Sisi ve Zelenskiy bir hafta içinde ikinci kez telefonda görüştü

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve Ukraynalı mevkidaşı Zelenskiy (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve Ukraynalı mevkidaşı Zelenskiy (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Sisi ve Zelenskiy bir hafta içinde ikinci kez telefonda görüştü

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve Ukraynalı mevkidaşı Zelenskiy (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve Ukraynalı mevkidaşı Zelenskiy (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Ukraynalı mevkidaşı Vladimir Zelenskiy, bir hafta içinde ikinci kez telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede Moskova ile Kiev arasındaki askeri çatışma ele alındı. Görüşmenin odak noktasında ise iki savaşan taraf arasındaki müzakerelerde yaşanan gelişmeler vardı.
Mısır Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, Sisi önceki gün Zelenskiy'den bir telefon aldı. Ukrayna cumhurbaşkanı görüşmede, müzakerelerin ve krizin seyrine ilişkin son gelişmeleri aktardı. Çatışmaya barışçıl çözüm üretecek tüm yolların ele alınmasının önemini vurgulayan Sisi, Mısır'ın bunu başarmak için ikili, bölgesel veya uluslararası düzeyde her türlü çabayı gösterme konusundaki isteğini dile getirdi.
Mısır, diğer 140 ülke ile birlikte Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda "Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırganlığını" kınayan bir karar lehine oy kullanırken, 5 ülke kararı reddetti. Geri kalan 35 ülke ise çekimser kaldı.
Mısır, bu adımının "uluslararası hukuk kurallarına ve Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin ilke ve amaçlarına olan kesin inancından" geldiğini söyledi. Mısır, Rusya'yı kınama kararı lehinde oy kullanmasına rağmen, “Mevcut krizin kökenleri ve nedenlerini tartışmaktan kaçınmama, krizi etkisiz hale getirme ve güvenlik ve istikrarı sağlayacak şekilde krizle yüzleşme” ifadelerinin yer aldığı ek bir madde gündeme getirdi. Aynı zamanda, “geçmiş deneyimlere dayalı çok taraflı uluslararası sistemin mekanizmaları çerçevesi dışında ekonomik yaptırımlar uygulama yöntemini” reddettiğini vurgulayan Mısır, bunun ciddi ve olumsuz insani etkileri olduğunu, son on yılda sivillerin çektiği acıların şiddetlenmesine yol açtığını kaydetti.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile de bir telefon görüşmesi yaptı. Sisi, Rus mevkidaşı ile yaptığı görüşmede şunları söyledi: “Kahire, durumun kötüleşmesini sınırlamak için krizin siyasi çözümünü hızlandıracak diplomatik çabalara destek veriyor.”
Yaklaşık bir hafta önce Zelenskiy, Mısırlı mevkidaşını arayarak "müzakerelerin seyrindeki gelişmeleri" aktardı. Mısır Cumhurbaşkanı "diyalog ve diplomatik çözümlerin diline öncelik verilmesinin gerekliliğini" vurgularken, "Mısır'ın görüşmeler ve müzakereler yoluyla krizin siyasi çözümünü hızlandıracak tüm çabalara desteğini" dile getirdi. Mısır cumhurbaşkanlığı sözcüsünün aktardığına göre Sisi, Mısır’ın, birbirini izleyen saha gelişmelerini ve buna bağlı olarak insani durumun kötüleşmesini büyük bir dikkat ve endişe ile takip ettiğini söyledi. Sisi, Mısır vatandaşlarının Ukrayna limanlarından çıkışını kolaylaştırmak ve güvenliklerini sağlamak için Ukrayna tarafının aldığı önlemler için teşekkürlerini ifade etti. Mısır'dan yapılan açıklamaya göre Zelenskiy, Mısır'ın Ukraynalı turistleri Mısır'daki turizm merkezlerinde ağırlamaya devam etme ve onlara krizin patlak vermesinden bu yana her türlü yardımı sağlama çabaları için samimi takdir ve şükranlarını ifade etti. Zelenskiy ayrıca turistlerin Ukrayna'ya komşu ülkelere geri dönüş prosedürlerini kolaylaştırdığı için de Kahire’ye teşekkür etti.

