Tunus Cumhurbaşkanı Said, Meclis'i feshettiğini açıkladı

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
TT

Tunus Cumhurbaşkanı Said, Meclis'i feshettiğini açıkladı

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, 25 Temmuz 2021'de çalışmalarını askıya aldığı Temsilciler Meclisi’ni feshettiğini duyurdu.
Tunus Cumhurbaşkanlığı sosyal medya hesabında yayınlanan videoda konuşan Cumhurbaşkanı Said, “Tunus Devleti ve kurumlarını korumak için Parlamentoyu feshediyorum.” ifadelerini kullandı.
Çevrimiçi yapılan Meclis oturumunu yasadışı olarak değerlendiren Said, parlamenterleri “başarısız bir darbe” yapmakla suçladı.

Çalışmaları dondurulan Meclis üyelerinden çevrimiçi oturum
Bugün Meclis Başkan Yardımcısı Tarık el-Fetiti'nin başkanlığında düzenlenen çevrimiçi oturuma Meclis'teki 217 milletvekilinden 121'i katılmıştı.
Oturumda, Cumhurbaşkanı Said'in Meclis'i askıya alan ve milletvekili dokunulmazlıklarını kaldıran 25 Temmuz 2021'deki olağanüstü kararlarının iptali için sunulan yasa tasarısı 116 oy ile kabul edilmişti.
Tunus Meclisi, Raşid el-Gannuşi başkanlığında 28 Mart'ta Meclis Ofisi üyelerinin çoğunluğunun katıldığı bir toplantının ardından "30 Mart'ta çevrimiçi oturum düzenleme" kararı almıştı.
Meclis Başkan Yardımcısı Mahir el-Mezyub, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, "30 milletvekilinin yazılı talebi doğrultusunda, 30 Mart Çarşamba günü düzenlenecek Meclis oturumunda, Cumhurbaşkanı Said tarafından alınan istisnai kararların kaldırılması görüşülecek." ifadesini kullanmıştı.
Cumhurbaşkanı Said ise Meclis'in yeniden toplanma girişimini "bazılarının sandığa gitme korkusuyla yaptığı sefil çabalar" olarak değerlendirmişti.
Meclis'in 2 Nisan'da da ülkedeki siyasi ve mali krizlerin değerlendirileceği çevrimiçi bir oturum daha düzenlemesi bekleniyor.

Tunus'ta siyasi kriz
Tunus Cumhurbaşkanı Said'in Meclis'i askıya alan ve milletvekili dokunulmazlıklarını kaldıran 25 Temmuz 2021'deki olağanüstü kararlarının ardından ülkede bir tür "istisnai durum" oluştu.
Said, 22 Eylül 2021'de yeni kararnamelerle yetkilerini genişleterek yürütme organını tamamen kendine bağladı.
Ülkedeki bazı kesimler Said'in kararlarını "darbe" olarak nitelendiriyor ve Tunus'un demokrasiden uzaklaştığını savunuyor.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz