Büyük savaştan küçük savaşa Putin

Büyük savaştan küçük savaşa Putin
TT

Büyük savaştan küçük savaşa Putin

Büyük savaştan küçük savaşa Putin

Savaşan taraflar savaşa giderken kendi zafer teorilerine odaklanırlar ve teorilerinin karşı tarafın teorisinden daha üstün olduğuna ve kaçınılmaz olarak kazanan taraf olacaklarına inanırlar. Aksi halde önceden kaybedilmiş bir savaşa neden girsin ki?
Bundan sonra ayrıntılar gereksiz hale gelir. Artık doğrusal düşünme devreye girer. İlk kurşun atıldıktan sonra savaşın gerçek fotoğrafı ortaya çıkar. Aynı şekilde dengelerin ve hesaplamaların isabetliliği ve yanlışlığı da ortaya çıkar.
Savaş sahasındaki değişkenlere veya başka bir ifadeyle savaş sahasının getirdiklerine çabuk adapte olabilen devam eder. Savaş, denildiği gibi, bataklıkta veya çöl kumunda koşmaya benzer. Hareket ettikçe daha çok batarsın. Çözüm her zaman ya koşmayı durdurmak ya da çukurun dışından bir cankurtaran ipinin gelmesini beklemektir. Çinli bir düşünür bu durum için ‘altın köprü’ çözümünü sunmuş. Altın köprü çözümü, savaşa karışanları batmaktan koruyarak oradan çıkarmayı hedefler.
Savaşın galibi yoktur. Ölüler ve yaralılar vardır. Herkes bir biçimde kaybedendir. Galip sahte-geçici zaferiyle gurur duyarken, kaybeden bir sonraki raunda hazırlanır.
İlk kurşunun atılmasından sonra savaşanların tüm teorileri çöker ve savaş alanındaki dinamikler tüm davranışları etkisi altına alır. Böylece savaşanlar, savaş kararı alma eyleminden tepki gösterme eylemine geçiş yapar. Bundan sonraki görevleri inisiyatif almak değil, savaşı yönetmekle sınırlıdır.
Savaşı oluşturan tüm değişkenleri hesaplayabilen, zayıf tarafın gönlüne ferahlık verebilen veya en güçlülerin egosunu tatmin edebilen etkili cevapların olduğu elmas değerinde bir formül şimdiye kadar bulunmuş değil. Ölçüt, savaş alanıdır. Savaş, narsist kişiliğe sahip birini savaş başlamadan önce cezbeden ve başarısız olduğunda onu azarlayan gerçek bir aynadır. Savaş tarihe bir giriştir. Bu tarihten, insan etkileşimlerindeki en kanlı deneyimin yapı taşlarını oluşturan stratejik fikirler ve teoriler türetilir.
Tüm askeri liderler, Hannibal ve Napolyon'un savaşlarını incelemez mi? Her ne kadar ikisi de elde ettikleri başarılara kıyasla taktik olarak birer dâhi ve stratejik olarak başarısız olsalar da. Kartaca, Hannibal'in birkaç taktik savaşta kazandığı zafere rağmen düştü. Aynı şekilde, Napolyon’un savaşları, o dönemki dünya düzeninde Fransa’yı geriletti. Fransa bugün hâlâ büyüklük kompleksinden muzdarip. Hannibal ve Napolyon’un başarısız olmalarının nedeni şuydu: “Hedefler ile bu hedeflere ayrılan imkanlar arasındaki dengesizlik.”

Putin savaşını tartıya koymak
- Putin, büyük hedefler belirlerken, bu hedefler için nispeten mütevazı araçlar tahsis etti.
- Mevcut dünya düzenindeki güç dağılımını idrak edemedi veya bu konuda yanlış bir hesap yaptı.
- Rus ordusunun performansında ciddi bir tökezleme beklemiyordu ve aynı şekilde Batı'nın Ukrayna'ya karşı savaşına tepki göstermesini hesap etmiyordu.
- Taktiksel olarak kazandı ama kimse stratejik bedelin ne olacağını bilmiyor. Bu bedel Rusya toprakları üzerinde mi olur? Dünya haritası üzerinde Rusya için hayal ettiği bir konum mu var? İktidara gelmesinden bu yana buna mı hazırlanıyordu?
- Savaş alanındaki dengeler, zaferin kendisinden yana olacağı teorisinin hakiki gerçekliğini yansıttığı için Putin, birinci aşamadan ikinci aşamaya geçerek, büyük askeri stratejide bir değişiklik ilan etti ve birinci aşamanın başarılı olduğunu iddia etti. Ancak gerçek tam tersini söylüyor. Kısacası, yeni stratejiyi, ordusunun şimdiye kadarki vasat performansının ortaya çıkardığı tabloyla eşleştirmek istedi.

