaryolara karşı hazırlıklı olduğunu da sözlerine ekledi. İsrail Hava Kuvvetleri, Genelkurmay Başkanlığı binası girişine düzenlenen saldırıdan birkaç saat sonra Şam'ın merkezindeki bu binaya yeni saldırılar düzenledi. Yeni saldırılar daha büyük bir tırmanışın habercisi gibi görünüyordu, zira İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Suriye'ye yönelik ‘acı verici’ saldırıların başladığını söyledi. Katz, “Şam'a yönelik uyarılar sona erdi, şimdi acı verici saldırılar başlayacak” diye ekledi.

SANA dün sabah Şam'da bir patlama sesi duyulduğunu bildirirken, Suriye devlet televizyonu İsrail’e ait insansız hava araçlarının (İHA) Şam semalarında uçtuğunu ve patlamalar olduğunu aktardı. Suriye Haber Ajansı ise İsrail'in Şam'ın merkezine düzenlediği saldırıda iki sivilin yaralandığını bildirirken, Reuters iki Suriyeli güvenlik kaynağına dayanarak İsrail'in başkentin savunma bakanlığını hedef alan bir hava saldırısı düzenlediğini aktardı. Alikhbaria Syria kanalı ise İsrail'in Şam'ın merkezine düzenlediği saldırıda iki sivilin yaralandığını bildirirken, Reuters iki Suriyeli güvenlik kaynağına dayandırdığı haberde İsrail'in Şam’da Savunma Bakanlığı binasını hedef alan bir hava saldırısı düzenlediğini aktardı. Suriye basını daha sonra Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binasında büyük hasar meydana geldiğini bildirdi.

Kanlı çatışmalar

Bu gelişmeler, Suveyda'da ilanından sadece birkaç saat sonra çöken ateşkesten sonra yaşandı. Ateşkes, günlerce süren ve çok sayıda kişinin ölümüne yol açan kanlı mezhep çatışmalarına son vermeyi amaçlıyordu.

Suriyeli güvenlik güçleri pazartesi günü, Dürzi silahlı gruplar ile Bedevi aşiretler arasındaki çatışmaları kontrol altına almak amacıyla Suveyda’da konuşlandırıldı. Ancak bu kez de Suriyeli güvenlik güçleri ile Dürzi silahlı gruplar arasında çatışma başladı. İsrail, pazartesi ve salı günü Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçlerine hava saldırıları düzenleyerek müdahale etti ve amacının Dürzileri korumak olduğunu açıkladı.

Suriye Savunma Bakanlığı'nın salı akşamı ilan ettiği ateşkes uzun sürmedi. Yerel haber sitesi Suwayda24, Suveyda ve çevresindeki köylerin dün sabah yoğun topçu ve havan topu saldırısına maruz kaldığını bildirdi. Suriye Savunma Bakanlığı SANA'nın aktardığı açıklamasında, Suveyda'daki yasadışı grupları ateşkesin ihlalinden sorumlu tuttu. Bakanlık, Suveydalılara evlerinde kalmaları çağrısında bulundu.

Pazar günü çatışmaların başlamasından bu yana onlarca sivil, Suriyeli güvenlik gücü mensubu ve Dürzi silahlı unsur hayatını kaybetti. Suveyda’da siviller ve Reuters muhabirleri, hükümet güçlerinin dün evleri yağmaladığını, yaktığını ve arabaları ve ev eşyalarını çaldığını söyledi. Bir Suvayda sakini, Reuters muhabirine evinde başından vurularak öldürülen kardeşinin cesedini görmesine izin verdi.

sdfgrth
Suveyda'nın bir mahallesindeki Suriyeli güvenlik güçleri mensupları ve silahlı çocuklar, 15 Temmuz 2025 (AFP)

İsrail Savunma Bakanı Katz dün, Suriye hükümetine ‘Dürzileri rahat bırakması’ uyarısında bulundu. Katz, İsrail ordusunun Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçleri geri çekilene kadar bombalamaya devam edeceğini vurguladı.

Bu arada ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack dün yaptığı açıklamada, ABD'nin ‘itidal ve birliği sağlayabilmek için’ tüm taraflarla temas halinde olduğunu söyledi.