Almanya, Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle sığınak altyapısını güçlendiriyor

Sviller Ukrayna'daki bir metro istasyonunun içinde bekliyor (EPA)
Sviller Ukrayna'daki bir metro istasyonunun içinde bekliyor (EPA)
TT

Almanya, Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle sığınak altyapısını güçlendiriyor

Sviller Ukrayna'daki bir metro istasyonunun içinde bekliyor (EPA)
Sviller Ukrayna'daki bir metro istasyonunun içinde bekliyor (EPA)

Almanya, sığınak görevi gören binaların bodrum katlarının güçlendirilmesi ve savaş durumunda stoklarının artırılması için çalışmalara başladı.
Alman Şansölyesi Olaf Scholz, savunma harcamalarını artırmak için orduya 100 milyar euro (109 milyar dolar) pompalama sözü vermişti. Ukrayna'daki savaş, onlarca yıl sonra Almanya’da büyük bir politika değişikliğine yol açtı.

Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Welt am Sonntag gazetesine verdiği demeçte, hükümetin aynı zamanda toplu barınma sistemlerini modernize etmeyi ve sivil koruma harcamalarını artıracağını söyledi.
Faeser açıklamasında, “Şu anda Almanya'da 599 kamu sığınma evi var. Bu sistemlerin daha fazlasını güncelleyebilir miyiz ona bakıyoruz” dedi.

Almanya'nın yeraltı otoparkını, metro istasyonlarını ve bodrumları potansiyel sığınaklar olarak geliştirmek için yeni konseptler üzerinde çalıştığını ifade eden Faeser, hükümetin federal eyaletlere yeni sirenler takmaları için 88 milyon euro verdiğini kaydetti.

Bakan ayrıca ülkenin tıbbi ekipman, koruyucu giysiler, koruyucu maskeler veya ilaçlar da dahil olmak üzere çeşitli malzemelerle kriz stokları oluşturacağını söyledi.



Trump, kendisini eleştiren medyaya öfkesini kustu: “Gayri meşru” ve “yozlaşmış”

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

Trump, kendisini eleştiren medyaya öfkesini kustu: “Gayri meşru” ve “yozlaşmış”

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump dün, Beyaz Saray'a dönüşünden bu yana büyük ölçüde yeniden şekillenen Adalet Bakanlığı'nda yaptığı konuşmada, kendisini eleştiren medyaya ve siyasi muhaliflerine olan öfkesini dile getirdi.

Trump, seçim kampanyası boyunca kendisine yönelik uygulanan cezai tedbirleri, Adalet Bakanlığı'nın selefi Joe Biden döneminde kendisine karşı uyguladığı ve her zaman zulüm olarak nitelendirdiği uygulamalara benzetmişti.

Trump şunları söyledi: "Kampanyamı gözlediler ve birçok sahtekarlık ve dezenformasyon operasyonu başlattılar."

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre şöyle devam etti: "Yasayı geniş çapta ihlal ettiler, aileme, ekibime ve destekçilerime zulmettiler, Mar-a-Lago'daki evimi aradılar ve benim ABD başkanı olmamı engellemek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar."

Trump, 2021'de Beyaz Saray'dan ayrıldıktan sonra gizli belgeleri saklama suçlamasıyla kendisini hedef alan federal tedbirlere atıfta bulunuyordu.

Trump, kendisini eleştiren medyaya sert bir saldırı başlattı ve medyayı hakimlere "yasadışı bir şekilde" baskı uygulamakla suçladı.

ABD Başkanı, CNN, MSNBC ve belirtmediği gazetelerin "gerçekten yüzde 97,6'sı benim hakkımda kötü şeyler yazıyor, bu işin durması lazım. Yasa dışı olmalı" dedi.

Adalet Bakanlığı genel merkezinde savcılara ve kolluk kuvvetlerine hitaben yaptığı konuşmada Trump, bu medya kuruluşlarını "Demokrat Parti'nin siyasi kolları" olarak nitelendirdi. Bana göre bu gerçekten yozlaşmış ve yasa dışıdır. "Yaptığınız şey yasa dışı" ifadesini kullandı.

Bu medyanın "hâkimleri etkilediğini ve aslında kanunları değiştirdiğini, bu konunun meşru olamayacağını" söyleyen Trump, bunun yasal olduğunu düşünmüyorum. Bunu birbirleriyle mükemmel bir koordinasyon içinde yapıyorlar” dedi.

Trump, 2016'da ilk dönem başkanlığına seçilmesinden bu yana, kendisine karşı çıkan ABD medya kuruluşlarına sert eleştiriler yöneltmeyi, konuşmasının önemli bir parçası haline getirdi.

Anayasası basın özgürlüğünü güvence altına alan bir ülkenin başkanı için benzeri görülmemiş bir uygulamayla Trump, aynı fikirde olmadığı gazetecileri rutin olarak "halk düşmanı" olarak nitelendiriyor ve "yanıltıcı haberler" yayıyor.

Ocak ayında ikinci başkanlık döneminin başlamasından bu yana Trump, Associated Press (AP) gibi büyük medya kuruluşları üzerinde hızlı bir baskı kurarken, sağcı medya kuruluşlarının Beyaz Saray'ı daha rahat takip etmesini sağladı.