Kuveyt’te Ordu fonu davası sanıkları beraat etti

Kuveyt Ulusal Meclis Başkanı Merzuk el-Ganim
Kuveyt Ulusal Meclis Başkanı Merzuk el-Ganim
TT

Kuveyt’te Ordu fonu davası sanıkları beraat etti

Kuveyt Ulusal Meclis Başkanı Merzuk el-Ganim
Kuveyt Ulusal Meclis Başkanı Merzuk el-Ganim

Kuveyt mahkemesi dün eski Başbakan Cabir el-Mubarek el-Hamad es-Sabah ve dönemin İçişleri ve Savunma Bakanı Halid el-Cerrah dahil olmak üzere "ordu fonu" olarak bilinen yolsuzluk davasında yargılanan sanıkların beraatine karar verdi.
13 Nisan 2021’de bakanların duruşmalarının yapıldığı mahkeme, "yolsuzluk" suçlamasıyla yargılanan eski Başbakan Cabir el-Mubarek el-Hamad es-Sabah hakkında ihtiyati tutukluluk kararı verdi. Mahkeme, eski İçişleri ve Savunma Bakanı Halid el-Cerrah ve ordudan iki yetkilinin, serbest bırakılmaları yönündeki taleplerini de reddetti.
"Ordu fonu" davası ilk olarak 16 Kasım 2019 de dönemin Savunma Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nasır es-Sabah'ın, Başsavcılığa ordu fonunda 240 milyon  Kuveyt dinarı (800 milyon dolar) aşan yolsuzluk şüphelerinin olduğu yönünde bir yazı göndermesiyle gündeme gelmişti. Dava hükümetin istifasına yol açtı.
Öte yandan Kuveyt Ulusal Meclis Başkanı Merzuk el-Ganim dün Meclis’in, milletvekili Abdullah el Mudhaf’ın kendisine yönelttiği gensorunun görülmesinin ardından on milletvekilinin Kuveyt Bayındırlık ve İskan İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Ali el Musa’ya gensoru önerdiğini söyledi.
Ganim, talebi imzalayan milletvekillerinin Muhanned es Sayer, Merzuk el Halife, Dr. Saşeh el Mutairi, Halid el Uteybi, Dr. Bedr el Molla, Muhallel el Mudhaf, Dr. Hasan Cevher, Faris el Uteybi, Şuayb el Muveyziri ve el Saydi es Seyfi olduğunu söyledi.
Güvenoyu talebi, dün Ulusal Meclis'te Bayındırlık Bakanı ve Gençlik İşleri Devlet Bakanı’na yöneltilen gensoru görüşmesinin ardından geldi. Milletvekili el Mudhaf açıklamasında, “Tarım Kurumu düzgün yönetilmediği ve gıda güvenliğini sağlayamadığı için Mart 2021'den beri kontrol araçlarıma dahil ettim. Maliye, Ticaret ve İşletme Bakanları, ticari arazi, sanayi parselleri ve tarım arazileri olmak üzere 3 dosya teslim etti” dedi. Tarım arazilerinin dağılımdaki suiistimallerden de bahsede milletvekili, “Yargıtay kararı, tahsis edilen parsellerin 396’sının geri alındığını söylüyor. Kaç mal yasadışı dağıtıldı? Ayrıca tespit komitesinin raporu, verilerinin gizliliği bahanesiyle bilgi vermeyen suistimaller ve yetkililer şirketlere, restoranlara, parfümlere, döviz şirketlerine, emlak şirketlerine ve mobil kiralamaya tahsis edilen tarımsal işletmeleri içeriyordu” ifadelerini kullandı.
Bakan, Meclis önünde yaptığı konuşmada, “reform yapmak için zaman ayırması şartıyla" milletvekilinin gensoru sunma hakkını desteklediğini belirterek, “Olayların detaylarını araştırmak ve kendisine sunduğu dosyalarda sorgulanan milletvekili ile iş birliği yapmak için yeterli zamanım olmadı” ifadelerini kullandı.
Fonları Koruma Komitesi'nin 2016-2019 dönemine ilişkin raporunda belirtilenlerle ilgili olarak kısa sürede karar vermenin zorluğuna dikkat çeken Musa, tanıkların ve liderlerin ayrıntı ifadelerini içeren binlerce sayfanın olduğunu söyledi.
Gensoru üç ana temadan oluşuyor; ilki Tarım İşleri ve Balık Kaynakları Kamu Kurumu'nun yolsuzlukla mücadeledeki rahatlığı, ikincisi gözetim raporları ve bilgi toplama komiteleri ile uğraşmada zayıflık ve vurgunculuk şüphelerinden sorumlu olanları sevk etmede ciddiyet eksikliği, üçüncüsü ise kendisine verilen anayasal yetkiler ve otoritenin liderlerine verilen yasal yetkileri aşmak.



Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ferhan, BM üye ülkelerini New York Konferansı'nın nihai belgesini desteklemeye çağırdı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
TT

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ferhan, BM üye ülkelerini New York Konferansı'nın nihai belgesini desteklemeye çağırdı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Filistin sorununun barışçıl çözümü ve iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin üst düzey uluslararası konferansın nihai belgesinin kabul edildiğini duyurdu. Bu karar, Suudi Arabistan ve Fransa'nın eş başkanlığında New York'taki Birleşmiş Milletler genel merkezinde düzenlenen konferansın ikinci gününün sonunda alındı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 79. oturumunun kapanışından önce, Suudi Arabistan ve Fransa delegasyonlarına bildirimde bulunarak nihai belgenin onaylanmasını istedi.

Bin Ferhan, bu vesileyle yaptığı konuşmada, “Bu sonuçlar, siyasi, insani, güvenlik, ekonomik ve hukuki eksenler ile stratejik anlatı üzerinden kapsamlı önerileri yansıtmakta ve iki devletli çözümün uygulanması ve herkes için barış ve güvenliğin sağlanması konusunda entegre ve uygulanabilir bir çerçeve oluşturmaktadır” dedi. Tüm BM üye devletlerini, eylül ayında yapılacak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun bir sonraki oturumu sona ermeden önce sonuç belgesini desteklemeye çağırdı.

Prens Faysal bin Ferhan, sivillere yönelik ayrım gözetmeyen saldırılar, sivil hedeflere yönelik her türlü saldırı ve kışkırtma, tahrik ve yıkım eylemleri de dahil olmak üzere, her türlü saldırıyı kınadığını yineledi.

Belge, Gazze'deki savaşı sona erdirmek ve iki devletli çözümün etkili bir şekilde uygulanmasına dayalı olarak İsrail-Filistin çatışmasına adil, barışçıl ve kalıcı bir çözüm bulmak ve Filistinliler, İsrailliler ve bölgedeki tüm halklar için daha iyi bir gelecek inşa etmek için ortak çalışma yapma konusunda mutabakatı içeriyor.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre üç gün süren iki devletli çözüm konferansı, Filistin sorununun barışçıl çözümüne yönelik somut, zamanla sınırlı ve geri dönüşü olmayan adımlar atmayı, iki devletli çözümün hayata geçirilmesini ilerletmeyi ve mümkün olan en kısa sürede somut eylemlerle bağımsız bir Filistin devletini hayata geçirmeyi, Filistin halkının topraklarında onurlu bir şekilde yaşama hakkını güvence altına almayı amaçlıyor.