Ordunun yolsuzlukla suçlandığı televizyon programı Irak’ta tartışmalara yol açtı

Ahmed Molla Talal tartışmaya neden oldu programda oyuncu İyad et-Tai ile beraber (U TV)
Ahmed Molla Talal tartışmaya neden oldu programda oyuncu İyad et-Tai ile beraber (U TV)
TT

Ordunun yolsuzlukla suçlandığı televizyon programı Irak’ta tartışmalara yol açtı

Ahmed Molla Talal tartışmaya neden oldu programda oyuncu İyad et-Tai ile beraber (U TV)
Ahmed Molla Talal tartışmaya neden oldu programda oyuncu İyad et-Tai ile beraber (U TV)

Irak’ta bir televizyon programında ordudaki bazı subaylara yöneltilen eleştiriler ve yolsuzluk suçlamaları son iki gündür ülke gündemini meşgul ediyor. Programda dile getirilen yolsuzluk suçlamaları Savunma Bakanlığı’nın tepkisine yol açtı. Bakanlık, programın yayınlayan kanala ve programda yer alan isimlere dava açma sinyali verdi. Tüm bu gelişmeler üzerine Irak hükümetine bağlı Medya ve İletişim Kurumu, program durdurma kararı aldı.
Iraklı iş insanı ve Sünni Egemenlik İttifakı lideri Hamis el-Hancer’e ait U TV kanalında ekranlara gelen ve Eski Hükümet Sözcüsü Ahmed Molla Talal’ın sunduğu ‘Molla Talal’la Beraber’ isimli televizyon programının pazartesi günü yayınlanan bölümünde Savunma Bakanlığı da dahil olmak üzere birçok devlet kurumuna yayılan yolsuzluk durumları konuşuldu. Program sunucusu Talal bu bölümde, üzerinde tuğgeneral apoleti bulunan bir askeri üniforma giyen Iraklı oyuncu İyad et-Tai’yi ağırlıyor ve aralarında kurgulanmış bir diyalog geçiyor. Ordudan bir subay rolü yapan Tai, ordu içindeki rüşvet ve yaygın yolsuzluklarla ilgili konuşuyor. Diyaloglar arasında Tai’nin, askerlere maaşlarının yarısını kendisine vermesi karşılığında evde kalmalarına izni vereceğini söylediği bir bölüm yer alıyor.
Programa büyük tepki gösteren Irak Savunma Bakanlığı, yaptığı açıklamada, “Toplumlardaki reform ve ıslah süreci, özellikle uydu kanalları ve birçok vatandaş tarafından izlenen ve çoğu zaman ucuz yöntemlerle büyük paralar kazandıran mübarek Ramazan ayı programları üzerinden kurumları karalama yoluyla gerçekleşmez” ifadelerini kullandı.
Açıklamada, izleyicide kafa karışıklığının oluşmasını ve röportaj yapılan kişinin Irak ordusunda gerçek bir subay olduğunun zannedilmesini önlemek için programın başında bu bölümdeki gösterilenlerin daha önceden kanal tarafından hazırlanan bir drama olduğuna dair uyarı yapılmasının daha uygun olacağı belirtildi.
Açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı.
“Bu bölümde olup bitenler, askeri kurumun (orduya) ve tüm mensuplarının açık ve net bir şekilde karalanmasıdır. Bakanlık 101 yıllık tarihi fedakarlıklarla ve kahramanlıklarla geçen Irak’ın bu kurumunun karalanmasını kabul edemez. Askeri kurumun subaylarının ve komutanlarının böyle uygunsuz bir biçimde malzeme yapılması bu kurumun mensuplarını demoralize eder. Oyuncu İyad et-Tai’nin bu kıyafetle ve üzerindeki rütbeyle ortaya çıkması yakışıksız olmuştur ve bu, askerlik unvanının açık ve net bir biçimde intihalidir. Bu da Bakanlığa kendisine (Tai’ye) karşı dava açma hakkı tanır. İster sivil ister güvenlik olsun herhangi bir kurumda yolsuzluk yapan bazı unsurların bulunması, yolsuzluğun bu kurumun tüm organlarına yayıldığı anlamına gelmez. Bakanlık; kanal, program sunucusu ve oyuncu hakkında yasal süreç başlatmayla ilgili hukuki haklarını saklı tutar.”
