Rus oligark Abramoviç, Rusya - Ukrayna savaşında neden arabulucu rolünü oynuyor?

Zehirlenme iddialarının ardından Abramoviç'in İstanbul'daki görüşmelere katılması şaşkınlık yaratmıştı

Abramoviç, genelde medyada sık görülmeyen ve röportaj vermeyen biri olarak tanınıyor (Reuters)
Abramoviç, genelde medyada sık görülmeyen ve röportaj vermeyen biri olarak tanınıyor (Reuters)
TT

Rus oligark Abramoviç, Rusya - Ukrayna savaşında neden arabulucu rolünü oynuyor?

Abramoviç, genelde medyada sık görülmeyen ve röportaj vermeyen biri olarak tanınıyor (Reuters)
Abramoviç, genelde medyada sık görülmeyen ve röportaj vermeyen biri olarak tanınıyor (Reuters)

Rus oligark Roman Abramoviç'in İstanbul'da düzenlenen Rusya - Ukrayna görüşmesinde yer alması herkesi şaşırttı.
Özellikle hakkında çıkan zehirlenme iddialarının ardından 55 yaşındaki Rus oligarkın İstanbul'da dün düzenlenen görüşmelerde yer alması, savaş sürerken Abramoviç'in Kiev - Kremlin arasındaki temaslarda nasıl bir rol oynadığı sorusunu gündeme getirdi.
Birleşik Krallık'ın önde gelen gazetelerinden Guardian'da yayımlanan analizde, Rus heyetinin resmi bir üyesi olmamasına rağmen Abramoviç'in savaşın başından beri taraflar arasındaki temaslarda yer aldığı belirtildi.
Shaun Walker'ın yazısında, İstanbul'a gelen Ukrayna heyetinden kimliğini açıklamayan bir kişinin Ukrayinska Pravda gazetesiyle paylaştığı bilgilere de yer verildi. Buna göre yetkili, Abramoviç'in kendisini "tarafız arabulucu" olarak konumlandırdığını ve görüşmelerdeki temel rolünün Ukrayna'nın pozisyonunu "patronuna insan diliyle aktarmak" olduğunu söyledi.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski'nin ekonomi danışmanı Alexander Rodniyanski'nin Guardian'la paylaştığı bilgilere göreyse Abramoviç, danışmanın aynı adı taşıyan ve film yapımcısı olarak çalışan babası tarafından arabulucu olarak getirildi.
Analizde, Rus oligarkın Kiev'de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in güvendiği ve tavsiyesini dinlediği biri olarak tanındığı, dolayısıyla Rus liderin Abramoviç'i yüksek profilli bir arabulucu olarak Ukraynalılarla görüşmesi için İstanbul'a göndermiş olabileceği belirtildi.
Değerlendirmede, Rus gazeteci Yevgenia Albats'ın "Putin bir arka kapı arıyor. Şeffaf hiçbir şeye inanmıyor. Her şey biraz komplocu olmalı" yorumlarına da yer verildi.
Zelenski, 28 Mart'ta yaptığı açıklamada başta Abramoviç olmak üzere bazı Rus oligarkların kendisiyle iletişime geçerek Ukrayna'ya destek verdiklerini söylediğini belirtmişti. Ukrayna Devlet Başkanı, Abramoviç'in Ukrayna ekonomisine yatırım yapma planı olduğunu da aktarmıştı.   
Albats, bu destek ve yardım açıklamalarının savaşın yarattığı korkudan olduğu kadar oligarkların kendi çıkarlarını düşünmelerinden ve Batı'nın yaptırımlarından kaçınmak istemelerinden de kaynaklanabileceğini söyledi.
abramoviç.jpg
Abramoviç, İstanbul'daki görüşmelerin ardından herhangi bir açıklama yapmadı (Ria Novosti)
Gazeteci, "Malikanelerini, yatlarını böyle kurtarıyorlar ve savaşta doğru tarafta olmaya çalışıyorlar. Bu kişilerden bazıları en azından korkmuş halde. Aralarından yaşananlara inanamayanlar olduğunu biliyorum. Fakat bir de hizmetçilerinin ücretini ödeyemeyeceğinden endişelenenler var" dedi.
Analizde, geçen hafta hapis cezası alan muhalif Aleksey Navalni'nin Yolsuzlukla Mücadele Vakfı'ndan Maria Pevçik'in Abramoviç'e dair "Onun kim olduğunu nasıl unutabilirler? Putin rejiminin en büyük sponsorlarından biri" yorumuna da yer verildi.
Pevçik, Abramoviç'in bağımsız bir arabulucu olmadığını savunarak, Rus oligarkın görüşmelerde yer almasını "Bunun Kremlin'le koordine şekilde yapıldığına kesinlikle eminim. 22 yıldır Putin'in kuklası olduktan sonra bir anda tek başınıza hareket edemezsiniz" diye değerlendirdi.

Zehirlenme iddiası
ABD'nin önde gelen gazetelerinden Wall Street Journal'da (WSJ) 28 Mart'ta yayımlanan bir haberde, Abramoviç'in Kiev'de 3 Mart'ta katıldığı bir görüşmeden sonra zehirlenme belirtisi gösterdiği iddia edilmişti.
Kimliğini paylaşmayan kaynaklardan alınan bilgilere dayandırılan haberde, Abramoviç'le birlikte adı açıklanmayan bir iş insanının ve Ukraynalı parlamenter Rustem Umerov'un da zehirlenme belirtisi gösterdiği, Abramoviç'in birkaç saatliğine görme yetisini kaybettiği öne sürülmüştü. 
Saldırıyı kimin düzenlediği henüz bilinmezken, kimliğini paylaşmayan bir ABD'li istihbarat görevlisi ise "Bilgiler, olayın zehirlenme değil büyük ihtimalle çevresel koşullardan kaynaklandığına işaret ediyor" demişti.
Bazıları Rusya'ya yakın kişilerin görüşmeleri sabote etmeye çalıştığını savunurken, Kremlin zehirlenme iddialarını reddetmişti. 

Abramoviç'e yaptırım
Putin'in 24 Şubat'ta verdiği askeri operasyon emriyle başlayan savaşın 35. gününde çatışmalar devam ediyor.
Savaşın ardından Batılı ülkelerin uyguladığı ekonomik yaptırımlar kapsamında birçok Rus oligark hedef alınmıştı.
Birleşik Krallık (BK) hükümeti, Putin'le yakın bağları nedeniyle Abramoviç'in malvarlıklarını dondurmuştu. Bunun üzerine Rus oligark, sahibi olduğu Chelsea'yi satılığa çıkarmış fakat işlem BK hükümeti tarafından askıya alınmıştı.
Abramoviç'in yatı geçen hafta Bodrum'da görülmüş ve bazı Ukraynalı yelkenciler yatın kıyıya yanaştırılmasını protesto etmişti.

Independent Türkçe, AFP, Guardian, WSJ, Reuters



Netanyahu, İranlıları hükümetlerinin hesap vermesini sağlamak için "sokaklara çıkmaya" çağırdı

TT

Netanyahu, İranlıları hükümetlerinin hesap vermesini sağlamak için "sokaklara çıkmaya" çağırdı

Netanyahu, İranlıları hükümetlerinin hesap vermesini sağlamak için "sokaklara çıkmaya" çağırdı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamada, İranlıları sokaklara çıkıp, ülkelerinde ciddi elektrik ve su kesintileri yaşandığı için hükümetlerinden hesap sormaya çağırdı.

AFP'nin habere göre Netanyahu'nun açıklamaları, haziran ayında 12 gün süren ve İsrail'in özellikle nükleer ve askeri tesisleri hedef alan saldırılarıyla başlayan İsrail-İran savaşından sadece iki ay sonra geldi. Tahran ise İsrail saldırılarına füze ve insansız hava araçlarıyla (İHA) karşılık verdi.

İsrail saldırısı, İran'da çok sayıda üst düzey askeri komutan, nükleer bilim adamı ve yüzlerce kişinin ölümüne yol açtı. İsrail ise 28 sivilin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Netanyahu, internette yayınladığı video mesajında, İran'da devam eden su krizine ve ülkenin rezervuarlarındaki su seviyelerinin düşmesine değindi.

İranlı yetkililer, geçen hafta elektrik santralleri üzerindeki baskıyı artıran sıcak hava dalgasının ortasında, elektrik tüketimini azaltmak amacıyla birçok devlet dairesinin kapatılmasını emretti.

Netanyahu, "Bu acımasız yaz sıcağında çocuklarınız için temiz ve serin su bile bulamıyorsunuz," diyerek. "İyi haber şu: Ülkeniz özgürlüğüne kavuşur kavuşmaz, İsrail'in en iyi su uzmanları her İran şehrine seyahat edecek ve en son teknoloji ve bilgi birikimini yanlarında getirecek" ifadelerini kullandı.

Neteyahu, İranlıları "özgürlük için risk almaya", "sokaklara çıkmaya" ve "aileleri ve tüm İranlılar için daha iyi bir gelecek inşa etmeye" teşvik edecek kadar ileri gitti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Netanyahu, daha önce de İsrail ile anlaşmazlık yaşayan ülkelere seslenmek ve vatandaşlarını harekete geçmeye çağırmak için video mesajları kullanmıştı.

Konuşması, yaklaşan kıtlık uyarıları arasında Gazze'deki 22 aylık savaşı sona erdirmesi ve Filistin topraklarında hâlâ tutulan İsrailli rehinelerin serbest bırakılması için yurt içinde ve yurt dışında artan baskılarla karşı karşıya kaldığı bir dönemde geldi.