Lübnan Katolik Patriği Rai’den totaliterizm uyarısı

Lübnan Katolik Patriği Rai, yargının siyasallaştırılmasını eleştirdi ve parlamento seçimlerini çarpıtmaya karşı uyarıda bulundu

Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai, pazar ayinine öncülük ediyor (NNA)
Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai, pazar ayinine öncülük ediyor (NNA)
TT

Lübnan Katolik Patriği Rai’den totaliterizm uyarısı

Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai, pazar ayinine öncülük ediyor (NNA)
Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai, pazar ayinine öncülük ediyor (NNA)

Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai, Lübnan yargısının ‘siyasallaştırılmasını’ eleştirirken, siyasallaştırılmış ve seçici suçlamalar ve davalar uydurulduğuna ve ‘bazı yargıçların gücünden faydalanıldığına’ dikkati çekti. Parlamento seçimlerini çarpıtmanın amaçlandığı konusunda uyarı yapan Rai, bir sonraki cumhurbaşkanının ‘ülkeyi ilerletme ve eksenlerden tarafsızlığa kaydırma görevi üstleneceği’ yönündeki umudunu dile getirdi. Aynı şekilde Maruni Patriği, ifade özgürlüğü hakkının ihlal edilmesini ve ülkenin eski totaliter rejimlere benzer totaliter ve polis devletine dönüşmesini kabul etmediğini vurguladı.
Beşara er-Rai, 27 Mart’ta verdiği pazar vaazında “İktidarda olsanız da olmasanız da siyasi yetkililer, ne yapıyorsunuz?  Krizlerin, çekişmelerin ve kinlerin temizlenmesi konusunda ne yapıyorsunuz? Çöküş, sınırların gevşetilmesi, havalimanı ve liman gümrükleri gelirleri, vergiler, faturalar, güvenlik kargaşası için ne yapıyorsunuz? Yoksulluk, açlık ve işsizlik için ne yapıyorsunuz? Seçici, misillemeci, seçime dayalı, siyasallaşmış ve karmaşık koşullar için ne yapıyorsunuz? Suçlamalar ve iddiaların uydurulması, diğer aşikâr koşullar hakkındaki suskunluk için ne yapıyorsunuz? Beyrut Limanı’ndaki patlama suçuna ilişkin soruşturmanın dondurulması hususunda ne yapıyorsunuz? Devletten, meşruiyetten ve ordudan ayrılma hususunda ne yapıyorsunuz? Hegemonyanın, yalanın, anayasanın, nizamın ve tüzüğün bozulmasının hüküm sürmesi hakkında ne yapıyorsunuz? Ana kurumların ve bankaların darbe yemesine, mudilerin paralarına el konulmasına ve serbest ekonominin darbe yemesine dair ne yapıyorsunuz? Her şeyi mezhepçilikle renklendirenler hakkında ne yapıyorsunuz? Lübnan’ın siyasi hastalığı hakkındaki gerçeği yok etmek için ne yapıyorsunuz? Devlet kavramının 3 bileşeninin (toprak, halk ve kurumlar) ve dört işlevinin (organize güç birliği, diplomatik ilişkilerin birliği, vergilerin uygulanması ve toplanması birliği ve genel siyasi yönetim birliği) tanımlanması hakkında ne yapıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.
“Ey yetkililer ve siyasetçiler, daha ne kadar halkımıza gasp etmeye, açıklamalarını, şikayetlerini, muhalefetlerini, başlarını kaldırmalarını ve çözümler üretmelerini engellemeye devam edeceksiniz?” diye seslenen Rai, “İfade özgürlüğü hakkı, insanla birlikte doğar. Ve Lübnan’daki anayasamız tarafından garanti altına alınmıştır” dedi. Maruni Patriği, ona zarar verenlere, ülkeyi eski totaliter rejimlere benzer totaliter ve polis ortamına taşıyanlara karşı uyarı yaparak, “Bu baskıcı yöntemler, tarihini özgürlükleri savunarak geçiren Lübnan’a yakışıyor. O, ‘Baskının sürekliliği, kapsamı ve sonuçları önceden tahmin edilemeyen bir halk ayaklanmasına yol açar’ mesajı vermişti” dedi.
Lübnan’daki yargının durumunu ‘üzücü ve tehlikeli’ olarak nitelendiren Maruni Patriği Beşara er-Rai, “Onurlu yargıçlar nerede? Yargı organını korumak için yasaklı görevleri yerine getirmeyen yargı mercileri nerede? Kendisini bazı yargıçların gücünden faydalanma eylemlerine dahil etmeyen ve rolünü kötüye kullananlardan olmayan otorite nerede? Bazı şok edici uygulamaların amacı, parlamento seçimlerinin zamanında yapılmasını engellemeye yol açan bir koşul oluşturmak ve bu ulusal suçtan, seçimlerin gerçekleşmesini isteyen tarafları sorumlu tutmak mı? Bu anayasal hak, anayasanın 73. maddesi uyarınca görev süresinin bitiminden iki ay önce yeni bir cumhurbaşkanının seçilmesiyle gerçekleşmelidir. Yeni cumhurbaşkanı, ülkeyi eksenlerden tarafsızlığa kaydırmalı, bu çöküş ve yıkıma son vermelidir. Lübnan bir sınıfın mülkü değildir. O, insanlara, tarihe ve geleceğe aittir” ifadelerini kullandı.



