Sudan’da Beşir rejiminin liderleri serbest bırakıldı

Muhalefet lideri Taha Osman cezaevine sevk edilirken İhvan lideri Enes Öner ise serbest bırakıldı.

Hartum’un merkezi birçok kez protestolara sahne oldu. (Reuters)
Hartum’un merkezi birçok kez protestolara sahne oldu. (Reuters)
TT

Sudan’da Beşir rejiminin liderleri serbest bırakıldı

Hartum’un merkezi birçok kez protestolara sahne oldu. (Reuters)
Hartum’un merkezi birçok kez protestolara sahne oldu. (Reuters)

Sudanlı yetkililer, Direniş Komiteleri’nin birçok liderine karşı geniş çaplı bir tutuklama operasyonu yürütüyor. Sudan Meslek Odaları Birliği’nin önde gelen lideri Taha Osman Hartum’un güneyindeki bir hapishaneye sevk edilirken Müslüman Kardeşler (İhvan) lideri Enes Ömer’in yanı sıra Ulusal Kongre Partisi’nin bir dizi lideri ve emekli asker idam cezası ile yargılandıkları suçlamalardan beraat edilmelerinin ardından serbest bırakıldı.
Sudan’daki bir mahkeme dün, ülkedeki Müslüman Kardeşler’in siyasi kolu olan Ulusal Kongre Partisi lideri emekli Tümgeneral Enes Ömer ve bazı İhvan liderlerini serbest bıraktı. Anayasal düzeni bozmak ve güç kullanarak otoriteye karşı gelmekle suçlanan söz konusu kişiler idamla yargılanıyordu. Aynı mahkeme ayrıca ordu ve istihbarat teşkilatının çeşitli kademelerinde görev yapmış olan altı emekli subay ile diğer bazı sanıklara, mahkumiyet gerektirecek deliller bulunmadığı gerekçesiyle beraat kararı verdi.
Diğer yandan kendilerini ‘acil durum avukatları’ olarak adlandıran avukatlar, güvenlik güçlerinin ‘devrimcilerin’ evlerine baskın düzenleyerek ailelerinin korknasına neden olduğunu ve ağır silahlı kuvvetler aracılığıyla mahallelerde ateş açarak gaz bombası atılmasının ardından gözaltına alındıklarını duyurdu.
Güvenlik güçleri Hartum’un güneyindeki el-Ezheri’de Raşid Abbaş’ın evine baskın düzenledi. Raşid’i bulamayan güvenlik güçleri kendisini teslim olmaya zorlamak amacıyla kuzenini rehin aldı. Söz konusu baskın, yetkililerin protesto gösterilerinden sonra çok sayıda protestocuyu tutukladığı operasyon kapsamında geldi. Avukatlarının açıklamasına göre protestocuların aileleri, yakınlarının kaybolduğunu ve nerede tutulduklarını bilmediklerini aktardı. Bu operasyonla birlikte son birkaç gün içinde gözaltına alınanların sayısı sadece Hartum'un el-Diyum semtinden 10’a yükseldi.
Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG) ittifakı dün, askeri yetkililerin Sudan Meslek Odaları Birliği ve Yetkilendirmeyi Kaldırma Komitesi lideri Taha Osman’ı Hartum’un güneyindeki Soba hapishanesine sevk ettiğini duyurdu. ÖDBG’ye göre Taha Osman İshak böylece Direniş Komiteleri, siyasi partiler, sendika ve meslek kuruluşlarının üyelerine uygulanan bir dizi keyfi tutuklama kampanyasındaki yerini aldı.
Ekim darbesi öncesinde orduyla birlikte iktidarı paylaşan ÖDBG, İshak’ın bir polis koruması altında, ‘son derece kötü sağlık koşullarında’ yaklaşık bir buçuk ay geçirdiğini söyledi. Sağ ayağından yaralanan İshak’a gerekli tedavinin sağlanmadığı, yemek verilmediği ve uzun süre ziyaretlerin engellendiği belirtildi. İshak’ın uzun süreli göz altına alınmasını ‘yasal hakların heder edilmesi’ olarak değerlendiren ÖDBG, “Soba Hapishanesi’ndeki kötü koşullara ilişkin belgelenmiş raporlar doğrultusunda Taha İshak ve diğer siyasi tutukluların sağlık durumlarıyla ilgili ciddi endişelerini dile getirdi.
ÖDBG aurıca Direniş Komiteleri üyesi Musab el-Şerif’in tek başına hücrede tutulduğu Kober Hapishanesi’ndeki kötü sağlık koşullarının ciddiyetine dikkat çekti.  Aynı şekilde Şerif’i savunmak üzere çalışan kurula göre sağlık durumu daha da kötüleşti. ÖDBG Direniş Komiteleri’nden, siyasi partilerden, sendika ve meslek kuruluşlardan olan tüm siyasi tutuklulara yönelik dayanışmasını yineledi ve güvenlik, sağlık ve yasal haklarından mahrum bırakılmalarının sonuçlarından yönetimi sorumlu tuttu.
Geçiş hükümetinin önde gelen liderleri, herhangi bir soruşturmaya tabi tutulmadan, aylardır gözaltına alınıyor. Söz konusu kişilerin önde gelenleri arasında Egemenlik Konseyi Üyesi Muhammed el-Faki Süleyman, Eski Kabine İşleri Bakanı Halid Ömer Yusuf, 30 Haziran 1989 Rejimini Tasfiye Komitesi üyesi Vecdi Salih, Federal Birlik Partisi Yönetim Ofisi Başkanı Babiker Faysal ve komitenin diğer üyeleri yer alıyor.
Sudan aylardır ordu komutanının ekim ayında gerçekleştirdiği hamleye meydan okumak için Direniş Komiteleri tarafından düzenlenen kitlesel protesto ve gösterilere tanık oluyor. Muhalefet, ordu komutanının aldığı kararları, sivil hükümete karşı askeri darbe olarak değerlendiriyor. Zira söz konusu kararlar gereğince Bakanlar Kurulu feshedildi, olağanüstü hal (OHAL) ilan edildi ve geçiş dönemine yönelik anayasal belgenin hükümlerinin çoğu askıya alındı.



İsrail, Lübnan'da 100 füze rampası ve Hizbullah ait bir kışlanın hedef alındığını açıkladı

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

İsrail, Lübnan'da 100 füze rampası ve Hizbullah ait bir kışlanın hedef alındığını açıkladı

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)

Lübnanlı güvenlik kaynakları Reuters'a yaptıkları açıklamada İsrail'in bugün (Perşembe) Lübnan'ın güneyinde çok sayıda saldırı düzenlediğini, savaşın başladığı Ekim ayından bu yana düzenlenen en ağır saldırılar olduğunu söyledi.

İsrail Ordu Radyosu, hava kuvvetlerinin hava saldırıları sırasında güney Lübnan'da 100'den fazla roketatarı hedef aldığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Alman haber ajansı DPA'dan aktardığına göre Hizbullah Perşembe akşamı yaptığı üç ayrı açıklamada İsrail'in güney köylerine yönelik saldırılarına karşılık olarak savaşçılarının İsrail'e ait Ya'ra kışlasını roket silahlarıyla, İsrail'e ait Adamit ve Leman kışlalarını da Katyuşa roketleriyle hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah ayrıca savaşçılarının İsrail'in “Metulla” mevzisini “Falak” füzeleriyle hedef aldığını duyurdu.

Lübnan'ın güneyindeki sınır bölgeleri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne savaş ilan etmesi ve Hizbullah'ın Gazze Şeridi sakinlerini desteklediğini açıklamasının ardından 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında ateş teatisine sahne oluyor.