Kuveytli milletvekilleri Başbakan Sabah ile iş birliği yapmayacaklarını duyurdu

Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad es-Sabah. (KUNA)
Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad es-Sabah. (KUNA)
TT

Kuveytli milletvekilleri Başbakan Sabah ile iş birliği yapmayacaklarını duyurdu

Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad es-Sabah. (KUNA)
Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad es-Sabah. (KUNA)

Kuveyt’te Başbakan Şeyh Sabah Halid el-Hamad es-Sabah hakkında sunulan gensoru önerisi oturumu, 10 milletvekilinin iş birliği yapmama talebini imzalamasıyla sona erdi. Meclis Başkanı Merzuk el-Ganim, gensorunun 6 Nisan'da oylanacağını bildirdi.
İş birliği yapmama güvenoyu talebine bir alternatif olarak geldi. Zira milletvekilleri bu yolla bakanlardan güvenoyu talep edebilir ve başbakana güveni çekebilir.  
Dün gerçekleşen oturumun ardından 10 milletvekili Başbakan ile iş birliği yapmayacaklarını bildirdikleri gensoru önergesini imzaladı.
Gensoru önergesinin görüşüldüğü oturumda konuşan Başbakan Sabah, gensoru sürecinde anayasal ihlaller olduğunu ve bunun yetki alanına girmediğini belirterek anayasa ve kurucular tarafından belirlenen demokratik sisteme bağlılığını teyit etti. Milletvekilleri ise hükümetin halkın iradesine karşı durduğunu ve reform vizyonuna sahip olmadığını savundu.
Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad es-Sabah hakkında milletvekilleri Muhannad Al-Sayer, Halid el-Utaybi ve Dr. Hasan Cevher tarafından sunulan gensoru önerisi dün gerçekleşen oturumda tartışıldı. Gensoru önergesi, "Başbakan'ın anayasaya aykırı uygulamaları, vatandaşların çıkarlarına muhalif yönetim ve yasama erkiyle iş birliği yapılmaması" başlıklarından oluşuyor.
Milletvekili Sayer, Başbakan’a yönelik açıklamasında şunları söyledi:
“Sizinle 1 Şubat 2021'de uzun bir toplantı yaptık ve bir sonraki oturumda 7 yasanın onaylanmasını istedik. Ardından meclis toplantılarını bir ay erteleyen bir mektupla karşılaştık. İnsan haklarının ancak sorgulama yoluyla elde edilebileceği düşünülebilir mi? Pazarlık masa altından yürütülüyordu ama bugün açık. Hesap sorulmasından çekinmeyeceğiz. Bakanların son sorgulamaları ve güven oylamasını destekleyenlerin sayısı muhaliflerden fazla.”
Milletvekili, Ulusal Meclis'in saflarını ödüllendirmek için 60 milyon dinar (yaklaşık 197 milyon dolar) ek ödeneğin açılmasını onaylayan özel oturumunda yaşananların yanı sıra Kuveyt Kredi Bankası'nın konut taleplerini karşılamak için sermayesini artırmak için 300 milyon dinarı (yaklaşık 992 milyon dolar) onaylaması gibi konulara değindi. Sayer açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Sayın Başbakan, devletin kalkınma planının bir buçuk yıldır onaylanmadığını göz önünde bulundurarak, nasıl olur da  üç yıl içinde hükümetin üç program sunulabilir? Hükümetin mevcut çalışma programı yapıcı ve aynı zamanda değişen kelimelere ve terminolojiye bağlı.”
Halid el-Utaybi de Başbakan’a yönelik olarak “Kuveyt'in durumu, politikanız yüzünden bir uçuruma dönüştü. Kötü yönetim devlet için daha ölümcüldür” dedi.
Utaybi ayrıca Başbakan’a yöneltilen 17'si anayasaya aykırı, ikisi de cevaplanmayan 19 soru önergesi olduğunu kaydetti.
Hasan Cevher, Başbakan’a yönelik açıklamasında şunları söyledi:
“Sizin döneminizde genel rezerv 55 milyar dinardan sıfıra düştü. Hükümet oturumda kabul etmesine rağmen görsel-işitsel yasayı neden reddetti? Halkın hükümete ve devletin kurumlara karşı hoşnutsuzluğunun Kuveyt tarihinde bir benzeri daha yok.”
Kuveyt’in Yolsuzluk Algı Endeksi’nde sıralamasında 2003 yılından bu yana iyileşme görülmediğini söyleyen Cevher sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu kabul edilebilir mi? 2006’da işgücü piyasasında 85 inci sıradaydık, şimdi ise 90 ıncı. Eğitim kalitesinde 106’ıncı sıradayız. Eğitime iki milyar dinar harcıyoruz. Bu miktarı dünya sıralamasında birinci sırada yer alan Finlandiya da harcıyor.”
Başbakan’ın Kuveyt’in yüzde 70'lik nüfusunun demografik yapısını değiştirmek için daha önce açıkladığı şeyi yapmadığına dikkat çeken Cevher, verilen sözlerin yerine getirilmesi çağrısında bulundu.
Cevher Şeyh Sabah Halid el-Hamad es-Sabah da şu açıklamada bulundu:
“Ordu fonu davasında Kral’ın şahidisin…  Kuveyt halkına her şeyi açıklamanız gerekiyor. Sanıklardan daha yüksek faiz için yasal dayanak olmaksızın kamu fonlarının dağıtılmasına yönelik sözlü emirler olduğunu iddia ederek merhum Kral aleyhinde konuşanlar var.”
Başbakan ise sorgulamaya yanıtı ise şöyle oldu:
“Demokratik sisteme bağlılığımı temin ederim. Sorgulamalardan korkmuyorum ya da rahatsız olmuyorum. Dört şeye tutunuyorum: Erteleme talebi olamaması, yasal yönlendirme, Anayasa Mahkemesi ve gizli tartışma. Soruşturma anayasal ve kanuni kontroller ile Anayasa Mahkemesi kararı dahilinde olduğu sürece her türlü sorgulama anayasal ve kanuni kontroller dahilinde gerçekleşir.”



