ABD: Tunus'ta demokrasi deneyimine geniş katılımı destekliyoruz

AA
AA
TT

ABD: Tunus'ta demokrasi deneyimine geniş katılımı destekliyoruz

AA
AA

ABD, Tunus’ta demokrasi deneyimine geniş katılım sağlanması gerektiğini ve bunu da desteklediğini bildirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Demokrasi ve İnsan Haklarından Sorumlu Müsteşarı Uzra Zeya, Tunus’taki resmi ziyareti kapsamında Dışişleri Bakanı Osman el-Cerendi ile bir araya geldi.
Görüşmenin ardından Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, toplantıda iki ülke arasındaki iş birliği ele alındı.
Tunus’un demokrasi deneyimini desteklemeye devam edeceklerini belirten Zeya, "Demokrasiye geçişinde eşlik ettiğimiz Tunus’un demokrasi deneyimine geniş katılım sağlanmasını destekliyoruz. Demokrasinin doğru yoldan sapmaması için her türlü tehdit ve saldırı girişiminden korunması gerekir." ifadelerini kullandı.
İki ülke arasında terörle mücadele kapsamında yapılan iş birliğinin önemine dikkati çeken Zeya, başta güvenlik alanında olmak üzere iş birliğini artırmayı hedeflediklerini kaydetti.
Dışişleri Bakanı Cerendi ise sağlıklı ve sürdürülebilir bir demokrasi için ekonomik ve sosyal desteğin önemine işaret etti.
Tunus’taki siyasi krizin ardından derinleşen ekonomik krizin Ukrayna savaşının ardından daha da büyümesi karşısında yaşadığı zorlukları görüşmek üzere bu ülkeye gelen Zeya’nın Cumhurbaşkanı Kays Said ile de görüşmesi bekleniyor.
Tunus’taki resmi ziyaretlerine 24 Mart Perşembe günü başlayan Zeya, Tunus Yüksek Seçim Kurumu, Tunus Genel İşçi Sendikası ve Tunus İçişleri Bakanı Tevfik Şerafeddin’i ziyaret etmişti.

Tunus’ta siyasi ve ekonomik kriz
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, Meclisi askıya alan ve milletvekili dokunulmazlıklarını kaldıran 25 Temmuz 2021’deki olağanüstü kararlarının ardından ülkede bir tür "istisnai durum" oluşmasına yol açtı.
Said, 22 Eylül 2021'de yeni kararnamelerle yetkilerini genişleterek yürütme organını tamamen kendine bağladı.
Cumhurbaşkanı Said’in kararlarının ardından yıllardır yaşanan ekonomik kriz derinleşti.
Tunus'ta bazı kesimler Said'in kararlarını "darbe" olarak nitelendiriyor ve Tunus'un demokrasiden uzaklaştığını savunuyor.
ABD’li yetkililer, 25 Temmuz kararlarının ardından yaptıkları birçok açıklamada, Cumhurbaşkanı Said’in olağanüstü kararlarını bir an önce sonlandırması çağrısında bulunmuştu.



İsrail, Lübnan'da 100 füze rampası ve Hizbullah ait bir kışlanın hedef alındığını açıkladı

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

İsrail, Lübnan'da 100 füze rampası ve Hizbullah ait bir kışlanın hedef alındığını açıkladı

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)

Lübnanlı güvenlik kaynakları Reuters'a yaptıkları açıklamada İsrail'in bugün (Perşembe) Lübnan'ın güneyinde çok sayıda saldırı düzenlediğini, savaşın başladığı Ekim ayından bu yana düzenlenen en ağır saldırılar olduğunu söyledi.

İsrail Ordu Radyosu, hava kuvvetlerinin hava saldırıları sırasında güney Lübnan'da 100'den fazla roketatarı hedef aldığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Alman haber ajansı DPA'dan aktardığına göre Hizbullah Perşembe akşamı yaptığı üç ayrı açıklamada İsrail'in güney köylerine yönelik saldırılarına karşılık olarak savaşçılarının İsrail'e ait Ya'ra kışlasını roket silahlarıyla, İsrail'e ait Adamit ve Leman kışlalarını da Katyuşa roketleriyle hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah ayrıca savaşçılarının İsrail'in “Metulla” mevzisini “Falak” füzeleriyle hedef aldığını duyurdu.

Lübnan'ın güneyindeki sınır bölgeleri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne savaş ilan etmesi ve Hizbullah'ın Gazze Şeridi sakinlerini desteklediğini açıklamasının ardından 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında ateş teatisine sahne oluyor.