Stranger Things yaratıcıları 4. sezonun 'Game of Thrones sezonu' olacağını söyledi

Stranger Things'in 4. sezonu şimdiye kadarki en uzun sezon olacak

Fotoğraf: Netflix
Fotoğraf: Netflix
TT

Stranger Things yaratıcıları 4. sezonun 'Game of Thrones sezonu' olacağını söyledi

Fotoğraf: Netflix
Fotoğraf: Netflix

Stranger Things'in yaratıcıları, dizinin yakında çıkacak yeni sezonunun 'Game of Thrones sezonları' olacağını söyledi.
Netflix'in, dizinin yaratıcıları Matt ve Ross Duffer kardeşlerin dijital yayın deviyle birden fazla yıllık yeni bir TV ve film anlaşması imzaladığını duyurmasının ardından 4. sezonun prodüksiyonu 2020'nin ilk aylarında başlamıştı.
3. sezon, Byers ailesinin Hawkins'ten ayrılması ve Hopper için hikayenin Rusya'da devam edeceği imalarıyla sona ermiş, böylece ortaya dünyanın dört bir yanına dağılmış karakterlerle geniş bir olay örgüsü çıkmıştı.
Ayrıca 3. sezon, gösterilmeye başlandığı ilk 4 günde 40,7 milyon hanenin diziyi Netflix üzerinden izlemesiyle rekor da kırmıştı.
Deadline'a konuşan Matt Duffer bu hafta şunları söyledi:
"Bu kadar yere yayıldığı için bu sezona şaka olarak Game of Thrones sezonumuz diyoruz."
The Independent'ın haberine göre Matt, 4. sezonun 27 Mayıs ve 1 Temmuz 2022'de iki parça halinde gösterime gireceğini de doğruladı. Böylece bu, bir saatten uzun süren 9 bölümle dizinin şimdiye kadarki en uzun sezonu olacak.
Açıklamasını sürdürdü:
"Yapım aşamasının bu kadar uzun sürmesinin bir nedeni de bu. Bir nevi destansı bir niteliğe sahip."

Millie Bobby Brown, Stranger Things'te Eleven'ı canlandırıyor (Netflix)
Matt ana karakterlerin nerede olduğuna dair de güncelleme yaptı:
"Joyce ve Byers ailesi 3. sezonun sonunda ayrılmıştı, Kaliforniya'dalar. Her zaman ET-vari bir banliyö estetiği istemiştik, bunu sonunda bu yıl çölde elde edebildik. Üstüne, Hopper da Rusya'da ve elbette bir de Hawkins'te kalan grubumuz var. Yani hepsi birbirine bağlı ve iç içe geçmiş üç olay örgümüz var fakat çok farklı tonlardalar."
Stranger Things, 5. sezonuyla sona erecek. 1980'lerde geçen 4. sezon, dizinin yıldızı Winona Ryder'ın Beter Böcek'le (Beetlejuice) gerçek hayattaki göz kamaştırıcı yükselişine daha da yaklaşıyor. Stranger Things'teki gençlerin filmi görmek için sinemaya gideceğinden emin olabiliriz.
Matt Duffer, "Bu, yani Winona'nın dünyada süperstar olduğu an geçemeyeceğimiz bir eşik" dedi.
Duffer, "Dizi orada sona ermek zorunda, yoksa çocukların kafası anında patlar ya da öyle bir şey olur" ifadesini kullandı. 
Ross Duffer da şakayla karışık "Bu son sahne" diye ekledi.
Duffer, "Çocuklar Beter Böcek'i izlemeye gidiyor ve kafaları patlıyor" dedi.
Stranger Things'in 4. sezonu 27 Mayıs ve 1 Temmuz 2022'de iki parça halinde Netflix'te gösterilecek. İlk üç sezon dijital yayın platformunda şu anda izlenebiliyor.



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature