Mısır’dan Ukrayna krizinde diplomatik çabalara destek

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin. (Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü’nün Facebook hesabı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin. (Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü’nün Facebook hesabı)
TT

Mısır’dan Ukrayna krizinde diplomatik çabalara destek

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin. (Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü’nün Facebook hesabı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin. (Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü’nün Facebook hesabı)

Ukrayna krizine ilişkin açıklamada bulunan Mısır yönetimi, ‘diyalog diline’ ağırlık verilmesi gerektiğini belirtirken siyasi çözümü hızlandıracak, durumun kötüleşmesini engelleyecek ve uluslararası güvenlik ve istikrarı koruyacak tüm diplomatik çabalara yönelik desteğini vurguladı.
Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü’ne göre Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin dün bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiler. Görüşmede, Rusya-Ukrayna krizindeki son gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. Sisi ‘diyalog diline’ ağırlık verilmesi gerektiğini belirtirken krizin siyasi çözümünü hızlandıracak, durumun kötüye gitmesini engelleyecek ve uluslararası güvenlik ve istikrarı koruyacak tüm diplomatik çabalara yönelik desteğini vurguladı. Ayrıca Mısır’ın bu yaklaşımını ikili veya çok taraflı olarak güçlü hamlelerle desteklemeye hazır olduğunu kaydetti.
Mısır’ın sahadaki gelişmeleri büyük bir ilgiyle takip ettiğini belirten ve Ukrayna’daki Mısır vatandaşlarının güvenliğine verdiği önceliği de vurgulayan Sisi, Rusya’nın Mısır vatandaşlarının bölgeden çıkışını kolaylaştırmak için attığı adımlardan ve güvenliklerini sağlamaya yönelik yardımlara devam etme konusundaki isteğinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Sözcü, görüşmede devam eden ortak kalkınma projeleri aracılığıyla iki dost ülke arasında çeşitli stratejik iş birliği çerçevelerini geliştirmenin yollarının ele alındığını, ayrıca iki tarafın resmi seviyelerde ve halk düzeyinde dostane ilişkilerin yanı sıra çeşitli alanlardaki tarihi ve sağlam iş birliği ilişkilerinin gücünü vurguladığını aktardı.
Mısır Sözcüsü tarafından yapılan açıklamaya göre Sisi dün; Şehitler Günü vesilesiyle Silahlı Kuvvetler’in 35. Eğitim Sempozyumu faaliyetlerine katılımı sırasında gerçekleştirdiği konuşmada, devletin inşa ve kalkınmanın yanı sıra terörle mücadele konusundaki hassasiyetini vurguladı.
Mısır Cumhurbaşkanı konuşmasında şunları söyledi:
“Şehitler, Mısır’ın yaşaması için canlarını ve kanlarını, yaralılar da vücutlarının birçok uzvunu feda ettiler. 2013’te, 2014’te ve hatta birkaç ay önce terörle mücadelemizde insanlar ‘Terör devam edecek mi?’ diye soruyorlardı.”
Sisi konuşmasında kötülüğün iyiliğe galip gelemeyeceğinden ve kötü insanların saldırganlıklarına rağmen başarılı olamayacaklarından emin olduğunu vurguladı.
Mısır Cumhurbaşkanı “Biz de dahil olmak üzere dünyanın geçmekte olduğu koşullar, yıllar önce başlattığımız inşa ve kalkınma çalışmalarının maliyetinin, şimdi başlasaydık çok daha büyük olacağını teyit ediyor” dedi.
Sisi, Mısır’ın son yıllarda tüm seviyelerde benzeri görülmemiş birçok zorlukla karşı karşıya geldiğine, daha sonra küresel düzeyde Kovid-19 pandemisinin ortaya çıkmasının, uluslararası ekonominin ve küresel tedarik zincirlerinin yapısını kökten etkileyen, enflasyon oranlarını artıran, fiyatların yükselmesine yol açan bazı çatışmalar ve anlaşmazlıkların patlak vermesine neden olduğuna dikkat çekti.
Mısır Cumhurbaşkanı sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Pandemi ve çatışmalardan önce kaos dalgaları, siyasi istikrarsızlık ve güvenlik sorunları bölgeyi sardı. Bazı ülkeleri çökertti,, toplumları dağıttı ve terör tehdidini yaydı. Allah’ın lütfuyla bunlar bizim vatanımıza ulaşmadı. Mısır ülke içinde, ekonomi üzerinde ciddi baskılarla karşı karşıya kaldı. Mısır ekonomisinin yakaladığı büyüme oranları ve meyvelerini vermeye başlayan kapsamlı yapısal adımlar ile reformlara paralel olarak, silahlı kuvvetlerin ve polisin, terörü kontrol altına alma ve gücünü kırmaya yönelik çaba sarf etmesi sayesinde bu baskıların üstesinden geldik. Dünya, Mısır’ın zorluklarla mücadele etmedeki başarılarına tanık oldu.”



