ABD'de polisin başından vurarak öldürdüğü siyahi gence ilişkin bağımsız adli tıp raporu açıklandı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

ABD'de polisin başından vurarak öldürdüğü siyahi gence ilişkin bağımsız adli tıp raporu açıklandı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD'nin Michigan eyaletinde 4 Nisan'da 26 yaşındaki Patrick Lyoya’nın trafik çevirmesi sırasında polis tarafından silah ile başından vurularak öldürülmesiyle ilgili bağımsız adlı tıp raporu açıklandı.
Ailesi ve avukatının da bulunduğu basın toplantısında incelemeyi gerçekleştiren Dr. Werner Spitz, Lyoya’nın yüzü yere dönük iken kafasının arka tarafına dayanmış silahtan çıkan kurşunla hayatını kaybettiğinin teyit edildiğini aktardı.
Spitz, elinde tuttuğu kafatası örneğinde kurşunun girdiği yeri göstererek "Bu genç adamı güçlü bir kurşunun öldürdüğü konusunda hiçbir şüphe yok" ifadesini kullandı.
95 yaşındaki Spitz’in suikast sonucu öldürülen eski ABD Başkanı John F. Kennedy ile sivil haklar savunucusu Martin Luther King Jr.’nin de adlı tıp incelemelerine katılan biri olduğu bilgisi paylaşıldı.
Toplantıda söz alan avukat Ben Crump, Lyoya’nın ailesinin çocuklarının infaz şeklinde öldürüldüğüne inandıklarını, bunun bilimsel olarak da teyit edildiğini söyledi.
Resmi adlı tip raporunun, eyalet polisince yürütülen soruşturma sonucunda açıklanmasının beklendiği kaydedildi.

Olay
Grand Rapids kentinde 4 Nisan'da gerçekleşen olayda, bir polisin, 2014'te Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nden ABD'ye göç ettiği belirtilen Patrick Lyoya isimli siyahi genci vurduğu görüntü ortaya çıkmıştı.
Polis departmanının yaka kamerası ve cep telefonunca kaydedilen görüntülerde, trafik çevirmesinde yaşanan arbedede beyaz bir polisin üzerinde herhangi bir silah bulunmayan 26 yaşındaki Lyoya'yı yere yatırdıktan sonra direnmesi üzerine kafasına silah dayayarak başından vurduğu görülmüştü.
Görüntülerin ortaya çıkması üzerine polis şiddetine sosyal medyada yoğun tepki gösterilirken eyalette protesto gösterileri düzenlenmişti.
Polis şefi Eric Winstrom, Lyoya'yı vuran polisin mevcut yetkilerinin elinden alındığını ve izne çıkarıldığını belirtmiş ancak suç duyusunda bulunulmadığı sürece kimliğinin açıklanmayacağını bildirmişti.



Havacılık sektöründeki kadınların üçte birinden fazlası cinsel saldırıya uğruyor

Katılımcıların dörtte üçünden fazlası sorunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını belirtti (Unsplash)
Katılımcıların dörtte üçünden fazlası sorunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını belirtti (Unsplash)
TT

Havacılık sektöründeki kadınların üçte birinden fazlası cinsel saldırıya uğruyor

Katılımcıların dörtte üçünden fazlası sorunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını belirtti (Unsplash)
Katılımcıların dörtte üçünden fazlası sorunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını belirtti (Unsplash)

Yeni bir araştırmaya göre havacılık sektöründeki kadınların üçte birinden fazlası işle ilgili cinsel saldırıya maruz kalıyor.

Unite sendikasının gerçekleştirdiği son derece önemli araştırmada, havacılık sektöründeki 30 bin kadına iş yerindeyken, işe giderken, mesai saatleri içinde veya dışında bir iş arkadaşının ya da başkasının cinsel tacizine maruz kalıp kalmadıkları soruldu.

Sonuçlar, kadın kabin ekibi, ön büro personeli ve bagaj görevlilerinin yüzde 34'ünün işyerinde cinsel saldırıya uğradığını ortaya koydu.

Buna ek olarak, ankete katılan kadınların yüzde 11'i işyerinde cinsel zorlama kurbanı olduklarını söyledi. Bu, bir kişinin cinsel faaliyette bulunması için açık rızası olmayan birine baskı yapması, onu kandırması, tehdit veya manipüle etmesi anlamına geliyor.

Unite'ın Cinsel Tacize Sıfır Tolerans kampanyası kapsamında yapılan anket, çalışanların yüzde 67'sinin istenmeyen flört, el kol hareketi ya da cinsel ifadelere maruz kaldığını, yüzde 65'ine cinsel açıdan saldırgan şakalar yapıldığını, yüzde 55'ine uygunsuz şekilde dokunulduğunu ve 10 kişiden 4'ünden (yüzde 40) fazlasıyla bir yönetici, iş arkadaşı ya da yolcu gibi üçüncü bir kişi tarafından pornografik görüntüler paylaşıldığını ya da gösterildiğini ortaya koydu.

İşyerinde cinsel tacize uğradığını bildirenlerin çoğu bunun tek seferlik olmadığını, neredeyse yarısı (yüzde 47) iki kereden fazla, üçte biriyse (yüzde 34) bir kereden fazla yaşadığını söyledi.

Katılımcıların çoğu yaşadıkları veya tanık oldukları tacizi kendilerine inanılmayacağı veya işlerini riske atacakları endişesiyle bildirmediklerini, bazılarıysa bildirdiklerinde ciddiye alınmadıklarını düşündüklerini belirtti.

Dörtte üçünden fazlası (yüzde 76) konunun yönetim tarafından ele alınmadığını veya çözüme kavuşturulmadığını söyledi.

Bir kadın "Yolcuların cinsel tacizine uğradım ve yönetim bu konuda hiçbir şey yapmıyor" dedi.

Yolcuların gelip gittiğini ve onları tekrar görme ihtimalinizin çok düşük olduğunu söylüyorlar.

Bir diğeriyse şunları söyledi:

Yönetim, cinsel saldırı geçmişi olduğu bilinen bir mürettebat üyesinin bana uygunsuz bir şekilde dokunduğu deneyimime gülüp geçti. Onu korudular, beni değil.

Unite Genel Sekreteri Sharon Graham şöyle dedi:

Personel güvenliği sivil hava taşımacılığı sektöründeki işverenler için en yüksek öncelikler arasında yer almalı ancak anketimizin sonuçları çok üzücü ve kadın çalışanların patronlar tarafından hayal kırıklığına uğratıldığını gösteriyor. Hiç kimse işyerinde cinsel tacize maruz kalmamalı. Unite olarak sıfır tolerans yaklaşımını benimsemeye kararlıyız ve göz yuman her işvereni uyaracağız. İşyerinde tacizi kesin olarak ortadan kaldırmak için her adımda mücadele edeceğiz. Her çalışan güvenli bir çalışma ortamını hak eder ve tacizi bildirebilmeli.

Independent Türkçe için çeviren: Çağatay Koparal