Cezayir-ABD görüşmelerinde bölgesel krizler ele alınacak

Batı Sahra sorunu ve enerji krizi, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’un Blinken ile bugünkü görüşmesinin ana konusu

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 29 Şubat’ta Rabat’a geldi (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 29 Şubat’ta Rabat’a geldi (Reuters)
TT

Cezayir-ABD görüşmelerinde bölgesel krizler ele alınacak

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 29 Şubat’ta Rabat’a geldi (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 29 Şubat’ta Rabat’a geldi (Reuters)

Cezayir’deki yetkililer, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile bir araya gelerek, kendileri açısından büyük önem taşıyan konulara dair tutumlarını dile getirecek. Bu konuların başında ise Batı Sahra sorunu ve konuyla ilgili son gelişmeler, Libya’daki siyasi kriz geliyor.
İkili görüşmelerde ayrıca Cezayir ve ABD arasındaki ‘stratejik diyalog’ çerçevesinde ticaret ve güvenlik işbirliği irdelenecek. ABD Dışişleri Bakanı’nın Cezayirli üst düzey yetkililerle Cezayir’de gerçekleştirdiği bu görüşme, 2014’ten bu yana ilk görüşme niteliğinde. Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’un da Blinken’ı kabul etmesi bekleniyor. Ayrıca Blinken’ın Cezayir Dışişleri Bakanı Ramazan Lamamra ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapacağı görüşme sırasında Cezayir tarafı, Batı Sahra meselesine ve Cezayir’in Fas ile bu konudaki anlaşmazlığına dair görüşünü ele alacak. Görüşmede ayrıca ‘özerklik konusunda’ İspanya’nın Fas’a sağladığı ve Cezayir’in Madrid büyükelçisini ‘istişare için’ çağırmasına neden olan destekten duyduğu memnuniyetsizlik masaya yatırılacak. Bu çerçevede gözlemciler, Akdeniz’deki iki büyük ticaret ortağı arasındaki bir ‘siyasi krize’ dikkati çekti.
Görüşmelerin gündeminde ayrıca, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve Cezayir’in Avrupalı ​​ortaklarının enerji arzındaki kesintilerle ilgili dile getirdikleri endişeler de yer alıyor. Öyle ki Cezayir, Rus gazını tazmin etmek için yeterli miktara sahip olmadıklarını açıklamıştı.
Libya hususunda ise Cezayir tarafı, Blinken’a Cezayir’in diyalog ve ulusal uzlaşıya dayalı bir yaklaşım uyarınca Libya’ya krizden çıkması için destek vermek taahhüdünde bulunacak. Cezayir, daha önce dış güçlere Libya’nın içişlerine karışmamaları çağrısı yapmıştı. Aynı şekilde Cumhurbaşkanı Abdumecid Tebbun da ‘silah kaçakçılığı ve teröristlerin 900 kilometreden uzun olan sınırlar aracılığıyla sızması sorunları başta olmak üzere’ kendisini ‘doğu komşusundaki kriz dolayısıyla en çok etkilenen ülke’ olarak nitelendiren Cezayir’e danışmadan, Libya’da herhangi bir şeyin gerçekleşmeyeceğini belirtmişti.
Cezayir ile Washington arasında, iki ülkenin dışişleri bakanlarının liderliğinde iki başkentte periyodik olarak ‘stratejik bir diyalog’ yürütülüyor. Blinken’in Cezayirli yetkililerle yapacağı görüşmelerin kapsamında ise ABD’nin Akdeniz havzasının güneyindeki ortaklarını endişelendiren bir konu olarak, “Sahel bölgesindeki terörizm, insan kaçakçılığı, silah ticareti, düzensiz göç ve güvenlik sorunları” yer alacak.
Eski ABD Savunma Bakanı Mark Esper’in 2020’de Cezayir’e gerçekleştirdiği ziyaret sırasında Pentagon, Cezayir’i ‘bölgesel güvenlik ve istikrarın yanı sıra, silahlı terör gruplarının tehdidine karşı bölgede oldukça önemli bir ortak’ olarak nitelendirmişti.
Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı, 24 Mart’ta yaptığı açıklamada Blinken’ın öncelikle İsrail, Batı Şeria ve Fas’ı kapsayacak bir tur çerçevesinde Cezayir’e de ziyarette bulunacağını duyurmuştu. Bakanlık, Cezayirli yetkililerle ‘bölgesel güvenlik ve istikrar, ticari işbirliği ve insan hakları ve temel özgürlüklerin teşviki’ konularının görüşüleceğini belirtmişti. Aynı açıklamaya göre Bakan ayrıca, Afrika’daki türünün en büyük ticaret fuarı olan Cezayir Uluslararası Ticaret Fuarı’nda ABD’nin onur ülkesi olarak gösterildiği açılışa katılacak. İki ülke arasındaki ekonomik bağları derinleştirmek ve ABD- Cezayir ticaretini ve yatırımını teşvik etmek için Cezayir’deki ABD iş temsilcileriyle bir araya gelecek.



