Mısır-Katar ilişkileri uzlaşmanın ötesinde derinleşiyor

Sisi, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile görüştü (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Sisi, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile görüştü (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır-Katar ilişkileri uzlaşmanın ötesinde derinleşiyor

Sisi, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile görüştü (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Sisi, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile görüştü (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır ve Katar dışişleri bakanlarının liderlik ettiği ortak bir yüksek komite ve 5 milyar dolar olarak tahmin edilen yatırım ve ortaklıklar sayesinde iki ülkenin ilişkileri, birkaç yıl süren siyasi ihtilafın ardından Mısır-Katar uzlaşması çerçevesinde yeni ve daha ileri bir aşamaya girdi.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi dün, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani liderliğinde, Maliye Bakanı Ali bin Ahmed el-Kuvari ve Katar Güvenlik Servisi Başkanı Abdullah el-Halifi’yi içeren ve pazartesi günü Kahire ziyaretine başlamış olan bir heyeti ağırladı. Toplantıya Katar’ın Kahire Büyükelçisi Salim Mübarek el-Şafi’in de katıldı. Gözlemciler, Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamalarda, bu ziyareti iki ülkenin ilişkilerin normal haline geri dönmesine yönelik çabalarının “en belirgin ve somut örneği” olarak değerlendirdi.
Mısır, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn, 2021 Ocak ayında, Katar’ı ‘terörist grupları desteklemekle’ itham ederek 2017’de başlattıkları boykotlarına son verdi.
Mısır Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, bu adımı Mısır-Katar ilişkilerinde ‘iki ülke ve halkın amaçlarına ve çıkarlarına hizmet edecek ve Arap bölgesinde güvenlik ve istikrarı koruma çabalarını artıracak olması sebebiyle ‘somut ilerleme’ olarak nitelendirerek övgüde bulundu. Söz konusu açıklamaya göre, Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’nin bölgedeki güvenliği ve istikrarı artıracak şekilde iki ülke arasındaki yakın kardeşlik ilişkileri güçlendirmeye kararlı olduğunu belirtirken, aynı zamanda Katar Emiri’nin Cumhurbaşkanı Sisi’nin Arap ortak çalışmasını ilerletme ve zorlukların arttığı bu hassas aşamada bölgesel düzeyde barış ve güvenliği koruma çabalarını takdir ettiğini bildirdi.
Mısır Senatosu’nda Dışişleri Komisyonu Müsteşarı Dr. Sema Süleyman, iki ülke arasındaki ilişkilerin seviyesinin hızla yükselmesini, Kahire’nin siyasal İslam gruplarla mücadelesinde başarısına ve Mısır’da iç değişim getirme çağrılarının başarısızlığına bağladı ve bunların iki ülke arasındaki ilişkilerin yeniden tesis edilmesinin önündeki en önemli engeli kaldırarak mevcut ilerlemenin önünü açtığını belirtti. Süleyman Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada “Önceki yabancılaşma dönemi ve güncel küresel gelişmeler, bir yanda ekonomik nedenler, diğer yanda bölgesel ittifaklar haritasına ilişkin siyasi nedenlerle, iki ülke arasında uzlaşı sağlama ihtiyacı kanıtlandı” ifadelerini kullandı.
Sema Süleyman, Mısır’ın dış politikasında, Arap güvenliğinin yüzleştiği zorluklar ve tehlikelere karşı mücadele etmek amacıyla, tüm Arap ülkeleriyle koordinasyon ve ortak eyleme dayalı bir tutum benimsendiğini belirtti. Mısır Cumhurbaşkanı’nın dün Katarlı Bakanla yaptığı ve ikili ilişkileri güçlendirmenin yolları ile bölgesel gelişmelerin ele alındığı görüşmede, Sisi Körfez’deki güvenlik durumunun Mısır’ın ulusal güvenliğiyle bağlantılı olduğunu söyledi. Mısır Cumhurbaşkanı, Katar’ın tüm Arap ülkelerinin yüzleştiği zorluklara karşı mücadelesinde oynadığı önemli role övgüde bulundu. Katar Dışişleri Bakanı ise görüşmede, Mısır’ın Arap dünyasının güvenliği ve istikrarının temel direklerinden biri olarak bölgedeki önemli rolüne övgüde bulunurken, Arap ülkeleri arasındaki dayanışmayı güçlendirme ve Arap ortak eylemini ileri taşıma konusundaki kararlılığını övdü.
Mısır Bakanlar Kurulu tarafından yapılan açıklamaya göre, Mısır’da toplam 5 milyar dolarlık bir dizi yatırım ve ortaklık kurulması için Katar ile anlaşmaya varıldı. Açıklamada, söz konusu yatırımlar ve ortaklıklar hakkında ayrıntılı bilgi verilmedi. Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri iki ülkenin çeşitli alanlarda iş birliğini geliştirmek amacıyla ortak bir komite kuracağını duyurdu.
Arap Düşüncesi Geliştirme Formu Başkanı Ebu Bekir ed-Dib yüksek komitenin kurulmasına ilişkin anlaşmanın, iki ülkenin çabalarının en belirgin örneği olarak, iş birliği ilişkilerinin ileri taşınmasına yardımcı olacağını belirtti. İş birliği ilişkilerini artırmaya yönelik ortak istek kapsamında, bir sonraki aşamada Mısır ve Katar arasındaki ikili iş birliğini destekleyecek daha geniş kapsamlı adımlara tanık olunmasını ayrıca iki ülkenin, uzlaşmanın açıklanmasından ardından siyasi ve ekonomik düzeylerde daha fazla yakınlaşma sağlamak için çabalarını artırmasını beklediğini söyledi.
Mısır-Katar ikili anlaşması, bölgesel meselelere ilişkin vizyonlarına da yansıdı. Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani Mısır-Katar ilişkilerinin sürekli gelişim içinde olduğunu belirterek “Bazı gerilimlerin gölgelediği bir önceki aşamayı, ülkelerimizin ve halklarımızın çıkarı için, açık yürekli ve geleceğe dönük bir bakış açısıyla atlattık” ifadelerini kullandı.
Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, geniş kapsamlı iş birliği ufuklarına dikkat çekerek, gerek iki ülke arasındaki ekonomik ortaklığı genişletmek, gerekse iki ülke ve halkları arasındaki iletişimi güçlendirmek açısından adımların atılacağını ve siyasi düzeydeki iletişimin sağlanacağına dikkat çekti. Bunların, çeşitli konularda görüş alışverişinin yapılması ile Arap eylemi üzerinde olumlu yansımaları olacağını belirtti.
Mısır ve Katar, geçen yıl ilişkilerin düzeldiğinin bir işareti olarak, karşılıklı olarak büyükelçiler atadı. Uzlaşmanın sağlanmasından bu yana Sisi, Katar Emiri ile, sonuncusu Şubat ayındaki Pekin’deki Kış Olimpiyatları’nın açılışında olmak üzere birkaç kez bir araya geldi.



