Yemen: Marib’in güneyinde çatışmalar şiddetlendi

Marib’in güneyindeki çatışmalar devam ederken, Arap Koalisyonu Husilere ait 8 askeri aracı imha etti

İşgal altındaki Sana’daki Husi teröristlerin cenaze törenine katılan milisler (EPA)
İşgal altındaki Sana’daki Husi teröristlerin cenaze törenine katılan milisler (EPA)
TT

Yemen: Marib’in güneyinde çatışmalar şiddetlendi

İşgal altındaki Sana’daki Husi teröristlerin cenaze törenine katılan milisler (EPA)
İşgal altındaki Sana’daki Husi teröristlerin cenaze törenine katılan milisler (EPA)

Yemen’de meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu dün, özellikle Marib'in güney cephelerinde, petrol bölgelerini ve meşru hükümetin bölgedeki en önemli kalesini kontrol altına almak için iki yıldır üst üste yenilgiye uğrayan İran destekli Husi milislere karşı Yemen ordusuna hava desteği operasyonlarını sürdürmeye devam ettiğini duyurdu.
Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan haber ajansı SPA’dan aktardığı bir Twitter paylaşımına göre, son 24 saat içerisinde Marib’de Husilere yönelik 12 operasyon düzenlendi. Operasyon sırasında 8 askeri araç imha edildi ve milislerin can kaybına yol açtı.
Arap Koalisyonu, önceki gün Marib ve Hacca’da Husilere yönelik 35 operasyon düzenlediğini açıklamıştı. Yemenli saha kaynaklarına göre, operasyon sırasında 22 askeri araç imha edilirken, Husi saflarında onlarca ölü ve yaralı kaybı oldu.
Marib cephelerindeki çatışmalar ve hava saldırıları sonucunda Husi milislerinin kayıplarına ilişkin kesin bir istatistik bulunmazken Yemenli kaynaklar, milislerin son 18 ayda yaklaşık 40 bin üyesini kaybettiğini tahmin ediyor.
Bu bağlamda, Yemen ordusunun askeri medyası dün, halk direnişinin desteklediği güçlerin Marib Valiliği'nin güney cephesi boyunca Husi milislerine karşı operasyonlarını sürdürdüğünü bildirdi.
Yemen ordusuna ait ‘September.Net’ Tuğgeneral Sinan el Iraki’nin, “Husi milisler son birkaç saat içerisinde ordu ve direnişin hava saldırılarıyla ağır can ve ekipman kaybı yaşadığı” sözlerini aktardı.
Saha komutanlarından biri olan Iraki, ordu tarafından yürütülen operasyonlarda milis liderlerinden onlarcasının hayatını kaybetmesiyle diğer unsurların kaçtığına dikkati çekerek, ordu güçlerinin Husilere ait ekipmanları topçu ateşiyle imha ettiğini, geri kalanların ise Koalisyon tarafından desteklenen hava saldırılarıyla gerçekleştiğini bildirdi.
Iraki, ordu ve direniş güçlerinin, hassas saldırıların etkisiyle milislere ait 3 savaş aracını ele geçirdiğini ve milislerin savaştan kaçmadan önce bıraktığı askeri teçhizatı geri aldığını kaydetti.
Yetkili ayrıca, Arap Koalisyon ’una ait savaş uçaklarının, Husi milislerinin  toplanma ve takviye yerlerine odaklanan hava saldırısı gerçekleştirdiğini belirterek, bölgedeki tüm unsurların öldürüldüğünü ve çok sayıda zırhlı araçların imha edildiğini aktardı.
Resmi medyanın aktardığına göre yaşanan bu gelişmeler, kuvvetleri yeniden düzenlemek ve ihtiyaçları bilmek için bu amaçla oluşturulmuş bir askeri komite aracılığıyla gerçekleşti.
Diğer yandan kaynaklar, Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi’nin, ordunun tüm ihtiyaçlarını karşılayarak hükümete askeri kurum ve bağlı kuruluşlarına dikkat etmesi talimatını verdiğini söyledi.
Hadi, Savunma Bakanı Korgeneral Muhammed Ali el-Makdisi ve Genelkurmay Başkanı Sağir bin Aziz’in yanı sıra askeri bölge komutanları ile gerçekleştirdiği görüşmede, hükümete, şehit ve gazilerin dosyasına önem verilmesini ve tüm ihtiyaçlarının karşılanması talimatı verdiğini söyleyerek, maaşların, teşviklerin ve emekli maaşlarının düzenli ödenmesiyle ihtiyaçların sağlanması için çalışılması gerektiğini ifade etti.
SABA haber ajansına göre, görüşme sırasında Hadi’nin, “askeri inşa ve muharebe yeteneklerini güçlendirme sürecinde köşe taşı olduklarından, askeri kontrol ve bağlantıya en büyük öncelik verilmesinin önemini vurguladığı” aktarıldı.  Ayrıca, Cumhurbaşkanı’nın “başarı ve eksikliklerin yönlerini belirlemek ve eksiklikleri gidermek için düzenli olarak toplantılar düzenlemenin önemini" vurguladı kaydedildi.
Hadi, İran destekli Husi milislerin sabotaj ve terörist araçlarına karşı askeri kurumun aşılmaz bir baraj olarak gördüğünü aktardı.



Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
TT

Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)

İsrail, bugün Beyrut ve Tel Aviv saatiyle (TSİ 02:00) 04:00'te yürürlüğe giren Hizbullah ile arasındaki ateşkes anlaşmasının ilanını bir “ateş seli” ile karşıladı ve başta başkent Beyrut olmak üzere Lübnan'ın birçok bölgesine ve Suriye içlerine yönelik en ağır saldırılarını yaptı. Hizbullah ise İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru düzinelerce roketle karşılık verdi.

ABD Başkanı Joe Biden dün İsrail ve Lübnan'ın anlaşma şartlarını kabul ettiğini ve ülkesinin “Fransa ile iş birliği içinde Lübnan'da ateşkesin uygulanmasını sağlamak için destek vereceğini” açıkladı. Şarku'l Avsat Lübnan, İsrail ve UNIFIL'in yanı sıra Fransa'nın da dahil olduğu ABD liderliğindeki beş üyeli komitenin, Hizbullah'ın güney bölgelerinden tahliyesinin “ilki batı sektöründen başlamak üzere her biri 20 günden oluşan 3 aşamada” uygulanmasını denetleyeceğini ve anlaşmanın seçilmiş Başkan Donald Trump'ın onayını aldığını öğrendi. Biden anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Beyrut ve Tel Aviv saatiyle sabah 4:00'ü belirledi.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Biden'dan bir telefon aldı, mevcut durum ve ateşkes kararı hakkında istişarede bulundu.

Ateşkes anlaşmasının dün akşam kabinesine sunulmasından saatler önce İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğini” duyurdu. Netanyahu televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Anlaşmayı uygulayacağız ve herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz. Zafere kadar birlikte çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerine şöyle sürdürdü: “Ateşkes arayışının üç nedeni var: İran'a odaklanmak, tükenen silah stoklarını yenilemek, orduya bir mola vermek ve son olarak Hamas'ı izole etmek.” Lübnanlılar dün, gerilimin başladığı 23 Eylül'den bu yana en şiddetli günü terör ve korku içinde yaşadı.

İsrail'in ateş topu Suriye'ye de sıçradı ve Hizbullah'ın yoğun olarak faaliyet gösterdiğine inanılan Humus vilayetinin el Kuseyr bölgesindeki köprü ve yolların bombalandığı bildirildi.