Husilerden askeri seferberlik karşılığında gaz!

Sana'daki Husi milisleri. (AFP)
Sana'daki Husi milisleri. (AFP)
TT

Husilerden askeri seferberlik karşılığında gaz!

Sana'daki Husi milisleri. (AFP)
Sana'daki Husi milisleri. (AFP)

Husi milisler son iki günde, Sana'da pişirme gazı almak isteyen vatandaşlara çeşitli şartlar öne sürüyorlar. Sana'daki yerel kaynakların aktardığı bilgilere göre söz konusu şartlar arasında başkentin birçok bölgesinde milislere tabi öğretmenlerin ve bazı saha komutanlarının doğrudan gözetimi altında düzenlediği askeri kurslara vatandaşların çocuklarını ve ailelerini kaydettirmesi var. Kaynaklar, grubun, Husi lideri Abdulmelik el-Husi'nin talimatıyla başlatılan kampanya kapsamında daha fazla savaşçıyı seferber etmede son zamanlarda yaşadığı başarısızlığın ardından bu pazarlığa başvurduğunu aktardı.
Sana ve grubun kontrolü altındaki diğer şehirlerde pişirme gazı olmaması nedeniyle yaşanan boğucu kriz ortamında milislerin kendilerine bağlı gaz şirketi aracılığıyla Sana'daki belirli mahallelere bazı şartlar karşılığında gaz verdiği kaydedildi. Birçok mahallelenin ise pişirme gazından mahrum kalacağı kaydedildi.
Bölgede yaşayanlar tarafından Şarku'l Avsat'a yapılan açıklamada, aynı şirket aracılığıyla Sana'nın Tahrir ve Main bölgelerindeki belirli mahallelerin gaz tanklarıyla takviye edildiği ve yandaşları aracılığıyla boş gaz tüplerinin doldurulduğu bildirildi. Tahrir ilçesinin bazı mahallelerinde gaz tüpü başına 3 bin 800 riyal, Main bölgesinin bazı ilçelerinde ise 4 bin 800 riyal alındığı kaydedildi.
İsimlerinin açıklanmaması şartıyla açıklamada bulunan görgü tanıkları, grubun amirlerinin Husiler için ‘fedakarlık’ olarak adlandırdığı durum nedeniyle belirli mahallelere öncelik verdiğini, diğer mahalleleri ise olanaklardan mahrum bıraktığı açıklamasında bulundular.  
Sana'daki Husi rejimine yakın kaynaklar Şarku'l Avsat'a, grubun adımlarının başkentin mahallelerinde ve sokaklarında kendilerine destekçi bulma planı kapsamında atıldığını aktardılar. Milisler yandaşlarına ve savaşa katılanların ailelerine pişirme gazına ilk erişim hakkını verirken seferberlik çağrılarına yanıt vermeyi reddetmeleri nedeniyle yüz binlerce aile haftalarca pişirme gazına erişimden mahrum bırakıldı.
Kaynaklar, milislerin vatandaşlara tüp başına 6 bin riyal fiyattan dağıtım yaptığını, az miktarda gaz vererek seferberlik kampanyalarına katılmayan halka baskıya devam ettiğini belirttiler. Vatandaşlar pahalı fiyattan aldığı tüpleri doldurmak için günlerce hatta haftalarca bekliyor.
Darbecilerin kontrolü altındaki bölgelerde yaşayanlar Şarku'l Avsat'a, grubun liderliğinin yakıt üzerinden büyük bir karaborsa faaliyeti yürüttüğünü aktardılar. Bir tüp gaz 15 bin ila 18 bin riyal arasında satılırken resmi fiyatın ise 4 bin 800 riyal olduğu kaydedildi.
Meşru hükümete bağlı Yemen Gaz Şirketi, şubat ayı ortalarında, darbecilerin kontrolündeki bölgelere yaklaşık 3 yıl boyunca günlük bazda düşük bir fiyatla gaz sağlanmaya devam edileceğini açıkladı.
Yemen Gaz Şirketi İcra Direktörü Muhsin Vahit, yaptığı basın açıklamasında şirketin tüm Husi bölgelerine günlük olarak ve tahsis edilen kota ile herhangi bir kesinti veya azalma olmaksızın gaz tedarik etmeye devam ettiğini belirtti.
Meşru bölgelerde geçerli olan para birimine göre bir tüp gazın Sana'ya 3 bin 500 riyalden daha düşük bir fiyata ulaştığını söyleyen Vahit, grubun gaz krizi olduğuna yönelik açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını ve gazı kasten depolayıp vatandaşları mağdur ettiklerini savundu.
Vahit, Husilerin gaz krizini uydurduğunu ve karaborsada finansal gelir sağlamak için büyük miktarlarda paraya gaz sattıklarını kaydetti.
Bu, milislerin kontrolleri altındaki bölgelerde halka uyguladığı ilk baskı değil. Grup daha önce de cephelere bağış karşılığında pişirme gazı vermişti.
Sana sakinleri daha önce Şarku'l Avsat'a yaptıkları açıklamada milislerin Sana'daki her aileye ‘cepheleri desteklemek’ adı altında vergi uyguladığını öne sürdü. Milisler mahalle görevlilerini “cepheye destek olmak için bağışta bulunmak” üzere boş zarflarla vatandaşlara gönderirken halk bağışçının adını, bağış miktarını ve telefon numarasını zarfa yazarak ayda bir dağıtılan gaz tüpünü alıyorlardı.



Filistin Dışişleri Bakanlığı: Yerleşimcilerin idari gözetimine son verme kararı onları suç işlemeye teşvik ediyor

El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
TT

Filistin Dışişleri Bakanlığı: Yerleşimcilerin idari gözetimine son verme kararı onları suç işlemeye teşvik ediyor

El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)

Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail'in yerleşimcilerin idari gözetimini iptal etme kararının onları daha fazla suç işlemeye teşvik ettiği ifade edildi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı, İsrail Savunma Bakanı'nın ‘Filistinli vatandaşlara karşı suç ve ihlal işleyen yerleşimcilerin idari tutukluluk hallerinin kaldırılmasına yönelik kararını, tutuklananların sayısı çok az olmasına rağmen, ciddi bir endişeyle karşıladıklarını’ bildirdi.

Bakanlık, bu kararın aşırılık yanlısı yerleşimcileri ‘Filistinlilere, topraklarına ve mülklerine karşı terör uygulamaya teşvik ettiğini ve onlara ek bir dokunulmazlık ve koruma hissi verdiğini’ belirtti.

Filistin Dışişleri Bakanlığı, ‘yerleşimci milislerin terörizmini engellemek, devam eden cezasızlıklarına son vermek ve Filistin halkını işgalcilerin tecavüzünden korumak için etkili uluslararası eylem’ çağrısında bulundu.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz dün yaptığı açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria'da Yahudi yerleşimcilere karşı idari gözaltı uygulamasına son verme kararı aldığını duyurdu.

Katz yaptığı açıklamada, ‘Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerin ciddi Filistinli terör tehditlerine maruz kaldığı ve yerleşimcilere karşı haksız uluslararası yaptırımların uygulandığı bir gerçeklikte, Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilere karşı idari gözaltı kararlarının kullanımını durdurmaya karar verdiğini’ belirtti.

AFP'nin aktardığına göre Katz, “İsrail devletinin yerleşim sakinlerine karşı bu tür tehlikeli bir adım atması uygun değildir” dedi.