ABD'li heyetten Ürdün'de 'Mescid-i Aksa'daki tırmanışı durdurma' görüşmesi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

ABD'li heyetten Ürdün'de 'Mescid-i Aksa'daki tırmanışı durdurma' görüşmesi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir heyet, Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi ile, işgal altındaki Doğu Kudüs'te ve Mescid-i Aksa'da yaşanan tırmanışı durdurmanın yollarını görüştü.
Ürdün Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakan Safedi, ABD yönetiminin İsrail-Filistin Özel Temsilcisi Hadi Amr ve ABD Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Yael Limbert'i başkent Amman'da kabul etti.
Heyet, Bakan Safedi'ye herkesi olumsuz etkileyen şiddet sarmalının kötüleşmesini önlemek ve kapsamlı bir sükûneti tesis etmek için ortak eylemin devam ettiğini vurguladı.
Bakan Safedi de İsrail'e Mescid-i Aksa'daki tarihi ve hukuki statükoya saygı duyması, onu baltalayan tüm uygulamasını durdurması ve özgürlüğü garanti etmesi çağrısında bulundu.
Safedi, ABD'nin, Mescid-i Aksa'daki tarihi duruma saygı göstermeye çağıran ve Filistin ile İsrail arasında iki devletli çözümünü destekleyen tutumundan memnuniyetini dile getirdi.
ABD'li heyetin, tur programı çerçevesinde İsrail, Batı Şeria ve Mısır'ı da ziyaret etmesi bekleniyor.
Mescid-i Aksa'ya baskınlarını dördüncü gününde de sürdüren İsrail polisi, sabah namazının ardından yine Harem-i Şerif'e girmişti.
Buradaki Filistinlileri zorla dışarı çıkaran İsrail güçleri, ardından fanatik Yahudi yerleşimcileri Mağaribe Kapısı'ndan Aksa'ya almıştı. İsrail polisi Yahudi yerleşimci gruplara Aksa'nın avlularında da eşlik etmişti.

Hamursuz Bayramı'nda fanatik Yahudilerin Aksa'ya baskınları arttı
Fanatik Yahudiler, 15 Nisan Cuma günü başlayan ve bir hafta sürecek Hamursuz Bayramı'nda İsrail polisi korumasında Aksa’ya yönelik baskınlarını artırırken, İsrail hükümetinin cuma gününden itibaren buna müsaade etmeyeceği bildirildi.
İsrail basınındaki haberlere göre, geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da İsrail polisi, Yahudi yerleşimcilerin ramazanın son günlerinde Mescid-i Aksa'ya girmesine izin vermeyecek. Cuma günü başlayacak uygulama Ramazan Bayramı'nın son gününe kadar sürecek.
İsrail yönetimi önceki yıllarda da ramazanın son günlerinde fanatik Yahudi yerleşimcilerin Mescid-i Aksa'ya baskınlarına izin vermiyor, itikafa giren Müslümanların ise mescitte kalmasına müsaade ediyordu.

Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin egemenliği ihlal ediliyor
Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.
Ancak Yahudiler, 2003'ten bu yana İdarenin izni olmadan İsrail'in tek taraflı kararıyla polis eşliğinde kutsal mabede giriyor.
Bu girişleri baskın olarak nitelendiren Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini belirtiyor.



İngiliz cerrah: İsrail askerleri ateş açtı

Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sırasında bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sırasında bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
TT

İngiliz cerrah: İsrail askerleri ateş açtı

Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sırasında bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sırasında bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu)

Gazze'den kısa süre önce dönen İngiliz cerrah Nick Maynard, Filistinliler arasında “şiddetli yetersiz beslenme” olduğunu doğruladı ve İsrail askerlerinin yardım noktalarında sivillere “atış talimi yapar gibi” ateş açtığını söyledi.

Maynard, İngiliz Sky News kanalına verdiği röportajda, Gazze'deki Nasır Hastanesi'nde dört hafta çalıştığını, gıda kıtlığı nedeniyle sağlık görevlilerinin çocuk ve bebekleri tedavi etmekte zorlandığını söyledi.

