Ürdün Kralı 2. Abdullah’tan Kudüs’teki statükoya dokunmama vurgusu

Ürdün Kralı, İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile görüştü (Ürdün Dışişleri Bakanlığı)
Ürdün Kralı, İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile görüştü (Ürdün Dışişleri Bakanlığı)
TT

Ürdün Kralı 2. Abdullah’tan Kudüs’teki statükoya dokunmama vurgusu

Ürdün Kralı, İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile görüştü (Ürdün Dışişleri Bakanlığı)
Ürdün Kralı, İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile görüştü (Ürdün Dışişleri Bakanlığı)

Ürdün Kralı 2. Abdullah, 4 Haziran 1967 sınırları üzerinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve yaşanabilir bir Filistin devletinin kurulmasını garanti edecek şekilde, iki devletli çözüm temelinde adil ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için çabaların yoğunlaştırılması gerektiğini vurguladı.
Kral Abdullah dün (perşembe) İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile yaptığı görüşmede Kudüs’teki tarihi ve hukuki statükoya dokunulmaması, kapsamlı ateşkesin korunması ve iki devletli çözümü engelleyecek tüm tek taraflı uygulamaların durdurulması gerektiğini vurguladı. Barış sürecine dönüş çabalarına değinen Kral Abdullah iki devletli çözüm temelinde adil barışın sağlanmasının, bölgesel işbirliğini desteklemenin temelini oluşturduğunu belirtti.
Kral Abdullah-Lapid görüşmesinden önce Ürdün Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Yurt Dışında Yaşayan Ürdünlüler Bakanı Eymen es-Safedi, Lapid ile bir araya geldi. Safedi ve Lapid arasındaki görüşmede barışın sağlanması adına etkin ve ciddi müzakerelere dönüş için gerçekçi bir ufuk ortaya koyma çabaları ele alındı.
Safedi, görüşmede, İsrail’in yanı başında güven ve barış içinde yaşamanın mümkün olması için uluslararası hukuka göre 4 Haziran 1967 sınırları üzerinde bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasını öngören iki devletli çözümün, adil ve sürdürülebilir barışı sağlamanın yolu olduğunu vurguladı.
Safedi, Mısır’ın başkenti Kahire’de bulunan Arap Birliği binasında çarşamba günü Dışişleri Bakanları düzeyinde düzenlenen 157’nci oturumda yaptığı konuşmada, barışı sağlama ufuklarının kaybolmasına karşı uyardı. İsrail’in tek taraflı uygulamalarının iki devletli çözümü engellediğine işaret eden Safedi, adil ve kapsamlı barışın sağlanması ve kapsamlı ateşkesin korunması için iki devletli çözümü tehdit eden gayri meşru uygulamaları durduracak etkin ve hızlı bir hamle yapılması gerektiğini ifade etti.
Safedi, oturumdaki konuşmasının devamında şunları kaydetti:
“Yerleşim yeri, uluslararası hukuku ihlal ediyor ve barışı engelliyor. Durdurulması gerekir. Şeyh Cerrah ve Silvan mahallelerinde ve işgal altındaki tüm topraklarda evlere ve topraklara el konulması ve Filistinlilerin evlerinden çıkarılması da durdurulmalıdır. Kudüs barışın anahtarıdır. Kudüs’ün Arap, İslam ve Hristiyan kimliğini, tarihi ve hukuki statüsünü ve kutsiyetini korumak için birlikte, sürekli ve sistematik bir şekilde çalışmalıyız.”



Filistin Dışişleri Bakanlığı, yerleşimcilerin Ramallah yakınlarındaki Taybeh kasabasına yönelik saldırısını kınadı

Ramallah'ın kuzeydoğusundaki Hıristiyan kasabası Taybeh'de dün şafak vakti yerleşimciler tarafından ateşe verilen bir araç (AFP)
Ramallah'ın kuzeydoğusundaki Hıristiyan kasabası Taybeh'de dün şafak vakti yerleşimciler tarafından ateşe verilen bir araç (AFP)
TT

Filistin Dışişleri Bakanlığı, yerleşimcilerin Ramallah yakınlarındaki Taybeh kasabasına yönelik saldırısını kınadı

Ramallah'ın kuzeydoğusundaki Hıristiyan kasabası Taybeh'de dün şafak vakti yerleşimciler tarafından ateşe verilen bir araç (AFP)
Ramallah'ın kuzeydoğusundaki Hıristiyan kasabası Taybeh'de dün şafak vakti yerleşimciler tarafından ateşe verilen bir araç (AFP)

Filistin Dışişleri Bakanlığı ve Kilise İşleri Yüksek Komitesi dün, Batı Şeria'nın Ramallah kentinin kuzeydoğusunda yer alan ve daha önce de saldırılara maruz kalan, çoğunluğu Hıristiyan olan Taybeh kasabasına yerleşimciler tarafından düzenlenen yeni bir saldırıyı kınadı.