- Putin, savaşında nereye doğru gidiyor?
- Başkan Putin, Ukrayna ve dünyaya karşı büyük savaştan göreceli bir başarı elde edebileceği Donbass bölgesindeki küçük savaşa geçiş yapıyor.
- Ukrayna'nın en önemli siyasi ağırlık merkezini oluşturması nedeniyle en büyük yatırımı yaptığı başkent Kiev’in çevresinden, Buça şehrindeki kriz dışında, tek bir kazanım elde etmeden çekildi.
- Ordusunu Donbass bölgesine saldırmak için hazırlıyor ve şu anki aşama en kötüsüne hazırlık aşaması.
- Başkan Putin, Donbass bölgesi coğrafi olarak Rusya ile bitişik olduğu için bölgeyi işgal edebileceğine inanıyor. Coğrafi bitişiklik durumu da lojistiği kolaylaştırıyor. Ancak lojistik meselesi, başkent Kiev çevresindeki başarısızlığının ana nedenlerinden biriydi.
- Putin, Mariupol şehrinin tamamen alınmasını bekliyor. Bu adım Putin’e, Donbass bölgesini doğudan ve batıdan Rus kıskacı arasına almasına yardımcı olacak.
- Fakat dikkat çekici olan şu ki, Rusya'nın Kiev çevresinden çekilmesi, Ukrayna ordusunun birçok Ukraynalı savaşçıyı kurtarıp doğuya göndermesine yardımcı olacak. Özellikle lojistik güzergâhın, Polonya ve Lviv kentinden kuzeyde başkente ve doğuda Donbass bölgesine uzanmasından dolayı bu geri çekilme, batı Ukrayna'nın doğuya açılmasına yol açtı.
- Ancak Başkan Putin’in sihirli denklemi şudur: “Bir kez kaybedersiniz ve tökezlersiniz, bu kabul edilebilir. Ancak bir kez daha tökezlemek, siyasi liderlik ve Rusya'nın küresel emelleri için bir felaket olur.”
Bu nedenle, bir sonraki aşama en şiddetli ve kanlı aşama olabilir.
*Bu analiz, Şarku’l Avsat için bir askeri analist tarafından yapıldı



ABD, Çin'e karşı deniz drone'u filosu kuruyor: Testler beklendiği gibi değil

ABD donanması, insansız deniz aracı filosuyla Asya-Pasifik'teki nüfuzunu artırmaya çalışıyor (Reuters)
ABD donanması, insansız deniz aracı filosuyla Asya-Pasifik'teki nüfuzunu artırmaya çalışıyor (Reuters)
TT

ABD, Çin'e karşı deniz drone'u filosu kuruyor: Testler beklendiği gibi değil

ABD donanması, insansız deniz aracı filosuyla Asya-Pasifik'teki nüfuzunu artırmaya çalışıyor (Reuters)
ABD donanması, insansız deniz aracı filosuyla Asya-Pasifik'teki nüfuzunu artırmaya çalışıyor (Reuters)

ABD donanması, Çin'e karşı insansız deniz aracı filosu kurmak istiyor ancak testlerde birçok sorun yaşandığı aktarılıyor.

Reuters'ın haberinde, Pentagon'un Ukrayna savaşında deniz drone'larının etkisini gördükten sonra Çin'in Tayvan Boğazı'ndaki muhtemel ilerleyişini engellemek için kendi filosunu kurmaya çalıştığı yazılıyor.

Pentagon, "Replicator" adını verdiği insansız deniz aracı filosu programını 2023'te başlatmıştı. 1 milyar dolar kaynak ayrılan proje kapsamında binlerce deniz ve hava drone'u üretilmesi hedefleniyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump'ın "Büyük, Güzel Yasa Tasarısı" kapsamında insansız deniz aracı üretimi için ek 5 milyar dolar kaynak sağlanmıştı.

Ancak Çin'e karşı caydırıcı güç olarak kullanılması planlanan filodaki drone'ların üretiminde yazılım sorunları ve kazalar yaşandığı aktarılıyor.

Kaliforniya açıklarında geçen ay yapılan testte, bir drone'un yazılım arızası nedeniyle aniden durduğu, başka bir insansız deniz aracının da buna çarpıp hasar gördüğü belirtiliyor. Olayın, rakip firmalar Saronic ve BlackSea Technologies tarafından üretilen cihazlarla yaşandığı ifade ediliyor.

Başka bir testte de drone'ların takibi için suya inen destek gemisinin kaptanı, gemiyi çeken insansız deniz aracının arızalanması üzerine suya düştü. Her iki olayın da yazılım ve kullanıcı hatasından kaynaklandığı bildiriliyor.

