Husilere bin 230 ihlal suçlaması

Yemen’in birçok cephesinde Husilere karşı mücadele sürüyor.(AFP)
Yemen’in birçok cephesinde Husilere karşı mücadele sürüyor.(AFP)
TT

Husilere bin 230 ihlal suçlaması

Yemen’in birçok cephesinde Husilere karşı mücadele sürüyor.(AFP)
Yemen’in birçok cephesinde Husilere karşı mücadele sürüyor.(AFP)

Birleşmiş Milletler Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg, önceki gün Sana’yı ziyaret etti. Husi milislerinin liderleriyle ‘iki aylık ateşkesi’ uygulanması ve grubun kalıcı barış müzakerelerinekatılması yönünde çalışmalar yürüttü. Yemen ordusu da milisleri, nisan ayının ikinci gününden bu yana çeşitli cephelerde bin 230 ateşkes ihlalinde bulunmakla suçladı.
Grundberg, Husilerin silahlarını Yemen’in yeni blgelerine yayma çabası ışığında kırılgan ateşkesin çökeceğine dair endişe sürerken, geçen eylülde göreve gelmesinden bu yana ilk kez Sana'yı geçtiğimiz pazartesi günü ziyaret etti.
Milisler, akaryakıt gemilerindeki kısıtlamaların kaldırılması ve Sana'a Uluslararası Havalimanı'nın açılması şartının yerine getirilmemesi nedeniyle Grundberg’in Sana’ya gelişine karşı çıktı.  
Husi medyasına göre BM Temsilcisi Sana'daki temaslarına, meşru olarak tanınmayan Husi hükümetinin dışişleri bakanı Hişam Şeref ve Husilerin Esir İşleri Ulusal Komitesi Başkanı Abdulkadir el-Murtaza ile görüşerek başladı. Grundberg, mevcut ateşkesten yararlanarak milis liderlerini kalıcı barış müzakerelerine çekmeyi amaçlarken grup, barış için imkansıza yakın koşullarını yeniden öne sürdü.
Dışişleri Bakanı Hişam Şeref, Hudeyde Limanı ve Sana Uluslararası Havalimanı'ndaki kısıtlamaların tamamen kaldırılmasına ve milisler tarafından kontrol edilen bölgelerdeki çalışanlara maaş ödenmesine bağlılığını yeniledi. Bunlar, grubun savaşı uzatma ve İran silahlarını sevk etme girişimi kapsamında meşruiyet ileri sürdüğü koşullardan sadece bazıları.
Diğer yandan Yemen Ordu Sözcüsü Tuğgeneral Abduh Mecli dün düzenlediği basın toplantısında, sahadaki gelişmeleri ve BM ateşkes milislerinin üst üste on birinci gününde işledikleri ihlallere ilişkin açıklamada bulundu. Husilerin Marib, Taiz, El-Cevf, Hacca, Ed-Dali ve Saada vilayetlerindeki tüm cephelerde bin 230 ihlale imza attığına dikkat çeken Mecli açıklamasında, Ulusal Ordu güçlerinin BM ateşkesine ve siyasi ve askeri liderliğin direktiflerine bağlı olduğunu vurguladı.
Husi milislerinin sürekli şiddeti artırma ve ateşkesi ihlal etme adımlarına sevam ettiğini belirten Mecli son milislerin son 11 gün içinde sadece Marib’deki cephelerde 226 ateşkes ihlali yaptığının tespit edildiğini söyledi.
Mecli'nin ifadesine göre Husi milisleri, ‘ordu mevzilerini topçu atışları, orta ve farklı kalibrelerdeki silahlar, patlayıcı yüklü insansız hava araçları ve keskin nişancılar ile hedef almak’ gibi çeşitli ihlallere imza attılar. Tuğgeneral Mecli ayrıca Husi milislerini Marib'in güney cephelerine takviye göndermeye devam etmekle de suçladı.
Marib Valiliği'nin eteklerinde bulunan sivil yerleşimler tank, zırhlı araçlar ve iki Katyuşa füzesi ile hedef alındı. Bölgede  lüm veya yaralanma meydana gelmezken yerleşim yerleri ağır hasar gördü.
Yemen Ordusu Sözcüsü, kuvvetlerin Marib'in güneyindeki El-Feliha, El-Ayraf ve Ümmü Riş bölgelerindeki tüm Husi saldırılarınıgeri püskürttüklerini bildirdi. Sözcü ordunun, El-Muhaddara, Sirvah ve Ragvan’daki kuzeybatı cephelerindeki Husileri bozuna uğrattığını vurguladı.
Mecli, Taiz Valiliği'nde ordu güçlerinin doğu, batı ve kuzeybatı cephelerinde 342 ateşkes ihlali yapan Husi milislerinin de takip edildiği bilgisini verdi. Hava savunma kampı civarındaki yerleşim bölgelerine, eski havalimanı kampına ve Berpaşa bölgesine havan ve top mermilerinin ateşlendiğini, Taiz'de, doğu ve batı cephelerinde sızma ve saldırılar gerçekleştiğini, ayrıca ağır topçu ve orta kalibre silahlarla ateş açıldığını söyledi. Husiilerin bölgelere keskin nişancı konuşlandırdığını ve askeri takviyesi gönderdiğini bildirdi.
Mecli, ordu güçlerinin Husilerin cephelerdeki eylemlerini, hareketlerini, ihlallerini ve takviyelerini takip ettiklerini belirttiği açıklamasında aynı zamanda Yemen ordusunun düşman ateşineyanıt verdiğini ve Taiz şehrinin doğusundaki saldırıları püskürttüğünü kaydetti.
Hacca vilayetinde Husi milislerinin 305 ateşkes ihlali yaptığını söyleyen Yemen Ordusu Sözcüsü sz konusu ihlallerin ‘ordu mevzilerini topçu ve orta silahlarla hedef almak, muharebe ekipmanlarını ön saflara ynlendirmek ve sızma girişimlerinde bulunmak’ şeklinde gerçekleştiğini dile getirdi.
Mecli, Hudeyde vilayetine ilişkin de açıklamalarda bulundu. Milislerin Hays bölgesinde 156 ateşkes ihlali gerçekleştirdiğini ve ilçenin doğusundaki köyleri 14,5m ve 12,7m makineli tüfek ve havan toplarıyla hedef aldıklarını bildirdi. Ayrıca ordunun mevzilerinin de patlayıcı insansız hava araçları ile hedef alındığını kaydetti. Yemen Ordu Sözcüsü, milislerin El-Cevf Valiliği'ndeki el-Kazamil ve er-Reyyam cephelerinde 100 ateşkes ihlali gerçekleştirdiğini bildirdi.
Milislerin Huşyan ve Dehada bölgelerinde hendekler kazmaya, mayın döşemeye ve muharebe ekipmanlarını mevzilerine sevk etmeye devam ettiğini belirten Sözcü, Husilerin ordu güçlerini El-Kazamil ve Reyyan cephesinde orta ve hafif silahlarla hedef aldığı bilgisini paylaştı.  
Mecli ayrıca Husi milislerini Ed-Dali Valiliği'nin Meris ve Betar cephelerinde 61 ateşkes ihlali yapmakla suçladı. Darbeci milislerin eylemleri arasında mevzilerini silahlar ile güçlendirmek ve çeşitli kalibre ve silahlarla ordu mevzilerini hedeflemek olarak gerçekleştirdiğini kaydetti.
Yemen Ordu Sözcüsü Mecli ayrıca milislerin Saada Valiliği'nde 40 ateşkes ihlali gerçekleştirdiğini, Taiz ve Marib illerindeki yoğun nüfusa sahip bölgelerdeki yerinden edilenleti sistematik ve kasıtlı bir şekilde hedef aldığını belirtti. Bölgedeki sivilleri ve sivil yerleşimleri hedef alarak gerilimi sürekli bir şekilde artırdığıı vurguladı.



