Almanya: Aşırı sağcı örgütlere yönelik operasyonlarda 4 kişi tutuklandı

Almanya’da aşırı sağcı terör örgütleri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında çeşitli eyaletlerde toplam 50 kişiye yönelik operasyon düzenlendi. Düzenlenen operasyonlardan birinde bir binanın arka girişinin önünde duran Alman polisler (DPA)
Almanya’da aşırı sağcı terör örgütleri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında çeşitli eyaletlerde toplam 50 kişiye yönelik operasyon düzenlendi. Düzenlenen operasyonlardan birinde bir binanın arka girişinin önünde duran Alman polisler (DPA)
TT

Almanya: Aşırı sağcı örgütlere yönelik operasyonlarda 4 kişi tutuklandı

Almanya’da aşırı sağcı terör örgütleri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında çeşitli eyaletlerde toplam 50 kişiye yönelik operasyon düzenlendi. Düzenlenen operasyonlardan birinde bir binanın arka girişinin önünde duran Alman polisler (DPA)
Almanya’da aşırı sağcı terör örgütleri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında çeşitli eyaletlerde toplam 50 kişiye yönelik operasyon düzenlendi. Düzenlenen operasyonlardan birinde bir binanın arka girişinin önünde duran Alman polisler (DPA)

Almanya, son yıllarda işlenen bir dizi ırkçı suça yanıt arar ve soruşturmalar da sonuçsuz kalırken, federal yetkililer aşırı sağcı örgütlere yönelik operasyonlarını sıklaştırdı.
Almanya'da aşırı sağcı terör örgütleri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında 11 eyalette 50 kişiye yönelik yapılan aramalarda 4 kişi gözaltına alındı. 800'den fazla polis aynı anda 11 eyalette 50 "Neo-Nazi"yi hedef alan baskınlar düzenledi. Baskınlarda kişi gözaltına alınan 4 kişi, "ağır bedensel zarar vermek" gibi diğer suçlamaların yanı sıra, aşırı sağcı bir suç örgütüne üye olmakla suçlandı.
Gözaltına alınanlar, "sokak dövüşü" eğitimi veren aşırılık yanlısı örgüte üye olmak ve genç erkekleri saflarına alıp eğitim vermekle suçlanıyor. Der Spiegel'e göre 4 kişiden biri Alman ordusunda bir subaydı. Bu, saflarında aşırılık yanlılarına göz yummakla suçlanan Alman askeri kurumlarına aşırı sağın nüfuz etmesi skandalının ilki değil.
4 kişiden 3’ü, Leon R, Maximilian A, Eric K., doğudaki Türingiya (Thüringen) eyaletindeki Eisenach kentinde, dördüncüsü Bastian A ise batıdaki Hessen eyaletindeki Rotenburg an der Fulda kasabasında tutuklandı. Savcılığa göre, şahıslardan 3’ü aşırılık mensubu olduğu sağ örgütte tanınır konumda. Bu şahıslar, kendileri gibi milliyetçi fikirlere sahip gençleri saflarına çekmek için çalışıyorlardı. Aşırılık yanlısı propaganda yaparak onlara ideolojilerini aktarıyor ve sokaklarda savaşmaları için eğitiyorlardı. İddialara göre eğitim, Leon tarafından yönetiliyor ve Eisenach'ta neo-Nazi partisi "NBD" tarafından kullanılan binalarda gerçekleşiyordu. İddia makamına göre ayrıca, hedeflenen aşırılık yanlısı örgütlerden birinin "tüm Alman topraklarında" aşırılık yanlısı gruplarla bağları var. Bu örgüt, solcu aktivistlere ve sahip oldukları aşırılıkçı fikirlere göre tanımlanan “diğerlerine” saldırmak da dahil olmak üzere "ciddi suçlar işlemek" için ülkedeki diğer aşırılık yanlısı örgütlerle iş birliği yapıyordu. Almanya Tarım Bakanı Cem Özdemir gibi mevcut hükümette yer alan Türk asıllı bakanlar da dahil olmak üzere, bazı Alman politikacılar, periyodik olarak aşırı sağdan tehdit mektupları alıyorlar. Alman Kanalı 1'e göre, savcılık bu operasyonlarda hedef alınan aşırılık yanlısı örgütlerin, NSU terör örgütüyle ne ölçüde bağlantılı olduğunu araştırıyor.
 Almanya'da aşırı sağcı NSU adlı örgütün varlığı bundan 11 yıl önce 4 Kasım 2011'de iki üyesinin bir banka soygununun ardından intihar etmesiyle ortaya çıktı. Polis, banka soygunun ardından iki adamı bulundukları karavanda kuşattı. Zanlılardan biri diğerini öldürdü ve daha sonra muhtemelen kanıtları silmek için karavanı ateşe vererek intihar etti. Polisin aşırılıkçı örgütü keşfetmesinin bunca yılını alması, aşırılığın Alman örgütlerine ne ölçüde nüfuz ettiği konusunda birçok soruyu gündeme getirdi. Uzun araştırmalar ve davada yapılan hatalara ilişkin raporların ardından, “Türklere karşı işlenen suçlara göz yumma ve uzun yıllar ciddi soruşturma açmama” gibi nedenlerle, “suçun” büyük bir kısmının polise ait olduğu ortaya çıktı.  Bununla birlikte, çok sayıda Türk kökenli ve göçmenin yaşadığı Berlin'de benzer hikayeler yıllardır tekrarlanıyor. Suçlar, öncelikli olarak cinayet olmasa da Türk politikacılar ve sol görüşlü aktivistler tehdit ediliyor ve arabaları ve malları yakılıyor. Bu tür olayların tekrarlanmasına rağmen, polis, bu suçlardan dolayı kimseyi tutuklamadı. Berlin hükümeti, dün yerel mecliste tartışılan ve taraflar arasında görüş ayrılıklarına neden olan polis ihmalini belirlemek için soruşturma başlattı.