Irak hükümetine bağlı Medya ve İletişim Kurumu, Savunma Bakanlığı’nın sunduğu şikayetler üzerine “Molla Talal’la Beraber” isimli program hakkında durdurma kararı verdi.
Medya ve İletişim Kurumu’ndan önceki gün yapılan açıklamada, program durdurma kararının, kanalın Molla Talal’la Beraber programının ‘Yiğit Ordumuz... Kahramanlık ve Yolsuzluk’ başlıklı bölümünü yayınlaması üzerine alındığı ifade edildi. Savunma Bakanlığı’nın şikayeti ve program durdurma talebine işaret edilen açıklamada, Medya ve İletişim Kurumu’nun programın derhal durdurulmasına, ilgili bölümün tüm sosyal medya platformlarından kaldırılmasına ve Irak ordusundan özür dilenmesine karar verdiği belirtildi.
Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına ve Medya ve İletişim Kurumu’nun program durdurma kararının ardından kanal yönetimi bir açıklama yayınlarken, program sunucusu Ahmed Molla Talal özür dilemeyi reddetti. Talal, Facebook sayfasında yaptığı paylaşımda, “Herkesin bildiği gerçeğin bir parçasının ortaya çıkarılmasından dolayı özür dilemeyeceğim. Yozlaşmışlardan özür dilemeyeceğim. Eşek arılarının yuvasını taciz ettim ve sanatçı Iyad Al-Tai ile bir sahne aracılığıyla devlet kurumlarının bazı yolsuzluklarını ortaya çıkardım. Eşek arılarının yuvasını dürttüm ve oyuncu İyad et-Tai ile bir sahne aracılığıyla devlet kurumlarının bazı yolsuzluklarını ortaya koydum. Konuştuğum şeyler sadece buzdağının görünen kısmı ve herkes tarafından biliniyor. Eski başbakanlar da bunlar hakkında daha önce konuştu. Medya ve İletişim Kurumu programımı durdurma kararı alıyor. Yolsuzluk ve başarısızlık aşamasından yolsuzluk, başarısızlık ve susturma ve diktatörlük aşamasına geçtik. Bir sonraki aşama daha kötü olacak” ifadelerini kullandı.
Iraklı oyuncu Tai de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Ülkemizdeki olumsuz olgu ve örneklerin teşhisine ışık tutmak istedik. Her şeyden önce kendimizi eleştiriyoruz. Her gece oynadığım bir karakterle bir araya geliyoruz. Kısacası yolsuzluk ve tahribatın sebebi sadece birbirini takip eden hükümetler değil ancak bazen biz sebep oluyoruz; gazetecisi, subayı, doktoru, aşiret şeyhi ve benzeri” diye yazdı.
Medya ve İletişim Kurumu’nun kararının ardından U TV kanal yönetimi, yaptığı açıklamada, kurumun kararını ‘keyfi ve basın meslek ilkeleri bakımından kabul edilemez’ olarak niteledi.
U TV Yönetim Kurulu Başkanı Ali Abdulemir İcam, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Medya ve İletişim Kurumu gönderdiği yazıda bilgilerin aktarımında dikkatsizlik gösterilmesinin yanı sıra programın veya bir bölümünün şiddet ve nefrete tahrik içerdiğine işaret etti. Bu tamamen yanlış. İşaret edilen bölüm tanınmış bir Iraklı oyuncun oynadığı hicivsel, eleştirel ve gerçek olmayan bir skeçti. Amacı yönetim ve kamu meselelerindeki yaygın davranış biçimleri konusunda uyarmaktır. Hiçbir şekilde şiddete veya nefrete tahrik etme içermiyor ve bilgilerin aktarılmasında dikkatsizlik bulunmuyor. Kanala ve programa karşı alınan bu kararda bu ilkelere (Medya ve İletişim Kurumu ilkelerine) bağlı kalınmadığı açıktır. Şikayetlerin sunulduğu aynı gün kararın alınma hızı bunun ispatıdır. Kanal, düşünce özgürlüğünü güvence altına alan Irak Anayasası’nın ilkelerine göre çalışmaktadır.”



Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

TT

Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

Suriye ordusu, çarşamba akşamı, nüfusunun çoğunluğunu Dürzilerin oluşturduğu Suveyda ilinden çekilmeye başladı. Savunma Bakanlığı, şiddet olaylarının yaşandığı ilde yeni bir ateşkes anlaşmasının açıklanmasından birkaç saat sonra çekilme kararını duyurdu.

Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ‘Suriye Arap Ordusu'nun, imzalanan anlaşmanın hükümleri uyarınca ve ildeki yasadışı grupların temizlenmesi tamamlandıktan sonra Suveyda'dan çekilmeye başladığı’ belirtildi. Açıklamada, Suveyda’da konuşlu diğer hükümet güçlerinin çekilmesinden bahsedilmedi.

Anlaşma, İsrail'in Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Genelkurmay Başkanlığı çevresinin yanı sıra Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera illerinde konuşlu hükümete bağlı güçlere karşı hava saldırıları düzenlemesi üzerine sağlandı.

Ateşkes anlaşmasının maddeleri

Dürzi lideri Yusuf Carbu, hükümet ile Suveyda'nın önde gelenleri arasında bir anlaşmaya varıldığını açıkladı. Dürzilerin Ruhani Lideri Şeyh Hikmet Hicri ise anlaşmayı reddederek ‘Suveyda tamamen özgürleştirilinceye’ kadar savaşın devam edeceğini vurguladı.

Yaptığı açıklamada herhangi bir anlaşma ve müzakere yaptığı ve yetki vermeyi reddeden Hicri, ‘bu ortak tutumdan saparak tek taraflı temas veya anlaşma yapan kişi veya kurumları’ uyardı.

Öte yandan Carbu, anlaşmanın Suveyda'daki askeri operasyonların tamamen ve derhal durdurulmasını, ordunun kışlalarına geri dönmesini ve ateşkesin uygulanmasını denetlemek üzere devlet ve Suveyda'nın önde gelen isimlerinden oluşan bir gözetim komitesi kurulmasını içerdiğini söyledi.

Dürzi lider anlaşmanın ayrıca, ‘Suveyda'nın Suriye devletine tam olarak entegre edilmesini ve tüm eyalet toprakları üzerinde tam egemenliğinin teyit edilmesini’ öngördüğünü de belirtti.

Anlaşma aynı zamanda iç güvenlik güçlerinin ve devlet polisinin yanı sıra Suveyda ve çevresindeki bölgelerden polis memurlarının konuşlandırılmasını ve Suveyda’daki polis memurlarının ilin güvenlik dosyasını yönetmek için liderlik ve yürütme görevlerini üstlenmelerini de içeriyordu.

hyjukı
İsrail dün başkent Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı karargahını bombaladı (Reuters)

Carbu’ya göre taraflar, anlaşma uyarınca Suveyda'da ağır silahların düzenlenmesi için bir mekanizma üzerinde anlaşarak, devletin kontrolü dışındaki silahların toplatılması ve Suveyda'nın tüm bölgelerinde Suriye yasalarına ve düzenlemelerine uygun olarak tüm devlet kurumlarının yeniden faaliyete geçirilmesini garantilediler.

Onlarca ceset

Suriye Sağlık Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail'in Şam'a düzenlediği hava saldırılarında 3 kişinin öldüğünü, 34 kişinin yaralandığını bildirdi. Bakanlık, Suveyda'daki El-Vatani Hastanesi’nde ise güvenlik güçleri mensupları ve sivillerin de aralarında bulunduğu onlarca cesedin bulunduğunu açıkladı.

Suriye Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail’in Genelkurmay Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresini ve ülkenin güneyini hedef alan son saldırılarının ‘ciddi bir tırmanış’ oluşturduğu vurgulandı.

Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:

“Suriye, bu tehlikeli tırmanış ve sonuçlarından İsrail'i tamamen sorumlu tutuyor. Ayrıca, uluslararası hukukun sağladığı tüm araçlarla topraklarını ve halkını savunma konusunda tüm meşru haklarını saklı tutar. İsrail'in Suriye'de gerginliği tırmandırmak, kaos yaratmak ve güvenliği ve istikrarı bozmak için izlediği sistematik politika kapsamında gerçekleştirilen bu açık saldırı, BM Şartı ve uluslararası insani hukuku açıkça ihlal ediyor.”

