Mısır ve Fildişi Sahili terörle mücadelede iş birliğini güçlendiriyor

Afrika meselelerine yönelik koordinasyon sağlanacak.

Mısır ve Fildişi Sahili arasında bakanlık düzeyindeki siyasi istişarelerin ilk turu düzenlendi. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır ve Fildişi Sahili arasında bakanlık düzeyindeki siyasi istişarelerin ilk turu düzenlendi. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
TT

Mısır ve Fildişi Sahili terörle mücadelede iş birliğini güçlendiriyor

Mısır ve Fildişi Sahili arasında bakanlık düzeyindeki siyasi istişarelerin ilk turu düzenlendi. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır ve Fildişi Sahili arasında bakanlık düzeyindeki siyasi istişarelerin ilk turu düzenlendi. (Mısır Dışişleri Bakanlığı)

Mısır ve Fildişi Sahili, terörle mücadele ile yatırım ve karşılıklı ticaret alanlarındaki iş birliğinin yanı sıra Afrika meselelerine yönelik koordinasyonu güçlendiriyor. Söz konusu gelişme, Mısır ve Fildişi Sahili arasında bakanlık düzeyindeki siyasi istişareler sırasında yaşandı. Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Mısır ve Fildişi Sahili arasında Abidjan’da düzenlenen bakanlık düzeyindeki siyasi istişarelerinin ilk oturumuna Dışişleri Bakanı’nın Afrika İşleri Yardımcısı Şerif İsa başkanlık etti. Toplantıya, Fildişi Sahili Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Soro Kapitilin, Mısır’ın Fildişi Sahili Büyükelçisi Vail Bedevi, Mısır ve Fildişi Sahili dışişleri bakanlıklarından birer heyet katıldı.
Taraflar, Mısır ile Fildişi Sahili arasındaki güçlü ilişkilere övgüde bulundu. Aynı zamanda, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Nisan 2019’da Fildişi Sahili’ne yaptığı tarihi ziyarete atıf yaptı. Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan dün akşam yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İstişareler, Sisi’nin ziyareti sonuçlara binaen iki ülke arasında, özelikle yatırım, karşılıklı ticaret ve terörle mücadele konularında ikili ilişkileri güçlendirmenin yollarını ele aldı. Bunların yanı sıra Kıta’daki barış ve güvenlik konuları ile bölgesel ve uluslararası konularda ortak ve sürekli koordinasyon görüşüldü. Dışişleri Bakan Yardımcısı, Mısır’ın bu yıl 27. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’na (COP27) ev sahipliği yapma hazırlıkları ışığında iklim sorunlarını ele aldı.”
İsa görüşmeler sırasında Mısır’ın Fildişi Sahili’ndeki tüm kurumlarla iş birliğini geliştirmeye hazır ve kararlı olduğunu, güvenlik, sağlık, kültür, turizm, ulaşım, enerji, iletişim, tarım, konut, yollar ve diğer alanlar da dahil olmak üzere çeşitli sektörlerde deneyimleri paylaşmak istediklerini dile getirdi.  Bakan Yardımcısı, Mısır Kalkınma Ortaklık Ajansı’nın (EAPD) Afrika ülkelerine çeşitli teknik ve güvenlik alanlarında sunduğu kurslara değinerek Mısır’ın Kıta genelinde, Afrika halklarının ekonomik ve sosyal isteklerinin gerçekleşmesi de dahil olmak üzere refah, güvenlik ve istikrarın sağlanmasına yönelik kararlılığına dikkat çekti.
Kapilitin de Mısır’ın alışmalarına övgüde bulunurken ülkesinin bu tecrübelerden yararlanmanın yanı sıra ekonomik ve kültürel ve siyasi alanlarda ikili iş birliğinin güçlendirilmesi, kadroların sayısının artırılması, eğitim verilmesi ve daha fazla Mısırlı şirketin Fildişi pazarına girmesinin yolunun açılmasını sabırsızlıkla beklediğini belirtti.  Kapilitin, ikili, kıtasal ve uluslararası ortak çıkar dosyalarında yakın iş birliğinin sürdürülmesinin önemini vurguladı.
Mısır Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Taraflar, çeşitli alanlarda koordinasyon ve iş birliğini sürdürme konusunda anlaştılar. Mısır heyeti, Fildişili Sahili heyetini, iki ülke arasındaki yapıcı istişareler kapsamında yılın son çeyreğinde Kahire’de siyasi istişarelerin ikinci turunu düzenlemeye davet etti.”



Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından... Cep telefonlarımız uzaktan patlatılabilir mi?

Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)
Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)
TT

Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından... Cep telefonlarımız uzaktan patlatılabilir mi?

Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)
Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)

Lübnan genelinde Hizbullah çağrı cihazları ve telsizlerine yönelik eşi benzeri görülmemiş güvenlik ihlali ve salı ile çarşamba günleri binlerce eş zamanlı patlama, kişisel cep telefonlarının ne kadar tehlikeli olduğu ve nasıl uzaktan patlatılabildiği konusunda birçok soruyu gündeme getirdi.

Cep telefonu bataryaları son derece yanıcı kimyasallardan üretilir, ancak bir kontrol ünitesi doğrudan bataryaya bağlıdır ve bataryayı güvende tutmak için özel bir yazılımla donatılmıştır.

DeepSAFE Technology'nin kurucusu ve McAfee, Intel ve Nokia'da güvenlik ve koruma araştırmaları eski başkanı olan Ahmed Sallam'a göre bu kontrol ünitesi, en önemlisi tüm üniteyi bataryanın sıcaklığını ateşleme noktasına yükseltebilecek kötü amaçlı yazılım içeren başka bir ünite ile değiştirmek olan çok sayıda hackleme yöntemi ile kötü niyetli olarak manipüle edilebilir. Bu, Lübnan vakasında olduğu gibi belirli cihazları hedef almak için yapılabilir.

grbtny
Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarında hayatını kaybedenler için düzenlenen cenaze töreninden (AFP)

Şarku’l Avsat'a konuşan Sallam, “Kötü niyetli bir şekilde üretilebilen bataryalar da var. Bunlar ya sıcaklığı belirli bir dereceye yükselterek ya da patlatma sistemini harekete geçiren bir ünite aracılığıyla ateşlenebilen patlayıcı maddeler içerirler. Tüm bunlar, radyo dalgaları ya da herhangi bir kablosuz elektrik dalgası yoluyla uzaktan sinyal alabilen harici bir iletişim ünitesi ile bataryaya içeriden bağlı çok küçük bir kontrol ünitesi yerleştirilerek yapılabilir” ifadelerini kullandı.

Sallam sözlerini şöyle sürdürdü: “Dış dünya ile iletişim olmasa da patlamalar senkronize edilebilir. Kötü amaçlı yazılım, tıpkı saatli bombaların çalıştığı gibi, tüm patlamaların aynı anda gerçekleşmesi için belirli bir anı bekleyebilir.”

Los Angeles'taki California Üniversitesi Kimya Bölümü'nde yardımcı doçent olan ve pil geliştirme ve üretiminde uzmanlaşmış bir ABD şirketi olan Nanotech Energy'nin bilim ve teknoloji şefi Maher el-Kady, “Lübnan'daki patlamalar tesadüfen değil, kasıtlı olarak meydana geldi. Büyük olasılıkla cihazlara uzaktan etkinleştirilen bir kontrol devresi yerleştirilmişti. Bu da patlamaların senkronizasyonunu açıklıyor” şeklinde konuştu.

cdvfgthy
Lübnan Ordusu tehlikeli gördüğü telsiz ve çağrı cihazlarını imha etmek üzere topluyor. (AFP)

Şarku’l Avsat'a açıklamalarda bulunan el-Kady, “Herhangi bir bataryanın patlamasına yol açabilecek birkaç mekanizma vardır. Bunlardan ilki, mobil cihazın ya da elektrikli otomobilin bataryaya metal bir cismin girmesine yol açan bir kazaya maruz kalması ya da batarya parçalarının sıkışmasına ve parçalarının tahrip olmasına yol açan yüksek orandaki basınç yahut da bataryanın yüksek bir yerden düşerek parçalarının tahrip olmasıdır. İki olasılık daha var: Birincisi bataryanın sıcaklığının çok yüksek oranlara çıkmasına neden olarak patlamasına yol açan harici bir katalizörün varlığı ve ikincisi de bataryanın içindeki pozitif terminalin negatif terminale bağlanmasına yol açan harici bir etkileyicinin varlığıyla ilgili” ifadelerini kullandı.