Maynard, “Çantalarında bebek maması kutuları taşıyan birkaç doktorla karşılaştım. İsrail sınır muhafızları tüm kutulara el koydu. Bebek maması dışında hiçbir şey el konulmadı” dedi.

Şöyle devam etti: Nasır Hastanesinde bulunduğum ilk iki hafta içinde dört prematüre bebek öldü ve İsrailliler oraya uygun gıda girişine izin vermezse çok daha fazla ölüm olacak.

SDFRGT
İsrail'in Gazze Şeridi ile güney sınırından çekilen fotoğrafta, İsrail askerleri 18 Haziran 2024'te bir tank paletini tamir ediyor (Arşiv-AFP)

Dr. Nick Maynard, 15 yıldır Gazze'yi ziyaret ediyor ve bu, savaşın başlamasından bu yana bölgeye yaptığı üçüncü ziyaret. Dr. Maynard, Nasır Hastanesi'nin pediatri servisinde neredeyse tüm çocukların şekerle tatlandırılmış suyla beslendiğini ifade etti.

Ve uyardı: “Çok küçük çocuklar için az miktarda bebek maması var ama bu yeterli değil.”

Yardımların yetersizliğinin meslektaşları üzerinde de büyük bir etkisi olduğunu belirten Maynard, “Yıllardır tanıdığım insanları tanıyamadım. Bazıları 20, bazıları 30 kilo kaybetmişlerdi. Çok açlardı, her gün işe gidiyorlardı, sonra çadırlarına dönüyorlar ve yiyecek bir şey bulamıyorlardı” şeklinde konuştu.

Şöyle dedi: “İsrail ordusu, yardım noktalarında Gazze sakinlerine ateş açıyor (sanki atış talimi yapıyorlarmış gibi).”

Maynard, ABD ve İsrail’in desteklediği “Gazze İnsani Yardım Kuruluşu” tarafından yönetilen “gıda dağıtım noktalarında” ateş açılan 11 yaşından küçük çocuklara ameliyat yaptığını ifade etti.

Maynard, “Ailelerinin açlığını gidermek için yiyecek almaya gittiler ama üzerlerine ateş açıldı. En acı verici olan ise gördüğümüz yaralanma şekilleri ve yaralanmaların belirli günlerde vücudun belirli bölgelerinde yoğunlaşması” dedi.

Şarku’l Avsat’ın Sky News’ten aktardığına göre Maynard, "Bir gün, çoğu kafalarına veya boyunlarına ateş edilerek getiriliyordu, başka bir gün göğüslerinden, 12 gün önce ise karınlarından. Dört genç erkek geldi, hepsinin testislerine kasten ateş edilmişti. Bu tesadüf değil. Kümelenme o kadar açıktı ki, tesadüf olarak kabul edilemezdi. Bize daha çok bir atış talimi gibi geldi. Kendi gözlerimle görmeseydim asla inanmazdım" ifadelerini kullandı.

FGTYU
Gazze Şeridi'ndeki İsrail askerleri (Arşiv- Reuters)

Sky News, Birleşmiş Milletler verilerine göre Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan gıda yardımı almaya çalışan binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Birleşmiş Milletler Filistin Mültecilerine Yardım ve Çalışma Örgütü (UNRWA) ise “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın yardım dağıtım planını eleştirdi. Genel Komiseri Philippe Lazzarini şunları söyledi: “Sözde dağıtım planı, keskin nişancılar kalabalığa rastgele ateş açarak sanki öldürme izni verilmiş gibi, sadistçe bir ölüm tuzağıdır.”

Birleşmiş Milletler, gerekli yardım kamyonlarının sadece çok küçük bir kısmının bölgeye ulaşabildiğini belirtirken, birçok yardım kuruluşu ve Dünya Sağlık Örgütü, Gazze halkının “toplu açlık” ile karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu.

Lazarini, perşembe günü bir meslektaşının, Gazze'de yetersiz beslenen Filistinlilerin “ne ölü ne diri, hareket eden cesetler” olduğunu söylediğini aktardı.