Lübnan İçişleri Bakanı: Körfez ülkelerine karşı maddi veya manevi verilmek istenen zararı önlemeye kararlıyız

Lübnan İçişleri Bakanı Bessam Mevlevi (Şarku’l Avsat)
Lübnan İçişleri Bakanı Bessam Mevlevi (Şarku’l Avsat)
TT

Lübnan İçişleri Bakanı: Körfez ülkelerine karşı maddi veya manevi verilmek istenen zararı önlemeye kararlıyız

Lübnan İçişleri Bakanı Bessam Mevlevi (Şarku’l Avsat)
Lübnan İçişleri Bakanı Bessam Mevlevi (Şarku’l Avsat)

Lübnan İçişleri Bakanı Bessam Mevlevi, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerine karşı maddi veya manevi bir zararı önleme yükümlülükleri olduğunu açıkladı.
Şarku’l Avsat’ın DPA’dan aktardığına göre Mevlevi, Suudi Arabistan’ın Beyrut Büyükelçisi Velid El Buhari ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından şunları söyledi:
“Suudi Arabistan ve KİK ülkelerine karşı verilecek herhangi bir maddi veya manevi bir zararı önlemeye kararlıyız. Suudi Arabistan’daki insanların güvenliğine yönelik bir saldırıyı kınama konusundaki politikamız oldukça açıktır. Lübnan halkının, Suudi Arabistan ve KİK ülkelerinin güvenliği ve geleceği için bir ayrım yapmadığını her zaman belirttim. İyilik Krallığı (Suudi Arabistan), Lübnan’a bir abinin kardeşine verebileceği her şeyi verdi. Yaptığımız şeyler inançlarımızdan kaynaklanıyor ve milletimize hizmet etmek için çalışmalar yapıyoruz. Lübnan devleti ve Arap ülkelerinin ilişkisinin istikrarına olan inancımız üzerine çalışıyoruz. Aramızda bulunan akrabalık ve kardeşlik ilişkilerini göz önünde bulundurarak adımlar atmaya devam edeceğiz.”
Mevlevi, Lübnan mallarının Suudi Arabistan’a satışının yasaklanmasına ilişkin bir soruya ise, “Güvenliği korumak dahil olmak üzere bütün meseleler ele alınacak. Bütün konular, Suudi Arabistan ve KİK ülkeleri veya Lübnan arasındaki ilişkiler, resmi çerçeveler içinde ele alınıyor bu konularda istekli olduğumuzu belirtmek isterim” yanıtını verdi.
Suudi Arabistan’ın Beyrut Büyükelçisi Velid El Buhari, Lübnan ve KİK ülkeleri arasında yaşanan gerginlikten sonra, beş aydan fazla bir sürenin ardından 8 Nisan’da Beyrut’taki elçilik binasında çalışmalarına yeniden başladı.



Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?
TT

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Colin P. Clarke

Lübnan ve Suriye’nin bazı bölgelerinde salı günü gerçekleştirilen eş zamanlı bir saldırıda, Lübnan’daki Hizbullah Hareketi tarafından kullanılan yüzlerce çağrı cihazı peş peşe patladı. Saldırıda en az 10 kişi öldü, binlerce kişi yaralandı.

Birçok kişi saldırının neden şimdi düzenlendiğini ve saldırının zamanlamasının daha geniş bir anlamı olup olmadığını merak ediyor.

İsrail, ABD'nin daha geniş çaplı bir operasyonun, bölgede topyekûn bir savaşa yol açabileceği yönündeki uyarılarına rağmen, Hizbullah’ın saldırılarını önlemenin savaştaki hedeflerinden biri olduğunu açıkladı. Çağrı cihazı saldırısı İsrail'in Lübnan'da Hizbullah'a karşı yürüteceği uzun vadeli bir askeri harekatın başlangıcı olabileceği gibi, İsrail ile İran'ın vekilleri arasında uzun süredir devam eden gölge savaşının son gizli operasyonu da olabilir. İsrail, saldırıyı fark edilmeden gerçekleştirilebileceği zaman aralığı sınırlı olduğu için de böyle bir saldırı düzenlemiş olabilir.