Suudi Arabistan Veliaht Prensi: Filistin ve Lübnan'ın yanındayız… İran'a yönelik saldırıları reddediyoruz

TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi: Filistin ve Lübnan'ın yanındayız… İran'a yönelik saldırıları reddediyoruz

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, ülkesinin İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını kesin bir dille reddettiğini ve Suudi Arabistan'ın Lübnan'a ve topraklarının korunmasına verdiği desteği yineledi. Muhammed bin Selman ayrıca, ülkesinin, İsrail'in Lübnan topraklarını hedef alan askeri operasyonlarını şiddetle kınadığını ve Lübnan'ın güvenlik ve istikrarının tehdit edilmesini, toprak bütünlüğünün ihlal edilmesini ve vatandaşlarının yerlerinden edilmesini reddettiğini ifade etti.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman bugün başkent Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz adına sizleri ikinci ülkeniz olan Suudi Arabistan'da ağırlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Bu zirve, İsrail'in kardeş Filistin halkına yönelik hukuksuz saldırılarının devam etmesi ve bu saldırıların kardeş Lübnan'a karşı genişlemesi ışığında bir önceki ortak zirvenin devamı olarak düzenleniyor” ifadelerini kullandı.

Nsnnsn
 Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, ülkesinin İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği ve çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 150 binden fazla şehit, yaralı ve kayıp verilmesine neden olan soykırımı kınadığını ve kategorik olarak reddettiğini yineledi.

İsrail'in masum insanlara karşı işlediği suçları sürdürmesinin, Mescid-i Aksa'nın kutsallığını ihlal etmeye devam etmesinin ve Filistin Yönetimi'nin tüm Filistin topraklarındaki önemli rolünü baltalamasının, Filistin halkının meşru haklarının elde edilmesi ve bölgede barışın tesis edilmesine yönelik çabaları boşa çıkaracağını vurguladı.

Veliaht Prens ayrıca, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) Filistin topraklarında yardım çalışmaları yürütmesinin ve insani yardım kuruluşlarının Filistin halkına yardım sağlamasının engellenmesini de kınadı.

