Filistin, Washington'dan Ortadoğu barışı için bir temsilci atamasını istiyor

Filistin Dışişleri Bakanı Maliki, İsrail Başbakanı Bennett'in Filistin Yönetimi ile İsrail hükümeti arasındaki siyasi müzakereleri başlatmak istemediğini söyledi

Maliki, Singapurlu mevkidaşı ile dün Ramallah'ta ortak basın toplantısı düzenledi (WAFA)
Maliki, Singapurlu mevkidaşı ile dün Ramallah'ta ortak basın toplantısı düzenledi (WAFA)
TT

Filistin, Washington'dan Ortadoğu barışı için bir temsilci atamasını istiyor

Maliki, Singapurlu mevkidaşı ile dün Ramallah'ta ortak basın toplantısı düzenledi (WAFA)
Maliki, Singapurlu mevkidaşı ile dün Ramallah'ta ortak basın toplantısı düzenledi (WAFA)

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Üyesi Ahmed el-Mecdelani, ABD yönetimini, İsrail ile barış sürecini yeniden başlatacak fırsatlar yaratmak amacıyla Ortadoğu'da barış için bir temsilci atamaya çağırdı.
Mecdelani, Filistin resmi radyosuna yaptığı açıklamada, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın, “İki devletli çözüm, Filistin-İsrail çatışması ve iki ülkenin barışı için en iyi çözümdür” açıklamasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. ABD’nin Ukrayna kriziyle meşgul olduğu bir dönemde yapılan bu açıklamanın, Filistinlilere bir güvence mesajı ve Filistin dosyasının Washington'ın dış politikasında yer aldığının bir işareti olduğunu söyleyen Mecdelani, ancak ABD yönetiminin, bu açıklamalarını sahada pratik adımlara dönüştürmemesini de eleştirdi.
Mecdelani, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin Filistin meselesine ilişkin tutumunu ‘olumlu ve üzerine inşa edilebilir” olarak niteledi. Bununla birlikte Mecdelani, barış sürecinin önünü açacak pratik ve somut adımlar atılmadıkça bu konuda konuşmanın faydasız olacağını vurguladı.
Filistinli yetkili, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın, Filistin-İsrail çatışmasını çözmenin en iyi yolunun müzakere edilmiş iki devletli bir çözüm olduğu şeklindeki açıklamasını, geçerli ve demokratik bir Filistin devletine duyulan ihtiyaç olarak yorumladı.
Mecdelani’nin açıklamaları, ABD’nin İsrail büyükelçisi Thomas Nides'in, Filistin halkının kendi geleceğini yönetme hakkını teyit ettiği ve İsrail’in işgali altındaki Filistin topraklarındaki yerleşim birimlerini ziyaret etmeyi reddettiği bir dönemde geldi. Büyükelçi Nides’in açıklamaları ve tutumu, Ramallah tarafından memnuniyetle karşılanırken ‘iyi bir jest, fakat yetersiz’ olarak görüldü.
Filistin Dışişleri Bakanlığı’ndan dün yapılan açıklamada, Büyükelçi Nides’in açıklamaları ve tutumunun ‘yetersiz’ olduğu belirtilirken sahada pratik adımlar atılmadıkça tekrar tekrar bu tür açıklamaların yapılmasının gerçeklerin içeriğinin boşaltılması olarak nitelendi.
Bakanlık, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bu açıklamalar, zaman geçtikçe ve tekrarlanması nedeniyle parlaklıklarını kaybederler ve daha sonra sadece medya karşısında ya da siyaset arenasında özellikle yerleşim birimlerinin çoğalması ve yayılması sürecinde işgalci gücün artmasıyla, Kudüs'ün İsrailleştirilmesi ve Yahudileştirilmesi süreci de dahil olmak üzere Filistin Devleti’nin toprakları pahasına daha yayılmacı projelerin hayata geçirilmesiyle, Filistinlilerin Kudüs'teki ve ‘C’ olarak sınıflandırılan bölgelerdeki varlıklarını ortadan kaldırma çabalarıyla etnik temizliğe ve zorla yerinden edilme uygulamalarına maruz kalmalarıyla herhangi bir şekilde utanç duymaktan kurtulmak için kurulmuş cümleler haline gelecekler. ABD yönetimi sözlerini tutma, taahhütlerini yerine getirme ve Filistin meselesiyle ilgili söylediklerini pratik adımlara dönüştürme zamanının geldiğine ne zaman karar verecek? Tutumlarını ve açıklamalarını uygulamaya koymak için net ve çizilmiş bir yol haritası var mı? Eğer varsa ne zaman uygulamaya koyabilir? Filistinliler, ABD yönetiminin barış sürecini ilerletmesi için İsrail'e baskı yapmasını umuyorlar. En önemlisi de Kudüs’teki ABD Konsolosluğu'nun yeniden açılması sözünü tutmasını sabırsızlıkla bekliyorlar.”
Filistinliler, Rusya-Ukrayna krizinden sonra tüm dünyayı çifte standart uygulamakla suçlayarak ABD'ye ve dünyanın geri kalanına öfkeleri artmıştı. Fetih Hareketi Sözcüsü Hasan Hamayel, “Rusya-Ukrayna krizi, dünya ülkelerinin bir arabulucu rolü ile çatışmanın taraflarından herhangi birini açıkça desteklerken Filistin halkının hakları konusundaki güçsüz tutumunu gözler önüne serdi” dedi.
ABD, halen hükümet koalisyonun dağılması korkusuyla İsrail hükümetine baskı yapmaktan kaçınsa da İsrail, Filistin Yönetimi'ni sadece mali ve ekonomik olarak destekleme konusundaki taleplere yanıt verdi ve bu konuda diyaloglar başlattı. Ancak bu, siyasi bir adım olarak görülmüyor.
Diğer taraftan Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki, İsrail Başbakanı Naftali Bennett'i Filistinlilerle siyasi müzakereleri başlatmak istememekle ve uzlaşmaya yanaşmamakla suçladı. Bakan Maliki, dün Ramallah’ta Singapur Dışişleri Bakanı Vivian Balakrishnan ile düzenlediği ortak basın toplantısında, İsrail'in baskıcı ‘apartheid sistemini’ daha da güçlendirmeyi amaçlayan bir politika izlediğini belirterek, “Bennett, müzakereleri başlatmayı reddediyor” ifadelerini kullandı.
Maliki, Uluslararası Af Örgütü (Amnesty), İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve İsrail’in önde gelen insan hakları grubu B’Tselem tarafından yayınlanan raporlara işaret ederek, “Tüm bu raporlar, işgalci İsrail'in apartheid rejimi uyguladığını ve Filistinlilere karşı ırkçı yasalar çıkardığını teyit ediyor” dedi.
Singapur Dışişleri Bakanı Balakrishnan ise ülkesinin Filistinlilere yönelik yardımlarını koordine etmek ve kolaylaştırmak için Filistin Devleti’nde bir temsilcilik açmak istediğini açıkladı. Bakan Balakrishnan, Singapur’un Filistin ve İsrail arasındaki sorunun müzakereler yoluyla iki devletli çözüme ulaşılmasını desteklediğini de sözlerine ekledi.



