1500 Filistinliye aile birleşimi ve ikamet onayı verildi

İsrail, gerginliğin artmasını önlemek için Necef ve Han el-Ahmar’daki yıkımı durdurdu.

Gazze’deki Sivil İşler Ofisi, ikamet izni onaylanan isimleri kontrol etti. (AP)
Gazze’deki Sivil İşler Ofisi, ikamet izni onaylanan isimleri kontrol etti. (AP)
TT

1500 Filistinliye aile birleşimi ve ikamet onayı verildi

Gazze’deki Sivil İşler Ofisi, ikamet izni onaylanan isimleri kontrol etti. (AP)
Gazze’deki Sivil İşler Ofisi, ikamet izni onaylanan isimleri kontrol etti. (AP)

İsrail,  Ramallah’ta düzenlenen ve İsrailli ve Filistinli yetkililerin katıldığı toplantıdan bir gün sonra, Ramazan Ayı öncesinde Tel Aviv’in Filistin topraklarında yaşanmasını beklediği gerilimi önlemek için Filistinlilere yeni bir aile birleşimi paketi onayı verdi.
Filistin Sivil İşler Bakanı Huseyin eş-Şeyh, işgalcilerin aile birleşimi için başvuran Filistinlilerden yeni bir gruba daha onay vermeyi kabul ettiği açıkladı. Huseyin eş-Şeyh, Batı Şeria ve Gazze’deki bin 500 Filistinliye kimlik verileceğini bildirdi.
Filistin Sivil İşler Bakanı yaptığı açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Bu onaylar, İsrail tarafıyla birçok konunun tartışıldığı bir toplantının ardından, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz’ın bir toplantıda kararlaştırdıkları adımların uygulamaya konulması kapsamında geliyor.”
Bakan, kimlik ve ülkenin tüm bölgelerinden adres değişikliği ile ilgili olarak İsrail tarafına gönderilen raporlarda kalan isimlerin tamamlanması için Filistin Yönetimi’nin takibini sürdürdüğünü kaydetti.
Binlerce Filistinli geçtiğimiz birkaç yıl boyunca Batı Şeria’daki eşlerine, çocuklarına ve ailelerine kavuşmak için Filistin Sivil İşler Bakanlığı’na başvuruda bulundu. Yaklaşık 12 yıl önce 50 bin Filistinliye bu hakkı veren İsrail daha sonra söz konusu taleplere yanıt vermedi. İsrail, birkaç ay önce, yeni bir hükümetin kurulmasından sonra, Filistinlilere ekonomik teşvikler ve kolaylıklar sağlama politikası kapsamında bu tutumunu değiştirdi.
İsrail’in bu adımı, Ramazan Ayı’ndan önce Batı Şeria’daki gerilimi yatıştırmaya çalışmak üzere atılan diğer adımlarla kapsamında geldi.  Söz konusu adımlar, özellikle son operasyonlar silsilesinin ardından, gerilimi artırması muhtemel önlemlerin dondurulmasını da kapsıyor. İsrail medyası, İsrail Polis Komiseri Kobe Sabatay’ın gerilimin artmasını engellemek için Ramazan Ayı’nda ve öncesinde, kaçak binaları yıkma uygulamasının durdurulması yönünde talimat verdiğini aktardı.
Necef’te devam eden yıkımların uygulamaya konulmalarının ertelenmesine karar verildi. İsrail polis teşkilatından bir yetkili Haaretz gazetesine yaptığı açıklamada, söz konusu kararın genel bir gerilim dalgasının artmasına neden olabilecek çatışmaları önlemek için verildiğini söyledi.
Yetkili önceki yıllarda Ramazan Ayı boyunca bazı istisnalar dışında yıkım talimatlarının çoğunun uygulamaya konulmaması konusunda mutabık kalındığını ancak bu sefer tüm yıkımları durdurmak için açık bir karar verildiğini söyledi.
İsrail’in bu kararı, 30 Mart’a denk gelen Toprak Günü’nün yaklaşması ile alındı. Zira Toprak Günü, İsrail cezaevlerinde gerilim artarken, özellikle Kudüs ve Batı Şeria’da bıçaklama eylemlerinin ve çatışmaların artmasına neden olabilir.
Hükümet Yüksek Mahkeme’ye, Kudüs’ün doğusundaki Han el-Ahmar’daki Bedevi cemaatinin statüsü konusunun çözümünü erteleme talebinde bulundu. İsrail merkezli Kanal 13, hükümetin, başbakanın Avrupa’daki savaş kriziyle meşgul olması nedeniyle mahkemeden meseleyi bir ay daha ertelemesini istediğini aktardı. Hükümetin bu talebi, birkaç gün önce iki günlük erteleme talebinin ardından geldi.
Yüksek Mahkeme yargıçları eylül ayında hükümete, çatışmalara, krizlere ve tahliyeye karşı harekete geçerek Araplar ve uluslararası çevrelerde kampanyalara neden olan köyün boşaltması için 6 aylık bir süre verdi. Söz konusu dönemde konunun hassasiyeti ve karmaşıklığı nedeniyle erteleme talebinde bulunulmuştu. Ancak yargıç, ertelemeyi onayladıktan sonra kararında ek bir süre olmayacağı konusunda uyardı. Mahkeme 2018 yılında Han el-Ahmar’ın boşaltılmasına karar vermişti. O zamandan bu yana birbiri ardından gelen İsrail hükümetleri, siyaset ve güvenlik sorunlarının yanı sıra uluslararası alandan bölgenin boşaltılması kararına tepki gelmesi nedeniyle ek süre verilmesi için birden fazla kez talepte bulundular.