İsrail'in istihbarat servisi Mossad için bu saldırı, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırısında yaşanan başarısızlıklar nedeniyle ciddi şekilde zedelenen itibarını iyileştirme yolunda atılan sağlam bir adım olabilir. Saldırı aynı zamanda bir casus romanından fırlamış gibi görünüyor. Mossad'ın böylesine büyük ve dramatik bir operasyonu nasıl gerçekleştirebildiğine dair çok sayıda hipotez ortaya atıldı. Patlayıcıların çağrı cihazlarına üretim aşamasında mı yoksa tedarik süreci sırasında mı yerleştirilmiş olabileceğini henüz bilmiyoruz.

Hizbullah, İsrail'in siber saldırılarına karşı önlem amacıyla çağrı cihazları gibi eski iletişim araçlarını kullanıyordu. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın alternatif iletişim araçları kullanmaya çağırdığı Hizbullah üyeleri 7 Ekim saldırısının ardından cep telefonu kullanmaktan büyük ölçüde kaçındılar.

Bazı kişiler cihazlara sızan kötü amaçlı yazılımın pillerin aşırı ısınmasına ve sonunda patlamasına neden olduğunu düşünüyor. Oysa saldırı titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi. Saldırının anlık etkisi ne olursa olsun, ortaya çıkan tablo Hizbullah'ın paranoyasını arttıracak ve Mossad'ın gelecekte yapabileceklerine karşı daha fazla temkinli olmasına yol açacak. Hizbullah'ın bu saldırının ardından iç güvenlik aygıtında bir revizyona gidebilir, operasyonel güvenliğindeki boşlukları gözden geçirebilir ve üyelerinin yeteneklerini arttırmaya çalışabilir. Tüm bunlar aynı zamanda Hizbullah içinde kan dökülmesine yol açabilir ve içeride bir casus avı başlayabilir. Bu da İsrail istihbaratı için bir başka kazanç olacaktır.

Saldırı, titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’ye geçtiğimiz temmuz ayı sonlarında Tahran'da düzenlenen suikastta olduğu gibi çağrı cihazı saldırısının arkasındaki nedenlerden biri de Mossad'ın prestijini yeniden kazanma konusundaki kararlılığıydı. İsrail istihbaratı 7 Ekim 2023 saldırısından önce her şeye gücünün yetebileceği yönünde güçlü bir imaja sahipti. Mossad efsaneleri, Steven Spielberg yönettiği Münih ve Netflix yapımı Kaos gibi popüler casusluk filmleriyle ekranlara taşınmıştı.

İsrail'in hedef odaklı suikastlarında, geçtiğimiz ocak ayında Beyrut'ta Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcı Salih el-Aruri, temmuz ayı sonlarında yine Beyrut'ta Hizbullah’ın üst düzey komutanlarından Fuad Şükür ve Şükür’den kısa bir süre sonra da İsmail Heniyye öldürüldü.

dfv fdev
Patlayan çağrı cihazlarından birinden geri kalanlar Beyrut'ta sergilendi, 18 Eylül (AFP)

İsrail'in gizli operasyonlarının Mossad'ın imajını iyileştirmenin yanı sıra daha pratik bir etkisi de var. Saldırı büyük olasılıkla Hizbullah'ın komuta ve kontrol merkezini yok etti. Bu da öngörülebilir gelecekte Hizbullah için büyük iletişim sorunlarına yol açacak. Dahası, salı günü gerçekleşen saldırıda yüzlerce Hizbullah üyesi yaralandı. Bazılarının parmaklarının ya da ellerinin koptuğu ya da geçici de olsa sahadan uzaklaşmalarına neden olan başka yaralanmalar gibi fiziksel bozukluklara sebep olduğu şüphesiz.

Yemen'deki Husiler, Irak ve Suriye'deki milisler ve İran'ın diğer vekilleri daha fazla önlem almaya başlayacaktır. Bu durum söz konusu grupların birbirleriyle iletişim kurma şekillerinde değişikliklere yol açarak koordinasyon düzeylerini doğrudan etkileyebilir ve saldırı düzenleme kabiliyetlerini engelleyebilir.