Reuters, ABD donanması, Saronic veya BlackSea Technologies'in yorum taleplerine yanıt vermediğini aktarıyor.

Ukrayna ordusunun deniz operasyonlarında kullandığı drone'ların tanesinin maliyeti yaklaşık 250 dolar. Hızlı hareket eden bu cihazlar gerektiğinde patlayıcılarla donatılıp saldırı için veya gözetleme amaçlı kullanılabiliyor.

ABD donanmasıysa bunu genişleterek insan komutlarına ihtiyaç duymadan görevleri tamamlayabilecek otonom bir filo kurmayı hedefliyor. Bunun çok daha maliyetli ve teknolojik açıdan zorlu olacağı belirtiliyor. Bir insansız deniz aracının maliyeti birkaç milyon dolara kadar çıkabiliyor.

ABD merkezli düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi'nden T.X. Hammes, donanmanın geleneksel karar ve uygulama mekanizmasının da süreci güçleştirdiğine dikkat çekiyor:

Büyük şeyler üretmeye, karar almak için yıllar harcamaya alışmış bir sistem sözkonusu. Ancak bir anda onlardan hızlı hareket etmelerini istiyorsunuz.

Independent Türkçe, Reuters, Marine Insight


Rusya'nın en yakın müttefikinden nükleer hamle

Lukaşenko, 1994'ten beri iktidarda (Reuters)
Lukaşenko, 1994'ten beri iktidarda (Reuters)
TT

Rusya'nın en yakın müttefikinden nükleer hamle

Lukaşenko, 1994'ten beri iktidarda (Reuters)
Lukaşenko, 1994'ten beri iktidarda (Reuters)

Belarus yönetimi, elindeki roketatarlarda nükleer başlık kullanmayı planlıyor.

Reuters'ın aktardığına göre Belarus, Polonez roketatar sistemlerini nükleer başlıklarla donatmak için araştırma başlattı.

Rusya'nın müttefiki Belarus'un kendi nükleer silahları yok ancak Moskova'nın kontrolündeki taktiksel nükleer füze başlıklarına ev sahipliği yapıyor.

Belarus Devlet Güvenlik Konseyi Başkanı Aleksander Volfoviç, Polonez füzelerinin nükleer başlıklarla donatılmasıyla "son teknoloji bir silah" tasarlanacağını söyledi.

Volfoviç, 2016'dan beri kullanılan Polonez füze sisteminin Çin'le ortaklaşa geliştirildiğini belirterek, silahın son modelinin menzilinin 200 kilometreden 300 kilometreye yükseltildiğini ifade etti.

Yetkili, Rus yapımı orta menzilli hipersonik füze Oreşnik'teki bazı teknolojilerin Polonez'e entegre edilmesi için araştırma yapıldığını da sözlerine ekledi.

Belarus Savunma Bakanı Viktar Hrenin, gelecek ay Rusya'yla yapılacak ortak askeri tatbikatta Oreşnik füzelerinin kullanılacağını bildirmişti. Kremlin güçleri, mevzubahis füzeleri Ukrayna'ya yönelik saldırılarda kullanıyor.

Belarus lideri Aleksandr Lukaşenko, dünkü açıklamasında son dönemde Ukrayna savaşı nedeniyle artan askeri tehditlere dikkat çekti:

Askeri tehditlerin dinamikleri ve Batılı komşularımızın askeri harcamalarındaki önemli artış, bizi Belarus, Rusya ve birliğimizin savunma kabiliyetlerine odaklanmak durumunda bırakıyor.

Diğer yandan İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, bu hafta Minsk'i ziyaret ederek Lukaşenko'yla görüşmüştü. Başta ABD olmak üzere Batılı ülkelerin yaptırımları altında zorlanan Tahran ve Minsk yönetimleri, ikili ilişkileri güçlendiren anlaşmalar imzalamıştı.

Pezeşkiyan'ın ziyareti, ABD ve İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine yönelik hazirandaki saldırılarından ötürü ertelenmişti. Toplantıda Lukaşenko, İran'ın nükleer altyapısına saldırıları "bölgesel ve uluslararası istikrarla güvenliğe ciddi bir tehdit" diye nitelemiş, Tahran'ın "barışçıl nükleer enerji geliştirme hakkını" savunduklarını söylemişti.

Independent Türkçe, Reuters, United24


IKBY'deki silahlı çatışmaların ardından muhalif siyasetçi Lahur Şeyh Cengi gözaltına alındı

TT

IKBY'deki silahlı çatışmaların ardından muhalif siyasetçi Lahur Şeyh Cengi gözaltına alındı

IKBY'deki silahlı çatışmaların ardından muhalif siyasetçi Lahur Şeyh Cengi gözaltına alındı

Bir güvenlik yetkilisinin AFP’ye verdiği bilgiye göre, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) güvenlik güçleri, özerk bölgedeki etkili Talabani ailesinin kuzeni olan muhalif siyasetçi Lahur Şeyh Cengi'yi, saatler süren silahlı çatışmaların ardından bu sabah erken saatlerde gözaltına aldı.