Mikati: Lübnan'da İran vesayetini kabul etmiyoruz

Lübnan'ın geçici Başbakanı Necip Mikati (AFP)
Lübnan'ın geçici Başbakanı Necip Mikati (AFP)
TT

Mikati: Lübnan'da İran vesayetini kabul etmiyoruz

Lübnan'ın geçici Başbakanı Necip Mikati (AFP)
Lübnan'ın geçici Başbakanı Necip Mikati (AFP)

Lübnan Başbakanı Necip Mikati, İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf'ın Lübnan ordusunun ülkenin güneyinde konuşlandırılmasına ilişkin 1701 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararının uygulanması konusunda Tahran'ın Fransa ile müzakereye hazır olduğu yönündeki açıklamasını şaşkınlıkla karşıladığını ifade etti.

Mikati yaptığı açıklamada şunları söyledi: “İran Dışişleri Bakanı ve Şura Meclisi Başkanı'na Lübnan'a yaptıkları son ziyaretler sırasında Lübnan'ın durumunu anlamaları gerektiğini, özellikle de Lübnan'ın eşi benzeri görülmemiş bir İsrail saldırısına maruz kaldığını ve ateşkes konusunda İsrail'e baskı yapılması için Fransa da dahil olmak üzere Lübnan'ın tüm dostlarıyla birlikte çalıştığımızı bildirdiğimiz göz önünde bulundurulduğunda, Lübnan'ın içişlerine açık bir müdahale ve Lübnan üzerinde kabul edilemez bir vesayet kurma girişimi teşkil eden bu tutum karşısında şaşkınlığa uğradık.”

1701 sayılı uluslararası kararın uygulanmasının müzakere edilmesi konusunun Lübnan devleti tarafından ele alındığını ifade eden

Mikati, herkesin bu yönde destek vermesi ve tüm ulusal ve egemen mülahazalarla reddedilen yeni yetkiler dayatmaya çalışmaması gerektiğini vurguladı.

Mikati, Dışişleri Bakanı Abdullah Bouhabib'den Beyrut'taki İran Büyükelçiliği maslahatgüzarını çağırarak Kalibaf'ın sözlerini sormasını ve maslahatgüzarı Lübnan'ın bu konudaki tutumu hakkında bilgilendirmesini istedi.