Mısır, Afrika ülkeleriyle ortaklığı öncelik olarak görüyor

Mısır Tarım Bakanı, Afrika ülkelerinin elçilerine eğitim sertifikaları verdi. (Mısır Kabinesinin resmi sayfası)
Mısır Tarım Bakanı, Afrika ülkelerinin elçilerine eğitim sertifikaları verdi. (Mısır Kabinesinin resmi sayfası)
TT

Mısır, Afrika ülkeleriyle ortaklığı öncelik olarak görüyor

Mısır Tarım Bakanı, Afrika ülkelerinin elçilerine eğitim sertifikaları verdi. (Mısır Kabinesinin resmi sayfası)
Mısır Tarım Bakanı, Afrika ülkelerinin elçilerine eğitim sertifikaları verdi. (Mısır Kabinesinin resmi sayfası)

Mısır hükümeti, Afrika Kıtası’ndaki ülkelerle iş birliğini geliştirme adımlarına devam ediyor. Başbakan Mustafa Madbuli’ye göre Kıta ile ilişkiler öncelik. Mısır’da dün Dünya Gıda Programı ile iş birliği içinde düzenlenen, Hindistan, Ermenistan ve Sri Lanka’nın yanı sıra 11 Afrika ülkesinden 32 elçiye yönelik eğitim kursları sona erdi.
Mısır Tarım Bakanlığı’ndan dün yapılan açıklamada eğitim sertifikalarının Mısır Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Hamdi Loza, Dünya Gıda Programı direktörü Pravin Agrawal ve Afrika ülkelerinden bazı büyükelçilerin huzurunda teslim edildiği kaydedildi.
Mısır Tarım Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada devletin şu an büyük tarım projeleri uyguladığı için uluslararası kuruluşlar ve kalkınma ortaklarıyla büyük bir iş birliği içinde olduğunu bildirdi. Ayrıca tarımın son zamanlarda ülke ekonomilerini etkileyen en önemli sektörlerden biri olduğunu kanıtladığı ve artık sadece gıda güvenliğinden sorumlu olmayıp, aynı zamanda konunun ulusal bir güvenlik haline geldiğine dikkat çekti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Afrika ülkelerinden meslektaşlarımızı eğitmekten ve Mısır deneyimini ve tarımın eşi görülmemiş bir kalkınmayla son yedi yılda tanık olduğu muazzam gelişmeyi görmekten memnuniyet duyuyoruz.”
Açıklamada Luksor Koordinasyon Merkezi’nin tüm Afrika ülkeleri için bir eğitim platformu olması ve özellikle Mısır devletinin güneydeki çıkarları bağlamında tarımı desteklemek için bir işaret noktası haline gelmesi konusunda Dünya Gıda Programı ile bir anlaşma olduğu kaydedildi.
Bakanlığın açıklamasında Afrika ülkelerindeki başta su ve suyun tuzluluk sorunu, iklim değişikliği, çölleşme ve hastalıklar olmak üzere araştırmacıların üzerine eğilmesi gereken birçok konu olduğu ifade edildi. Ülkelerin gıda güvenliğini etkileyen bu sorunlar karşısında çözümler, yenilikler ve uygulamalı araştırmalar sunmaya çalışılması gerektiği belirtildi. Afrika Kıtası’nın doğal kaynaklar açısından zengin olduğuna ve bu kaynaklardan en iyi şekilde yararlanmak için birleşmeye ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekildi.
Bakanlık yerel ürünlere katma değer sağlamaya, verimliliği artırmaya, girişimcilik ve teknoloji alanında proje ve araştırmaları desteklemeye ihtiyaç olduğunu ve bu konuda Mısır devletinin her türlü desteği vermeye hazır olduğunu belirtti. Afrika elçilerinin eğitiminde Dünya Gıda Programı ile gerçekleştirilen iş birliğine övgüde bulunuldu.
Tarım Bakanlığı’nın açıklamasında Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi’nin daima Afrika Kıtası’ndaki kardeşlerine her açıdan teknik destek sağlamaya ve Mısır’da eğitim, doğrudan ziyaretler ve toplantılar yoluyla dünyanın tüm ülkeleriyle iş birliğini derinleştirmeye önem verdiğini vurguladı.
Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli de dün akşam Arap-Afrika Ticaret Köprüleri Programı Yönetim Konseyi üyelerinden oluşan bir heyeti kabul etti. Heyette Moritanya Maliye Bakanı ve İslam Kalkınma Bankası Başkanı Muhammed El-Emin Veled Ez-Zehebî, Kamerun Ekonomi Bakanı Emin Osman, Suudi Arabistan Ticaret Bakanı Macid Bin Abdullah Al Kasabi, Nijerya Maliye Bakanı Zeynep Ahmed, Afrika’da Ekonomik Kalkınma Arap Bankası Genel Müdürü Sidi Ould Tah, Afrika İhracat-İthalat Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Benedict Orama ve Uluslararası İslami Kurumun CEO’su Mühendis Hani Salim Sünbül yer aldı.
Medbuli, koronavirüs pandemisinin yansımaları nedeniyle dünyanın karşı karşıya olduğu büyük sağlık, ekonomik ve sosyal zorluklar ve uluslararası arenanın tanık olduğu dünyadaki gelişmeler ışığında, Arap ve Afrikalı ortaklarla iş birliğini güçlendirmenin Mısır hükümeti için ‘öncelik’ olduğunu vurguladı.
Mısır’ın, Afrika Kıtası’nın sürdürülebilir kalkınmaya ulaşma çabalarını güçlendirmeye katkıda bulunmaya devam edeceğini ve ortaklıkların gücünü artıran çeşitli çok taraflı ticaret anlaşmaları ve ekonomik iş birliği platformları aracılığıyla Afrika’nın büyük potansiyelinin ortaya çıkmasına yardımcı olacağını da sözlerine ekledi.



Gazze Mahkemesi girişimi, BM Genel Kurulu'nu Gazze halkını korumak için müdahale etmeye çağırdı

Gazze Şeridi semalarındaki İsrail F-15 uçağı (Reuters)
Gazze Şeridi semalarındaki İsrail F-15 uçağı (Reuters)
TT

Gazze Mahkemesi girişimi, BM Genel Kurulu'nu Gazze halkını korumak için müdahale etmeye çağırdı

Gazze Şeridi semalarındaki İsrail F-15 uçağı (Reuters)
Gazze Şeridi semalarındaki İsrail F-15 uçağı (Reuters)

Gazze Şeridi'nde yaşananları araştırmak için kurulan Gazze Mahkemesi (Gaza Tribunal) girişimi dün, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nu Gazze Şeridi’ne acilen müdahale etmeye ve felakete uğramış bölge halkına yardım etmek için askeri koruma gücü göndermeye çağırdı.

Uluslararası akademisyenler, hukukçular ve hukuk uzmanlarından oluşan girişim, kamuoyunu harekete geçirmek ve hükümetlere ‘Gazze Şeridi'ndeki soykırımı sona erdirmek’ için baskı yapmak amacıyla 2024 yılında Londra'da kuruldu.

İstanbul'da düzenlenen basın toplantısında, Gazze Mahkemesi Başkanı ve eski BM Filistin Raportörü Richard Falk, mahkemenin hükümetlere ‘çok geç olmadan’ harekete geçmeleri çağrısında bulunduğunu bildirdi.

grthy7u
Gazze Mahkemesi Başkanı Richard Falk, Gazze Şeridi'ne destek etkinliği sırasında (Gazze Mahkemesi Facebook hesabı)

94 yaşındaki Amerikalı hukuk profesörü Falk, amacın ‘BM Genel Kurulu'nun Gazze Şeridi'ne insani yardım girişinin engellenmesini ve halkın sürekli olarak yok edilmesini sona erdirmek için önleyici bir silahlı müdahale düzenlemesini sağlamak’ olduğunu ifade etti.

İsrail, 7 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail yerleşimlerine saldırmasından bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik şiddetli bir askeri saldırı yürütüyor. Yardım kuruluşları, bu saldırının Gazze Şeridi'nde ciddi bir insani krize yol açtığını belirtiyor.

Gazze Mahkemesi tarafından yapılan açıklamada, “Dünya çapındaki hükümetleri, şimdiye kadar Gazze Şeridi'ndeki soykırımı sona erdirme girişimlerini engelleyen BM Genel Kurulu'nu harekete geçirmek için acil adımlar atmaya çağırıyoruz” denildi.

İsrail, Gazze Şeridi'nde soykırım gerçekleştirdiğini veya insani yardım girişini engellediğini defalarca yalanladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, savaşı sona erdirme çağrılarının Hamas'ın konumunu ‘güçlendirdiğini’ söyledi.

Falk, bu adımın 1950 yılında BM Genel Kurulu tarafından kabul edilen ‘Barış için Birlik’ kararı veya daha yeni olan ‘Koruma Sorumluluğu’ ilkesi gibi siyasi araçlarla gerçekleştirilebileceğini belirtti.

İlk karar, BM Güvenlik Konseyi'nin uluslararası barış ve güvenliği korumada başarısız olduğu durumlarda BM Genel Kurulu'nun harekete geçmesini sağlıyor. Bu karar, Kore Savaşı'nın (1950-1953) ilk aşamalarında, Sovyetler Birliği'nin BM Güvenlik Konseyi'nde tekrar tekrar kullandığı veto hakkını aşmak için ABD'nin talebi üzerine kabul edildi.

Koruma Sorumluluğu ilkesi, 1994'te Ruanda'da yaşanan soykırım ve Bosna'daki Srebrenitsa katliamının tekrarlanmasını önlemek amacıyla 2005 yılında kabul edildi.

Filistinlilerin hakları alanında onlarca yıldır çalışan ve İsrail'e karşı tutumu nedeniyle defalarca eleştirilen Falk, “Şu anda ciddi ve kararlı bir adım atmazsak, insanları kurtarmak için çok geç kalmış olacağız” dedi.

Falk, Gazze Mahkemesi’nin bu davayı önümüzdeki ay New York'ta yapılacak BM Genel Kurulu gündemine dahil etmeyi umduğunu söyledi.

Uluslararası güçler, zulmü durdurmak için askeri müdahalenin haklı olup olmadığı konusunda bölünmüş durumda. Silahlı müdahaleyi reddedenler, bunun diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmek için bir bahane olduğunu düşünüyor.

Öte yandan Uluslararası Af Örgütü dün İsrail'i Gazze Şeridi halkını aç bırakmak için ‘kasıtlı bir politika’ izlemekle suçladı, ancak İsrail bu suçlamayı defalarca reddetti.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre, 2023 yılında Hamas'ın İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırı sonucunda çoğu sivil olmak üzere bin 219 kişi öldü.

Buna karşılık İsrail'in saldırısı, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde yönettiği ve BM tarafından güvenilir kabul edilen Sağlık Bakanlığı'nın rakamlarına göre, çoğu sivil olmak üzere 62 binden fazla kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı.