Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı: Rusya, Ukrayna'da termobarik silah kullandığını doğruladı

Bu yıkıcı silahlar akciğerleri ve iç organları parçalayabiliyor

Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı, Rusya'nın TOS-1A silah sistemini konuşlandırdığını kabul ettiğini açıkladı (Creative Commons)
Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı, Rusya'nın TOS-1A silah sistemini konuşlandırdığını kabul ettiğini açıkladı (Creative Commons)
TT

Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı: Rusya, Ukrayna'da termobarik silah kullandığını doğruladı

Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı, Rusya'nın TOS-1A silah sistemini konuşlandırdığını kabul ettiğini açıkladı (Creative Commons)
Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı, Rusya'nın TOS-1A silah sistemini konuşlandırdığını kabul ettiğini açıkladı (Creative Commons)

Birleşik Krallık (BK) Savunma Bakanlığı, Rusya'nın Ukrayna'da termobarik silahlar kullandığını doğruladığını duyurdu.
Bakanlık, Rusya'nın termobarik füzeler kullanan TOS-1A silah sistemini konuşlandırdığını kabul ettiğini açıkladı.
The Independent'ın haberine göre, vakum bombaları olarak da bilinen bu silahlar oksijeni emer ve özellikle kapalı mekanlarda kurbanları üzerinde yıkıcı etkiye yol açabilen güçlü bir patlama yaratır.

Bakanlığın Twitter gönderisinde, "Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'da TOS-1A silah sisteminin kullanıldığını doğruladı" dendi.
Açıklamada, "TOS-1A termobarik füzeler kullanarak yangın ve patlama etkileri yaratıyor" ifadesi kullanıldı. 
BK Savunma Bakanlığı, Rusya'nın bu teyidi nerede veya ne zaman yaptığını belirtmedi. The Independent'ın temasa geçtiği bir bakanlık sözcüsü de daha fazla bilgi veremedi.
Öncesinde, Ukrayna'nın ABD Büyükelçisi de Rusya'nın istilanın 5. gününde bir vakum bombası kullandığını öne sürmüştü. Oksana Markarova, bombanın kullanıldığı iddia edilen yeri açıklamamıştı.
Pentagon daha önce Rus mobil termobarik silah rampalarının Ukrayna içlerinde saptandığını ancak kullanılıp kullanılmadıklarının teyit edilemediğini açıklamıştı.
Rusya ayrıca, geniş bir alana daha küçük 'bombacıklar' saçan ve kalabalık alanlarda siviller arasında kitlesel kayıplara yol açabilen misket bombaları kullanmakla da suçlanıyor.
Uluslararası Af Örgütü, Ukrayna'nın kuzeydoğusundaki bir anaokulunda saklanan iki yetişkinle bir çocuğun ölümüne neden olan Rus saldırısında misket bombaları kullanıldığını ifade etmişti.
Okhtyrka kentindeki Soneçko kreş ve anaokuluna 25 Şubat'ta düzenlenen bombalı saldırıda başka bir çocuk da yaralanmıştı.
Af Örgütü, hava saldırısının savaş suçu teşkil edebileceğini belirtmişti.
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard "Bırakın bir okulun civarına, yerleşim bölgelerine misket bombaları atmanın hiçbir haklı gerekçesi olamaz" demişti.
Callamard, "Sivillerin sığınacak bir yer aradığı bir kreş ve anaokuluna gelişigüzel saldırıldığını görmek mide bulandırıcı" diye konuştu. 
Kremlin sivillerin hedef alındığını reddetmeyi sürdürüyor.
Rusya daha önce de termobarik silahlar konuşlandırmıştı. Bu silahlar 1999'da Çeçenistan'da kullanılmıştı. Beşar Esad'ın da Suriye'de Rus yapımı vakum bombaları kullandığı bildiriliyor.
ABD de Vietnam ve Afganistan'da bu silahları kullandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün atıfta bulunduğu bir CIA çalışmasında, vakum bombalarının "patlama noktasına yakın" herkesi "imha edebileceği" belirtiliyor.
ABD istihbaratı şöyle devam ediyor:
"Sınırda bulunanlarınsa kulak zarı patlaması, iç kulak organlarının ezilmesi, şiddetli sarsıntılar, akciğer ve iç organların yırtılması ve olası körlük gibi dışarıdan bakınca görülmeyen birçok iç yaralanmaya maruz kalması muhtemel."



Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
TT

Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Moskova'nın alaycı tavırlarına yanıt olarak iki nükleer denizaltıyı ‘uygun bölgelere’ gönderme emri vereceğini açıklayarak, Rusya ile ABD arasındaki güç gösterisinde çıtayı yükseltti.

