Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı, BM Sudan Temsilcisi’ni sınır dışı etmekle tehdit etti

BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz (AFP)
BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz (AFP)
TT

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı, BM Sudan Temsilcisi’ni sınır dışı etmekle tehdit etti

BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz (AFP)
BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz (AFP)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan, Birleşmiş Milletler (BM) Sudan Temsilcisi ve BM Sudan Entegre Geçiş Yardımı Misyonu (UNITAMS) Başkanı Volker Peretz’i ülkenin işlerine karışmakla suçlayarak sınır dışı etmekle tehdit etti.
Burhan, Sudan Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı sıfatıyla dün Harp Okulu’nda düzenlenen mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, “UNITAMS Başkanı Peretz misyonun yetkisini ihlal etmeyi ve Sudan işlerine müdahale etmeyi bırakmalı. UNITAMS Başkanı’nın görevini ihlal etmesi ülkeden sınır dışı edilmesine yol açacaktır” dedi.
Ayrıca BM ve Afrika Birliği’ne, Sudanlılar arasında yetkilerini aşmadan veya ülke işlerine karışmadan diyalogu kolaylaştırma çağrısında bulundu.
Burhan, silahlı kuvvetlerin ülkeyi tek başına yönetmek istemediğini, Direniş Komiteleri ve tüm tarafları diyalog ve istenen ulusal uzlaşmaya çağırmaktan vazgeçmediğini yineledi. Bu amaca ulaşma yolundaki hiçbir girişime itirazın olmadığını da vurguladı.
Egemenlik Konseyi Başkanı, meydana gelen aşiret çatışmalarının bazı siyasi güçlerin halen müzakere ve diyalogdan kaçınmasının bir sonucu olduğunu dile getirdi.
Sudan Dışişleri Bakanlığı, bir süre önce UNITAMS misyonunun ülkedeki siyasi rolünü sınırlamaya yönelik tedbirler alma eğiliminde olduğunu açıkladı.
UNITAMS, Sudanlı taraflar arasındaki müzakerelerin ikinci aşamasının önümüzdeki iki hafta içinde başlayacağını duyurdu.
Egemenlik Konseyi daha önce Afrika Birliği’ni ülkedeki krizi çözmek için BM girişimine dahil olmaya çağırdı.
Volker Peretz, 28 Mart’ta BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) verdiği brifingde askeri darbeden sonra Sudan’da kötüleşen siyasi, güvenlik, ekonomik ve insani durumu anlatan raporunu sundu.
Raporda, Hartum’daki askeri yönetimin sona ermesi çağrısında bulunan göstericiler karşısında askeri yetkililerin devam eden şiddetli baskısına değinildi.
Protestocuların gerçek mermi ile vurarak öldürüldüğü veya ciddi şekilde yaralandığını içeren raporda, Direniş Komiteleri üyeleri ve bazı siyasi liderlerin tutuklandığı bilgisi de verildi.
Peretz’in söz konusu raporu Sudan’da öfkeye yol açtı.
Öte yandan, UNITAMS Sözcüsü Fadi Kadi Cuma günü yaptığı açıklamada, BM misyonunun Sudan’daki mevcut siyasi krizin üstesinden gelme çabalarını destekleyen Sudan’ın Dostları grubunun açıklamasını memnuniyetle karşıladığını bildirdi.
Sudan’ın Dostları grubu Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Suudi Arabistan, Hollanda, Norveç, İspanya, İsveç, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), İngiltere, ABD ve Avrupa Birliği’ni (AB) içeriyor.
Grup, tüm Sudanlı tarafları istişarelerin ikinci aşamasına katılmaya ve siyasi sürecin başarısı için uluslararası ve bölgesel arabulucularla işbirliği yapmaya çağırdı.
BM ve Afrika Birliği de, Sudan’daki tehlikeli durum konusunda uyardı ve tüm tarafları krize acil bir çözüm bulmak için müzakerelere girmeye çağırdı.



Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?
TT

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Colin P. Clarke

Lübnan ve Suriye’nin bazı bölgelerinde salı günü gerçekleştirilen eş zamanlı bir saldırıda, Lübnan’daki Hizbullah Hareketi tarafından kullanılan yüzlerce çağrı cihazı peş peşe patladı. Saldırıda en az 10 kişi öldü, binlerce kişi yaralandı.

Birçok kişi saldırının neden şimdi düzenlendiğini ve saldırının zamanlamasının daha geniş bir anlamı olup olmadığını merak ediyor.

