Husiler, Yemen'deki Türk Şehitlik Anıtı'na saldırdı

AA
AA
TT

Husiler, Yemen'deki Türk Şehitlik Anıtı'na saldırdı

AA
AA

Husilerin, Yemen'in başkenti Sana'da bulunan Türk Şehitlik Anıtı'nı bir iş makinesi ile yıkmaya çalıştığı bildirildi.
Yemen yerel basınının görgü tanıklarına dayandırdığı haberlere göre İran destekli Husiler, başkent Sana'nın tarihi bölgesinde yer alan Türk Şehitlik Anıtı'nı yıkmaya çalıştı.
Yemenli sosyal medya aktivistlerinin paylaştığı görüntülerde, bir iş makinesinin silahlı bazı şahısların eşliğinde Türk Şehitlik Anıtı'nı yıkmaya çalıştığı görüldü.
Provokatif saldırıyı görüntüleyen video kayıtlarında, Türk Şehitlik Anıtı'nda hasar oluştuğu göze çarptı.

Fotoğraf: AA
Yemenli çok sayıda aktivist ve yazar ise sosyal medya paylaşımlarında, yıllardan beri başkent Sana ve diğer bazı bölgeleri kontrollerinde tutan Husilere bağlı milislerin eylemine tepki gösterdi.
Tepkilerde Husilerin, bu eylemle Yemen'in tarih ve kültürüne olan düşmanlıklarının yanı sıra dost ve kardeş ülkelerle olan bağlarını da koparmaya çalıştıklarına dikkat çekildi.
Yemen'deki Türk Şehitlik Anıtı 2011 yılında resmi bir ziyaret için Yemen'e gelen dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından açılmıştı.
Ülkedeki Türk varlığının ve eski Osmanlı kışlalarının bulunduğu bölgede yapılan şehitlik anıtı, 400 yıl boyunca Yemen topraklarında hayatını kaybeden ''Mehmetçik''in hatırasını yaşatıyor.

Dışişleri Bakanlığı, Yemen'deki Sana Türk Şehitlik Anıtı’na yapılan saldırıyı kınadı
Dışişleri Bakanlığı, Yemen'deki Sana Türk Şehitlik Anıtı’na bu sabah Husi unsurlarınca düzenlenen ve şehitlikte tahribata yol açan saldırıyı şiddetle kınadı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Sana Türk Şehitlik Anıtı’na 12 Mart sabahı Husi unsurlarınca gerçekleştirilen ve şehitliğimizde tahribata yol açan hain saldırıyı şiddetle kınıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
"Yemen ile ortak tarihimizin ve köklü ilişkilerimizin nişanesi olan Yemen’deki Türk varlığına saygısızlık yapılması asla kabul edilemez. Şehitliğimizde oluşan hasarın onarılmasını ve faillerin bir an önce cezalandırılmasını bekliyoruz." ifadelerine yer verilen açıklamada, hain saldırının dost ve kardeş Yemen halkı tarafından da lanetleneceğine dair şüphe duyulmadığı kaydedildi.



Irak Güvenlik Konseyi'ne: İsrail çatışmayı genişletmek için iddia ve bahaneler üretiyor

İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırılardan (Reuters)
İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırılardan (Reuters)
TT

Irak Güvenlik Konseyi'ne: İsrail çatışmayı genişletmek için iddia ve bahaneler üretiyor

İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırılardan (Reuters)
İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırılardan (Reuters)

Irak Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Bağdat'ın BM Güvenlik Konseyi (BMGK), BM Genel Sekreteri, Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı'na (İİT) İsrail'in “tehditlerine” ilişkin mektuplar gönderdiğini bildirdi.

Irak Haber Ajansı tarafından aktarılan açıklamada, Bağdat'ın İsrail'den “bölgede devam eden şiddeti durdurmasını ve tehditlerine son vermesini” talep ettiği belirtildi.

İsrail'in “çatışmayı genişletmek amacıyla bölgede iddialar ve bahaneler yarattığı” belirtilen açıklamada, Irak'ın Güvenlik Konseyi'ne başvurmasının “Konsey'in uluslararası barış ve güvenliğin korunmasındaki rolünü yerine getirme isteğinden kaynaklandığı” ifade edildi.

Açıklamada ayrıca Irak'ın “hava sahasının komşu bir ülkeyi hedef almak üzere kullanılması konusunda itidalli davranmaya istekli olduğu” vurgulandı.

Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin dün yaptığı açıklamada, Bağdat'ın İsrail'den “açık bir tehdit” aldığını duyurdu. Resmi haber ajansına göre Hüseyin, Kürdistan Bölgesi'nin Duhok kentinde düzenlenen “Amerikan Üniversitesi Forumu” sırasında yaptığı konuşmada, “silahlı kuvvetlerin Irak topraklarından yapılacak herhangi bir saldırıyı önlemek için Başbakan'dan emir aldığını” ve ülkesinin “savaş istemediğini, tehlikeyi ortadan kaldırmaya çalıştığını” vurguladı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar daha önce BMGK başkanına bir mektup göndererek, İran yanlısı silahlı grupların Irak'taki faaliyetlerinin ele alınması için derhal harekete geçilmesi çağrısında bulunmuş ve Irak hükümetinin kendi topraklarında ya da topraklarından yapılan her türlü eylemden sorumlu olduğunu söylemişti.