‘Hayalet kamp’... Batı Şeria'da on binlerce kişi İsrail operasyonları nedeniyle yerinden edildi

Tulkerim Mülteci Kampı (DPA)
Tulkerim Mülteci Kampı (DPA)
TT

‘Hayalet kamp’... Batı Şeria'da on binlerce kişi İsrail operasyonları nedeniyle yerinden edildi

Tulkerim Mülteci Kampı (DPA)
Tulkerim Mülteci Kampı (DPA)

İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeria'da büyüdüğü Tulkerim Mülteci Kampı’ndaki evleri yıkmaya başladığında Malik Lütfi, sahip olduğu birkaç dakika içinde ailesinin eşyalarından ne alacağını düşünürken kafası karışmıştı.

Altı çocuk babası 51 yaşındaki Lütfi, yakınlardaki Tulkerim kentinde küçük bir oda kiraladı. Ancak kuşatma altındaki kampta elektronik ev aletleri tamirhanesine erişimi olmadığı için kirayı ödeyecek geliri yok ve ailesinin geleceği konusunda endişeli.

asdfrgt
Tulkerim Mülteci Kampı’nda bir Filistinlinin üzerini arayan İsrail askeri (DPA)

Lütfi şunları söyledi: “Bizi 27 Ocak 2024'te yerlerimizden ettiler. Bizi evlerimizden çıkardılar ve geri gelmememizi söylediler. Bu yüzden altı aydır Tulkerim Mülteci Kampı’na dönmedik. Kendi başımıza oradan ayrıldık, çoğu insan yanına hiçbir şey almadı.”

Lütfi, durumu kendisinden daha kötü olan, aşırı kalabalık okullarda ya da tarım arazilerinde yaşamak zorunda kalan çok sayıda aile tanıdığını söyledi.

Lütfi, “Hükümetten ve insanların masraflarının karşılanması için yardım sözü veren hayırseverlerden yardım bekliyoruz” dedi.

cdfrgt
İsrail askerlerinin kestiği yolun kenarında bekleyen Tulkerim Mülteci Kampı sakinleri (DPA)

İşgal Edilmiş Topraklarda İnsan Hakları için İsrail Bilgi Merkezi (B'Tselem), İsrail operasyonlarının Batı Şeria'da Lütfi gibi on binlerce Filistinliyi evlerinden etmeye zorladığını bildirdi.

