BM ve AB: Sudan, büyük bir tehlike altında

Birleşmiş Milletler Sudan Entegre Geçiş Yardımı Misyonu (UNITAMS) Başkanı Volker Perthes ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu Sudan Özel Temsilcisi Muhammed el Hassan Veled (AFP)
Birleşmiş Milletler Sudan Entegre Geçiş Yardımı Misyonu (UNITAMS) Başkanı Volker Perthes ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu Sudan Özel Temsilcisi Muhammed el Hassan Veled (AFP)
TT

BM ve AB: Sudan, büyük bir tehlike altında

Birleşmiş Milletler Sudan Entegre Geçiş Yardımı Misyonu (UNITAMS) Başkanı Volker Perthes ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu Sudan Özel Temsilcisi Muhammed el Hassan Veled (AFP)
Birleşmiş Milletler Sudan Entegre Geçiş Yardımı Misyonu (UNITAMS) Başkanı Volker Perthes ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu Sudan Özel Temsilcisi Muhammed el Hassan Veled (AFP)

Sudan’da askeri yönetim karşıtı düzenlenen protestolarda 2 kişi hayatını kaybetti. Yaşanan olayın ardından Birleşmiş Milletler Sudan Entegre Geçiş Yardımı Misyonu (UNITAMS) Başkanı Volker Perthes ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu Sudan Özel Temsilcisi Muhammed el Hassan Veled, Sudan’ın büyük bir tehlike altında olduğunu açıkladı.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Sudan Merkezi Doktorlar Komitesi, Sudan’ın başkenti Hartum’da iki göstericinin vurularak hayatını kaybettiğini açıkladı. Geçtiğimiz yıl gerçekleşen darbenin ardından yapılan gösterilerde hayatını kaybedenlerin sayısı 87’ye yükseldi.
Veled ve Perthes, dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Sudan’da yaşananlardan oldukça endişe duyduklarını belirtti.
İkili, ‘sivil halkın birleşmediği takdirde ülkenin geleceğinin ordunun elinde olacağını’ kaydetti.
Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan’ın 25 Ekim tarihinde devrik lider Ömer el- Beşir rejiminin düşmesinin ardından sivil ve asker tarafından yönetilen ülkede darbe yaparak tüm yetkiyi ordu elinde toplamıştı. O günden bu yana halk, iktidarın sivillere devredilmesi talebiyle ülke genelinde gösteriler düzenliyor.
Halk, düzenli bir şekilde gösteri düzenlemeye devam ediyor. Güvenlik güçleri, ordunun yönetimden çekilmesini isteyen sivillere mermi ve göz yaşartıcı gaz ile karşılık veriyor.
Göstericilerin liderleri, bir ikilemle karşı karşıya. Siviller, liderlerinin ordu ile iletişime geçmesini istemezken, Birleşmiş Milletler sivil liderlerinin ordu ile müzakere masasına oturmasını istiyor. 



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24