Lübnan’da seçim yarışı siyasi tansiyonu yükseltti

Lübnan Ketaib Partisi’nden iktidara ‘seçime yatırım yapmak için Merkez Bankası rezervlerini heba etme’ suçlaması

Canbolat seçim kampanyasını başlattığı esnada (NNA)
Canbolat seçim kampanyasını başlattığı esnada (NNA)
TT

Lübnan’da seçim yarışı siyasi tansiyonu yükseltti

Canbolat seçim kampanyasını başlattığı esnada (NNA)
Canbolat seçim kampanyasını başlattığı esnada (NNA)

Lübnan Merkez Bankası’nın dolar kurundaki yükselişi kontrol altında tutmak için piyasaya müdahale etmesinin ardından Maruni Hristiyan tabanlı Ketaib Partisi açıklama yaptı.
Ketaib’den yapılan açıklamada iktidar sahipleri, Lübnan lirasındaki (lbp) düşüş karşısında koltuklarını korumak için seçim yatırımı olarak Merkez Bankası’nın geriye kalan rezervinden her gün 20 milyondan dolarlık ‘rüşvet vermek’ ile suçlandı.
Ketaib Genel Başkanı Sami el-Cemayel başkanlığında düzenlenen toplantının ardından Ketaib Genel Merkezi’nden yapılan açıklamada, “İktidar sahipleri insanların paralarını çalmaktan çekinmiyorlar. Döviz kurundaki artışın etkilerine karşı kendilerini korumak için Merkez Bankası’nın geriye kalan rezervlerinden her gün 20 milyon dolardan fazla harcama yapılıyor. Bu, seçim kapıdayken halkı uyuşturmak için mudilerin alıkonulan paralarından ödenen en büyük seçim rüşveti” ifadeleri kullanıldı.
Diğer yandan siyasi partiler seçim kampanyalarını yürütmeye devam ediyor. Bu partiler arasında yer alan Velid Canbolat liderliğindeki (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti’nin (İSP) Seçim listesi Başkanı Milletvekili Timur Canbolat, milletvekilliğinden istifa eden Mervan Hammade ve İSP milletvekillerinin katılımıyla yürüttüğü seçim kampanyası kapsamında “Aklın Sesi Yarının İradesi” sloganı altında seçim programını ilan etti.
İSP’nin Basın Sorumlusu Salih Hadifa, “2022 genel seçimlerine ilişkin yaklaşımı ve tekfircilerin çağının, linç yanlısı kişilerin ülkedeki herhangi bir gelişmeyi engellemesinin ve insanların gözlerini gerçeklere kapatan kişilerin hakikatin anlaşılmasını engellemesinin ve bir şeyleri genelleştirmesinin sebep olduğu içinde bulunduğumuz tüm krizlere karşı başlattığı vizyonu bugün sizlere sunuyoruz” ifadelerini kullandı.



Batı Şeria'da onlarca yerleşimci İsrail askerlerine karşı ayaklandı: 5 yerleşimci gözaltına alındı

İşgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde bir İsrail askeri (AFP)
İşgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde bir İsrail askeri (AFP)
TT

Batı Şeria'da onlarca yerleşimci İsrail askerlerine karşı ayaklandı: 5 yerleşimci gözaltına alındı

İşgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde bir İsrail askeri (AFP)
İşgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde bir İsrail askeri (AFP)

İsrail ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, Batı Şeria’daki Itamar yerleşim biriminde onlarca yerleşimcinin İsrail askeri personeline karşı ayaklandığını duyurdu.

Açıklamada kalabalığın dağıtıldığı ve 5 yerleşimcinin gözaltına alındığı belirtilirken, askeri personele yönelik her türlü şiddet eyleminin kınandığı ifade edildi.

İsrail gazetesi Haaretz'in haberine göre İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, cuma günü Batı Şeria'nın El Halil kentinde yaklaşık 30 İsrailli gencin Merkez Komutanı Binbaşı Avi Bluth ve diğer subaylara yönelik saldırısını kınadı.

Gazete, gençlerin Binbaşı Bluth'a ‘hain’ ve ‘İsrail Devleti düşmanı’ diyerek hakaretler yağdırdığını da ekledi.

Katz, X platformu üzerinden yaptığı açıklamada “Kolluk kuvvetlerinin El Halil’deki ayaklanmalara karışanları hızla yargı önüne çıkarmasını bekliyorum” ifadelerini kullandı.

Haaretz gazetesi, cumartesi günü bir güvenlik kaynağına dayandırdığı haberinde yüzlerce İsraillinin El Halil'deki bir askeri kontrol noktasına saldırmaya ve yasak bölgeye girmeye çalıştığını bildirdi.

Gazete, İsraillilerin geçmeye çalıştığı askeri kontrol noktasının, Yahudi yerleşimlerinin yoğun olduğu bir bölgeyi El Halil'in Eski Şehir bölgesinden ayırdığını kaydetti.

Katz, cuma günü işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere saldırmakla suçlanan Yahudi yerleşimcilere yönelik idari gözaltı emirlerinin çıkarılmasını askıya aldıklarını duyurdu.

Katz, açıklamasında şunları söyledi:

"Yahudiye ve Samiriye'deki (Batı Şeria) Yahudi yerleşimcilerin ciddi Filistin terör tehditlerine ve haksız uluslararası yaptırımlara maruz kaldığı bir gerçeklikte, İsrail'in onlara karşı bu kadar sert bir adım atması uygunsuzdur.”

Öte yandan Filistin Yönetimi, İsrail'i ‘fanatik yerleşimcileri Filistinlilere karşı terör eylemlerinde bulunmaya’ teşvik etmekle suçladı.

Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Bakanlık, bu kararın fanatik yerleşimcileri Filistinlilere, onların topraklarına ve mülklerine karşı terör eylemleri gerçekleştirmeye teşvik ettiğine ve onlara ek bir dokunulmazlık ve koruma hissi verdiğine inanıyor” ifadeleri yer aldı.