Laricani: İsrail'e yanıt vermek için hazırlıklarımız devam ediyor

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (sağda) ve Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi'nin geçen hafta genel yayın yönetmenleriyle yaptığı toplantıdan (İran Dışişleri Bakanlığı)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (sağda) ve Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi'nin geçen hafta genel yayın yönetmenleriyle yaptığı toplantıdan (İran Dışişleri Bakanlığı)
TT

Laricani: İsrail'e yanıt vermek için hazırlıklarımız devam ediyor

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (sağda) ve Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi'nin geçen hafta genel yayın yönetmenleriyle yaptığı toplantıdan (İran Dışişleri Bakanlığı)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (sağda) ve Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi'nin geçen hafta genel yayın yönetmenleriyle yaptığı toplantıdan (İran Dışişleri Bakanlığı)

İran Dini Lideri Ali Hamaney'in kıdemli danışmanlarından Ali Laricani dün yaptığı açıklamada, Tahran'ın misilleme tehditlerinin nispeten azalmasının ardından, İsrail'e yönelik üçüncü bir saldırı için hazırlıkların devam ettiğini doğruladı.

İsrail, Hasan Nasrallah ve diğer liderlerin İsrail saldırılarında öldürülmesine misilleme olarak İran'ın 1 Ekim'de düzenlediği füze saldırısına karşılık 26 Ekim'de İran'daki mevzilere saldırılar düzenlemişti.

Şarku’l Avsat’ın İran Devrim Muhafızları Ordusu'na (DMO) bağlı Tesnim haber ajansından aktardığına göre Laricani, “Askeri yetkililer, İsrail'e yanıt vermek için farklı seçenekler üzerinde çalışıyor. Bu seçenekler ulusal güvenlikle ilgili olduğu ve doğruluk ve gizlilik gerektirdiği için medyada yer almamalı” ifadelerini kullandı. Dini Lider Ali Hamaney'den Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'e ve Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri'ye yazılı bir mesaj taşıdığını açıklayan Laricani, mesajların ‘İran'ın direniş eksenine devam eden desteğini yansıttığını’ ve ‘olumlu yanıt’ aldığını söyledi.