İsrail, ABD'nin daha geniş çaplı bir operasyonun, bölgede topyekûn bir savaşa yol açabileceği yönündeki uyarılarına rağmen, Hizbullah’ın saldırılarını önlemenin savaştaki hedeflerinden biri olduğunu açıkladı. Çağrı cihazı saldırısı İsrail'in Lübnan'da Hizbullah'a karşı yürüteceği uzun vadeli bir askeri harekatın başlangıcı olabileceği gibi, İsrail ile İran'ın vekilleri arasında uzun süredir devam eden gölge savaşının son gizli operasyonu da olabilir. İsrail, saldırıyı fark edilmeden gerçekleştirilebileceği zaman aralığı sınırlı olduğu için de böyle bir saldırı düzenlemiş olabilir.

İsrail'in istihbarat servisi Mossad için bu saldırı, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırısında yaşanan başarısızlıklar nedeniyle ciddi şekilde zedelenen itibarını iyileştirme yolunda atılan sağlam bir adım olabilir. Saldırı aynı zamanda bir casus romanından fırlamış gibi görünüyor. Mossad'ın böylesine büyük ve dramatik bir operasyonu nasıl gerçekleştirebildiğine dair çok sayıda hipotez ortaya atıldı. Patlayıcıların çağrı cihazlarına üretim aşamasında mı yoksa tedarik süreci sırasında mı yerleştirilmiş olabileceğini henüz bilmiyoruz.

Hizbullah, İsrail'in siber saldırılarına karşı önlem amacıyla çağrı cihazları gibi eski iletişim araçlarını kullanıyordu. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın alternatif iletişim araçları kullanmaya çağırdığı Hizbullah üyeleri 7 Ekim saldırısının ardından cep telefonu kullanmaktan büyük ölçüde kaçındılar.

Bazı kişiler cihazlara sızan kötü amaçlı yazılımın pillerin aşırı ısınmasına ve sonunda patlamasına neden olduğunu düşünüyor. Oysa saldırı titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi. Saldırının anlık etkisi ne olursa olsun, ortaya çıkan tablo Hizbullah'ın paranoyasını arttıracak ve Mossad'ın gelecekte yapabileceklerine karşı daha fazla temkinli olmasına yol açacak. Hizbullah'ın bu saldırının ardından iç güvenlik aygıtında bir revizyona gidebilir, operasyonel güvenliğindeki boşlukları gözden geçirebilir ve üyelerinin yeteneklerini arttırmaya çalışabilir. Tüm bunlar aynı zamanda Hizbullah içinde kan dökülmesine yol açabilir ve içeride bir casus avı başlayabilir. Bu da İsrail istihbaratı için bir başka kazanç olacaktır.

Saldırı, titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’ye geçtiğimiz temmuz ayı sonlarında Tahran'da düzenlenen suikastta olduğu gibi çağrı cihazı saldırısının arkasındaki nedenlerden biri de Mossad'ın prestijini yeniden kazanma konusundaki kararlılığıydı. İsrail istihbaratı 7 Ekim 2023 saldırısından önce her şeye gücünün yetebileceği yönünde güçlü bir imaja sahipti. Mossad efsaneleri, Steven Spielberg yönettiği Münih ve Netflix yapımı Kaos gibi popüler casusluk filmleriyle ekranlara taşınmıştı.

İsrail'in hedef odaklı suikastlarında, geçtiğimiz ocak ayında Beyrut'ta Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcı Salih el-Aruri, temmuz ayı sonlarında yine Beyrut'ta Hizbullah’ın üst düzey komutanlarından Fuad Şükür ve Şükür’den kısa bir süre sonra da İsmail Heniyye öldürüldü.

dfv fdev
Patlayan çağrı cihazlarından birinden geri kalanlar Beyrut'ta sergilendi, 18 Eylül (AFP)

İsrail'in gizli operasyonlarının Mossad'ın imajını iyileştirmenin yanı sıra daha pratik bir etkisi de var. Saldırı büyük olasılıkla Hizbullah'ın komuta ve kontrol merkezini yok etti. Bu da öngörülebilir gelecekte Hizbullah için büyük iletişim sorunlarına yol açacak. Dahası, salı günü gerçekleşen saldırıda yüzlerce Hizbullah üyesi yaralandı. Bazılarının parmaklarının ya da ellerinin koptuğu ya da geçici de olsa sahadan uzaklaşmalarına neden olan başka yaralanmalar gibi fiziksel bozukluklara sebep olduğu şüphesiz.

Yemen'deki Husiler, Irak ve Suriye'deki milisler ve İran'ın diğer vekilleri daha fazla önlem almaya başlayacaktır. Bu durum söz konusu grupların birbirleriyle iletişim kurma şekillerinde değişikliklere yol açarak koordinasyon düzeylerini doğrudan etkileyebilir ve saldırı düzenleme kabiliyetlerini engelleyebilir.