Hamas: İsrail rehine teslim törenini taahhütlerinden kaçınmak için bir bahane olarak kullanıyor

 Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat mülteci kampında İsrailli rehinelerin Kızıl Haç'a teslim edilmesi töreninden bir kare  (AFP)
 Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat mülteci kampında İsrailli rehinelerin Kızıl Haç'a teslim edilmesi töreninden bir kare  (AFP)
TT

Hamas: İsrail rehine teslim törenini taahhütlerinden kaçınmak için bir bahane olarak kullanıyor

 Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat mülteci kampında İsrailli rehinelerin Kızıl Haç'a teslim edilmesi töreninden bir kare  (AFP)
 Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat mülteci kampında İsrailli rehinelerin Kızıl Haç'a teslim edilmesi töreninden bir kare  (AFP)

Hamas, İsrail'in Filistinli tutuklu ve mahkumların serbest bırakılmasını erteleme kararını bugün (Pazar) şiddetle kınayarak mahkum teslim töreninin “aşağılayıcı” olduğu iddiasının gerçek dışı bir iddia ve Gazze'deki ateşkes anlaşmasından kaçmak için uydurulmuş dayanıksız bir bahane olduğunu söyledi.

Hareketin siyasi büro üyesi İzzet el-Rişk, Reuters haber ajansı tarafından aktarılan açıklamasında şunları söyledi "İşgalcilerin devir teslim töreninin aşağılayıcı olduğu iddiası gerçek dışı bir iddia ve anlaşmanın yükümlülüklerinden kaçmayı amaçlayan dayanıksız bir bahanedir... Asıl aşağılanma mahkumlarımızın serbest bırakılma sürecinde maruz kaldıkları işkence, dayak ve aşağılama gibi muamelelerdir.”

Rişk, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun kararının anlaşmayı bozmaya yönelik kasıtlı bir girişimi yansıttığını, anlaşmanın şartlarının açık bir ihlalini temsil ettiğini ve işgalin taahhütlerini uygulama konusundaki güvenilmezliğini gösterdiğini de sözlerine ekledi.

Netanyahu bugün (Pazar) erken saatlerde yaptığı açıklamada Gazze ateşkes anlaşması uyarınca Filistinli tutukluların serbest bırakılmasının Hamas İsrailli esirlerin teslimi sırasında düzenlediği aşağılayıcı törenlere son verene kadar erteleneceğini duyurdu.

Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada, “Hamas'ın tekrarlanan ihlalleri, özellikle de esirlerin onurunu zedeleyen aşağılayıcı törenler ve rehinelerin propaganda amacıyla alaycı bir şekilde kullanılması ışığında, dün (Cumartesi) yapılması planlanan teröristlerin (Filistinli esirlerin) serbest bırakılmasının, bir sonraki rehinelerin serbest bırakılması garanti altına alınıncaya kadar, aşağılayıcı törenler yapılmadan ertelenmesine karar verildi” denildi.

xcdvfgt
Filistinliler, Pazar günü Ramallah'taki İsrail hapishanelerinden yakınlarının serbest bırakılmasını bekliyor (EPA)

Hamas Cumartesi günü yaptığı açıklamada İsrail'in yedinci takas kapsamında Filistinli mahkumların serbest bırakılmamasını anlaşmanın bariz bir ihlali olarak nitelendirdi.

Hamas sözcüsü Abdüllatif el-Kanu, hareketin takasın başarılı olması için arabulucuların çabalarına karşılık verirken, “savaş suçlusu Netanyahu'nun mahkumların serbest bırakılmasını ertelemeye ve geciktirmeye devam ettiğini” söyledi.

Filistinliler Pazar günü Ramallah'ta İsrail hapishanelerindeki yakınlarının serbest bırakılmasını bekliyorlar.

İsrail medyası Cumartesi günü, serbest bırakılması planlanan Filistinli mahkûmların salıverilmesinin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun güvenlik liderleriyle yapacağı istişareler sonrasına ertelendiğini bildirdi.

Hamas'ın askeri kanadı El Kassam Tugayları, hareketin ilk aşamanın tamamlanmasını hızlandırmak ve ikinci aşamaya geçmek amacıyla iki hafta arayla iki grup halinde serbest bırakılması gereken yedinci takasın bir parçası olarak Cumartesi günü altı İsrailli esiri teslim etti.

Altı İsraillinin serbest bırakılması karşılığında İbrani devletinin yaklaşık 620 Filistinli mahkumu serbest bırakması gerekiyordu.

Kanu sözlerine şöyle devam etti: “Anlaşmanın arabulucularını ve garantörlerini, ateşkes anlaşmasına saygı göstermesi ve hükümlerini ertelemeden uygulaması için işgale baskı yapmaya çağırıyoruz.”