Suriye’nin El Bab şehrinde patlayıcı yüklü araçla saldırı

Halep kırsalında muhalif gruplar arasında patlak veren çatışmalar

5 Nisan’da Halep kırsalında iki muhalif grup çatıştı (EPA)
5 Nisan’da Halep kırsalında iki muhalif grup çatıştı (EPA)
TT

Suriye’nin El Bab şehrinde patlayıcı yüklü araçla saldırı

5 Nisan’da Halep kırsalında iki muhalif grup çatıştı (EPA)
5 Nisan’da Halep kırsalında iki muhalif grup çatıştı (EPA)

Suriyeli kaynaklar, Halep’in kuzeydoğu kırsalında Türkiye’nin desteklediği Suriyeli grupların kontrolü altındaki El Bab şehri girişinde patlayıcı yüklü bir aracın infilak etmesi sonucu çok sayıda kişinin yaralandığını bildirdi.
Suriye resmi haber ajansı SANA’nın yerel kaynaklara dayandırdığı haberine göre, El Bab şehir girişindeki kontrol noktalarından birinin yakınında bulunan bir aracın patlaması çok sayıda kişinin yaralanmasına ve maddi hasara yol açtı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise, Türkiye destekli grupların er-Rai kontrol noktası yakınında patlayıcı yüklü bir aracın infilak ettiğini ve bunun can kayıplarına yol açtığını öne sürdü.
Öte yandan SOHR, kimliği belirsiz silahlı kişilerin Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu’na bağlı Ceyşu’l Şarkiye birliğinden bir lidere Halep’in kuzeybatısındaki Afrin-Tranda yolunda suikast girişiminde bulunduğunu bildirdi.
SOHR, 7 Nisan’da Afrin kırsalının Bülbül nahiyesinde Feylak eş-Şam ve Hamza Tümeni arasında çatışmaların patlak vermesi nedeniyle biri kadın iki vatandaşın yaralandığını duyurdu.
SOHR’a göre, 5 Nisan’da ise Afrin kırsalındaki Şiran ilçesine bağlı Meydanki köyünde Feylak eş-Şam’a bağlı iki grup arasında iftardan hemen önce yaşanan şiddetli çatışmalar sonucunda grubun bazı üyeleri yaralandı.
Bölgedeki insanların korunması amacıyla, Suriye Milli Ordusu ve askeri polise olaya müdahale edip çatışmaları sona erdirmeleri için çağrıda bulunuldu.
Çatışmalarda sivillerin evlerinin yakınlarına havan topları düştü ve çatışan taraflar arasında yaralanmalar meydana geldi.
Diğer yandan, kaynaklara göre, Barış Pınarı bölgesindeki Rasulayn’ın kırsalındaki köylerde Cumartesi gece yarısı başlayıp Pazar gününe kadar süren çatışmalarda Bedir Şehitleri Tugayı’ndan 3 kişi, Haseke Şehitleri’nden ise 2 kişi yaralandı.
SOHR’a göre, Rasulayn ve kırsalındaki Suriye Milli Ordusu grupları arasında günlerdir devam eden anlaşmazlıkların bir uzantısı olarak çıkan çatışmalar bazı anlaşmazlıklar nedeniyle patlak verdi.
SOHR, Haseke ve Rakka kırsalında Suriye Milli Ordusu’na bağlı gruplar tarafından kontrol edilen alanlarda, geçtiğimiz günlerde çeşitli gruplar arasında Suriye Demokratik Güçleri (SDG) tarafından kontrol edilen bölgelere ve diğer ülkelere yapılan insan kaçakçılığı paylaşımı ve nüfuz mücadelesi bağlamında anlaşmazlıklar yaşandığını öne sürdü.
SOHR, Rasulayn kırsalındaki Tel Halaf köyünde, Hamza Tümeni ve Melikşah Tümeni arasında patlak veren çatışmaların da insan kaçakçılığı konusunda çıkan anlaşmazlıklar sonucu meydana geldiğini iddia etti.