Uzmanlara göre cep telefonları hacklenebilir. Ayrıca üretim ya da tedarik aşamalarından herhangi birinde ya da internet üzerinden erişilerek patlatılmak üzere içlerine kötü niyetli yazılımlar entegre edilebilir.

El-Kady, kasıtlı bir dış neden olmaksızın, üretim hataları nedeniyle bir pilin patlama olasılığının 10 milyon pil başına bir pili geçmediği konusunda kamuoyuna güvence verirken, pillerin 150 santigrat derecenin üzerine çıkabilen yüksek sıcaklıklara dayanmasını sağlamak için titiz testler yapıldığını da belirtti. Ancak bu durum, çağrı cihazlarında ve modern mobil cihazlarda bulunan lityum-iyon pilleri ‘saatli bomba’ olarak tanımlamasına engel olmadı. “Pil patlamalarının neden olduğu hasar, pilin boyutuna ve kullanıcının konumuna veya insan vücudunun hayati organlarından herhangi birine ne kadar yakın olduğuna bağlıdır” diyen el-Kady, elektrikli arabalar söz konusu olduğunda durumun daha da kötüleşeceğini, çünkü batarya boyutlarının bir cep telefonu bataryasının 5 bin ila 7 bin katına ulaşabileceğini belirtti.

Tedarik zincirleri

Yaşananların tekrarlanmasının nasıl önlenebileceği konusunda ise Sallam, tedarik zincirinin güvence altına alınması gerektiğine işaret ederek, Lübnan'a gelen cihazlarda olası değişiklikleri kontrol etmenin ve içlerine yeni bileşenler yerleştirilip yerleştirilmediğini test etmenin birçok yolu olduğunu açıkladı.

 

ascdvrg
Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)

Teknik olarak, hassas bir terazi kullanılarak, ne kadar küçük olursa olsun cihazın ağırlığındaki herhangi bir değişiklik tespit edilebilir, böylece üzerinde herhangi bir değişiklik yapılıp yapılmadığı anlaşılabilir. Bu hassas terazi, başta batarya olmak üzere her bir birimin ağırlığını doğru bir şekilde hesaplamak için kullanılmalıdır. X-ray ve CT Scan gibi radyolojik cihazların yanı sıra patlayıcılar için kimyasal tespit üniteleri de kullanılabilir ve tüm bu teknik araçlar genellikle havaalanlarının içinde kullanılır. “Lübnan örneğinde meselenin ele alınışında büyük bir güvenlik açığı olduğunu düşünüyorum” diyen Sallam, herhangi bir patlayıcı maddenin varlığını ya da yokluğunu teyit etmek için kullanılabilen teknolojilerin mevcut olduğunu vurguladı.

fvrbgty
Çağrı cihazı patlamalarının kurbanları (AP)

Medya kuruluşlarına göre, Lübnan'daki çağrı cihazları Tayvanlı bir şirket tarafından tasarlanmış ve Avrupa'da bilinmeyen başka bir şirkete üretim lisansı verilmişti. Bu nedenle üretim güvenliği ve uygulama kalitesi ile ilgili konular tespit edilememiş olabilir.

Genel olarak çağrı cihazları, ister alıcı uçta tek yönlü bir bağlantı olsun, ister alıcı ve verici uçta iki yönlü bir bağlantı olsun, iletişim sürecini kontrol etmek için bir sunucuya ihtiyaç duyar. Ancak Sallam'a göre bu sunucular veri tabanlarına sahip ve genellikle siber saldırılara ve hacklere karşı savunmasız olan dijital işletim sistemlerini çalıştırıyor.

“Çağrı cihazları tedarik zinciri boyunca değiştirilebilir, aynı şey sunucular için de geçerli olabilir” diyen Sallam, cihazların kendilerinin de değiştirilebileceğini ve üretim süreçleri ya da nakliye ve tedarik zincirleri sırasında ‘kötü niyetli’ yazılımlar eklenebileceğini açıkladı.