İsrail televizyonu: Ürdün Kralı 2. Abdullah Ramazan ayında gerilimin tırmanmasını önlemek için Ramallah’ı ziyaret edecek

Bu ziyaret, Ürdün Kralı 2. Abdullah’ın 5 yıl aradan sonra Ramallah’a düzenleyeceği ilk ziyaret olma özelliğine sahip

İsrail güçleri Filistinlilerin Ramallah yakınındaki tarım arazilerine gitmelerini engelliyor (WAFA)
İsrail güçleri Filistinlilerin Ramallah yakınındaki tarım arazilerine gitmelerini engelliyor (WAFA)
TT

İsrail televizyonu: Ürdün Kralı 2. Abdullah Ramazan ayında gerilimin tırmanmasını önlemek için Ramallah’ı ziyaret edecek

İsrail güçleri Filistinlilerin Ramallah yakınındaki tarım arazilerine gitmelerini engelliyor (WAFA)
İsrail güçleri Filistinlilerin Ramallah yakınındaki tarım arazilerine gitmelerini engelliyor (WAFA)

Ürdün Kralı 2. Abdullah’ın, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüşmek üzere Ramazan ayı öncesinde Ramallah’ı ziyaret etmeyi planladığı iddia edildi.
İsrail devlet televizyonu Kan, Ürdün Kralı 2. Abdullah’ın Ramazan ayı içerisinde olası bir gerilimin önüne geçmek amacıyla Ramazan ayından önceki bir tarihte Ramallah’ı ziyaret etmeyi planladığını ileri sürdü. Kan’ın haberine göre Ürdün Kralı, Ramallah ziyareti kapsamında Almanya’dan dönecek olan Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile bir araya gelecek. Ürdün Kralı en son 5 yıl önce Ramallah’ı ziyaret etmişti.
Filistin resmi makamları, yaklaşmakta olan bu önemli ziyaret için son hazırlıklarını yapıyor. Kan’ın haberine göre Ürdün tarafı Ramazan ayında özellikle Kudüs’te yeni bir gerginliğin ve gerilimin patlak vermesinden endişe ediyor. Kral 2. Abdullah, Ürdün’ün başkenti Amman’da İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile yaptığı son görüşmede söz konusu ihtimalin gerçekleşmesinden duyduğu endişeyi dile getirmişti. Ürdünlü yetkililer Harem-i Şerif’te sükuneti korumakla ilgileniyor. Ürdün, Kudüs’te Müslümanlara ait kutsalların korunmasından sorumlu.
Lapid, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, özellikle Ramazan ayı ve Yahudilerin Hamursuz Bayramı öncesinde gerilimi düşürmek ve uzlaşıyı güçlendirmek için hep birlikte çalışmanın önemi noktasında Ürdün Kralı ile mutabık kaldığını ifade etmişti. Filistin Yönetimi’nden bir yetkili, “Gerilimi tırmandırmanın bize bir faydası yok. Ancak İsrail buna zorluyor. Şimdiye kadar İsrail’den sükunet için çabaladığı şeklinde sözler duyduk. Ancak bu sözler sahada uygulanmıyor. İsrail herhangi bir sürtüşmeyi önlemek istiyorsa Ramazan ayı boyunca Yahudilerin Harem-i Şerif’e girmelerini engellemeli. Muhtemelen Ürdün Kralı Filistinlilerden bu mesajı duyacak. Bu mesaj İsrail’e de iletildi” ifadelerini kullandı.
İsrail geçtiğimiz yıllarda Yahudi yerleşimcilerin Ramazan ayında Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemesine izin verdi. Yahudi yerleşimcilerin bu baskınları bazı çevrelerce ‘zaman ayarlı bomba’ olarak nitelendirildi. İsrail Kamu Güvenliği Bakanı Omer Barlev, Salı günü yaptığı açıklamada, Ramazan ayında Yahudilerin Harem-i Şerif’e girmelerine izin vereceklerini söyledi. İsrail merkezli Radyo 103’e konuşan Barlev, “Yahudiler her zaman olduğu gibi Harem-i Şerif’e girmekte özgür olacaklar” dedi. Barlev’in bu açıklamasının üzerinden çok geçmeden Filistinli siyasetçiler ve din adamları Ramazan ayı boyunca Mescid-i Aksa’yı korumak için seferberlik çağrıları yaptı.
Ramazan ayı içerisinde Mescid-i Aksa’da namaz kılan Müslümanların çoğu genellikle orada sabahlayarak radikal Yahudilerin girişine izin vermiyor. Bu durumun önümüzdeki Ramazan ayında gerilimin tırmanmasına neden olabileceği değerlendiriliyor.
Geçen yıl iki taraf arasındaki bu türden sataşmalar İsrail’in Gazze’ye savaş açmasıyla sonuçlandı. Hamas Hareketi Siyasi Büro Üyesi Harun Nasıruddin, dün yaptığı açıklamada, Filistin halkının Kudüs ve Mescid-i Aksa’yı savunabilecek güce sahip olduğunu belirtti. Nasıruddin, “Direniş göz kulak olduğu sürece işgal (İsrail) Kudüs ve Mescid-i Aksa ile ilgili planlarını uygulayamayacak” dedi. Filistin İslami Cihad Örgütü’ne ek olarak Hamas Hareketi de Mescid-i Aksa, Kudüs ve sakinlerine zarar verilmesine karşı uyardı. Onlarca Yahudi yerleşimci dün İsrail işgal polisinin aldığı sıkı güvenlik önlemleri altında Mescid-i Aksa’ya baskın düzenledi ve Filistinlileri kışkırtmak amacıyla Mescid-i Aksa’nın avlusunda Talmud ayini gerçekleştirdi.
Ramallah yakınında İsrail ordusu ile Filistinli göstericiler arasında çıkan şiddetli çatışmalarda 54 Filistinli vatandaş yaralandı. İsrail ordusunun Kudüs’ün kuzeyinde Kalandiya Kampı’na baskın düzenlemesinin ardından çatışmalar patlak verdi. Ayrıca Nablus’un doğusundaki Beyt Dacn köyü ve Ramallah’ın batısındaki Ras Karkar köyü yakınındaki Cebel Risan’da da iki taraf arasında çatışmalar yaşandı. İsrail Batı Şeria’da da son haftalarda bir dizi operasyonlar gerçekleştirdi. Tüm bu gelişmeler, önemli gün ve haftaların bulunduğu bu 3 ay içinde gerilimin tırmanacağı yönündeki İsrailli çevrelerin değerlendirmelerini güçlendiriyor.
İsrailli üst düzey güvenlik yetkilileri bir değerlendirme toplantısı düzenledi ve Kudüs, Batı Şeria ve İsrail içindeki polis ve güvenlik güçlerinin takviye edilmesine karar verdi. İsrail İç İstihbarat Servisi Şin-Bet'in (Şabak) Başkanı Ronen Bar geçen hafta Washington’da ABD’li mevkidaşı Federal Soruşturma Bürosu (FBI) Direktörü Christopher Wray ve ABD Savunma Bakanlığı’nın üst düzey yetkilileri ile bir araya geldi. Tarafların ele aldığı gündemler arasında Filistin’in de bulunduğu belirtildi. Ronen Bar Ramazan ayı içerisinde muhtemel bir güvenlik geriliminin tırmanmasına karşı uyardı.
İsrail'in Kanal 12 televizyonu, Filistinliler ile Yahudilerin ulusal ve dini törenlerin çakışması nedeniyle gerilimin daha fazla artmasının beklendiğini ifade etti. Kanal 12 televizyonun haberinde, “İsrail’in artan bu yöndeki değerlendirmeleri (İsrail) ordusunu son haftalarda Batı Şeria’da haklarında yakalama kararı bulunan veya gerilimin tırmanmasında parmağı bulunan daha çok Filistinliyi tutuklamaya sevk etti. Bunun amacı, bölgeyi büyük ölçüde tutuşturması mümkün olan alevleri kuşatmak” ifadeleri kullanıldı.