Trump'ın sosyal medya platformu Truth Social’de yaptığı paylaşım, güvenlik bağlamında alışılmadık bir durum değildi. Şarku’l Avsat’ın The Times gazetesinden aktardığına göre, ABD'nin 71 nükleer denizaltısından yaklaşık 20'si her an denizde görev yapıyor ve özellikle gerginliğin arttığı dönemlerde rutin olarak Rusya'ya yakın bölgelere sevk ediliyor. Ancak olağandışı olan, ABD'nin bunu açıklaması. Bu ise Trump'ın paylaşımının gerçek amacını ortaya koyuyor. Söz konusu paylaşım iki mesaj içeriyor: Birincisi, Trump'ın eylem adamı olduğunu kanıtlamak, ikincisi ise mesaj vermek.

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)

Medvedev'e yanıt ve Putin'e işaret

Trump için bu adım, provokasyona sert tepki verme şeklindeki alışılmış tavrının bir parçası.

Trump, özellikle Rusya'da başkanlık görevinden ayrıldıktan sonra tartışmalı rolüyle tanınan Dmitriy Medvedev'e yanıt veriyordu. Trump'ın Moskova'ya Ukrayna'da ateşkes sağlanması için verdiği süreyi kısaltmasının ardından Medvedev sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Her yeni uyarı bir tehdit ve savaşa doğru adımdır. Rusya ile Ukrayna arasında değil; kendi ülkenle. Uyuyan Joe'nun yolunu izleme!” ifadelerini kullandı.

The Times’ın haberine göre bu açıklamaların amacı, sürekli olarak Üçüncü Dünya Savaşı’nın patlak vereceği konusunda uyarıda bulunan Trump'ı korkutmak. Öyle ki Trump, Oval Ofis'teki meşhur sözlü tartışmada Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'i ‘kumar oynamakla’ suçlamıştı. Ancak, Rusya'da bile abartılı bir kişilik olarak görülen Medvedev, Trump'ın Putin'e yönelik söyleminin son aylarda giderek sertleştiği göz önüne alındığında, bu mesajın hedefi değil.

ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)

İhtiyatlı eleştiri

Trump, Putin'i giderek daha fazla eleştiriyor, ancak onu doğrudan kışkırtmaktan da kaçınıyor; çünkü aralarında iyi bir dostluk ve iş ilişkisi olduğunu düşünmeye devam ediyor. Bu durum, Medvedev'in pazartesi günü yaptığı açıklamadan açıkça anlaşılıyor. Putin ise Trump'ın barış için belirlediği son tarihi, dün yaptığı paylaşımdan yaklaşık bir saat önce reddetmişti.

Trump kendini usta bir müzakereci olarak görüyor. Bu nedenle, ABD donanmasında başkomutan olarak emrinde bulunan çeşitli gemi türlerini kapsayacak şekilde ‘nükleer denizaltılar’ ifadesini belirsiz bir şekilde kullandı.

ABD'nin 71 adet nükleer denizaltısı varken, bunların 14'ü Ohio sınıfı balistik füze denizaltılarıdır ve 20 adede kadar Trident II füzesi taşıyabilirler. Bu füzeler nükleer başlıklarla donatılabilir. ABD’nin sahip olduğu nükleer silahlı denizaltılardan sekiz ila on tanesi her an dünya çapında devriye görevindedir.

Resim  Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)

Beyaz Saray, Putin'in Trump'ın denizaltılarla ilgili diplomasisinin provokatif olmadığını, Dmitriy Medvedev'in tek bir provokatif açıklaması üzerine nükleer söylemlerin yeniden alevlenmesini önlemek için olduğunu anlayacağına inanıyor. Zira filonun görevi saldırı amaçlı değil; savunma amaçlı.

Müttefiklere yönelik yaptırımlar ve gümrük tarifeleri

Bununla birlikte, Trump'ın Putin'e yönelik söylemi belirgin şekilde sertleşti. Trump geçen hafta, “Yaptıkları şey iğrenç” dedi ve Putin'i ‘yalan söylemekle’ suçladı.

Trump ayrıca, Rus enerjisini satın alanlara ikincil yaptırımlar uygulamakla tehdit etti ve Hindistan'ı yüzde 25'lik genel gümrük vergisiyle hedef aldı. Trump, “Zaten zor durumdaki ekonomilerini birlikte mahvedebilirler” dedi.

Rusya'dan petrol alımına yönelik bu cezai gümrük vergisinin oranını doğrudan açıklamamasına rağmen, nihai gümrük vergisi sistemi ile ilgili görüşmeler kritik aşamaya yaklaşırken, benzer bir yaklaşım daha sonra Çin'e de uygulanabilir.

Rus gazının en büyük alıcısı olmaya devam eden Avrupa Birliği (AB) de yaptırımların hedefinde olabilir. Macaristan, Belçika, Fransa ve Slovakya en büyük ithalatçılar.

Geçtiğimiz günlerde gümrük vergilerini yüzde 15'e düşüren bir ticaret anlaşması imzalayan Trump'ın, Rusya'yı cezalandırması için kendisine baskı yapan Avrupa ülkelerine yaptırım uygulaması ironik olacak, ancak Trump’ın izlediği yol bu.