Filistinliler yardım kuyruğunda katlediliyor: Kıyamet günü gibi

GHF'nin erzak noktalarında yaşanan saldırılar dünya gündeminden düşmüyor (AFP)
GHF'nin erzak noktalarında yaşanan saldırılar dünya gündeminden düşmüyor (AFP)
TT

Filistinliler yardım kuyruğunda katlediliyor: Kıyamet günü gibi

GHF'nin erzak noktalarında yaşanan saldırılar dünya gündeminden düşmüyor (AFP)
GHF'nin erzak noktalarında yaşanan saldırılar dünya gündeminden düşmüyor (AFP)

Gazze'deki sağlık çalışanları, ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın (GHF) erzak dağıtım noktalarında her gün Filistinlilerin öldürüldüğünü anlatıyor.

Han Yunus’taki Nasser Hastanesi’nden Dr. Muhammed Sakr, haftalardır yüzlerce kişinin acile getirildiğini belirterek şunları söylüyor: 

Görüntüler gerçekten şok edici, kıyamet gününün dehşetini andırıyor. Bazen yarım saat içinde 100 ila 150 arasında, ağır yaralanmalardan ölümlere kadar çeşitli vakalar geliyor. Bu yaralanma ve ölümlerin yaklaşık yüzde 95'i ‘Amerikan gıda dağıtım merkezleri’ olarak adlandırılan erzak noktalarından geliyor.

Gazze Sağlık Bakanlığı’nın paylaştığı verilere göre, GHF’nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs’tan 2 Temmuz’a kadar en az 640 kişi erzak dağıtım merkezlerine giderken öldürüldü. 4 bin 500’den fazla kişinin de yaralandığı aktarılıyor. 

Guardian’a konuşan doktor, GHF’nin yarattığı kaosun halihazırda çökmenin eşiğindeki sağlık sistemine daha fazla yük bindirdiğini belirtiyor: 

Zaten her yatakta bir hasta var ve bu ek vakalar bize inanılmaz bir yük getiriyor. Hastaları acil servisin zemininde tedavi etmek zorunda kalıyoruz. Yaralanmaların çoğu göğüs ve kafaya ateşli silahla yapılan saldırılarla oluşmuş. Bazı hastalar bacakları ve kolları ampute edilmiş halde geliyor.

Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nden yapılan açıklamada da doktorların büyük bir yük altında ve çok zor koşullarda çalıştığı ifade ediliyor. Özellikle yaralı sayısında ciddi artış olduğuna dikkat çekiliyor: 

Bir aydan biraz fazla bir sürede tedavi edilen hasta sayısı, önceki yıl boyunca meydana gelen tüm kazalarda tedavi edilen toplam hasta sayısını aştı. Yaralılar arasında bebekler, gençler, yaşlılar ve anneler var. Yaralıların çoğunu genç erkekler ve çocuklar oluşturuyor. Birçok kişi sadece aileleri için yiyecek veya yardım almaya çalıştıklarını söylüyor.

Komitenin Refah’taki hastanesinde çalışan sağlık görevlilerinden Haytam Hasan, günde 30 ya da 40 kişinin ameliyathaneye alındığını belirtiyor.

İsrail ordusu, 7 Ekim 2023’ten beri sürdürdüğü saldırılarda Gazze’deki 36 hastanenin neredeyse yarısını kullanılmaz hale getirdi. Kalan hastanelerse çok düşük kapasitede çalışıyor. Bunlara ek olarak Gazze Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre İsrail, savaşın başından bu yana en az 1580 doktoru ve sağlık görevlisini öldürdü.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki GHF'ye ait erzak dağıtım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. İsrail ordusuysa iddiaları reddederek kurallara uymayan kişilere "uyarı ateşi" açıldığını öne sürüyor.

Diğer yandan İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, pazartesi günü yaptığı açıklamada, orduya Gazze'nin güneyindeki Refah şehrinde "insani yardım kenti" kurulması talimatını verdiğini duyurmuştu. Gazze'deki tüm sivillerin kademeli olarak bu bölgeye toplanması, daha sonra da başka ülkelere sürülmesi hedefleniyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'yi "Ortadoğu'nun Rivierasına" çevirme planı da tepki çekmişti. Trump, Filistinlilerin çevre ülkelere yerleştirilmesiyle bölgenin kontrolünün ABD'ye geçmesini ve Gazze'nin turizm merkezine dönüştürülmesini önermişti. 

Reuters’ın görüştüğü Gazzeliler, ABD ve İsrail’in sürgün planını kabul etmeyeceklerini söylüyor. Filistinli Mansur Ebu Hayer, şu ifadeleri kullanıyor: 

Burası bizim toprağımız. Kime bırakacağız, nereye gideceğiz?

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Reuters