Kahire, Rusya-Ukrayna savaşının “Soğuk Savaş’tan” daha kötü etki bırakması konusunda uyardı
Mısır hükümeti, Mısır Tedarik ve İç Ticaret Bakanı Ali Musaylihi aracılığıyla, Rusya-Ukrayna savaşının küresel ekonomi ve ticaret üzerindeki yansımaları ile ilgili “Soğuk Savaş'tan daha kötü ve Dünya Savaşı'ndan daha az şiddetli” olabileceği konusunda uyarıda bulundu.
Mısırlı bakan, parlamenterlerle yaptığı görüşmede önceki gün bazı temel gıda maddelerinin fiyatlarındaki artışın nedenlerini gündeme getirdi. Musaylihi, pandemi krizini ve ardından gelen savaşı beraber ele alarak şunları söyledi: “İki krizin arka arkaya gelmesi "buğday fiyatlarını" benzeri görülmemiş oranlara çıkardı. Enflasyon nedeniyle ticaret hareketi sınırlandı. Savaşın şimdi sona ermesi halinde bile dünyanın savaşın etkilerinin geçmesi için yaklaşık bir buçuk yıla ihtiyacı olacak.”
Bakan Musaylihi, ülkesinin savaşın zararından kaçınmak için buğday kaynaklarının çeşitlendirilmesine yöneldiğini ve yerel olarak üretilen buğdayın kullanımını en üst düzeye çıkarmak için önlemler aldığını kaydetti. Bakanın açıklamasına göre Mısır’da, ülkenin ihtiyaçlarını karşılayacak bir ürün rezervi elde etmek için çiftçilerin mahsullerinin belli bir yüzdesini devlete ait şirketlere vermeleri zorunlu kılınacak.



Barrack, Lübnan'ın ilerlemesini engellemek için İran'ın “veto hakkını” reddetti

ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack pazartesi günü Beyrut'u ziyaret ederek yetkililerle görüştü (AFP)
ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack pazartesi günü Beyrut'u ziyaret ederek yetkililerle görüştü (AFP)
TT

Barrack, Lübnan'ın ilerlemesini engellemek için İran'ın “veto hakkını” reddetti

ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack pazartesi günü Beyrut'u ziyaret ederek yetkililerle görüştü (AFP)
ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack pazartesi günü Beyrut'u ziyaret ederek yetkililerle görüştü (AFP)

Lübnanlı siyasi kaynaklar, ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack’ın başkanlık sarayları arasında yaptığı gezilerde ‘Lübnan'da diğer mezheplerle birlikte istikrar faktörü ve siyasi hayattaki rolleri göz ardı edilemez olan’ Şiileri hedef almayacakları veya tehdit etmeyecekleri konusunda güvence vermesine dikkati çektiler. Şiileri rahatlatan en önemli gelişme, Barrack’ın Meclis Başkanı Nebih Berri ile yaptığı görüşmede, özelde Hizbullah'ın ve genel olarak Şiilerin, silahların ‘sadece devletin elinde olması’ konusunda çıkarları olduğunu belirtmesiydi. Bu durum ABD’nin İran'a yönelik tutumuyla ilk kez ortaya çıkarken Barrack, Washington'ın komşularıyla daha sakin bir ilişki kurmak istediğini söyledi.

Barrack'ın Şiilere yönelik açık tutumu ve onları kucaklamak ve endişelerini gidermek istemesine rağmen, siyasi kaynaklar onun Şiilere açılma konusundaki ısrarının ve onlar aracılığıyla Hizbullah'a yönelmesine neden olan nedenleri sorguluyor. Kaynaklara göre Lübnan’da silahların devletin elinde toplanması kararını uygulamada başlıca ortak olmak için iş birliği yapma arzusunun ağır bastığı sakin bir tutum sergileyen Barrack, Berri'ye, Washington ile Tahran arasındaki diyalogun uzun süredir devam ettiğini, ancak ‘Tahran'ın buna hakkı olmadığını’ söyledi.

Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Barrack’ın Tahran’ın Lübnan'ı krizlerinden çıkarmaya yönelik çabalarını baltalayarak veya Lübnan'ın kabul ettiği ABD tarafından sunulan öneriye ve İsrail'in desteğini almak için tüm çabalara itiraz ederek bunu engellemeye hakkı olmadığını söylediğini belirttiler.

Barrack’ın ilk kez Hizbullah'a açıldığını ve Berri’ye açıldığı gibi Hizbullah’la da gerçekçi bir şekilde ilişki kurduğunu belirten kaynaklar, Barrack'ın Cumhurbaşkanı General Joseph Avn ve ‘ABD belgesinin’ kabul edilmesinde rol oynayan Başbakan Nevvaf Selam'ın rolünü övdüğünü söyledi. Washington, Lübnan'ı krizden çıkarmak için Meclis Başkanı Berri’nin özel rolüne güveniyor ve onunla iş birliği yaparak ve siyasi koşulları olgunlaştırarak silahların devletle sınırlandırılması kararını uygulamaya koymak için uygun ortamı yaratmaya çalışıyor.

Kaynaklar, “Ateşkesi tek ve İsrail'in benzer adımlar atmasıyla eşzamanlı olarak uygulamanın mümkün olmamasından dolayı Berri’ye İsrail'i ateşkes yapmaya, ihlallerine ve saldırılarına son vermeye ve geri çekilmeye zorlama hakkını veren Barrack tarafından açıklanan Washington'ın açılımına İran ve elbette Hizbullah, nasıl tepki verecek?” diye sordu.

