Dolar ve tahvil getirileri yükselirken altın geriledi

Bir çalışan, Mumbai'deki bir mücevher ve kuyumcu dükkanında altın bileziklerin sergilenmesini düzenliyor (AFP)
Bir çalışan, Mumbai'deki bir mücevher ve kuyumcu dükkanında altın bileziklerin sergilenmesini düzenliyor (AFP)
TT

Dolar ve tahvil getirileri yükselirken altın geriledi

Bir çalışan, Mumbai'deki bir mücevher ve kuyumcu dükkanında altın bileziklerin sergilenmesini düzenliyor (AFP)
Bir çalışan, Mumbai'deki bir mücevher ve kuyumcu dükkanında altın bileziklerin sergilenmesini düzenliyor (AFP)

Ukrayna'daki çatışmayla ilgili belirsizlik sınırlı külçe kayıplarına neden olsa da ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin para politikası konusunda ek sıkılaştırma mesajı açıklamalarının ardından ABD Hazine tahvillerinin getirileri ve dolar endeksi yükselirken, altın ise geriledi.
Altının spot piyasadaki ons fiyatı yüzde 0,2 düşerek ​1920,82 dolara geriledi. ABD altın vadeli işlemleri yüzde 0.1 düşüşle ons başına 1924,20 dolara yükseldi.
ABD Hazine tahvillerinin faizi son yılların en yüksek seviyesine yükseldi.
Altın, yükselen ABD faiz oranlarına ve Hazine bonolarındaki yüksek getirilere karşı çok hassas bir konumda.
Bazı Fed yetkilileri dün, enflasyonu frenlemek için yapılacak para politikası toplantılarında faiz oranlarını yarım puan artırmaya hazır olduklarını söyledi.
Mumbai merkezli broker Anand Rathi Shares'in emtia analisti Jigar Trivedi, "Rusya ile Ukrayna arasındaki gerginliğin artması ve Batılı ülkelerin Rusya'ya yeni yaptırımlar uygulamasını bekleyen insanlar altına yöneliyor" dedi.
Ukrayna, bazı ülkeleri Batı'nın savaş suçu olarak tanımladığı sivillerin öldürülmesini cezalandırmaktansa paraya öncelik vermekle suçlarken, Rusya'ya savaşı sona erdirecek kadar ekonomik açıdan yıkıcı yaptırımlar uygulanmasını istiyor.
Diğer yandan değerli metaller arasında yer alan gümüş ise yüzde 0,7 düşüş ile 24,27 dolara geriledi. Yüzde 0,5 düşen platin ise 948.34 dolara geriledi.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe