Mısır’dan Müslüman Kardeşler’e ‘yalan haber yayma’ suçlaması

Mısır’dan Müslüman Kardeşler’e ‘yalan haber yayma’ suçlaması
TT

Mısır’dan Müslüman Kardeşler’e ‘yalan haber yayma’ suçlaması

Mısır’dan Müslüman Kardeşler’e ‘yalan haber yayma’ suçlaması

Mısır istihbaratı, ülkedeki bir gözaltı merkezinde tutulan mahkumlarla ilgili ‘iddiaları’ yalanlarken Müslüman Kardeşler (İhvan) örgütünü de ‘bu iddiaları ve yalanları yaymakla’ suçladı. Mısır İçişleri Bakanlığı’na göre bir güvenlik kaynağı, Sevhac vilayetindeki bir karakolda tutulan tutuklulardan birinin hastalığına dair sosyal paylaşım sitesi Facebook’taki kişisel bir hesaptan yayınlanan videonun gerçekleri yansıtmadığını bildirdi. Mısır İçişleri Bakanlığı’nın 17 Mart’ta Facebook üzerinden yayınladığı açıklamada, “Video eski ve bir buçuk yıldan fazla bir süre önce yayınlandı. O dönemde gerekli tedbirler alınmıştı” ifadelerine yer verildi. Açıklamaya göre söz konusu iddialar, İhvan’ın son dönemde bazı eski videoları yeniden yayınlama kampanyası kapsamında servis edildi. Mısır kamuoyunda kafa karışıklığı ve tartışma yaratmanın amaçlandığı vurgulandı. Mısır İçişleri Bakanlığı’nın 17 Mart’ta yaptığı açıklamada söz konusu videonun, Gize vilayetinin el-Baracil bölgesinde birçok vatandaşın toplandığı iddialarından birkaç saat sonra İhvan’a bağlı bir uydu kanalında yayınlandığı belirtildi. Bakanlık, iddiaların aslının bulunmadığı ve bahsi geçen videonun eski tarihli olduğunu vurguladı. Güvenlik kaynağı ise durumun, örgütün Mısır çevrelerinde yalan yayma girişimleri çerçevesinde geliştiğini söyledi.
Mısırlı yetkililerin ‘terör örgütü’ olarak sınıflandırdığı Müslüman Kardeşler liderlerinin çoğu, eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin halk protestolarının ardından, 3 Temmuz 2013’te görevden alınmasıyla patlak veren ‘şiddet ve cinayet’ olaylarına karıştıkları gerekçesiyle Mısır hapishanelerinde tutuluyor. Söz konusu isimler ölüm, müebbet ve ağırlaştırılmış hapis cezalarına çarptırıldı. Mısır güvenlik yetkilileri, daha önce de örgütü hapishaneler ve mahkumlar hakkında yalan haberler yaymakla suçlamıştı. Mısır geçmişte, ülkedeki hapishane koşullarıyla ilgili raporlara yanıt vermek amacıyla resmi adımlarına hız vererek yabancı heyetlerin bazı gözaltı merkezlerini ziyaret etmeleri için çok sayıda ziyaret düzenledi.
Mısır’ın örgüt unsurlarına yönelik suçlamaları, İhvan’ın Rehberlik Konseyi Başkan Vekili İbrahim Munir liderliğindeki ‘Londra Cephesi’ ile örgütün eski Genel Sekreteri Mahmud Hüseyin liderliğindeki ‘İstanbul Cephesi’ arasında, yurt dışındaki bölünmelerinin arttığı bir dönemde gedli. Gözlemcilere göre iki cephe arasındaki anlaşmazlık krizi, Munir’in Türkiye’deki Örgüt İşleri İdari Ofisi’nin feshedildiğini, Mahmud Hüseyin ve diğerlerinin görevden alındığını açıklamasının ardından aylardır artarak devam ediyor. İstanbul Cephesi’nin Mustafa Tolba’nın Rehberlik Konseyi’ne atandığını ve Munir’in görevinden alındığını açıklamasıyla da olaylar tırmanış gösterdi. Ancak Londra Cephesi, Türkiye’deki Genel Şura Konseyi kararlarını tanımadığını duyurdu. İstanbul Cephesi de mevcut Basın Sözcüsü Talat Fehmi’nin yanı sıra son günlerde Ali Hamad’ı yurt dışındaki medya sözcüsü olarak atadı.
İstanbul Cephesi daha önce Londra Cephesi’nin Usame Süleyman’ı örgütün resmi sözcüsü olarak atama kararını kabul etmemişti.



Kahire, HDK'nin ‘sınır üçgeni’ üzerinde kontrol sağladığını duyurmasına nasıl bakıyor?

Hartum'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı geri aldıktan sonra kutlama yapan Sudan ordusu mensupları, 21 Mart (AP)
Hartum'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı geri aldıktan sonra kutlama yapan Sudan ordusu mensupları, 21 Mart (AP)
TT

Kahire, HDK'nin ‘sınır üçgeni’ üzerinde kontrol sağladığını duyurmasına nasıl bakıyor?

Hartum'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı geri aldıktan sonra kutlama yapan Sudan ordusu mensupları, 21 Mart (AP)
Hartum'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı geri aldıktan sonra kutlama yapan Sudan ordusu mensupları, 21 Mart (AP)

Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) Mısır, Sudan ve Libya arasındaki ‘sınır üçgeni’ bölgesinin kontrolünü ele geçirdiğini açıklaması, Kahire'nin Sudan savaşında sahadaki gelişmelere ilişkin tutumu konusunda soru işaretleri yarattı.

Mısırlı uzmanlar, ‘Mısır'ın Sudan'daki askeri gelişmeleri yakından takip ettiğini ve ulusal güvenliğinin doğrudan etkilenmesi halinde karşılık verme hakkını saklı tuttuğunu’ belirterek, HDK'nin sınır üçgeni bölgesini kontrol etmesinin ‘başkent Hartum'daki son kayıplarını telafi etmek için manevi bir kazanç’ olduğunu kaydetti.

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir kenti yakınlarında bulunan sınır üçgeni bölgesi, Sudan ordusu ile HDK arasında devam eden savaşın ana cephelerinden birini oluşturuyor.

Nisan 2023 ortalarında başlayan Sudan savaşı, Orgeneral Abdulfettah el-Burhan liderliğindeki Sudan ordusu ile Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki HDK arasında devam eden çatışmalarla üçüncü yılının ikinci ayına girdi. Birleşmiş Milletler (BM) tahminlerine göre savaş, ülke içinde ve dışında yaklaşık 14 milyon insanın yerinden edilmesine neden oldu.

HDK dün yaptığı açıklamada, Sudan, Libya ve Mısır arasındaki sınır üçgeni bölgesini kontrol altına aldığını duyurdu. ‘Sudan, Libya ve Mısır arasında önemli bir buluşma noktası olan stratejik bölgeyi niteliksel bir adımla özgürleştirmeyi başardığını’ belirten HDK tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi: “Sudan ordusuna asker ve teçhizat açısından ağır kayıplar verdirdik… Onlarca savaş aracını ele geçirdik.”

Bunun öncesinde Sudan Silahlı Kuvvetleri Genel Komutanlığı, ‘saldırganlığı püskürtmek için savunma düzenlemeleri olarak tanımladığı adımın bir parçası olarak sınır üçgeni bölgesini boşalttığını’ duyurdu. Sudan ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, “Bu hareket, sınır bölgesindeki saha gelişmeleri ışığında ulusal egemenliği korumak ve stratejik konumları güvence altına almak için operasyonel planların bir parçası olarak yapıldı” ifadesi yer aldı.

Gelişmeler, Sudan ordusunun salı günü yaptığı açıklamada, HDK ve Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter'e bağlı Libya güçlerini ‘bölgeyi ele geçirmek amacıyla Mısır, Sudan ve Libya arasında bulunan sınır üçgenindeki sınır noktalarına saldırmakla’ suçlayarak, bunu ‘Sudan'a, topraklarına ve halkına karşı bariz bir saldırganlık’ olarak nitelendirmesinin ardından geldi.