Bağımsız bir merkez olan B'Tselem, Tulkerim, Nur Şems ve Cenin mülteci kamplarında yaşayan yaklaşık 40 bin kişinin bu yıl askeri operasyonlar nedeniyle yerlerinden edildiğini belirtti.

İsrail, Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkerim ve Cenin kentleri de dahil olmak üzere Filistinli militanların faaliyetlerine karşı harekete geçtiğini söylüyor.

Bir İsrail ordu sözcüsü dün yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu, kuvvetlerin bölgede serbestçe hareket etmesine ve engellenmeden hareket etmesine izin vermek için binaların yıkılmasını gerektiriyor.”

dfvghy
Tulkerim Mülteci Kampı’ndaki İsrail askerleri (DPA)

Açıklamada, “Bu yapıları yıkma kararı operasyonel gerekliliğe dayanmaktadır ve alternatif seçenekler değerlendirildikten sonra alınmıştır” denildi.

İsrail'in yıkımları yaygın uluslararası eleştirilere neden oldu ve Filistinliler arasında İsrail'in 1967 savaşında ele geçirdiği Batı Şeria'yı resmen ilhak etmek için organize bir çaba içinde olduğuna dair korkuların arttığı bir döneme denk geldi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre görgü tanıkları, bu hafta buldozerlerin bina enkazları arasında ilerlediğini ve yeni yolların moloz ve beton bloklarla dolduğunu ifade etti. Bölge sakinleri kamyonların üzerine sandalye, battaniye ve mutfak aletleri gibi eşyalarını yığdı.

swdert
Tulkerim Mülteci Kampı’nda bir Filistinlinin kimliğini kontrol eden İsrail askeri (DPA)

Tulkerim Valisi Abdullah Kemyil, yıkımların son haftalarda arttığını, yakındaki Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında 106 ev ve 104 diğer yapının yıkıldığını açıkladı.

Kemyil, “Tulkerim Mülteci Kampı'nda yaşananlar İsrail'in siyasi kararıyla işlenen bir suçtur ve bunun güvenlikle hiçbir ilgisi yoktur” dedi.

Kemyil sözlerine şöyle devam etti: “Operasyon devam ediyor, altyapının yıkımı sürüyor. Kampta hiçbir şey bırakmadılar. Tulkerim Mülteci Kampı, çeşitli yerlerinde sadece keskin nişancıların bulunduğu bir ‘hayalet kamp’ haline geldi.”

İsrail'in Batı Şeria'nın kuzeyinde ocak ayında başlattığı operasyon, 20 yıl önceki İkinci İntifada’dan bu yana gerçekleştirilen en büyük operasyonlardan biri.

Operasyonda insansız hava araçları (İHA) ve helikopterler tarafından desteklenen birkaç ordu tümeninin yanı sıra on yıllardır ilk kez ağır savaş tankları da kullanılıyor.

ABD ve Katar'ın Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlama çabaları yoğunlaşırken, bazı uluslararası yetkililer ve insan hakları örgütleri de Batı Şeria'daki çalkantılı durumdan duydukları endişeyi dile getirdiler.

B'Tselem İletişim Direktörü Shai Barnes, “İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik mevcut saldırısında geliştirdiği taktik ve savaş doktrinlerini Batı Şeria'nın kuzeyinde de uygulamaya başladı. Bu, evlerin ve sivil altyapının kasıtlı ve yaygın bir şekilde tahrip edilmesini ve sivillerin ordunun savaş bölgesi olarak belirlediği alanlardan zorla göç ettirilmesini içeriyor” ifadelerini kullandı.

Hükümet içindeki ve dışındaki İsrailli aşırılık yanlıları, Filistinlilerin başkenti Doğu Kudüs olan ve Gazze Şeridi'ni de içine alacak bağımsız bir devlet kurmak istedikleri Batı Şeria'nın ilhak edilmesi için defalarca çağrıda bulundu.

İsrailli bakanlar Batı Şeria operasyonunun militan gruplarla mücadele dışında bir amacı olduğunu reddediyor. İsrail ordusu yaptığı açıklamada, uluslararası hukuka uyduğunu ve militanları hedef aldığını ifade etti.

Vali Abdullah Kemyil, yerinden edilmenin zaten ekonomik olarak zor durumda olan bir toplum üzerinde baskı yarattığını söyledi. Binlerce kişi camilere, okullara ve aileleriyle birlikte tıkış tıkış yaşadıkları evlere sığındı.

Altı ay sonra ilk kez geri dönen Lütfi, evlerdeki yıkımın boyutunun kendisini şok ettiğini söyledi.

Lütfi, “Çoğu insan gitti ve geri dönüp evlerine baktığınızda yıkılmış olduklarını görüyorsunuz. Yıkım çok büyük; geniş caddeler, altyapı, elektrik, internet… Eğer yeniden inşa etmek istiyorsanız, bu uzun zaman alacak” şeklinde konuştu.