Hamas’tan İsrailli bir rehinenin eşine yanıt: Kaderi Netanyahu'ya bağlı

İsrailli rehinelerin serbest bırakılmaları talebiyle yakınları tarafından Tel Aviv'de düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (AP)
İsrailli rehinelerin serbest bırakılmaları talebiyle yakınları tarafından Tel Aviv'de düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (AP)
TT

Hamas’tan İsrailli bir rehinenin eşine yanıt: Kaderi Netanyahu'ya bağlı

İsrailli rehinelerin serbest bırakılmaları talebiyle yakınları tarafından Tel Aviv'de düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (AP)
İsrailli rehinelerin serbest bırakılmaları talebiyle yakınları tarafından Tel Aviv'de düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (AP)

Hamas Hreketi, İsrailli bir kadının Gazze Şeridi'nde rehin tutulan kocasının durumunun açıklığa kavuşturulması talebine cumartesi günü yayınladığı bir video ile yanıt verdi. Videoda kadının kocasının kaderinin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya bağlı olduğu vurgulandı.

Cuma günü Arapça konuştuğu bir videolu mesaj yayınlayan Sharon Cuneo, Hamas'tan kocası David'in hayatta olduğuna dair bir işaret vermesini isterken kocasını esir alanlara ona iyi davranmaları çağrısında bulundu.

Fransız Haber Ajansı AFP'ye göre Sharon Cuneo, Hamas’ın 7 Ekim 2023 tarihinde İsrail'e düzenlediği saldırı sırasında kaçırılmış ve 2023 kasımında sadece bir hafta süren ateşkes sırasında üç yaşındaki ikiz kızlarıyla birlikte serbest bırakılmıştı.

Hamas Hareketi’nin askeri kolu İzzettin el-Kassam Tugayları Sharon Cuneo’nun çağrısına dün bir video ile cevap verdi. Videoda kocası David'in Sharon ve kızlarının da aralarında olduğu rehinelerin serbest bırakılmasından ve askeri baskının artmasından sonra öldürülmüş ya da yaralanmış yahut sağlık durumunun iyi olabileceği belirtildi. Videoda “Netanyahu henüz karar vermedi, zaman daralıyor” diye eklendi.

Bu gelişme, Hamas ile İsrail arasında ateşkes anlaşmasına varılması ve İsrail hapishanelerindeki rehineler ile Filistinli tutukluların serbest bırakılması amacıyla geçtiğimiz haftadan bu yana Katar'da dolaylı görüşmelerin yapıldığı bir dönemde yaşandı.

Hamas'ın 7 Ekim 2023 tarihinde İsrail'e düzenlediği ve İsrail'in resmi verilerine göre çoğu sivil bin 208 kişinin ölümüne yol açan daha önce eşi ve benzeri görülmemiş saldırısının ardından Gazze Şeridi'ndeki savaş patlak verdi.

Saldırı günü, 94'ü Gazze'de olmak üzere 251 kişi kaçırıldı. İsrail ordusu kaçırılanlardan 34'ünün ya öldüğünü ya da öldürüldüğünü açıkladı.

Öte yandan Hamas tarafından yönetilen ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından güvenilir kabul edilen Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı verilerine göre İsrail'in Gazze'de yürüttüğü savaşta  çoğu sivil kadın ve çocuk olmak üzere 46 binden fazla Filistinli öldürüldü.