BM Yemen Temsilcisi Grundberg ateşkes sağlamak için Aden’de

Husiler, çeşitli cephelerde gerginliği arttırmakla suçlanıyor

Yemen Dışişleri Bakanı, geçen pazar günü Sana’dan geri döndükten sonra BM’nin Yemen Özel Temsilcisi ile görüşmede bulundu (SABA)
Yemen Dışişleri Bakanı, geçen pazar günü Sana’dan geri döndükten sonra BM’nin Yemen Özel Temsilcisi ile görüşmede bulundu (SABA)
TT

BM Yemen Temsilcisi Grundberg ateşkes sağlamak için Aden’de

Yemen Dışişleri Bakanı, geçen pazar günü Sana’dan geri döndükten sonra BM’nin Yemen Özel Temsilcisi ile görüşmede bulundu (SABA)
Yemen Dışişleri Bakanı, geçen pazar günü Sana’dan geri döndükten sonra BM’nin Yemen Özel Temsilcisi ile görüşmede bulundu (SABA)

Yemen’de Husilerin ateşkesi bozan ihlalleri ortasında Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg, kalıcı bir ateşkese dönüşmesini umduğu iki aylık ateşkesi geliştirme çabalarının bir parçası olarak 18 Nisan’da geçici başkent Aden’e ulaştı.
BM Temsilcisi’nin Yemen hükümetinin liderleri ve Cumhurbaşkanlığı Liderlik Konseyi üyeleri de dahil olmak üzere etkin taraflarla görüşmesi beklenirken, Riyad’da Cumhurbaşkanlığı Liderlik Konseyi Başkanı Reşad el-Uleymi ve Dışişleri Bakanı Avad bin Mubarek ile araya geldi.
BM Özel Temsilcisi’nin Twitter’daki resmi hesabından yapılan açıklamaya göre Uleymi ile yapılan görüşmede ‘ateşkes anlaşmasının uygulanması’ ele alındı. Ayrıca müzakere yoluyla siyasi bir çözüme ulaşmak için ateşkes sağlamanın önemine dikkat çekildi.
Kaynaklara göre Özel Temsilci ile Dışişleri Bakanı Avad bin Mubarek arasındaki görüşmede ise Yemen arenasındaki genel gelişmeler, çeşitli yollarla ateşkesi sürdürmenin yolları ve özellikle de kuşatma altındaki Taiz şehrinin yollarının açılması meseleleri görüşüldü.
SABA Haber Ajansı’na göre Avad bin Mubarek, ateşkesin önceliklerinden biri olarak Taiz şehrine uzanan yolların ve koridorların açılması gerektiğine dikkati çekerken, bunun yedi yıldır kuşatma altında olan milyonlarca vatandaşı rahatlatmak için insani bir talep olduğunu vurguladı.
Bakan, Husi milislerin ateşkes ihlallerinin tehlikeleri ve hükümetin ‘barış için bir umut penceresi olarak’ ateşkes sağlama arzusu hakkında konuşurken, Husilerin ateşkesi istismar etmesinin engellenmesi gerektiğini vurguladı.
Bakan, hükümetin Hudeyde limanlarına akaryakıt gemileri göndermedeki rolüne ve kabul eden ülkelerdeki ilgili makamlarla koordineli olarak Sana Havalimanı’na (ve havalimanından) uçuşlar gerçekleştirme çabalarına değindi. Avad bin Mubarek ayrıca, Yemenlilerin kanlarının akmasını durdurmak, acılarına son vermek ve güvenlik ve istikrar özlemlerini gerçekleştirmek için Cumhurbaşkanlığı Liderlik Konseyi Başkanı ve üyeleri tarafından diplomatik çabalarla temsil edilen siyasi liderliğin kararlılığına dikkati çekti.
BM Temsilcisinin Riyad’daki hareketleri ve Aden’e gidişi, hükümetin ve parlamentonun geri dönüşü ve Cumhurbaşkanlığı Liderlik Konseyi’nin bazı liderlerinin geçici başkent Aden’e yönelmesinden bir gün sonra geldi. Meclis oturumunun hazırlıkları tüm hızıyla devam ederken, milletvekillerinin anayasa yemini etmesi ve hükümete güven vermesi bekleniyor.
Grundberg, çabalarının 2 Nisan’dan bu yana yürürlükte olan kırılgan ateşkese dayalı kalıcı barış istişarelerini başlatmak için bir çerçeve üzerinde uzlaşı sağlanarak, bir atılımla sonuçlanmasını umuyor.
Taraflarca üzerinde mutabık kalınan BM ateşkesi, karada, havada ve denizde saldırgan eylemlerin durdurulmasını sağlarken, Hudeyde’ye 18 yakıt gemisinin girişine ve Sana Havalimanı’na ve buradan Kahire ve Amman’a haftada iki ticari uçuşun gerçekleşmesine izin veriyor. Aynı şekilde Sözcü Muhammed Abdusselam Falita’nın Twitter üzerinden yaptığı açıklamaya göre Husi milislerin ‘ateşkesin ihlali’ olarak nitelendirdiği uçuşları gerçekleştirmek için Mısır’ın başkenti Kahire ve Ürdün’ün başkenti Amman ile düzenlemeler hala devam ediyor.
Yemen sokaklarındaki siyasi ve hükümet liderlerinin Aden’e dönüşü konusunda iyimserlik yaşanırken, bu durumun hizmetler, güvenlik, çalışan maaşları ve kurumsal reform dosyalarını ele almaya başlama olasılığı açısından olumlu bir gelişme olması bekleniyor. Gözlemciler ise özellikle günlük onlarca ihlal raporları ortasında Husi milislerin ateşkese karşı çıkmasından endişe ediyor.
Öyle ki Yemen ordusuna bağlı askeri medya, milislerin savaşın tüm cephelerinde ateşkesi ihlal etmeye devam ettiğini bildirdi. 16 Nisan Cumartesi günü Ulusal Ordu güçleri, Husi milislerin 87 ihlal gerçekleştirdiğini tespit etti.
Yemen Silahlı Kuvvetleri Medya Merkezi’nin haberine göre Taiz ekseni cephelerinde 29, Taiz’in batısındaki el-Barah ekseninde ve Hudeyde’nin güneyindeki Hays’ta 24, Marib’in güney ve kuzeybatı cephelerinde 12, Hacca’nın batısındaki Harad ve Beni Hasan cephelerinde 18 ve el-Cevf’in doğu cephelerinde 4 ihlal gerçekleşti.
Rapor, ihlallerin silahlı kuvvetler tarafından engellenen Husi silahlı gruplarına sızmaya yönelik iki girişimi kapsadığını, ilk girişimin Marib’in güneyindeki el-Ayraf’ta bulunan askeri bölgelere, ikinci girişimin ise doğu cephesindeki Taiz’de bulunan askeri bölgelere yönelik olduğunu belirtti. Rapora göre Husi milisler, Hacca vilayetinin batısındaki Harad cephesinde ordu güçlerinin mevzilerine yönelik tekrarlı keskin nişancı operasyonları gerçekleştirdi.
Yemen ordusu, Husi milisleri çoğu cepheye keşif uçağı fırlatmakla suçlarken, bazı saha raporları ise Husi milislerin, yürürlüğe girmesinden bu yana ateşkese yönelik yaklaşık 2 bin ihlal gerçekleştirdiğini gösteriyor.
Bu ihlallere rağmen BM ve Özel Temsilci Grundberg, anlaşmanın geri kalan hükümlerini uygulamaya, özellikle Husi kontrolündeki ve Yemen hükümeti kontrolündeki bölgeler arasındaki geçişleri açmaya ve şehirdeki kuşatmayı kaldırmaya çalışırken ateşkesi hala kararlı olarak nitelendiriyor.



Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

TT

Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

Sudan'ın batısındaki Kuzey Darfur'da bulunan Tavile kasabası, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki son çatışmaların ardından el-Faşir şehri, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından bombardımandan kaçan binlerce yerinden edilmiş insanın akın etmesiyle savaş mağdurları için yeni bir kampa dönüştü.

Yerinden edilmiş kişilerin işleriyle ilgilenen yerel bir gönüllü kuruluş olan Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi'ne göre Tavile bölgesi, yerinden edilmiş kişilerin açıkta, son derece kötü koşullarda, yiyecek, içme suyu ve hatta battaniye olmadan kalabalık bir şekilde bulunmaları nedeniyle ciddi bir baskı altında.

Şarku’l Avsat’a konuşan Komite Sözcüsü Âdem Rical şu ifadeleri kullandı: “Şu anda acil müdahalelere ihtiyaç duyulması nedeniyle bölgede olağanüstü hâl ilan etme sürecindeyiz. En büyük zorluk, temel hizmetlerin ve yaşam için gerekli malzemelerin eksikliği ve binlerce kişi şu anda açıkta olduğu için çadır gibi barınma malzemelerinin sağlanmasıdır. El-Faşir ile Zemzem ve Ebu Faruk kamplarını bu zor koşullarda terk edebilen siviller, sadece giydikleri kıyafetlerle, bazıları hayvanların çektiği ilkel arabalarla ve her şeye muhtaç bir şekilde, kendilerine yardım etmek için sınırlı bir yerel gönüllü müdahalenin ortasında kaldılar.”