Hizbullah, İsrail tankını hedef aldı ve Hayfa'yı füzelerle vurdu

Gazze Şeridi'ndeki gece operasyonları sırasında bir İsrail tankı (İsrail ordusunun internet sitesi)
Gazze Şeridi'ndeki gece operasyonları sırasında bir İsrail tankı (İsrail ordusunun internet sitesi)
TT

Hizbullah, İsrail tankını hedef aldı ve Hayfa'yı füzelerle vurdu

Gazze Şeridi'ndeki gece operasyonları sırasında bir İsrail tankı (İsrail ordusunun internet sitesi)
Gazze Şeridi'ndeki gece operasyonları sırasında bir İsrail tankı (İsrail ordusunun internet sitesi)

İsrail ordusu dün (Cuma) yaptığı açıklamada, Hayfa Körfezi bölgesini hedef alan üç füzenin önlendiğini ve Akka şehri ile Hayfa'nın kuzeyindeki Krayot banliyölerinde sirenlerin çaldığını söyledi.

İsrail ordusu bir başka açıklamasında da Suriye'den İsrail'e doğru ilerleyen bir insansız hava aracını (İHA) hava savunma sistemleriyle engellediğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre, ‘şüpheli hava hedefi’ İsrail hava sahasına ulaşmadı.

Diğer yandan Hizbullah, İsrail'in kuzeyindeki Hayfa'ya füze fırlattığını ve kıyı kentinin kuzeyindeki bölgeleri hedef alan bir ‘füze salvosu’ gerçekleştirdiğini duyurdu.

Görsel kaldırıldı.Lübnan'dan İsrail'e füze yağmuru (EPA)

Hizbullah yaptığı iki ayrı açıklamada, ‘Hayfa şehrini hedef alan bir dizi füze’ ateşlediğini ve ‘Hayfa'nın kuzeyindeki Krayot'u bir füze salvosuyla’ hedef aldığını bildirdi.

Bir başka açıklamada ise İsrail'in orta kesimindeki bir askeri üsse İHA saldırısı düzenlediğini duyurarak, ‘sivillerin hedef alınmasına tepki olarak ve Lübnan'ı ve halkını savunmak için Hadera'nın doğusundaki Ayn Şimer Üssü’ne (füze hava savunma üssü) bir İHA filosu gönderdiğini’ kaydetti.

Örgüt ayrıca, cuma akşamı savaşçılarının güdümlü bir füzeyle İsrail'in el-Abad askeri noktası yakınlarındaki bir Merkava tankını hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah ayrı ayrı yaptığı açıklamalarda savaşçılarının Lübnan'ın güneyindeki Ayta eş-Şaab kasabası civarında İsrail askerlerinin toplandığı yerleri füzelerle, güneydeki Kafr Kila kasabasının eteklerini top mermileriyle, Hayfa'nın kuzeyindeki Zovulun bölgesini, Yoav kışlasını ve İsrail'in Zarit yerleşimini roketlerle hedef aldığını belirtti.

Hizbullah savaşçıları ayrıca Ras en-Nakura'daki İsrail deniz karakolunu bir füze salvosuyla, Lübnan'ın güneyindeki Kafr Kila kasabasının eteklerinde toplanan İsrail güçlerini topçu mermileri ve bir roket salvosuyla ve Safed kentinde toplanan İsrail askerlerini bir İHA filosuyla hedef aldı.

İsrail, geçen yıl 8 Ekim'de müttefiki Hamas'a destek amacıyla İsrail'e füze atmaya başlayan Hizbullah’ı hedef alan ve 2 binden fazla kişinin ölümüne ve 1,2 milyon kişinin yerinden edilmesine neden olan Lübnan'a yönelik yoğun saldırılarını sürdürüyor.