Rusya, Suriye'de Türkiye ile işbirliğine ‘her zaman olduğu gibi’ kararlı

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov,  Moskova'da görüşmelerde  bulundu. Fotoğraf (Cem Özdel/AA)
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova'da görüşmelerde bulundu. Fotoğraf (Cem Özdel/AA)
TT

Rusya, Suriye'de Türkiye ile işbirliğine ‘her zaman olduğu gibi’ kararlı

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov,  Moskova'da görüşmelerde  bulundu. Fotoğraf (Cem Özdel/AA)
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova'da görüşmelerde bulundu. Fotoğraf (Cem Özdel/AA)

Rusya, Ukrayna’daki askeri operasyonu ardından Suriye'deki durum konusunda Türkiye ile iş birliğinin herhangi bir değişiklik olmaksızın ‘her zaman olduğu gibi’ sürdüğünü vurguladı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Dördüncü Avrupa Dairesi Direktörü Yuriy Pilipson,
Türk basınında dün (Çarşamba) yer alan Rus Devlet Ajansı Novosti'ye yaptığı açıklamada, Türk tarafı ile iş birliğinin her zamanki gibi devam ettiğini söyledi. Aynı zamanda “Ukrayna’ya dair meseleler gibi dış etkenlerden kaynaklanan herhangi bir değişiklik sezmedik” vurgusunda bulundu.
Suriye konusunda Moskova ile Ankara arasındaki iş birliğinin öncelikle pragmatizme ve karşılıklı faydaya dayandığını, bölgenin güvenlik ve istikrarını artırmayı amaçladığını açıkça belirten Pilipson, Rusya'nın Astana Üçlüsü (Rusya, Türkiye ve İran) çerçevesinde Türkiye ve İran ile olan anlayışlarına değer verdiğini belirterek, Astana’nın Suriye'ye yönelik çözüm konusunda en etkili müzakere mekanizması olduğunu ifade etti.
Türkiye ve Rusya, Türkiye’nin 22 Ekim 2019'da Suriye'nin kuzeydoğusunda yürütülen Barış Pınarı operasyonun sona erişi ve ateşkes anlaşması çerçevesinde Ayn al-Arab'da (Kobani) bir hafta içerisinde iki ortak devriye düzenledi.

 



Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
TT

Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)

Amerikan vatandaşı Joseph Tater, yaklaşık bir yıl boyunca hapishanede ve psikiyatri hastanesinde tutulduktan sonra Rusya'dan ayrıldı.

46 yaşındaki Tater, ağustos ayında Moskova'da otel çalışanlarına kötü muamele ve ardından bir polis memuruna saldırı suçlamasıyla tutuklandı.

Nisan ayında mahkeme, Tater'in yargılanmaya uygun olmadığına karar verdi ve onu “tıbbi nitelikteki zorlayıcı tedbirler” yani zorunlu psikiyatrik tedaviye sevk etti.

Rus yetkililer, Tater'i kararın açıklanmasından önce bir gözaltı merkezinden psikiyatri koğuşuna nakletmişti. TASS'ın o zamanki haberine göre, bir sağlık heyeti Tater'in “gerginlik, dürtüsellik, hayali düşünceler ve davranışlar” sergilediğini belirtmişti.

Rus resmi haber ajansları, Tater'in eylül ayında yapılan duruşmada ABD vatandaşlığından vazgeçmek istediğini ve CIA'nın kendisini takip ettiğini söylediğini bildirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre kolluk kuvvetleri, “yargı kararıyla psikiyatri hastanesinde tutulan ABD vatandaşı Tater'in Moskova'daki klinikten çıkmasına izin verildiğini ve Rusya topraklarını terk ettiğini” bildirdi.

Rusya, son yıllarda casusluk, Rus ordusunu eleştirmek, hırsızlık ve ailevi anlaşmazlıklar gibi çeşitli suçlamalarla çok sayıda ABD vatandaşını tutukladı. Bu durum, Washington'un Moskova'yı “rehine alma” ve bunları takas işlemlerinde kullanma niyetinde olduğu yönündeki suçlamalarına yol açtı.

ABD ve Rusya çifte vatandaşı olan Ksenia Karelina, nisan ayında, Ukrayna'yı destekleyen bir hayır kurumuna yaklaşık 50 dolar bağışladığı için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.

Buna karşılık Washington, Rus-Alman vatandaşı Arthur Petrov'u serbest bıraktı. Petrov, ABD yapımı elektronik cihazları Rus ordusuyla iş yapan şirketlere yasadışı olarak ihraç etmekle suçlanıyordu.