Mısır ve Rusya nükleer yakıt satın alma sözleşmelerinin uygulanmasını görüştü

Kahire, ikinci nükleer araştırma reaktörünü 2030 yılına kadar işletmek istiyor

Rusya’dan nükleer projeyi takip etmek üzere Mısır’a gelen bir heyet (Mısır Nükleer Santraller Kurumu/NPPA)
Rusya’dan nükleer projeyi takip etmek üzere Mısır’a gelen bir heyet (Mısır Nükleer Santraller Kurumu/NPPA)
TT

Mısır ve Rusya nükleer yakıt satın alma sözleşmelerinin uygulanmasını görüştü

Rusya’dan nükleer projeyi takip etmek üzere Mısır’a gelen bir heyet (Mısır Nükleer Santraller Kurumu/NPPA)
Rusya’dan nükleer projeyi takip etmek üzere Mısır’a gelen bir heyet (Mısır Nükleer Santraller Kurumu/NPPA)

Mısır ve Rusya'dan yetkililer, Mısır’daki ikinci nükleer araştırma reaktörünün (ETRR-2) 2030 yılına kadar işletilmesi için ihtiyaç duyulan nükleer yakıtın satın alım sözleşmelerinin uygulanmasını ele aldılar.
Rusya Devlet Nükleer Enerji Kurumu’na (ROSATOM) ait TVEL Akaryakıt Şirketi ve Novosibirsk Nükleer Yakıt Kimyasal Konsantratörleri Fabrikası yetkililerinden oluşan bir heyet, iki ülke arasında 2017 yılında imzalanan ve ROSATOM’un nükleer yakıt tedarik etmeyi taahhüt ettiği sözleşmeler çerçevesinde Mısır’daki nükleer projeyi desteklemek amacıyla Kahire’ye geldi.
Mısır Atom Enerjisi Kurumu (EAEA) tarafından dün yapılan açıklamaya göre, EAEA Başkanı Dr. Amr el-Hac, Rusya’dan gelen heyet ile ETRR-2 için yeni bir nükleer yakıt bileşenleri paketi, alüminyum alaşımları ve alüminyum tozundan yapılmış bazı ürünlerin tedariki için EAEA ile imzalanan sözleşmelerin uygulanmasını görüştü.
EAEA’nın açıklamasına göre Dr. Hac ziyaretin EAEA ve ROSATOM arasındaki yapıcı iş birliğinin yanı sıra 2017 yılında imzalanan ve ROSATOM’un ETRR-2’yi 2030 yılına kadar işletilmesi için gereken nükleer yakıtı sağlamayı taahhüt ettiği sözleşmeler çerçevesinde gerçekleştiğini söyledi. Dr. Hac, EAEA’nın nükleer enerjinin barışçıl kullanımı alanlarında nitelikli insan kadrosuna, gerekli laboratuarlara ve çeşitli araştırma faaliyetlerinin yanı sıra radyoaktif izotoplar üreten ve Mısır iç pazarını da kapsayan ETRR-2 için nükleer yakıt üretimindeki uzmanlığına sahip olduğunu vurguladı.
ETRR-2, Kahire’nin 60 kilometre kuzeydoğusundaki İnşas köyündeki Nükleer Araştırma Merkezi'nde bulunuyor ve parçacık fiziği araştırmalarında, madde araştırmalarında ve ayrıca radyoaktif izotopların üretiminde kullanılıyor.
Novosibirsk Nükleer Yakıt Kimyasal Konsantratörleri Fabrikası, Rusya'da ve yurtdışında nükleer santraller ve araştırma reaktörleri için yakıt üreten dünyanın önde gelen nükleer yakıt üreticilerinden biridir. ROSATOM'un yakıt şirketi TVEL'in iştiraki olan fabrika, Rusya'daki nükleer santraller için tek nükleer yakıt tedarikçisidir. Fabrika aynı zamanda, dünyanın dört bir yanında 30 araştırma reaktörünün yanı sıra elektrik üreten 78 reaktöre yakıt sağlamaktadır.
ROSATOM ayrıca Mısır'ın ed-Daba şehrindeki (başkent Kahire'nin 130 kilometre kuzeybatısında) ilk nükleer santralin açılışını yapma çalışmalarını sürdürüyor. Söz konusu nükleer santralde her biri bin 200 megawattlık toplam 4 bin 800 megawatt kapasiteli 4 nükleer reaktörden oluşuyor.
Mısır’ı ziyaret eden Rus heyette yer alan ROSATOM’un Operasyonel Yönetimi Birinci Genel Müdür Yardımcısı Alexander Lokshin, birinci ve ikinci birimlerinin hafriyatının hazır olup olmadığını, temel inşaat ve kurulum tesislerini ve beton karıştırma tesislerini yerinde görmek üzere ed-Daba Nükleer Santrali şantiyesini ziyaret etti.
EAEA’dan yapılan açıklamada, ed-Daba Nükleer Santrali’nin birinci biriminin hafriyatının temel seviyesine ulaşıldığı ve yakında başlayacak olan nükleer santralin binaları için beton hazırlama çalışmalarına hazır olduğu belirtildi. Tüm bunlar ilk adımın atılması için birer ön koşulu temsil ediyor. Açıklamaya göre ayrıca, sahadaki hazırlık çalışmaları devam ederken altyapı tesislerinin inşaatı ile büyük ve ağır ekipmanların alınacağı bir rıhtımın inşaatı da sürüyor.



Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
TT

Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), üretim ve ihracatı artıran Çin'in yeni bir "ticaret savaşı" başlattığını yazıyor. 

Analizde, Çin'in zayıflayan ekonomisini canlandırmak için "fabrikalara steroid bastığı" ve yabancı ülkelerdeki işletmeleri sıkıştırarak yeni bir küresel ticaret savaşı başlattığı savunuluyor. 

Avrupa Birliği, Çin'de üretilen elektrikli otomobillere sağlanan sübvansiyonlar nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında, ülkeden ithal edilen elektrikli araçlara yüzde 38,1'e varan ilave vergi uygulama kararını temmuzda yürürlüğe koymuştu. 

ABD de Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillerin yanı sıra alüminyum ve güneş panellerine ek vergi uygulama kararı almıştı. 

WSJ, Pekin'in stratejisinin yalnızca Batı ülkelerini değil, Türkiye ve Pakistan'ı da tedbir almaya ittiğini hatırlatıyor. Türkiye, Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillere uygulanan ek vergileri yüzde 40'a yükseltmişti. 

Analizde, Çin'in "üretime yatırımı artırarak ekonomiyi canlandırıp, uluslararası alanda fazla tepki çekmeden endüstriyel direncini artırmayı hedeflediği" yorumu yapılıyor.

Haberde, Pekin yönetimine danışmanlık yapan bazı kişilerin, ülkenin üretim ve inşaat sektörüne yatırımından ziyade iç tüketimi öncelendirmesi gerektiğini söylediği aktarılıyor. 

Bunun yerinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in "Eskiyi yıkmadan önce yeniyi kurun" anlayışıyla hareket ederek sübvansiyonlu üretime yatırımların artırılması talimatını verdiği bildiriliyor.

Şi'nin bu politikayı izlemesinin iki nedeni olduğuna dikkat çekiliyor. Analize göre bunlardan ilki, Çin'in ABD ve diğer Batılı ülkelerin ağır yaptırımları karşısında ülke ekonomisini ayakta tutabilecek endüstriyel tedarik zinciri oluşturulmasıyla ilgili. İkinci sebepse Pekin'in "savurganlık" diye nitelediği ABD tarzı tüketime kökten itiraz etmesi.

Diğer yandan analizde, Şi'nin bu stratejisinin Pekin'in kapasite fazlasını azaltmaya çalıştığı eski politikalarına kıyasla bir değişime işaret ettiğine dikkat çekiliyor. 

2015'te Şi'nin, Çin Komünist Partisi'nin eski Merkezi Mali ve Ekonomik İşler Komisyonu Direktörü Liu He'ye, özel sektördeki birçok küçük çelik fabrikasını ve diğer işletmeleri kapatma talimatı verdiği hatırlatılıyor. 

Ancak Çin'in "ABD ve AB'ye ek vergi hamlelerini gerekçelendirme fırsatı vermek istemediği" için üretim fazlasını düşürmeye yönelik bu tür politikaları etkili şekilde uygulamadığı savunuluyor.

Pekin Üniversitesi'nden finans uzmanı Michael Pettis, Çin'in halihazırda küresel üretimin üçte birine sahip olduğuna dikkat çekerek, böyle bir durumda üretimi tekrar iki katına çıkararak yabancı ülkelerin üretimdeki payını azaltmayı istediğini savunuyor ve ekliyor: 

Dünyanın geri kalanı bunun tam tersini istiyor. Kimse buna uyum sağlayamaz.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, BBC