Lübnan'ın Birleşmiş Milletler misyonu: Patlayıcılar ülkeye gelmeden önce iletişim cihazlarına yerleştirildi

İsrail'in Hizbullah telsizlerine yönelik saldırılarının ardından Lübnan güçlerinin imha etmeye hazırlandığı bir iletişim cihazı görülüyor (AFP)
İsrail'in Hizbullah telsizlerine yönelik saldırılarının ardından Lübnan güçlerinin imha etmeye hazırlandığı bir iletişim cihazı görülüyor (AFP)
TT

Lübnan'ın Birleşmiş Milletler misyonu: Patlayıcılar ülkeye gelmeden önce iletişim cihazlarına yerleştirildi

İsrail'in Hizbullah telsizlerine yönelik saldırılarının ardından Lübnan güçlerinin imha etmeye hazırlandığı bir iletişim cihazı görülüyor (AFP)
İsrail'in Hizbullah telsizlerine yönelik saldırılarının ardından Lübnan güçlerinin imha etmeye hazırlandığı bir iletişim cihazı görülüyor (AFP)

Lübnan'ın BM Daimî Temsilciliği, dün (Perşembe) Güvenlik Güvenlik Konseyi'ne yazdığı bir mektupta, Lübnanlı yetkililer tarafından yapılan ön incelemelerin, bu hafta patlayan iletişim cihazlarının “Lübnan'a gelmeden önce düzenlenmiş olduğunu” gösterdiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre konuyla ilgili bir toplantı öncesinde konseye gönderilen mektupta, “Ön incelemeler, hedef alınan cihazların Lübnan'a varmadan önce profesyonelce düzenlendiğini ve bu cihazlara elektronik mesajlar gönderilerek patlatıldığını göstermiştir” denildi. Misyon, saldırıların planlanması ve gerçekleştirilmesinden İsrail'in sorumlu olduğunu ifade etti.

15 ülkeden oluşan BM Güvenlik Konseyi, bombalamaları görüşmek üzere bugün toplanacak. Hizbullah'ın iletişim araçlarına yönelik saldırılar 37 kişinin ölümüne ve yaklaşık 3,000 kişinin yaralanmasına yol açtı. Bu durum Lübnan hastanelerinin üzerindeki yükü artırdı ve grubun yeteneklerinin tükenmesine yol açtı.

İsrail saldırılarla ilgili doğrudan yorum yapmadı, ancak bazı güvenlik kaynakları saldırıları İsrail istihbarat servisinin (Mossad) gerçekleştirmiş olabileceğini söyledi. Mossad'ın yabancı topraklara karmaşık saldırılar düzenleme konusunda uzun bir geçmişi var.