Suriye devriminin 11. yıldönümünde İdlib üzerindeki Rus hamlesi Türkiye, Batı ve muhaliflere mesajlar taşıyor

Suriye’nin kuzeybatısında muhalifler gösteriler düzenleniyor.

İdlib’de Suriye devriminin 11. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen gösteriler (Reuters)
İdlib’de Suriye devriminin 11. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen gösteriler (Reuters)
TT

Suriye devriminin 11. yıldönümünde İdlib üzerindeki Rus hamlesi Türkiye, Batı ve muhaliflere mesajlar taşıyor

İdlib’de Suriye devriminin 11. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen gösteriler (Reuters)
İdlib’de Suriye devriminin 11. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen gösteriler (Reuters)

‘Çatışmasızlık’ alanı ile Türkiye ve ona bağlı Suriyeli grupların Halep’in kuzeyindeki ‘Fırat Kalkanı’ ve ‘Zeytin Dalı’ operasyonları bölgesinin hava sahası, art arda ikinci günde Rus hava devriyelerine tanık oluyor. Operasyonlar, ‘Rus hava operasyonlarının geri döndüğüne’ dair endişelere neden oldu. Rusya’nın söz konusu adımıyla eş zamanlı olarak ülkede, Suriye devriminin 11. yıldönümünü anmak için ülkenin kuzeybatısındaki çoğu şehir ve bölgede kutlamalar düzenlendi.
İdlib’deki bir aktivist, “Rus savaşçılar, Suriye’nin kuzeybatısındaki muhalif grupların kontrolü ve Türk nüfuzu altındaki İdlib vilayeti, Hama, Lazkiye ve Halep kırsalları hava sahalarında, iki gün boyunca yaklaşık 40 uçuş gerçekleştirdi. Aynı şekilde Rus helikopterlerin Halep’in kuzeyinde bulunan bölgelerdeki uçuşlarının yanı sıra yaklaşık 8 Rus keşif uçağı, İdlib’in güneyindeki Zaviye Dağı, Hama’nın batısındaki el-Gab Ovası ve Halep’in batı kırsalı hava sahasında uçuş gerçekleştirdi” dedi.
Öte yandan rejim güçlerinden kaçan bir subay olan Albay Mustafa Bakur, muhaliflerin kontrolünde olan kurtarılmış bölgelerin hava sahasında son iki gündür devam eden Rus hava faaliyetine ilişkin çeşitli yorumlar yapıldığını söyledi. Bakur, söz konusu yorumları şu şekilde özetledi;
1.Hmeymim üssünde eğitim gören ve Suriye savaşına katılan pilotların çoğunun Ukrayna’ya nakledilmesinin ardından Rus pilotlara yönelik eğitim faaliyeti. Faaliyet kapsamında yeni pilotlar kalifiye ediliyor.
2.Batı’nın Ukrayna’yı desteklemeye devam etmesi halinde Rusya’nın Suriye’de gerginliği tırmandırmaya hazır olduğuna dair Batı’ya gönderilmiş bir mesaj.
3.Ukrayna’ya Bayraktar insansız hava araçları tedarik etmeleri dolayısıyla Türklere yönelik uyarı mesajı.
4.Suriye devriminin yıldönümü münasebetiyle Rusya, Suriyelilere devrimin yenilgiye uğratıldığına ve Suriye rejiminin başı olan Beşşar Esed’in Rus desteğiyle durumu çözüme ulaştırdığına (ve kendi lehine sonuçlandırdığına) dair bir mesaj göndermek istiyor.
Bakur, “Tüm bu seçenekler veya bazıları, son Rus hava faaliyetinin bir nedeni olabilir. Bu mesajları desteklemek ve onları ciddi olarak değerlendirmek için Rusya’nın bombardıman yaparak sınırlı bir tırmanışı göz ardı edilemez” dedi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise “Rus savaşçılar, Pazartesi gününü Salı’ya bağlayan gece, İdlib kırsalındaki Türk askeri noktalarının bulunduğu Erbain Dağı bölgesi hava sahasında iki havadan havaya füze ile saldırı düzenledi. Füzelerin patlaması, bölgeye şarapnel parçaları saçtı, ancak siviller arasında can kaybı veya yaralanma bildirilmedi” dedi. SOHR, bunun Rus uçakların ‘Putin- Erdoğan’ bölgesini veya Suriye’nin kuzeybatısındaki çatışmasızlık alanı olarak bilinen bölgeyi en az 36 gün bombalamamasından sonra geldiğine dikkati çekerken, son Rus saldırısının 6 Şubat’ta belgelendiğini söyledi. SOHR ayrıca, aynı ay içerisinde Rus Hava Kuvvetlerine ait savaş uçakları tarafından çatışmasızlık alanına gerçekleştirilen ve can kaybıyla sonuçlanmayan 8 hava saldırısı düzenlendiğini söyledi.
SOHR, geçtiğimiz Pazartesi günü “A500 tipi bir Rus askeri operasyon uçağı, Feth’ul Mubin Operasyon Odası’ndaki silahlı Suriyeli muhalif gruplar tarafından üretilen bir karadan havaya füze ile hedef alındı” dedi.

Suriyeli siviller gösteriler düzenledi
Öte yandan Suriyeli aktivistlerin belirttiğine göre, 15 Mart sabahı Suriye devriminin 11. yıldönümünü anmak ve devrimin devam ettiğini vurgulamak için İdlib’de ve Halep’in kuzeyindeki diğer vilayetlerde çok sayıda Suriyeli sivil kutlama ve gösteriler düzenledi.
İdlib’de bir aktivist olan Mahmud el-Ali, “İdlib vilayetinin farklı bölgelerinden çok sayıda insan, Suriye devriminin 11. yıldönümünü kutlamak için İdlib’deki Sabaa Bahrat Meydanı’na akın etmeye başladı. Birkaç gün önce meydanın hazırlanması, Suriye devriminin bayrakları ve pankartlarla süslenmesi için çalışmalar yapıldı” dedi. Ali, “Harem şehir meydanı, Salkin şehri, Binniş, Atma ve Sarmada bölgeleri de dahil İdlib kırsalında gösteri ve kutlamalar için bir dizi nokta belirlendi. İdlib’in girişindeki el-Mihrap kavşağında Suriyeli sanatçıları, renkli çizimler ve ifadelerle Suriye devriminin 11. yıldönümüne atıfta bulunan bir sanat eseri resmetti” ifadelerini kullandı.
Diğer taraftan el-Bab vilayetinden Muhammed eş-Şihabi, “İzaz, el-Bab, er-Rai, Afrin, Cerablus, Tadif ve Cinderes de dahil, Halep’in kuzey kırsalındaki farklı bölgelerden, Suriye devrimi aktivistleri tarafından önceden belirlenen meydanlarda halk toplanmaya başladı. Gönüllüler meydanı temizledi, güvenlik güçleri şehirlerin giriş ve çıkışlarına çok sayıda güvenlik personeli ve polis konuşlandırdı. 18 Mart tarihine kadar 3 gün sürmesi planlanan kutlamalarda protestocuları ve sivilleri korumak için devriyeler yapılıyor” şeklinde konuştu.



Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
TT

Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim, Türkiye'nin İsveç'in NATO'ya üyeliğini kabul etmesi karşılığında Kürtlere yönelik operasyonlarının desteklenmesinin de aralarında bulunduğu şartlarını, Kürtlerin bekasına yönelik bir savaş ilanı olarak değerlendirdi. Müslim, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, Türkiye, tarafların tarafsızlık politikasını reddetmelerinden ötürü Kürt halkının çektiği sıkıntıları anlayan uluslararası güçlere her türlü baskıyı uyguluyor. Öyle ki Ankara, Kürtlerin bekasına karşı yürüttüğü savaşta, başta NATO olmak üzere tüm güçleri kendi tarafına çekmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

PYD ile başta İsveç olmak üzere Avrupa ülkeleri arasında herhangi bir düşmanlık olmadığını vurgulayan Müslim, Ankara'nın, Suriye'nin kuzeydoğusunda Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve PYD liderliğindeki askeri güçlerin kontrolü altındaki bölgelere yönelik operasyonlarına yeşil ışık yakılması ihtimalini dışladı.