Suudi Arabistan Veliaht Prensi: Filistin ve Lübnan'ın yanındayız… İran'a yönelik saldırıları reddediyoruz

TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi: Filistin ve Lübnan'ın yanındayız… İran'a yönelik saldırıları reddediyoruz

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, ülkesinin İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını kesin bir dille reddettiğini ve Suudi Arabistan'ın Lübnan'a ve topraklarının korunmasına verdiği desteği yineledi. Muhammed bin Selman ayrıca, ülkesinin, İsrail'in Lübnan topraklarını hedef alan askeri operasyonlarını şiddetle kınadığını ve Lübnan'ın güvenlik ve istikrarının tehdit edilmesini, toprak bütünlüğünün ihlal edilmesini ve vatandaşlarının yerlerinden edilmesini reddettiğini ifade etti.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman bugün başkent Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz adına sizleri ikinci ülkeniz olan Suudi Arabistan'da ağırlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Bu zirve, İsrail'in kardeş Filistin halkına yönelik hukuksuz saldırılarının devam etmesi ve bu saldırıların kardeş Lübnan'a karşı genişlemesi ışığında bir önceki ortak zirvenin devamı olarak düzenleniyor” ifadelerini kullandı.

Nsnnsn
 Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, ülkesinin İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği ve çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 150 binden fazla şehit, yaralı ve kayıp verilmesine neden olan soykırımı kınadığını ve kategorik olarak reddettiğini yineledi.

İsrail'in masum insanlara karşı işlediği suçları sürdürmesinin, Mescid-i Aksa'nın kutsallığını ihlal etmeye devam etmesinin ve Filistin Yönetimi'nin tüm Filistin topraklarındaki önemli rolünü baltalamasının, Filistin halkının meşru haklarının elde edilmesi ve bölgede barışın tesis edilmesine yönelik çabaları boşa çıkaracağını vurguladı.

Veliaht Prens ayrıca, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) Filistin topraklarında yardım çalışmaları yürütmesinin ve insani yardım kuruluşlarının Filistin halkına yardım sağlamasının engellenmesini de kınadı.