Cengi, bölgenin iki tarihi Kürt partisinden biri olan ve Süleymaniye şehrini domine eden Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (KYB) eski üst düzey yetkilisiydi. Ancak daha sonra kuzenleri Bafel ve Kubad Talabani ile aralarında anlaşmazlıklar çıktı.

dsfrgthy
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) doğusundaki Süleymaniye şehrinde, güvenlik güçlerinin 22 Ağustos 2025'te birkaç saat süren silahlı çatışmaların ardından muhalefet lideri Lahur Şeyh Cengi'yi gözaltına almasının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Konunun hassasiyeti nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen güvenlik yetkilisi, Cengi'nin ‘teslim olduğunu’ söyledi. Bu arada, IKBY'nin en büyük ikinci şehri Süleymaniye'de iki haftadan kısa bir süre içinde ikinci muhalefet lideri gözaltına alınırken, ‘kardeşleri Polad ve Aso’nun da gözaltına alındığı’ bildirildi.

Şarku’l Avsat’ın AFP muhabirinden aktardığına göre kardeşler, Süleymaniye'nin lüks bir mahallesinde sahip oldukları otelde saklanıyordu. Çatışmaların ardından bölgeden siyah duman bulutları yükseldiği görüldü.

Çatışmalarda üç kişi hayatını kaybetti

IKBY'nin Süleymaniye kentinde şafak sökmeden önce, saldırıyı başlatan güvenlik güçleri ile Cengi’yi koruyan onlarca silahlı savaşçı arasında çatışmalar çıktı ve bölgede silah sesleri duyuldu.

AFP'ye konuşan iki güvenlik yetkilisine göre, bu sabah meydana gelen silahlı çatışmalarda güvenlik güçlerinden üç kişi hayatını kaybetti, 19 kişi yaralandı ve muhalif politikacı Lahur Şeyh Cengi gözaltına alındı.

Kimliğinin açıklanmasını istemeyen Kürt güvenlik güçlerinden üst düzey bir yetkili AFP’ye yaptığı açıklamada, “Güvenlik güçlerinden üç kişi öldürüldü, 19 kişi de yaralandı” dedi. İkinci bir güvenlik yetkilisi de bu sayıyı doğruladı.

Süleymaniye Terörle Mücadele Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, üyelerinden birinin ‘aranan bir grup kişinin gözaltına alınması için verilen adli kararın uygulanması operasyonunda’ öldürüldüğü doğrulandı.

Süleymaniye Mahkemesi Sözcüsü Yargıç Salah Hasan AFP’ye verdiği demeçte, yargının dün Cengi ve bir dizi başka kişi hakkında ‘güvenliği ve istikrarı bozmak amacıyla bir örgüt kurmak suçlamasıyla’ gözaltı emri çıkardığını söyledi. Hasan, ‘suçlamalar kanıtlanırsa Cengi’nin en az yedi yıl hapis cezasına çarptırılabileceğini’ belirtti.

Cengi, kuzenleriyle yaşadığı anlaşmazlıklar nedeniyle 2021'den bu yana kademeli olarak iktidar ve güvenlik görevlerinden uzaklaştırıldı. O yıl KYB Genel Başkanı Bafel Talabani, zehirlenme girişiminin hedefi olduğunu belirterek, Cengi’nin güvenlik sektöründeki yakın arkadaşlarını suçladı.

thy

1975 doğumlu Cengi, Süleymaniye'de Terörle Mücadele Birimi'ni kurdu ve 10 yıldan fazla bir süre bu birimi yönettikten sonra, kendi internet sitesine göre, KYB'nin istihbarat teşkilatının başına geçti.

Kısa bir süre için KYB'nin liderliğini kuzeni Bafel ile paylaştı.

2024 yılında Halk Cephesi adında kendi partisini kurdu ve bu parti bugün IKBY Parlamentosu'ndaki 100 sandalyenin 2'sine sahip.

Bölge, kırk yıllık çatışmanın ardından nihayet göreceli bir istikrar yaşayan ülkede bir istikrar vahası olarak kendini gösterirken, aktivistler ve muhalif isimler yaygın yolsuzluğu, keyfi tutuklamaları, toplanma özgürlüğü ihlallerini ve basın özgürlüğüne yönelik saldırıları kınıyor.

Yeni Nesil Hareketi’nin lideri muhalif siyasetçi Şasuvar Abdulvahid, 12 Ağustos'ta Süleymaniye'deki evinde gözaltına alındı.