Müslim, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye'nin Kürtlere yönelik saldırılarının karşılığında müzakerelerden bir şey kazanabileceğini düşünmüyorum. Çünkü Erdoğan, tüm dünyanın onun bombardımanlarına razı olacağına inanıyor, ama beklediğini alamayacak.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg arasında 11 Temmuz’da Litvanya'nın Vilnius kentinde gerçekleşen üçlü görüşme sırasında, Türkiye’nin İsveç'in NATO'ya katılımını onayladığını duyurdu. Müslim, bu kararın Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bölgelerine ilişkin beklenen sonuçları hakkında yaptığı değerlendirmede, Özerk Yönetim tecrübesi ve bu bölgelerin 10 yıl önce Suriye yönetiminin kontrolü dışında örgütlenmesi sayesinde Rojava'da (Suriye Kürdistanı) başarılı bir model oluşturduklarını belirterek, “Güçlerimizin disiplini sonucunda, ABD ve Uluslararası Koalisyon güçlerini bizimle askeri ortaklık yapmaya iten halkımızın kazanımlarını savunacağız” dedi.

Kürt halkını hedef alan saldırılara karşı Kürtlerin ulusal birliğinin sağlanmasını isteyen ve tüm Kürt tarafları, Kürt birliğinin önündeki en büyük engel olan partizanlık ve tek taraflı çıkarlardan uzak durmaya çağıran Müslim, “Ulusal birliği sağlamak isteyen Kürt partileri çıkarlarını bir kenara bırakmalı” şeklinde konuştu. Suriyeli siyasetçi, ulusal birliği sağlamaya ve muhalefetteki Kürt Ulusal Konseyi de dahil olmak üzere tüm Kürt taraflarla diyalog kurmaya hazır olduğunu da sözlerine ekledi.

Müslim, Özerk Yönetimin ve askeri güçlerinin kontrolü altındaki bölgeleri yönetmek için Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile birlikte çalışmak istediklerini, ancak ENKS’nin Türkiye destekli Suriyeli muhalefet koalisyonundaki varlığının buna engel olduğunu söyledi. Müslim, diyalog kapısının bir şeyler yapmak ve bu cesareti göstermek isteyen tüm siyasi güçlere açık olduğunun da altını çizdi.

Türk siyasetine ve Kürtlerle savaş politikasına karşı uyarıda bulunan PYD Eş Başkanı, “Türkiye, Türkiye'deki Kürt şehirlerini ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) topraklarındaki Kürt şehirlerini yakıp yıkıyor. Bunun DEAŞ'ın Rojava bölgelerine yaptıklarından hiçbir farkı yok. Bu politikalar, bir iç ekonomik krizin yansımasıdır” şeklinde konuştu.

PYD’nin resmi internet sitesi üzerinden pazar günü konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Suriye sorununun çözümüne yönelik arabuluculuk çalışmalarında önemli rol oynayan İsveç halkına ve kurumlarına saygı ve takdir ifade edildi. Açıklamada, “Partimiz (PYD), İsveç'in ve halkının çıkarlarına zarar verecek herhangi bir eylemde bulunmamıştır. Türkiye'nin, İsveç'in tüm dünyada demokrasiye destek veren insani duruşunu etkilemek için uyguladığı baskıyı kınıyoruz” denildi.

Türkiye’nin artan operasyonları

Türkiye, geçtiğimiz haziran ayı başlarından bu yana DEAŞ'e karşı savaşında ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri tarafından desteklenen Özerk Yönetim ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolündeki bölgeleri hedef alan hava saldırılarını artırdı.

Geçtiğimiz haziran ayının sonlarında silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile Özerk Yönetimin önde gelen isimlerinin bulunduğu bir araç hedef alındı. Araçta Kamışlı Kantonu Eş Başkanı Yusra Derviş ile yardımcısı Liman Şiveş ve aracı kullanan Fırat Tuma öldü, Kamışlı Kanton Eş Başkanı Gabi Şamun ise ağır yaralandı.