Nxmmxj
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'ne başkanlık ediyor. (SPA)

Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan’ın, devam eden İsrail saldırganlığının feci insani sonuçlarının üstesinden gelmeleri için Filistin ve Lübnan'daki kardeşlerine verdiği desteği bir kez daha teyit etti. Uluslararası toplumu, İsrail'in Filistin ve Lübnan'daki insanlara yönelik saldırganlığını derhal durdurarak ve İsrail'i İran’ın egemenliğine saygı göstermeye mecbur bırakarak uluslararası barış ve güvenliği koruma sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkelerimiz, İsrail'in haksız saldırganlığını kınamak ve Filistin davasının merkeziliğini teyit etmek üzere uluslararası düzeyde ortak hareket ederek önemli adımlar atmışlardır. Daha fazla barışsever ülkeyi Filistin devletini tanımaya teşvik etmeyi başardık. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun Filistin'i BM'ye tam üye olarak kabul eden kararlarında ifade edildiği üzere Filistin halkının haklarını desteklemek ve Filistin topraklarındaki yasadışı İsrail işgaline son verilmesini talep etmek üzere uluslararası arenayı harekete geçirdik. Ayrıca Avrupa Birliği (AB) ve Norveç ile ortaklaşa İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’u başlattık ve kısa bir süre önce Suudi Arabistan’ın ev sahipliğinde ilk toplantısını gerçekleştirdik. Diğer ülkeleri de bu koalisyona katılmaya çağırıyoruz.”

Jsjsjj
Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'nden (SPA)

Muhammed bin Selman, “Bul perspektiften hareketle, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik ortak çabalarımızı sürdürmenin önemini ve Lübnan devletinin tüm toprakları üzerindeki egemenliğini koruma ihtiyacını teyit ediyor ve bu zirvenin hepimizin arzuladığı hedeflere ulaşılmasına katkıda bulunmasını dört gözle bekliyoruz” dedi.

50'den fazla ülkenin lider ve temsilcilerinin katılımıyla bugün Riyad'da başlayan İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi, Gazze Şeridi ve Lübnan'da ateşkese ulaşmanın yollarını görüşmek üzere bir yıl önce Riyad'da düzenlenen İİT-Arap Birliği Ortak Zirvesi’nin devamı niteliğinde.

İsrail'in Filistin toprakları ve Lübnan'a yönelik saldırılarının yanı sıra bölgedeki gelişmeleri de ele alacak olan liderlerin Sudan krizinin insani yansımaları ve Kızıldeniz'deki Husi tırmanışı gibi diğer konulara da dikkat çekmesi bekleniyor.

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas liderliğindeki Filistin halkının, yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump yönetimine ‘Filistin halkına adaletli davranan ve bağımsız devletlerini kurma haklarını veren ciddi bir barış sürecine girmesi için’ elini uzattığını söyledi.

Filistin’in Başbakanlık görevinin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı görevini de yürüten Mustafa, dün Riyad'da düzenlenen İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi kapsamında Suudi Arabistan’a yaptığı ziyarette verdiği röportajda, Filistin devletinin tanınması ve iki devletli çözüm dosyasında Suudilerin üstlendiği önemli role övgüde bulundu. Mustafa, iki devletli çözümün ilk toplantısına 90 ülke ve BM’nin katılmasının, ‘Suudilerin Filistin halkını desteklemek için üstlendiği liderlik rolünün öneminin bir göstergesi’ olduğunu vurguladı.

Geçtiğimiz yıl gerçekleşen İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde alınan kararla oluşturulan bakanlar komitesini, İİT-Arap Birliği zirveleri tarihindeki en başarılı komite olarak nitelendiren Filistin Başbakanı, bazı kararların alındığını ve bazı kararlardan ise vazgeçildiğini, ancak bu komitenin göreve geldiğinden beri sürekli hareket ve faaliyet içinde olduğunu, bölgesel ve uluslararası alanda olumlu etkileşim yakaladığını açıkladı.

Diğer yandan Irak Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Dr. Fuad Hüseyin, Gazze Şeridi ve Lübnan'da devam eden savaş nedeniyle bölgedeki çatışmaların yayılma riskinin halen yüksek olduğunu belirterek, bu durumun başka bölgelerde başka savaşlara yol açabileceği, bunun da bölge ve dünyada güvenlik ve barışı tehdit ettiği uyarısında bulundu.

Şarku’l Avsat'a verdiği röportajda, bölgenin içinden geçtiği tehlikeli ve hassas koşullar nedeniyle zirvenin toplanmasının gerekli olduğunu belirten Hüseyin, Suudi Arabistan'a bu zirveye öncülük ettiği, yönettiği ve sponsor olduğu için teşekkür etti. Hüseyin ayrıca, İran'ın, ülkesinin topraklarını İsrail'i hedef almak için kullanmayacağını açıkça taahhüt ettiğini söyledi.