Güney Sudan, Mısır’ın ‘idari reform’ tecrübesinden yararlanmak istiyor

Mısır'daki Merkezi Organizasyon ve Yönetim Ajansı tarafından yayınlanan Güney Sudanlı bakan ile yapılan toplantından bir kare
Mısır'daki Merkezi Organizasyon ve Yönetim Ajansı tarafından yayınlanan Güney Sudanlı bakan ile yapılan toplantından bir kare
TT

Güney Sudan, Mısır’ın ‘idari reform’ tecrübesinden yararlanmak istiyor

Mısır'daki Merkezi Organizasyon ve Yönetim Ajansı tarafından yayınlanan Güney Sudanlı bakan ile yapılan toplantından bir kare
Mısır'daki Merkezi Organizasyon ve Yönetim Ajansı tarafından yayınlanan Güney Sudanlı bakan ile yapılan toplantından bir kare

Güney Sudan Kamu Hizmeti Bakanı Joseph Bangasi Bakosoro, ülkesinin, özellikle insan kaynakları ve idari reformla ilgili olarak birçok sektörde Mısır uzmanlığından yararlanma arzusunu dile getirdi.
Bakosoro, Mısır'ın idari reform alanındaki deneyimi hakkında bilgi edinmek için bir hükümet heyetiyle birlikte geçtiğimiz Pazartesi gününden beri Kahire'de. Ziyaret sırasında, Güney Sudan'daki Sivil İşler Bakanlığı ile Mısır'daki Merkezi Organizasyon ve Yönetim Ajansı ile işbirliği için bir mutabakat zaptı imzalandı.
Bakosoro Mısır Ortadoğu haber ajansı MENA’ya yaptığı açıklamada, mevcut ziyaretin, iki ülke liderlerinin ilişkileri güçlendirmek ve onları daha geniş ufuklara taşımak için çalışmaya devam etme konusundaki arzuları çerçevesinde gerçekleştiğini belirterek, iki ülke arasındaki güçlü işbirliğini desteklemek adına Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es Sisi ve Güney Sudan Devlet Başkanı arasındaki ilişki ve koordinasyonu övdü.  Güney Sudanlı bakan, Mısır'ı, “Afrika kıtasında büyük rol oynayan önemli bir stratejik ülke” olarak nitelendirerek, tüm Afrika ülkeleri için önemini vurguladı.
Bakosoro başkanlık ettiği heyetle Merkezi Organizasyon ve Yönetim Merkezi Ajansı Başkanı Dr. Salih eş Şeyh ile gerçekleştirdiği toplantıda, Mısır’ın bu alandaki deneyimi hakkında bilgi aldıklarını, devletin yönetim merkezi kapasitesini oluşturma çabalarının yanı sıra dahili dijital çalışma sisteminin kurulması, kamu hizmeti kanununu ve insan kaynaklarının geliştirilmesini içeren idari reform yaptığına değindi. Güney Sudanlı bakan ayrıca, ülkesinin insan kapasitesi geliştirme ve Güney Sudan'a transfer alanındaki Mısır deneyiminden ve uzmanlığından yararlanma arzusuna değindi.
İki taraf arasında imzalanan işbirliği mutabakatının önemine dikkati çeken Bakosoro, Güney Sudan'daki Kamu Hizmeti Bakanlığı ve Mısır'daki Merkez Ajansın oynadığı büyük role atıfta bulunarak, bu gelişmenin insan kaynakları için eğitim sağlamak, deneyim öğrenmek ve daha büyük işbirliği alanları yaratacağını kaydetti.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24