Mısır Temsilciler Meclisi Savunma ve Ulusal Güvenlik Komitesi üyesi Tümgeneral Muhammed Salah Ebu Hemile, “Kahire, Mısır'ın ulusal güvenliğiyle doğrudan bağlantılı olduğu için Sudan'daki gelişmeleri yakından takip ediyor” dedi. Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte HDK'nin sınır üçgeni bölgesini kontrol etmesinin güvenlik üzerindeki etkisini küçümseyen Ebu Hemile, bunun ‘özellikle başkent Hartum'daki son saha kayıplarını örtbas etme girişimi’ olduğunu söyledi ve Kahire'nin ‘Sudan'daki ulusal kurumları desteklemeye istekli olduğunu, ancak bir tarafı diğerinin aleyhine desteklemekle meşgul olmadığını’ belirtti.

Mısırlı askeri uzman Tümgeneral Semir Ferec, HDK'nin sınır üçgeninde kontrolü sağladığını duyurmasının ‘savaşın saha gerçekliği üzerinde hiçbir ağırlığı olmayan manevi bir kazanım’ olduğunu ifade etti. Ferec, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, “HDK, başkent Hartum'u kaybettikten sonra herhangi bir saha başarısını duyurmaya çalışıyor… Mısır, güney sınırlarındaki güvenliğiyle doğrudan ilgili olduğu için Sudan savaşındaki gelişmeleri izlemeye devam ediyor. Mısır'ın Sudan'daki savaşa müdahale etmeme konusunda bir isteği var” ifadelerini kullandı.

Hamideti defalarca, ‘Mısır'ın Sudan ordusuna savaş uçakları da dahil olmak üzere askeri destek sağladığını’ iddia etti. Ancak geçen yıl Mısır Dışişleri Bakanlığı bu iddiaları yalanlamış ve o dönemde yaptığı bir açıklamada ‘uluslararası toplumu HDK Komutanı’nın söylediklerinin doğruluğunu kanıtlayan delilleri bulmaya’ çağırmıştı. Söz konusu suçlamalar, Kahire'nin savaşı durdurmak ve sivilleri korumak için yoğun çaba sarf ettiği bir dönemde geldi.

Mısır'ın Sudan'daki meşruiyeti ‘askeri değil siyasi olarak’ desteklediğini belirten Ebu Hemile, “Kahire, Sudan'ın devam eden iç savaş ışığında kurumlarını restore etmesini istiyor ve kısa süre önce sivil bir başbakanın atanmasını memnuniyetle karşıladı” dedi.

Diğer yandan Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli salı günü Sudanlı mevkidaşı Kâmil et-Tayyib İdris'i arayarak, ‘Kahire ile Hartum arasındaki ikili ilişkilerin iki ülke arasında daha fazla koordinasyona katkıda bulunacak şekilde çeşitli düzeylerde güçlendirilmesine yönelik çalışmaların devam ettiğini’ bildirdi.

Mısır'ın eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Salah Halime, HDK'nin sınır üçgenini kontrol etmesini Sudan ordusunun LUO’nun bu güçlere askeri destek verdiği yönündeki suçlamalarıyla ilişkilendirerek, “Sınırdaki gelişmeler Sudan'daki savaşın henüz bitmediğini ve sahada niteliksel bir gelişme olduğunu gösteriyor” ifadesini kullandı.

Şarku’l Avsat'a konuşan Halime, ‘Mısır'ın güney sınırlarında herhangi bir doğrudan ihlal olması halinde harekete geçeceğini’ belirterek, “Mısır'ın olup bitenleri yakından takip etmesinin temelinde toprakları üzerindeki tam egemenliğini korumak yatıyor” dedi. Halime ayrıca, askeri gelişmeleri Sudan'daki iç siyasi durumla ilişkilendirerek, “HDK'nin hamleleri, önümüzdeki dönemde kontrolü altındaki bölgelerde paralel bir hükümet kurulacağını duyurma hazırlığından kaynaklanıyor” şeklinde konuştu.

Hamideti, merkezi Port Sudan'da bulunan Sudan hükümetine paralel bir hükümet olarak Barış ve Birlik Hükümeti’nin kurulduğunu duyurmuştu.