Sudan'da kanlı gün: Onlarca kişi öldü çok sayıda yaralı var

Sudan'daki protestolardan bir kare (AFP)
Sudan'daki protestolardan bir kare (AFP)
TT

Sudan'da kanlı gün: Onlarca kişi öldü çok sayıda yaralı var

Sudan'daki protestolardan bir kare (AFP)
Sudan'daki protestolardan bir kare (AFP)

Sudan’da hükümet yanlısı milislerin Batı Darfur eyaletinde yeniden düzenledikleri saldırılar sonucu en az 19 kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi yaralandı. Hartum'da 2 çocuğun öldürülmesinin ardından gece saatlerinde öfkeli halk arasında gergin anlar yaşandı.
Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi Sözcüsü Adem Rical, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, hükümet yanlısı milislerin dün yeniden saldırı düzenlemeye başladığını, internet kesintilerinin maddi manevi kayıplara ilişkin bilgilere erişimi engellediğini bildirdi. Cancavid milislerinin Perşembe günü Cebel Moon bölgesine saldırı düzenlediğini belirten Rical, yaşanan çatışmalarda yaklaşık 17 ölü ve onlarca yaralının kaydedildiğini, dört köyün tamamen yandığını ifade etti.
Batı Darfur Eyaleti başkenti Cuneyna’nın 50 kilometre doğusunda kalan Cebel Moon, uranyum, krom, altın gibi değerli metaller açısından zengin bir bölge sayılıyor. Cebel Moon çevresinde olup bitenlerin yeni olmadığını vurgulayan Rical, bunun doğal kaynaklar etrafında dönen, bölgede demografik değişim yaratmayı amaçlayan eski bir çatışma olduğunu belirtti. Devlet tarafından desteklenen kesimlerin bu zengin kaynaklardan yararlanılmasının sağlandığını, bu yönde aşiret milislerine başvurulduğunu da ekledi.
Çatışmaların geçtiğimiz Aralık ayında başladığını, o zamandan beri aralıklı olarak devam ettiğini belirten Rical, 3 ve 4 Mart tarihlerinde kaydedilen çatışmalarda 16 kişinin hayatını kaybettiğini, 16’sının ise de yaralandığını bildirdi. Perşembe günü başlayarak dün sabaha dek süren katliamda ise en az 17 kişinin hayatını kaybettiğini, yüzlerce yaralının kaydedildiğini aktardı. Aynı zamanda “Biz Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi olarak savunmasız sivillerin başına gelenlerden tamamıyla Sudan hükümeti ve milislerini sorumlu tutuyoruz” dedi.
Söz konusu komite; insani ve hukuki kuruluşları, gazetecileri ve aktivistleri hem Darfur hem de Cebel Moon’daki güvenlik durumu ve savunmasız sivillerin karşı karşıya olduğu tehlikeyi takip etmeye, bu durum ile mücadeleye ve insani felaketi önlemeye çağırdı.
Misseriye Yüksek Konseyi, konuyla ilgili açıklamasında kendi deyimiyle ‘bu barbar ve vahşi saldırıları’ kınadı. Olup bitenlerden Mini Arko Minawi'yi ve Egemenlik Konseyi’ni sorumlu tutan Batı Darfur Valisi Hamis Abdullah Ebker ise “Cebel Moon bölgesindeki insanlarımıza olup bitenleri hepsi biliyor” vurgusunda bulundu. Saldırılar devam ettiği taktirde aşiretlerin uygun gördükleri adımları atacağını belirten Ebker, “Misseriye bunlara cevap vermekten aciz değil. Ancak ülkenin savaşlardan kaçınması için barıştan taraf” dedi.
Sudan Merkezi Doktorlar Komitesi’nin bildirdiğine göre Hartum’da ise Perşembe günü 2 çocuğun vurularak öldürülmesinin ardından gerginlik hakim. Başkentte yaşanan olaylarda gerçek mermi, plastik mermi veya biber gazı dolayısıyla 52 kişinin yaralandığı bildirildi.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24