Tunus: Nahda Hareketi’nin eski bir yöneticisi ‘Gannuşi’den kurtulma’ çağrısı yaptı

Hammami: Gannuşi’ye müdahale edilmezse Nahda Hareketi kesinlikle bitecek.

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (Reuters)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (Reuters)
TT

Tunus: Nahda Hareketi’nin eski bir yöneticisi ‘Gannuşi’den kurtulma’ çağrısı yaptı

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (Reuters)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (Reuters)

Tunus’ta Nahda Hareketi’nin eski yöneticisi ve geçtiğimiz yıllarda üç ayrı bakanlık görevi yürüten İmad el-Hammami, önceki gün Nahda Hareketi’ne sert eleştiriler yöneltti. Gözlemciler Hammami’yi, Raşid el-Gannuşi liderliğindeki Nahda Hareketi’ne darbe yapmakla suçladı.
Hammami’nin Gannuşi ile yakın olduğu dönemlere işaret eden bazı çevreler, onun Gannuşi’nin ‘kara kutusu’ olduğunu iddia ediyor. Ancak bu iddiayı reddeden Hammadi, Gannuşi’nin kendisine güvenmediğini söyledi.
Habib el-Cemli hükümeti düşürme kararı verdiğinde Gannuşi ile olan ilişkisinin çok zarar gördüğünü doğrulayan Hammami, “Gannuşi bitti. Ona müdahale edilmezse Nahda Hareketi de bitecek” ifadesini kullandı. 2019 yılında cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını ilan etmesinden bu yana Kays Said’i desteklediğini kaydeden Hammami, Said’in aldığı istisnai kararları desteklediğini dile getirdi. Hammami, “Çünkü o (Said) temiz ve tarafsız bir insan. Geleneksel çerçevenin dışında fikirler sunardı” dedi. Nahda Hareketi’nin geleceğine değinen Hammami, “Hareket Gannuşi’yi savunma pozisyonuna indirgendi. Nahda’nın bu şekilde devam etmesi veya ondan yeni partilerin doğması Tunuslulara cazip gelmeyen seçeneklerdir. Gannuşi çevresini liyakatsizlerle donattı. Semir Dilou, Lutfi Zeytun, Ziyad el-Azari gibi dengeli liderlerin çoğunu çevresinden uzaklaştırdı. Hareketin mali durumuna demirden bir perde çekti. Gannuşi, Nahda Hareketi’ni ele geçirdi. Hareketin bugünkü durumundan o sorumlu. Nahda, 25 Temmuz tedbirleri olmadan da önümüzdeki ilk seçimde ses getirecek bir düşüşe doğru ilerliyor” ifadelerini kullandı.
Nahda Hareketi yöneticilerinden bazılarının, hareketin gidişatından ve siyasi konulara yaklaşımına karşı dile getirdiği öfke yeni siyasi partilerin kurulacağının işareti olabilir. Nahda ile yollarını ayıran Abdullatif el-Mekki yeni bir parti kurma çabası kapsamında hazırlık toplantıları gerçekleştiriyor. Mekki, “Yeni siyasi parti Nahda Hareketi’nin yaklaşımından uzak olacak ve demokratik bir yaklaşıma sahip modern bir liderlik ve yönetime dayanacak. Yeni siyasi parti ayrıca mevcut siyaset sahnesindeki aktif siyasi partilerden farklı olacak” diye konuştu.
Öte yandan Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, dün (pazartesi) yaptığı açıklamada, Yüksek Yargı Konseyi yerine alternatif geçici bir konsey atadığını duyurdu. Said, geçtiğimiz ay Yüksek Yargı Konseyi’ni feshetme kararı vermişti. Muhalifler bu kararı otoritesini güçlendirme adımı olarak değerlendirmişti.
Geçici yeni konseyin yargıçları dün Cumhurbaşkanlığı sarayında yemin etti. Yemin töreninde konuşan Said, “Yozlaşmışlara ve devleti yıkmak isteyenlere karşı amansız bir savaş veriyoruz. Biz yasa çerçevesinde vatanı kurtarma savaşı veriyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Said, ilan ettiği daha geniş kapsamlı önlemlerin ‘geçici’ olduğunu belirterek, ‘Tunus’u, kendi çıkarlarına çalışan yozlaşmış zümreden kurtarmak için bu önlemlerin uygulanması gerektiğini’ vurguladı.
Said eski Yüksek Yargı Konseyi’ni ‘siyasi çıkarlar uğruna’ çalışmakla suçladı.
Said geçen yıl Meclis çalışmalarını askıya aldı. Bu nedenle Yargı Konseyi, Said’in aldığı kararları denetleyebilecek en son kurum olarak görülüyordu.



Suveyda Valisi: Dürzi ileri gelenleriyle yapılan anlaşma halen geçerli

Suveyda Valisi Mustafa el-Bakur (SANA)
Suveyda Valisi Mustafa el-Bakur (SANA)
TT

Suveyda Valisi: Dürzi ileri gelenleriyle yapılan anlaşma halen geçerli

Suveyda Valisi Mustafa el-Bakur (SANA)
Suveyda Valisi Mustafa el-Bakur (SANA)

Suveyda Valisi Mustafa el-Bakur dün yaptığı açıklamada, Dürzi toplumunun ileri gelenleriyle varılan anlaşmanın halen yürürlükte olduğunu ve hükümlerin buna göre uygulanacağını söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Suriye resmi haber ajansı SANA’dan aktardığına göre el-Bakur, “Suveyda vilayetinde güvenlik ve istikrarın yeniden tesis edilmesi sürecini kolaylaştırmak ve hızlandırmak için bazı tarafların talepleri doğrultusunda anlaşmada bazı küçük değişiklikler yapıldı” dedi.

SANA'ya konuşan el-Bakur, “Suriye yönetimi, Suveyda vilayetindeki sorunları çözmek için yorulmak bilmeden çaba sarf ediyor. Geçtiğimiz dönemdeki sıkı çalışmaların meyvelerini toplamak üzere olduğumuz söylenebilir” ifadelerini kullandı.

El-Bakur sözlerini şöyle sürdürdü: “Dürzi toplumu Suriye'nin otantik sosyal dokusunun bir parçasıdır. Hepimiz akıl şeyhlerinin açıklamalarını, dış müdahaleyi reddettiklerini ve iç meselelerin Suriye halkı arasında çözülmesine vurgu yaptıklarını gördük.”

Suriye medyasına göre geçtiğimiz günlerde Şam yakınlarında Dürzilerin çoğunlukta olduğu Ceramana bölgesinde Dürzi militanlar ile Sünni Müslümanlar arasında 12 kişinin ölümüne yol açan mezhepsel şiddet olayları yaşandı.

Şiddet olayları, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Sahnaya'ya da sıçradı. Suriye medyası çarşamba günü bir kamu güvenlik merkezine düzenlenen silahlı saldırıda 16 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

SANA perşembe günü hükümetin Ceramana’nın ileri gelenleriyle ağır silahların derhal teslim edilmesi ve kentteki güvenlik güçlerinin konuşlandırılmasının arttırılması konusunda anlaşmaya vardığını duyurdu.