Ebu Gayt, Mescid-i Aksa’da artan gerginliğe karşı uyarıda bulundu

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt (AP)
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt (AP)
TT

Ebu Gayt, Mescid-i Aksa’da artan gerginliğe karşı uyarıda bulundu

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt (AP)
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt (AP)

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, Mescid-i Aksa’daki gerginliği artırmaya karşı uyarıda bulunarak, Filistin halkına karşı tehlikeli bir saldırı gerçekleştiren İsrail işgal güçlerinin mübarek Ramazan ayında Mescid-i Aksa'da ibadet yapma hakkını ihlal ettiğini bildirdi.
Yetkili bir kaynak Ahmet Gayt’ın açıklamasını aktararak, İsrail’in sabah saatlerinden bu yana  ibadet edenlere yönelik saldırılarının, Mescid-i Aksa'yı mekânsal ve zamansal olarak bölmek amacıyla İsrail'in ihlal ve provokasyonları dizisinin devamını temsil ettiğini bildirdi.
Açıklamada, Filistinlilerin ibadet etmeleri engellenirken, yerleşimci çetelerin ve aşırılık yanlılarının sürekli saldırılarına müsamaha gösterildiği belirterek bu durumum olayları ciddi bir şekilde alevlendirdiği kaydedildi. Ebu Gayt’ın açıklamasında, Mescid-i Aksa'yı Yahudileştirme girişimlerine ve buradaki statükoyu uluslararası hukuku ihlal ederek istikrarsızlaştırma çabalarına karşı duran Kudüs ve Filistinlilerle olan dayanışmaya vurgu yapıldı. Uluslararası toplumu işgal hükümetinin bu sorumsuz davranışlarına karşı adım atmaya çağıran Gayt, ibadet hakkının uluslararası hukuk tarafından güvence altına alındığını, İsrail'in saldırı ve tutuklamalarının Filistinlilerin haklarını kullanmalarına engel olamayacağını, Mescid-i Aksa'nın Arap ve İslami kimliğini ortadan kaldıramayacağını söyledi.
Diğer yandan El-Ezher Üniversitesi, İsrail'in savunmasız Filistinlilere yönelik tekrarlanan saldırılarına değinerek küresel sessizliğin devam ettiğini ve Mescid-i Aksa'ya yapılan baskının mübarek bölgenin maneviyatının ihlal edilmesine izin verilmesinin yanı sıra çifte standart politikalarının apaçık bir uygulaması olduğunu vurguladı. Ezher tarafından dün akşam yapılan açıklamada, İsrail'in Ramazan ayı boyunca Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Filistin şehirlerinde terörle mücadele bayrağı altında masum Filistinlileri öldürmesinin uluslararası toplumun ve insanlığın alnında kara bir leke olduğunu kaydedildi.



Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

TT

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Almanya'nın Tel Aviv Büyükelçisi Steffen Seibert, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukayı kırmaya çalışırken Akdeniz'de İsrail askerleri tarafından alkonulan aktivistlerin İsrail'e götürüldüğünü bildirdi.

Seibert X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Tüm yolcular donanma tarafından İsrail'e nakledildi ve donanma bize hepsinin güvende olduğunu teyit etti. İsrailli yetkililer, aktivistlerden ülkeyi terk etmelerini istedi. Bir Alman vatandaşı için konsolosluk yardımı teklif ettik” ifadelerini kullandı.

Madleen, günler süren yolculuğun ardından gece saatlerinde, varış noktası olan Gazze Şeridi'ne ulaşmadan kısa bir süre önce İsrail güçleri tarafından durduruldu.

Özgürlük Filosu Koalisyonu, uzun süredir İsrail ablukası altında olan Gazze Şeridi’ne yardım ulaştırmayı amaçlıyordu.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Madleen'in durdurulmasının, 2007 yılından bu yana Gazze Şeridi'ne uygulanan ve izinsiz gemilerin girişini engelleyen deniz ablukasına dayandığını belirtti.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından geminin durdurulmasının ardından yapılan açıklamada, “Madleen gemisindeki on iki aktivistin ve diğer tüm Filistinli tutukluların derhal serbest bırakılmasını, acımasız işgale ve ablukaya son verilmesini ve Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırılması için tüm sınır kapılarının derhal açılmasını talep ediyoruz” denildi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun yardım gemisi Madleen'in ‘güvenli bir şekilde İsrail kıyılarına doğru yol aldığını’ bildirdi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın X platformundaki hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Yolcuların kendi ülkelerine dönmeleri bekleniyor” ifadesi yer aldı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu yaptığı açıklamada, Madleen'in uluslararası sularda ‘İsrail ordusu tarafından saldırıya uğradığını ve engellendiğini’ belirtti.

Açıklamada, “Gemiye yasadışı bir şekilde çıkıldı, silahsız sivillerden oluşan mürettebatı kaçırıldı ve bebek maması, gıda ve tıbbi malzemeler de dahil olmak üzere hayat kurtarıcı temel yardım malzemelerine el konuldu” denildi.

Özgürlük Filosu Koalisyonu Koordinatörü Huveyda Araf, İsrail'in gemide bulunanları gözaltına almak için yasal yetkisi olmadığını söyledi.

Araf, “Gemideki gönüllüler İsrail'in yargı yetkisi altında değildir, yardım sağladıkları ya da yasadışı ablukayı kırdıkları için suçlanamazlar… Keyfi ve hukuksuz gözaltlarına derhal son verilmelidir” ifadelerini kullandı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Hiçbir şey bizi caydıramaz. Tekrar yelken açacağız. Kuşatma sona erene ve Filistin özgürleşene kadar durmayacağız. Bu el koyma uluslararası hukuku açıkça ihlal ediyor ve Gazze Şeridi'ne engelsiz insani erişim gerektiren Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) bağlayıcı kararlarına meydan okuyor.”

Aktivistler, İsrail'in Gazze Şeridi’ne engelsiz insani erişim sağlaması gerektiğini vurguluyor.

Ancak İsrail Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi açıklarındaki bölgenin 2007'den bu yana uygulanan deniz ablukası kapsamında izinsiz gemilere kapalı olduğunu ve Madleen'in bu nedenle durdurulduğunu belirtti.

Aktivistlerin İsrail kıyılarına ne zaman ulaşacakları ve ne zaman ülkelerine geri gönderilecekleri ise belirsizliğini koruyor.