Görgü tanıklarının ifadelerine göre dün şafak vakti kasabaya saldıran yerleşimciler ekinleri ve iki aracı yaktı, bazı evlerin duvarlarına ırkçı sloganlar yazdı ve görünüşe göre evleri yerle bir etmeyi planladı.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Bu saldırıyı, kasabaya, mezarlıklarına ve kilisesine yönelik önceki saldırılarının ardından gelen uluslararası tepkileri hiçe saymak olarak değerlendiriyoruz” denildi.

Bakanlık, ‘yerleşimci milislerin işgal altındaki Batı Şeria'nın tamamına yönelik saygısızlıklarını ve Filistin topraklarının yağmalanmasını uluslararası toplum ve yargı organları nezdinde takip ettiğini’ bildirdi.

sdfrgt
Ramallah'ın kuzeydoğusundaki Hıristiyan kasabası Taybeh'in eteklerinde yerleşimcilere ait inekler otluyor, 28 Temmuz. (AFP)

Yerleşimci saldırılarına yönelik uluslararası tepkilerin yetersiz olduğunu ve ‘Filistin halkının maruz kaldığı saldırıların seviyesine ulaşamadığını’ belirten Bakanlık, ‘İsrail hükümetini bu saldırılara ve suçlara son vermeye, failleri tutuklamaya ve sorumlu tutmaya zorlayacak caydırıcı tedbirler almaya’ çağırdı.

Tekrarlanan saldırılar

Kilise İşleri Yüksek Komitesi de bir açıklama yayınlayarak, son saldırının ‘münferit bir olay olmadığını, Taybeh'i hedef alan tekrarlayan saldırılar dizisinin bir parçası olduğunu’ belirtti. Komite, bu saldırıyı Filistin'deki Hristiyan varlığını hedef alan ve kasabanın tarihi ve dini karakterini değiştirmeyi amaçlayan sistematik bir yer değiştirme politikasının parçası olarak görüyor.

Komite, dünyadaki kiliseleri ve devlet temsilcilerini, bu ihlalleri durdurmak ve uluslararası hukuk ve insan hakları sözleşmelerinde öngörüldüğü üzere kutsal mekânların ve sakinlerinin korunmasını sağlamak üzere acilen harekete geçmeleri için hükümetlerine baskı yapmaya çağırdı.

Taybeh kasabası son iki ay içinde bir dizi saldırıya sahne oldu. 4 Haziran'da yerleşimciler, yaklaşık bir yıl önce bir dizi şiddetli saldırının ardından yerlerinden edilen Filistinli bir ailenin evinin yıkıntıları üzerine yeni bir yerleşim karakolu kurdu.

Yerleşimciler 7 Temmuz'da, kasabadaki tarihi Aziz George (el-Hadr) Kilisesi ve mezarlığının bitişiğindeki bir alanı ateşe verdi.

İkinci saldırının ardından, ABD'nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee, bölge halkıyla dayanışmasını ifade etmek ve Hristiyan, Müslüman veya Yahudi ibadethanelerine yönelik her türlü saldırıyı reddettiğini belirtmek için kasabayı ziyaret etti.

hug
ABD'nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee, Ramallah yakınlarındaki Taybeh kasabasını ziyareti sırasında, 19 Temmuz 2025 (AFP)

Yerleşimcilere verdiği destek ve bir Filistin devletinin kurulması fikrini reddetmesiyle tanınan Huckabee'nin ziyareti İsrail'de sert tepkilere yol açtı. Yerleşimciler, Huckabee'nin tutumundan geri adım attığını düşünüyordu.

Ancak ABD Büyükelçisi, yerleşim yerlerini ziyaret ederek pozisyonunun arkasında durduğunu ve Taybeh kasabasına yaptığı ziyaretin bir geri adım anlamına gelmediğini gösterdi.

Hıristiyan mekanlarının hedef alınması

Öte yandan Filistinliler, Beytüllahim yakınlarındaki iki Hristiyan kasabasına daha önce düzenlenen saldırılara da dikkat çekti.

Bu ayın 17'sinde Kudüs'teki patrikler ve kiliselerin dini liderleri, Gazze Şeridi'ndeki Kutsal Aile Kilisesi'nin bombalanmasını kınadı. Söz konusu saldırıda, kilise binası ciddi hasar görmüş, kilisenin rahibi Peder Gabriel Romanelli ve askeri operasyonlardan kaçmak için kiliseye sığınan çok sayıda Müslüman ve Hıristiyan vatandaş da dahil olmak üzere on kişi yaralanmış, üç kişi de hayatını kaybetmişti.

şlk
Peder Gabriel Romanelli, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Kutsal Aile Kilisesi’ne düzenlediği saldırıda bacağından yaralanmasının ardından bir sağlık merkezinde tedavi görüyor. (Reuters)

Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı (Utanç Duvarı) ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Komitesi'nin verilerine göre, bu yılın ilk yarısında yerleşimciler 2 bin 153 saldırı gerçekleştirerek dört Filistinliyi öldürdü.

İsrail ordusu ve yerleşimciler, Gazze Şeridi'ndeki savaşla eş zamanlı olarak yani 7 Ekim 2023'ten bu yana Doğu Kudüs de dâhil olmak üzere Batı Şeria'daki saldırılarını arttırarak en az bin 8 Filistinliyi öldürdü ve yaklaşık 7 bin Filistinliyi yaraladı.