6 Nisan Depremi… Sudan’ın 17 kentinde gösteri düzenlendi

ABD, sivil hükümetin kurulmasına yönelik yardımların yeniden başlatılmasını bekliyor.

Hartum’un Umdurman semtindeki Meclis binasına doğru yürüyen Sudanlı göstericiler (AFP)
Hartum’un Umdurman semtindeki Meclis binasına doğru yürüyen Sudanlı göstericiler (AFP)
TT

6 Nisan Depremi… Sudan’ın 17 kentinde gösteri düzenlendi

Hartum’un Umdurman semtindeki Meclis binasına doğru yürüyen Sudanlı göstericiler (AFP)
Hartum’un Umdurman semtindeki Meclis binasına doğru yürüyen Sudanlı göstericiler (AFP)

Binlerce Sudanlı dün başkent Hartum ve diğer şehirlerde düzenlenen protesto yürüyüşlerine katıldı. Yürüyüşten önce resmi makamlar ülkede resmî tatil ilan etti ve Genelkurmay Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı binasının bulunduğu Hartum’un kalbine giden köprü ve sokakları askeri araç ve beton bloklarla kapatarak, buraya ordu, polis ve emniyet güçlerinden çok sayıda personel konuşlandırdı. Bununla eşzamanlı olarak ABD sivil bir liderlikle hükümetin kurulması halinde mali yardımları yeniden başlatmaya hazır olduğunu duyurdu.
Direniş Komiteleri ve muhalefetteki Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG) vatandaşlara, ordunun uygulamalarına karşı duran halk hareketi kapsamında ‘6 Nisan Depremi’ başlığıyla düzenlenecek milyonluk gösterilere katılma çağrısında bulundu.
Binlerce gösterici 6 Nisan 2019’da aylarca süren gösterilerin ardından Hartum şehir merkezindeki Genelkurmay Başkanlığı binasına gelmiş ve milyonlarca Sudanlının destek verdiği meşhur oturuma eylemlerine başlamıştı. Bu oturma eylemleri 11 Nisan 2019’da Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir’in iktidardan indirilmesiyle sonuçlandı.
Göstericiler dün (6 Nisan) saat 16.00 civarında sıcak havaya rağmen Hartum’daki Havalimanı Caddesi, Bahri semtindeki El-Muessese bölgesi, Umdurman semtinde Meclis binasına açılan El-Erbain Caddesi ve Nil Nehri’nin doğusundaki El-Manşiya Köprüsü altında toplandı.
Güvenlik güçleri Hartum’un bazı bölgelerinde toplanan göstericileri dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullandı. Göstericiler, orduya kışlalarına dönme ve iktidarı derhal sivil güçlere teslim etme çağrısında bulunan sloganlar attı. Bazı göstericilerin açtığı pankart ve dövizlerde, 25 Ekim’den bu yana ‘şehit olanlar’ için kısas talebinde bulundu. Şarku’l Avsat muhabirinin edindiği bilgilere göre Sudan’ın 17 kentinde gösteriler düzenlendi. Bu kentlerin isimleri şu şekilde: Hartum, Port Sudan, El-Kadarif, El-Abyad, El-Faşır, Nyala, Kesla, Madani, Rabak, Halfa, Abtara, Ez-Zanci, Kosti, El-Mucelled.
Hartum’daki ordu ve polis güçleri göstericilerin Genelkurmay Başkanlığı binası ve başkentteki diğer hassas bölgelere ulaşmasını engellemek için pazartesiden düne kadar yoğun hazırlıklar yaptı.
ABD’nin Hartum Büyükelçiliği’nden dün yapılan açıklamada, Washington’ın Sudanlıların hayal kırıklıklarını ve üzüntülerini paylaştığı ifade edildi.
Açıklamada, Sudanlıların öncülük ettiği ve Birleşmiş Milletler'in (BM) Sudan'daki Entegre Geçiş Yardım Misyonu (UNITAMS), Afrika Birliği (AfB) ile Hükümetler Arası Kalkınma Otoritesi’nin (IGAD) kolaylaştırdığı ve Sudan’a dost ülkelerin desteğiyle devam eden siyasi sürecin ilerletilmesinin demokratik sürecin yeniden tesisi için en iyi fırsatı sunduğu belirtildi.
Sudanlıların şiddet korkusu olmadan barışçıl protesto düzenleme hakkına sahip olduklarının altı çizilen açıklamada, Sudan’da sivil bir hükümetin kurulmasının hemen ardından ABD’nin mali yardımları yeniden başlatmaya hazır olduğu vurgulandı.
ABD’nin barışçıl göstericilere yönelik her türlü şiddeti kınadığı belirtilen açıklamada, güvenlik teşkilatlarına ihlallerde bulunan yetkililerden hesap sorulacağı yönündeki taahhütlerine bağlı kalma çağrısı yapıldı.
Aralık 2018’de başlayan ve 11 Nisan 2019’da İslamcı rejimin düşüşüne kadar 4 ay aralıksız süren Sudan devriminin yıldönümü kutlamalarına akın eden göstericiler arasında 20 yaş üstü gençlerin çoğunlukta olması dikkati çekti.
ABD Hazine Bakanlığı, insan hakları ihlallerinde bulunması sebebi ile geçen ay Sudan Merkez Polis Teşkilatı’na (özel polis güçleri) yaptırım uyguladı.



Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
TT

Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)

İsrail, bugün Beyrut ve Tel Aviv saatiyle (TSİ 02:00) 04:00'te yürürlüğe giren Hizbullah ile arasındaki ateşkes anlaşmasının ilanını bir “ateş seli” ile karşıladı ve başta başkent Beyrut olmak üzere Lübnan'ın birçok bölgesine ve Suriye içlerine yönelik en ağır saldırılarını yaptı. Hizbullah ise İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru düzinelerce roketle karşılık verdi.

ABD Başkanı Joe Biden dün İsrail ve Lübnan'ın anlaşma şartlarını kabul ettiğini ve ülkesinin “Fransa ile iş birliği içinde Lübnan'da ateşkesin uygulanmasını sağlamak için destek vereceğini” açıkladı. Şarku'l Avsat Lübnan, İsrail ve UNIFIL'in yanı sıra Fransa'nın da dahil olduğu ABD liderliğindeki beş üyeli komitenin, Hizbullah'ın güney bölgelerinden tahliyesinin “ilki batı sektöründen başlamak üzere her biri 20 günden oluşan 3 aşamada” uygulanmasını denetleyeceğini ve anlaşmanın seçilmiş Başkan Donald Trump'ın onayını aldığını öğrendi. Biden anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Beyrut ve Tel Aviv saatiyle sabah 4:00'ü belirledi.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Biden'dan bir telefon aldı, mevcut durum ve ateşkes kararı hakkında istişarede bulundu.

Ateşkes anlaşmasının dün akşam kabinesine sunulmasından saatler önce İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğini” duyurdu. Netanyahu televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Anlaşmayı uygulayacağız ve herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz. Zafere kadar birlikte çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerine şöyle sürdürdü: “Ateşkes arayışının üç nedeni var: İran'a odaklanmak, tükenen silah stoklarını yenilemek, orduya bir mola vermek ve son olarak Hamas'ı izole etmek.” Lübnanlılar dün, gerilimin başladığı 23 Eylül'den bu yana en şiddetli günü terör ve korku içinde yaşadı.

İsrail'in ateş topu Suriye'ye de sıçradı ve Hizbullah'ın yoğun olarak faaliyet gösterdiğine inanılan Humus vilayetinin el Kuseyr bölgesindeki köprü ve yolların bombalandığı bildirildi.