İsrail'in Lübnan'a düzenlediği saldırılarda ölü sayısı 3 bin 670'e yükseldi

Kurtarma ekipleri, Beyrut'un merkezini hedef alan İsrail saldırı alanından bir kurbanın cesedini taşıyor (AP)
Kurtarma ekipleri, Beyrut'un merkezini hedef alan İsrail saldırı alanından bir kurbanın cesedini taşıyor (AP)
TT

İsrail'in Lübnan'a düzenlediği saldırılarda ölü sayısı 3 bin 670'e yükseldi

Kurtarma ekipleri, Beyrut'un merkezini hedef alan İsrail saldırı alanından bir kurbanın cesedini taşıyor (AP)
Kurtarma ekipleri, Beyrut'un merkezini hedef alan İsrail saldırı alanından bir kurbanın cesedini taşıyor (AP)

Lübnan Sağlık Bakanlığı, İsrail'in ülkenin çeşitli bölgelerine devam eden saldırıları sonucu ölü sayısının 3 bin 670 kişiye, yaralı sayısının ise 15 bin 413 kişiye yükseldiğini duyurdu.

Lübnan Ulusal Haber Ajansı'nın (LNA) haberine göre Lübnan Sağlık Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, “İsrail'in Lübnan'ın çeşitli bölgelerine yönelik devam eden saldırıları, İsrail'in Lübnan topraklarına yönelik saldırısının başlamasından bu yana 3.670 kişinin ölümüne ve 15.413 kişinin yaralanmasına neden oldu” dedi.

Kurtarma ekipleri, İsrail'in Beyrut'un merkezinde bulunan Basta semtindeki bir yerleşim alanına düzenlediği saldırı sonrası yıkılan bir binanın enkazı altında arama yapıyor (EPA)Kurtarma ekipleri, İsrail'in Beyrut'un merkezinde bulunan Basta semtindeki bir yerleşim alanına düzenlediği saldırı sonrası yıkılan bir binanın enkazı altında arama yapıyor (EPA)

Açıklamada, İsrail'in Lübnan'ın çeşitli bölgelerine düzenlediği son 24 saatteki saldırıların, 25 kişinin ölümü ve 58 kişinin de çeşitli derecelerde yaralanmalarıyla sonuçlandığı belirtildi.

İsrail savaş uçakları 23 Eylül'den bu yana güney Lübnan, Bekaa Vadisi, doğu Lübnan, başkent Beyrut, Beyrut'un güney banliyöleri, Lübnan Dağı ve kuzey Lübnan'da birçok bölgeyi hedef alan ve halen devam etmekte olan geniş çaplı saldırılar düzenlemeye başladı.

İsrail ordusu, 1 Ekim'de güney Lübnan'da yoğun bir kara harekâtı başlattı.

İsrail hava saldırıları vatandaşların evlerini, sivil ve sağlık tesislerini, yolları ve Lübnan ordusu ile güney Lübnan'da faaliyet gösteren uluslararası güçlerin (UNIFIL) merkezlerini hedef aldı.