Nxmmxj
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'ne başkanlık ediyor. (SPA)

Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan’ın, devam eden İsrail saldırganlığının feci insani sonuçlarının üstesinden gelmeleri için Filistin ve Lübnan'daki kardeşlerine verdiği desteği bir kez daha teyit etti. Uluslararası toplumu, İsrail'in Filistin ve Lübnan'daki insanlara yönelik saldırganlığını derhal durdurarak ve İsrail'i İran’ın egemenliğine saygı göstermeye mecbur bırakarak uluslararası barış ve güvenliği koruma sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkelerimiz, İsrail'in haksız saldırganlığını kınamak ve Filistin davasının merkeziliğini teyit etmek üzere uluslararası düzeyde ortak hareket ederek önemli adımlar atmışlardır. Daha fazla barışsever ülkeyi Filistin devletini tanımaya teşvik etmeyi başardık. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun Filistin'i BM'ye tam üye olarak kabul eden kararlarında ifade edildiği üzere Filistin halkının haklarını desteklemek ve Filistin topraklarındaki yasadışı İsrail işgaline son verilmesini talep etmek üzere uluslararası arenayı harekete geçirdik. Ayrıca Avrupa Birliği (AB) ve Norveç ile ortaklaşa İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’u başlattık ve kısa bir süre önce Suudi Arabistan’ın ev sahipliğinde ilk toplantısını gerçekleştirdik. Diğer ülkeleri de bu koalisyona katılmaya çağırıyoruz.”

Jsjsjj
Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'nden (SPA)

Muhammed bin Selman, “Bul perspektiften hareketle, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik ortak çabalarımızı sürdürmenin önemini ve Lübnan devletinin tüm toprakları üzerindeki egemenliğini koruma ihtiyacını teyit ediyor ve bu zirvenin hepimizin arzuladığı hedeflere ulaşılmasına katkıda bulunmasını dört gözle bekliyoruz” dedi.

50'den fazla ülkenin lider ve temsilcilerinin katılımıyla bugün Riyad'da başlayan İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi, Gazze Şeridi ve Lübnan'da ateşkese ulaşmanın yollarını görüşmek üzere bir yıl önce Riyad'da düzenlenen İİT-Arap Birliği Ortak Zirvesi’nin devamı niteliğinde.

İsrail'in Filistin toprakları ve Lübnan'a yönelik saldırılarının yanı sıra bölgedeki gelişmeleri de ele alacak olan liderlerin Sudan krizinin insani yansımaları ve Kızıldeniz'deki Husi tırmanışı gibi diğer konulara da dikkat çekmesi bekleniyor.

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas liderliğindeki Filistin halkının, yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump yönetimine ‘Filistin halkına adaletli davranan ve bağımsız devletlerini kurma haklarını veren ciddi bir barış sürecine girmesi için’ elini uzattığını söyledi.

Filistin’in Başbakanlık görevinin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı görevini de yürüten Mustafa, dün Riyad'da düzenlenen İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi kapsamında Suudi Arabistan’a yaptığı ziyarette verdiği röportajda, Filistin devletinin tanınması ve iki devletli çözüm dosyasında Suudilerin üstlendiği önemli role övgüde bulundu. Mustafa, iki devletli çözümün ilk toplantısına 90 ülke ve BM’nin katılmasının, ‘Suudilerin Filistin halkını desteklemek için üstlendiği liderlik rolünün öneminin bir göstergesi’ olduğunu vurguladı.

Geçtiğimiz yıl gerçekleşen İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde alınan kararla oluşturulan bakanlar komitesini, İİT-Arap Birliği zirveleri tarihindeki en başarılı komite olarak nitelendiren Filistin Başbakanı, bazı kararların alındığını ve bazı kararlardan ise vazgeçildiğini, ancak bu komitenin göreve geldiğinden beri sürekli hareket ve faaliyet içinde olduğunu, bölgesel ve uluslararası alanda olumlu etkileşim yakaladığını açıkladı.

Diğer yandan Irak Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Dr. Fuad Hüseyin, Gazze Şeridi ve Lübnan'da devam eden savaş nedeniyle bölgedeki çatışmaların yayılma riskinin halen yüksek olduğunu belirterek, bu durumun başka bölgelerde başka savaşlara yol açabileceği, bunun da bölge ve dünyada güvenlik ve barışı tehdit ettiği uyarısında bulundu.

Şarku’l Avsat'a verdiği röportajda, bölgenin içinden geçtiği tehlikeli ve hassas koşullar nedeniyle zirvenin toplanmasının gerekli olduğunu belirten Hüseyin, Suudi Arabistan'a bu zirveye öncülük ettiği, yönettiği ve sponsor olduğu için teşekkür etti. Hüseyin ayrıca, İran'ın, ülkesinin topraklarını İsrail'i hedef almak için kullanmayacağını açıkça taahhüt ettiğini söyledi.