Yerinden edilmeye giden yolda yaşanan trajediler

Rical, yerinden edilmiş kişilerin, yerlerinden edilmelerine giden yolda acı ve korkunç koşullar yaşadıklarını ve ‘HDK’ye bağlı bazı silahlı adamlar tarafından çeşitli ihlallere, cinayetlere ve hırsızlıklara maruz kaldıklarını’ bildirdiklerini söyledi. Rical, “İfadelerinde bize aşırı açlık ve susuzluk nedeniyle çok sayıda ölüm yaşandığını ve bazı çocukların yerinden edilme yolculuğu sırasında ebeveynlerini kaybettiğini anlattılar” dedi.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi’nin verilerine göre Tavile, nisan ayı başında el-Faşir ve çevresindeki kamplarda yeniden başlayan şiddetli çatışmalardan bu yana 281 binden fazla yerinden edilmiş kişiyi kabul etti. Bölgede yaşayanlarla birlikte toplam sayı bir milyondan fazla kişiye ulaştı.

Tavile, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'in yaklaşık 65 kilometre batısında yer alıyor. El-Faşir ülkenin batısında Sudan ordusu tarafından kontrol edilen son büyük şehir ve bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatılmıştı.

Komite Sözcüsü Âdem Rical, “Tavile’de güvenlik durumu istikrarlı, ancak insani ihtiyaçlar yerel halkın, ulusal insani yardım kuruluşlarının ve buradaki yetkililerin kapasitesinin ötesinde” dedi.

Rical, yerel toplum liderlerinin yerinden edilenlere yardım sağlamak için girişimler başlattığını, ancak sayılarının çok fazla olması ve giderek artması nedeniyle ihtiyaçları yeterince karşılayamadıklarını söyledi.

frgtyu
HDK'nin 15 Nisan'da Kuzey Darfur'daki yerinden edilmiş kişiler için kurulan Zemzem Kampı’na düzenlediği saldırının ardından binlerce kişi bölgeden ayrılmak zorunda kaldı. (Reuters)

Rical, Tavile'nin el-Faşir ve çevresindeki kamplardan yerinden edilmiş insanları kabul eden bir nokta haline geldiğini ve önemli bir kısmının Cebel Marra'daki Fanga, Golo ve Nertiti'deki diğer komşu bölgelere kaçmaya devam ettiğini söyledi. Yerel halk ve ulusal kuruluşların yanı sıra gönüllü acil servisler, yerinden edilenlere yardım etmek için mısır unu, bakliyat, içme suyu ve battaniye sağlıyor. Ancak bu yardım, el-Faşir ile Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından çok sayıda kişinin ihtiyaçlarını karşılama konusunda sınırlı kalıyor.

El-Faşir acı çekiyor

Şarku’l Avsat'a konuşan çeşitli kaynaklara göre, Zemzem Kampı sakinlerinin yaklaşık yüzde 70'i, yüzlerce sivilin öldürülmesi ve yaralanmasıyla sonuçlanan HDK'nin son saldırısının ardından Tavile bölgesine ve eyaletteki diğer bölgelere göç etti. Kaynaklar, el-Faşir'de, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarında kalanların gıda, içme suyu ve ilaç sıkıntısı nedeniyle çok kötü insani koşullarla karşı karşıya olduklarını söyledi. Aynı kaynaklar, Sudan ordusu ve müttefik silahlı mücadele hareketlerinin ortak gücünün, el-Faşir'den ayrılmalarını engellemek için ailelerin önüne engeller koymaya devam ettiğini, askeri operasyonların ve karşılıklı topçu atışlarının artmasına ve şehir üzerindeki uzun süreli kuşatma nedeniyle yiyecek ve içme suyu elde etmenin zorluğuna rağmen onları tehdit altında kalmaya zorladığını belirtti.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi bu hafta başında, Sudan ordusunun askeri istihbaratının Ebu Şuk Kampı’ndaki onlarca gönüllü lider ve aktivisti HDK ile iş birliği yaptıkları suçlamasıyla tutukladığını açıkladı.

Şarku’l Avsat tarafından elde edilen bilgilere göre Çad ile olan Adre Sınır Kapısı, Tavile'de yeni yerinden edilmiş insanlara insani yardım ulaştırılması için açıldı. Çeşitli kaynaklara göre, son birkaç gün içinde gıda maddeleri, ilaçlar ve barınma malzemeleri yüklü birçok tır bölgeye geldi, ancak çok sayıda yerinden edilmiş insan nedeniyle bu yardımlar yetersiz kalıyor.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi, Tavile bölgesinde acil durum ilan etmek üzere olduğunu bildirerek, uluslararası ve yerel kuruluşları Kuzey Darfur'dan gelen binlerce yerinden edilmiş kişinin hayatını kurtarmak için acilen harekete geçmeye çağırdı.