Bilim insanları, nesli tükenme tehdidi altındaki türlerin ortak özelliklerini belirledi

159 farklı türden bitki, memeli ve kuş incelendi

Bilim insanları, Avustralya'daki yangın ve kuraklığın ardından Yeni Güney Galler eyaletindeki koalaların neslinin 2050'ye kadar tükenebileceğini söylemişti (Retuers)
Bilim insanları, Avustralya'daki yangın ve kuraklığın ardından Yeni Güney Galler eyaletindeki koalaların neslinin 2050'ye kadar tükenebileceğini söylemişti (Retuers)
TT

Bilim insanları, nesli tükenme tehdidi altındaki türlerin ortak özelliklerini belirledi

Bilim insanları, Avustralya'daki yangın ve kuraklığın ardından Yeni Güney Galler eyaletindeki koalaların neslinin 2050'ye kadar tükenebileceğini söylemişti (Retuers)
Bilim insanları, Avustralya'daki yangın ve kuraklığın ardından Yeni Güney Galler eyaletindeki koalaların neslinin 2050'ye kadar tükenebileceğini söylemişti (Retuers)

Uzmanlar, nesli tükenme tehdidiyle karşı karşıya kalan türlerin hangi ortak özelliklere sahip olduğunu tespit etti. 
ABD'deki Woodwell İklim Araştırması Merkezi'nden çevrebilimci Haydee Hernandez-Yanez'in yürüttüğü çalışmaya, Şikago'da yer alan Lincoln Park Hayvanat Bahçesi'ndeki Alexander Uygulamalı Nüfus Biyolojisi Merkezi'nden iki uzman eşlik etti.
Ekip, Dünya Doğayı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği'nin (IUCN) Kırmızı Listesi'ndeki 159 farklı türden bitki, memeli ve kuşu inceledi.
Hernandez-Yanez, farklı türlerin nesillerinin tükenme tehdidi altında olmasında birden fazla unsurun rol oynadığını belirterek "Belirli demografik oranlar ve yaşam öyküsü özellikleri bir topluluğun neslinin tükenme ihtimalini diğerkilere kıyasla artırabilir" dedi.
Hayatta kalma, büyüme ve üreme gibi etmenlerin, farklı türlerin insanlar nedeniyle oluşan iklim değişikliğinden nasıl etkileneceğini belirlediğini söyledi.
Araştırmada üremesi ve gelişmesi daha uzun süren, yani nesilleri arasındaki sürenin daha uzun olduğu memelilerin daha fazla risk altında olduğu tespit edildi.
İlginç şekilde daha sık üreyen ve yavruları daha hızlı büyüyen kuşların da benzer şekilde daha fazla tehlike altında olduğu belirtildi.
Yumuşak saplı ve çok yıllık bitkilerinse erken olgunlaştıklarında daha çabuk yok olduğu, genç bir fideyken hayatta kalma şanslarının daha fazla olduğu gözlemlendi.
Çalışmanın kapsamının sınırlı olduğunu belirten bilim insanları, koruma çalışmalarının sürmesi gerektiğini vurgularken, hangi özelliklerin bitkiler ve hayvanlar için tehdit oluşturduğunun tespit edilmesi amacıyla daha geniş çaplı araştırmaların yürütülmesi çağrısı yaptı.

Independent Türkçe, Science Alert, Science Times



Batılı teknoloji devleri, Çin üretimi yapay zekaya yöneliyor

Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
TT

Batılı teknoloji devleri, Çin üretimi yapay zekaya yöneliyor

Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)

Batılı ülkelerdeki büyük firmalar, Çin üretimi yapay zeka modellerini kullanmaya yöneliyor.

Wall Street Journal’ın (WSJ) analizinde, Amazon Web Services, Microsoft ve Google gibi Amerikan devlerinin, müşterilerine DeepSeek’i bir seçenek olarak sunmaya başladığını yazıyor.

Bu durumun, ABD hükümetinin veri güvenliği nedeniyle Çinli DeepSeek firmasının bazı uygulamalarını devlet cihazlarında yasaklamasına rağmen gerçekleştiğine işaret ediliyor.

Analiz firması Sensor Tower’ın verilerine göre, ABD’li OpenAI firmasının ürettiği ChatGPT en popüler yapay zeka destekli sohbet botu olma özelliğini koruyor. Küresel çapta uygulamanın 910 milyon kez indirildiği belirtiliyor. Çinli mühendislerin tasarladığı DeepSeek ise 125 milyon kez indirildi.

Harvard Üniversitesi’nin haziranda yayımladığı bir çalışmada, Çin’in yapay zekada öne çıkmasını sağlayan iki temel unsurun veri zenginliği ve insan sermayesi olduğu belirtilmişti.

WSJ’nin analizine göre de Amerikan şirketleri daha çok “yapay genel zeka” (AGI) gibi devrimsel ilerlemelere yoğunlaşırken, Çinli firmalar pratik uygulamalarla günlük sorunları çözmeye odaklanıyor. Çinli şirketler aynı zamanda modellerini açık kaynak olarak sunuyor. Bu sayede kullanıcılar modelleri kendi ihtiyaçlarına göre uyarlayabiliyor.

Alibaba’nın “Qwen” adlı açık kaynak modelinin dünya genelinde 100 binden fazla türevi geliştirildi. Haberde, Japonya Ekonomi Bakanlığı için özel yazılımlar geliştiren Tokyo merkezli Abeja şirketinin Google ve Meta yerine Qwen’i tercih ettiğine dikkat çekiliyor.

DeepSeek, diğer yapay zeka şirketlerine kıyasla düşük maliyetle ve az sayıda çip kullanarak geliştirdiği açık kaynaklı yeni modeli DeepSeek-R1'i, 20 Ocak'ta piyasaya sürmüştü. ABD’li şirketlerle yarışan modelleri daha ucuza geliştirip sattığını öne süren DeepSeek, Nvidia'dan Microsoft'a kadar teknoloji devlerinin yüzlerce milyar dolar değer kaybetmesine neden olmuştu.

Batılı ülkeler, DeepSeek’in siber güvenliği ihlal ettiğini ve verilerin Pekin yönetimiyle paylaşılmasını sağladığını öne sürmüş, firmaysa iddiaları yalanlamıştı.

Güney Afrika’daki Witwatersrand Üniversitesi, DeepSeek’in diğer yapay zeka modellerine göre daha iyi veri güvenliği sağladığını savunuyor. Üniversite yetkililerinden Tarık Surtee, “Açık kaynaklı olması ve çevrimdışı kullanılabilmesi, verilerimizi koruyor” diyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, RT