Kaynaklara göre Barrack, Beyrut'tan direkt olarak Tel Aviv'e gittiği ziyaretinde, İsrail hükümetini Lübnan'ın 1701 sayılı BMGK kararı uyarınca devletin tüm topraklarında otoritesini tesis etmek için silahların devletle sınırlandırılmasına yönelik mutabakata olumlu yaklaşması gerektiği konusunda ikna etmeye çalıştığını Lübnanlı yetkililere iletti.

dfrg
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack ve beraberindeki heyeti cumhurbaşkanlığı sarayında kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Kaynaklar, Berri'nin üst düzey siyasi yardımcısı Ali Hassan Halil’in Hizbullah liderleriyle iletişime geçmesi için görevlendirdiğini ve Barrack ile yaptığı görüşmede ortaya çıkan olumlu havayı sürdürmek için Hizbullah'ın görüşlerini öğrenmek istediğini açıkladı. Kaynaklar, Barrack’ın silahların sayımının tamamlanması için belirlenen takvime esnek bir yaklaşım sergilediğini, ancak Şii İkilisi (Emel Hareketi ve Hizbullah) tarafından, Lübnan'a ihlallerin durdurulması ve İsrail'in uluslararası sınırlara çekilmesi konusunda garantiler verilmesi şartıyla kabul edildiğini belirtti. Barrack, kararın aşamalı olarak uygulanmaya başlaması için İsrail hükümetinin onayını almaya çalışıyor. Bu yüzden ilk aşamaya başlanması, uygulamanın engelsiz bir şekilde tamamlanmasının önünü açacak.

cdfgthy
Meclis Başkanı Nebih Berri, ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack'ı kabul etti (EPA)

Kaynaklara göre Barrack, İran ile diyalog kurmaktan çekinmediklerini, diyalogun halen devam ettiğini, çünkü İran'ın Lübnan'da göz ardı edemeyecekleri bir varlığı olduğunu söyledi. Barrack, ABD Başkanı Donald Trump'ın ‘başkanlık görevinin ilk yılının sonunda, Lübnan da dahil olmak üzere birçok bölgede devam eden savaşları sona erdirmeyi hedeflediğini, ancak ABD-İran diyaloğunun henüz başlangıç aşamasında olduğunu kabul ettiğini’ vurguladı. Barrack'ın şu an İsrail, İran ve Hizbullah'ın ABD'nin önerisine vereceği tepkiyi beklediğini belirten kaynaklar, Lübnan ordusunun muhtemelen iç barışı korumak ve Hizbullah ile çatışmaya girmemek amacıyla silahları sınırlandırma planını tamamladıktan sonra Beyrut'a geri döneceğini söyledi. Kaynaklar ayrıca Barrack’ın Lübnan Silahlı Kuvvetler Komutanı Tuğgeneral Rodolph Haykal tarafından bu konuda bilgilendirildiğini eklediler.

Barrack'ın Lübnan’ı ziyaretinin, Bakanlar Kurulu'nun Genelkurmay Başkanlığı’nın hazırladığı planı görüşmeye hazır olmasıyla aynı zamana denk gelebileceğini belirten kaynaklar, “İsrail, Lübnan ile kararı uygulamaya yönelik adımları paylaşmaya hazır olarak silahların devletle sınırlandırılmasını kolaylaştırmaya öncülük edecek mi? Silahların devletle sınırlandırılmasını öngören Bakanlar Kurulu bildirisine bağlı kalan ve hükümete güvenini veren Hizbullah'ın tutumu ne olacak? Barrack'ın İsrail'den silahlarını elinde tutmak için bahanelerini ortadan kaldıracak ve silahların tekelini reddeden tutumunu, istikrarı köylerine güvenli bir şekilde dönmek için bir koşul olarak gören Şiiler arasındaki genel duyarlılık karşısında haklı gösterecek garantiler alması durumunda, Bakanlar Kurulu'nun taahhüdünü engellemeyi göze alacak mı, yoksa destekleyici bir tutum sergileyecek mi?” diye sordular.

sfrgty
Başbakan Nevvaf Selam, ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack ve beraberindeki heyeti kabul etti (AP)

Peki Hizbullah buna yanıt verecek mi? İran'ın tutumu ne olacak? İran, müttefiki Hizbullah'a, talep ettiği garantiler sağlanırsa silahlarını teslim etmesini ve böylece uzlaşmaya katılmasını tavsiye edecek mi yoksa Barrack'ın dediği gibi, Washington ile diyaloğunu sürdürürken şartlarını iyileştirmek için Lübnan kartını elinde tutmak amacıyla direnişe öncülük etmesini mi isteyecek?

Bakanlar Kurulu'nun toplantılarına 2 Eylül'de yeniden başlaması beklenirken Lübnan muhtemelen İsrail, İran ve Hizbullah'ın silahların devletle sınırlandırılması kararını uygulama taahhüdüne ilişkin tutumlarının netleşmesini beklemek zorunda kalacak. Cumhurbaşkanı Avn'ın bu taahhüdünden geri dönmeyeceğini ve hükümetin, ABD’nin İsrail tarafından feshedilemeyecek garantiler vermesi şartıyla bu kararı uygulamaya devam edeceğini teyit etmesi çerçevesinde hükümet bu taahhüdü temel alarak hareket edebilecek.