İran nükleer anlaşmaya ulaşılamayacağı görüşünde

ABD’nin tavrı sertleşmeye devam ediyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price. (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price. (Reuters)
TT

İran nükleer anlaşmaya ulaşılamayacağı görüşünde

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price. (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price. (Reuters)

ABD, 2015 nükleer anlaşmasının yeniden yürürlüğe girmesi için Tahran tarafından yapılan talebini kabul etmedi.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Tahran, nükleer müzakerelerde anlaşmaya varılmasının ancak ‘oldukça uzak bir zamanda’ gerçekleşebileceğini ve Washington’ın anlaşmayı geciktirdiğini bildirdi.
Viyana’da yaklaşık 1 yıl önce başlayan müzakerelerde taraflar halen bir sonuca varamadı. Müzakereler hakkında yapılan olumlu açıklamaların ardından Tahran ve Washington arasında fikir ayrılıkları ortaya çıktı.
Müzakerelere İran, Fransa, Almanya, Rusya, İngiltere ve Çin’den üst düzey temsilcilerin yanı sıra Avrupa Birliği’nin aracılığı ile ABD katılıyor.
Avrupa Birliği Dış İlişkiler Servisi Genel Sekreter Yardımcısı ve Siyasi Direktörü Enrique Mora, anlaşmazlıkların çözülmesi için taraflar arasında iletişim kuruyor.
Washington, 2018 yılında anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmiş ve İran’a yeniden yaptırım uygulamaya başlamıştı. İran ise aşamalı olarak anlaşmadaki yükümlülüklerini yerine getirmeyi bırakmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price duruma ilişkin şu açıklamada bulundu:
“İran, nükleer anlaşmada yaptırımların kaldırılmasını istiyorsa nükleer anlaşmanın da dahil olduğu endişelerimize yanıt vermeli. Bu konuları iyi niyetli bir şekilde, iş birliği içerisinde müzakere etmeliler.”
Tahran, nükleer anlaşmada fikir birliğine varılması için ABD’nin Devrim Muhafızları’nı ‘yabancı terör örgütleri’ listesinden çıkarılmasını istiyor.
Price ise konuya  ilişkin “Tahran, birçok konudaki fikrimizi biliyor” dedi. Ayrıca ABD’nin nükleer anlaşma konusunda tüm senaryolara hazır olduğunu vurguladı.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatibzade’nin açıklaması ise şöyle oldu:
“İran ve ABD arasında birden fazla çözülmesi gereken konu var. Mora’nın geçtiğimiz haftalarda bizi ziyaret etmesinden önce ve sonra Washington’a ilettiği mesajlar, bu sorunların çözüme kavuşacağını göstermiyor.”
Hatibzade ayrıca ABD’nin İran’ı taleplerine uygun bir yanıt vermediği için yaşanan gecikmelerden de sorumlu olduğunu söyledi.
Müzakerelerde İran’ın nükleer faaliyetlerinde yükümlülüklerini yeniden yerine getirmesi, Tahran’a  yönelik yaptırımların kaldırılmasını ve ABD’nin anlaşmaya geri dönmesi amaçlanıyor.



Arakçi: Ulusal onur meselesi olduğu için zenginleşmekten vazgeçmeyeceğiz

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Brezilya'daki BRICS zirvesinde, (Arşiv- AP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Brezilya'daki BRICS zirvesinde, (Arşiv- AP)
TT

Arakçi: Ulusal onur meselesi olduğu için zenginleşmekten vazgeçmeyeceğiz

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Brezilya'daki BRICS zirvesinde, (Arşiv- AP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Brezilya'daki BRICS zirvesinde, (Arşiv- AP)

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Tahran'ın, son İsrail-İran savaşında Washington'un nükleer tesislerini bombalamasıyla ağır hasar görmesine rağmen uranyum zenginleştirme programından vazgeçmeyeceğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Fox News'ten aktardığına göre Arakçi, “Program, hasar çok büyük ve ağır olduğu için durduruldu. Ancak zenginleştirmeyi bırakmayacağımız açık, çünkü bu bilim adamlarımızın bir başarısı. Ve şimdi, daha da önemlisi, bu bir ulusal onur meselesi” ifadelerini kullandı.

Arakçi, ABD ve İsrail'in saldırıları sonrasında nükleer tesislerde meydana gelen hasarın çok ciddi olduğunu ve kapsamlı bir değerlendirme yapıldığını söyledi. “Tesislerimiz ciddi şekilde hasar gördü. Atom Enerjisi Örgütü hasarın boyutunu değerlendiriyor. Ancak bildiğim kadarıyla hasar çok ciddi” dedi.

Savaştan önce Tahran ve Washington, Umman'ın arabuluculuğunda beş tur nükleer müzakere gerçekleştirdi, ancak İran'ın uranyum zenginleştirme konusunda izin verilen sınır konusunda anlaşmaya varamadılar. İsrail ve ABD, İran'ın hızla nükleer silah üretmesine olanak sağlayacak düzeyde zenginleştirmeye çok yakın olduğunu söylerken, Tahran zenginleştirme programının sadece sivil amaçlı olduğunu savunuyor.