Dışişleri Bakanlığı, ‘uluslararası toplumu sorumluluğunu üstlenmeye ve Birleşmiş Milletler üyesi olan egemen bir devletin topraklarına yönelik İsrail'in tekrarlanan saldırılarına son vermek için acil önlemler almaya’ çağırdı.

Yedioth Ahronoth gazetesi dün İsrailli bir güvenlik yetkilisinin, İsrail'in Suriye'deki gerginliğin çözümü konusunda bir anlaşmaya yakın olduğunu söylediğini aktardı. Gazetenin bildirdiğine göre yetkili, “Şu an Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın ateşkes ilan edeceğini ve güneydeki Suveyda’dan askerlerini çekeceğini tahmin ediyoruz” dedi.

İsrail’in hava saldırıları

Öte yandan İsrail ordusu dün, Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasının girişini hedef aldığını doğrulamasının ardından Şam'daki Cumhurbaşkanlığı sarayı çevresinde bir ‘askeri hedefi’ vurduğunu açıkladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee dün, X hesabından yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun Şam bölgesinde Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasını vurduğunu söyledi. Adraee, “Suriyeli liderleri, Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı’ndan savaşı yönetiyor ve güçlerini Suveyda’ya gönderiyor” ifadelerini kullandı.

Adraee, İsrail ordusunun ‘Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresinde bir hava hedefini vurduğunu’ da sözlerine ekledi.

Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan üç görgü tanığı, Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresinde bir patlama sesi duyduklarını ve ardından dumanların yükseldiğini bildirdi.

Komşu mahallede yaşayan ve ismini vermek istemeyen 51 yaşındaki bir kadın, “Bombardımanın ardından evimin balkonunda Emevi Meydanı'nda neler olup bittiğini izlemeye çalışıyordum ve bir patlama sesi duydum. Ardından, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın genellikle önemli misafirlerini ağırladığı Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın yakınlarında yükselen bir duman bulutu gördüm” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın bulunduğu tepenin yakınlarındaki iki bölgede yaşayan iki kişi de patlamanın ardından yoğun duman gördüklerini doğruladı.

Saldırılar, Suriye hükümetinin, rejim güçlerinin kontrolünü ele geçirdikten bir gün sonra Suveyda'da çatışmaların yeniden başladığını belirtmesinin ardından gerçekleşti. Suriye Arap Haber Ajansı SANA, Savunma Bakanlığı'nın dün yaptığı açıklamada, ‘yasa dışı’ grupların Suveyda'daki el-Vatani Hastanesi’ni ordu ve iç güvenlik güçlerine karşı saldırılar için bir üs olarak kullandığını söylediğini bildirdi.

Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Müdürlüğü, söz konusu silahlı gruplara bağlı çok sayıda keskin nişancının hastanenin çatısında konuşlandığını ve hükümet güçlerini yoğun bir şekilde hedef aldığını belirtti. Açıklamada, “Hastaneyi ve çevresini tarafsızlaştırmak ve Sağlık Bakanlığı ve Acil Durum Bakanlığı personelinin hastaneye girmesine izin vermek için defalarca çağrıda bulunduk, ancak şu ana kadar herhangi bir yanıt almadık” ifadeleri yer aldı.

vfgthy
Suriye ordusu ve güvenlik güçleri, şehirde yaşanan çatışmaların ardından Suveyda'da konuşlandırıldı (EPA)

Diğer taraftan salı günü düzenlediği saldırılar Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera ile sınırlı kalan İsrail, dün saldırılarını Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binası ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresini de kapsayacak şekilde genişletti.

