Ankara mültecilerin dönebilmesi için Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge oluşturuyor

Halep’in batısında rejim askerlerinin saldırısı sonucu Türk askerlerinin yaralandığı iddia edildi.

2020 Mart ayında Halep ve Lazkiye’yi birbirine bağlayan M-4 otoyolunda devriye görevi gerçekleştiren Türk ordusu konvoyu. (AFP)
2020 Mart ayında Halep ve Lazkiye’yi birbirine bağlayan M-4 otoyolunda devriye görevi gerçekleştiren Türk ordusu konvoyu. (AFP)
TT

Ankara mültecilerin dönebilmesi için Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge oluşturuyor

2020 Mart ayında Halep ve Lazkiye’yi birbirine bağlayan M-4 otoyolunda devriye görevi gerçekleştiren Türk ordusu konvoyu. (AFP)
2020 Mart ayında Halep ve Lazkiye’yi birbirine bağlayan M-4 otoyolunda devriye görevi gerçekleştiren Türk ordusu konvoyu. (AFP)

Türkiye, Suriyeli mültecilerin gönüllü olarak ülkelerine geri dönmelerini sağlamak için Suriye’nin kuzeyinde uygun ve güvenli bir ortam yaratmak için çalıştığını duyurdu.
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanı Savaş Ünlü, Türkiye'nin kendi imkanlarıyla Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölgeler oluşturduğunu, bu güvenli bölgelere neredeyse 500 bine yakın Suriyelinin tamamen kendi iradeleriyle gönüllü geri dönüş yaptığını söyledi. 
Katar’da, Doha Forum 2022'deki "Mülteci Akımlarının Yönetiminde Uluslararası Topluluğun Rolü: Suriye ve Ötesi" oturumunda konuşma yapan Ünlü, "Türkiye geçici koruma statüsü sahibi 3,7 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapıyor. Buna ek olarak Türkiye’de dünyanın farklı ülkelerinden 300 bin civarında da şartlı mülteci bulunuyor" dedi. Ünlü ‘iltica sorunun kökenine inilmesi gerektiğini’ belirtti ve sorunların çözülebilmesi için daha fazla uluslararası dayanışma gerçekleştirilmesinin önemine vurgu yaptı.  
Öte yandan Halep'in batısındaki 46. Alay'da konuşlu Suriye rejim güçlerinin, Halep’in batısında Kefer Nuran kasabası yakında devriye görevi yapan Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait bir aracı hedef aldığı, saldırıda Türk askerlerinin yaralandığı iddia edildi. Türkiye destekli muhalif güçlerle rejim güçleri arasında sınır bölgelerinde zaman zaman çatışmalar yaşanıyor. 23 Mart’ta Türkiye destekli güçlerin Afrin yakınlarına top atışı sonucu iki Suriye askeri yaralanmıştı. Bu arada 46. Alay’a bağlı askerlerin keskin nişancı ateşi sonucu Kefer Ame bölgesinde Suriyeli bir muhalif hayatını kaybetti. Suriyeli muhalifler, Hama’nın kuzeydoğusunda Hakure köyündeki rejim kontrol noktasını havan topuyla hedef aldı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Lazkiye’nin kırsalındaki Cebel Ekrad’da Suriye rejimi ile muhalif savaşçıların orta ve hafif silahlarla çatıştığını bildirdi.  
Halep'in kuzeyindeki Azez yakınlarındaki Abla köyünde, Ahrar eş-Şam grubuna bağlı bir kişi, Suriye Demokratik Güçleri mensuplarınca açılan keskin nişancı ateşi sonucu öldü. Bab ilçesine bağlı Tadef beldesinde ise, Suriye Milli Ordusu mensubu iki kişi, mayın patlaması sonucu yaralandı. Suriye rejimi Tadef beldesindeki sivil yerleşim yerlerine ağır makineli tüfeklerle ateş açtı. Bu esnada Rusya’ya ait insansız hava araçlarının bölgede uçuş gerçekleştirdiği gözlendi.



Mikati: Lübnan'ın kara, deniz ve hava sahası üzerindeki egemenliğine bağlıyız

TT

Mikati: Lübnan'ın kara, deniz ve hava sahası üzerindeki egemenliğine bağlıyız

Mikati: Lübnan'ın kara, deniz ve hava sahası üzerindeki egemenliğine bağlıyız

Lübnan Başbakanı Necib Mikati bugün yaptığı açıklamada, Lübnan'ın kara, deniz ve hava sahası üzerindeki egemenliğine bağlılığını bir kez daha yineleyerek, ‘ordunun güneydeki güvenlik otoritesinin düşmanın dayandığı argümanları boşa çıkardığını’ vurguladı.

Bakanlar Kurulu toplantısının ardından konuşan Mikati şunları söyledi: “Bugün yıkıma uğrayan bölgeleri yeniden inşa etme sürecine başlıyoruz. Ordumuzun güney kentlerine güvenliği geri getireceğine inanıyoruz. Hükümetin Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararını tüm hükümleriyle uygulama konusundaki kararlılığını vurguluyoruz.”

Mikati sözlerini şöyle sürdürdü: “Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Kazanımları koruyan bir devlet inşa etmek ve birleşmek için büyük ve kolektif bir sorumluluğumuz var. Dünyanın bize olan güvenini ve Lübnan halkının devlete olan güvenini yeniden tesis edeceğiz. Ordunun güneydeki güvenlik otoritesini yeniden sağlayacağız.”

sdcfergt
Ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından yerinden edilen insanlar evlerine dönerken, güneydeki Sayda kentinde bir adam Lübnan bayrağı sallıyor. (AFP)

İsrail'i ateşkese uymaya ve işgal ettiği topraklardan çekilmeye çağıran Mikati, “Farklılıklarımızı bir kenara bıraktığımız takdirde yarının Lübnan için daha iyi olacağına inancımız tamdır” dedi.

“Herkes fitne üzerine bahis oynuyordu, ancak zor sosyal koşullara rağmen vatandaşların birbirini kucakladığını gördük” diyen Mikati, ‘bugünün acılara rağmen Lübnan'a güvenlik ve istikrar getirmesini’ diledi.

İsrail ile Hizbullah arasındaki ateşkes, her iki tarafın da ABD ve Fransa'nın aracılık ettiği bir anlaşmayı kabul etmesinin ardından bu sabah erken saatlerde yürürlüğe girdi.