İsrail ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binası girişinin hedef alındığı ve Suriye sınırındaki birliklerin güçlendirileceği belirtildi. İsrail Ordu Sözcüsü Adraee, İsrail ordusunun Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasının giriş kapısını vurduğunu söyledi. İsrail ordusunun Suriye'deki Dürzilere yönelik gelişmeleri ve eylemleri izlemeye devam ettiğini belirten Adraee, İsrail ordusunun siyasi talimatlara göre bölgede saldırılar düzenlediğini ve çeşitli senaryolara karşı hazırlıklı olduğunu da sözlerine ekledi. İsrail Hava Kuvvetleri, Genelkurmay Başkanlığı binası girişine düzenlenen saldırıdan birkaç saat sonra Şam'ın merkezindeki bu binaya yeni saldırılar düzenledi. Yeni saldırılar daha büyük bir tırmanışın habercisi gibi görünüyordu, zira İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Suriye'ye yönelik ‘acı verici’ saldırıların başladığını söyledi. Katz, “Şam'a yönelik uyarılar sona erdi, şimdi acı verici saldırılar başlayacak” diye ekledi.

SANA dün sabah Şam'da bir patlama sesi duyulduğunu bildirirken, Suriye devlet televizyonu İsrail’e ait insansız hava araçlarının (İHA) Şam semalarında uçtuğunu ve patlamalar olduğunu aktardı. Suriye Haber Ajansı ise İsrail'in Şam'ın merkezine düzenlediği saldırıda iki sivilin yaralandığını bildirirken, Reuters iki Suriyeli güvenlik kaynağına dayanarak İsrail'in başkentin savunma bakanlığını hedef alan bir hava saldırısı düzenlediğini aktardı. Alikhbaria Syria kanalı ise İsrail'in Şam'ın merkezine düzenlediği saldırıda iki sivilin yaralandığını bildirirken, Reuters iki Suriyeli güvenlik kaynağına dayandırdığı haberde İsrail'in Şam’da Savunma Bakanlığı binasını hedef alan bir hava saldırısı düzenlediğini aktardı. Suriye basını daha sonra Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binasında büyük hasar meydana geldiğini bildirdi.

Kanlı çatışmalar

Bu gelişmeler, Suveyda'da ilanından sadece birkaç saat sonra çöken ateşkesten sonra yaşandı. Ateşkes, günlerce süren ve çok sayıda kişinin ölümüne yol açan kanlı mezhep çatışmalarına son vermeyi amaçlıyordu.

Suriyeli güvenlik güçleri pazartesi günü, Dürzi silahlı gruplar ile Bedevi aşiretler arasındaki çatışmaları kontrol altına almak amacıyla Suveyda’da konuşlandırıldı. Ancak bu kez de Suriyeli güvenlik güçleri ile Dürzi silahlı gruplar arasında çatışma başladı. İsrail, pazartesi ve salı günü Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçlerine hava saldırıları düzenleyerek müdahale etti ve amacının Dürzileri korumak olduğunu açıkladı.

Suriye Savunma Bakanlığı'nın salı akşamı ilan ettiği ateşkes uzun sürmedi. Yerel haber sitesi Suwayda24, Suveyda ve çevresindeki köylerin dün sabah yoğun topçu ve havan topu saldırısına maruz kaldığını bildirdi. Suriye Savunma Bakanlığı SANA'nın aktardığı açıklamasında, Suveyda'daki yasadışı grupları ateşkesin ihlalinden sorumlu tuttu. Bakanlık, Suveydalılara evlerinde kalmaları çağrısında bulundu.

Pazar günü çatışmaların başlamasından bu yana onlarca sivil, Suriyeli güvenlik gücü mensubu ve Dürzi silahlı unsur hayatını kaybetti. Suveyda’da siviller ve Reuters muhabirleri, hükümet güçlerinin dün evleri yağmaladığını, yaktığını ve arabaları ve ev eşyalarını çaldığını söyledi. Bir Suvayda sakini, Reuters muhabirine evinde başından vurularak öldürülen kardeşinin cesedini görmesine izin verdi.

sdfgrth
Suveyda'nın bir mahallesindeki Suriyeli güvenlik güçleri mensupları ve silahlı çocuklar, 15 Temmuz 2025 (AFP)

İsrail Savunma Bakanı Katz dün, Suriye hükümetine ‘Dürzileri rahat bırakması’ uyarısında bulundu. Katz, İsrail ordusunun Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçleri geri çekilene kadar bombalamaya devam edeceğini vurguladı.

Bu arada ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack dün yaptığı açıklamada, ABD'nin ‘itidal ve birliği sağlayabilmek için’ tüm taraflarla temas halinde olduğunu söyledi.