Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Dibeybe: Görevimin başındayım

BM Libya Misyonu, Ortak Askeri Komite toplantılarını tamamlamayı hedefliyor

Trablus toplantısı (Libya Ulusal Birlik Hükümeti)
Trablus toplantısı (Libya Ulusal Birlik Hükümeti)
TT

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Dibeybe: Görevimin başındayım

Trablus toplantısı (Libya Ulusal Birlik Hükümeti)
Trablus toplantısı (Libya Ulusal Birlik Hükümeti)

Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, ‘başkent Trablus’a girme, teslim etme ve teslim alma’ konusundaki herhangi bir konuşmanın, ‘saçma, zaman kaybı ve bir yanılsama’ olduğunu dile getirdi. Rakibi Libya İstikrar Hükümeti (LİH) Başbakanı Fethi Başağa ise iki gündür İngiltere’yle yakınlaşmaya çalışıyor.
Dibeybe, geçen salı günü başkentte hükümetinin bakanlar kurulu toplantısına başkanlık ederken yaptığı konuşmada, “Sorunu Trablus’a saldırmak ve hükümet binasına girmekle sınırlandırmak, ‘yalan üzerine inşa edilenin yanlış olduğunu’ söyleyen gerçeğe bir yönelimdir” ifadelerini kullandı. Dibeybe ayrıca, “Ulusal Birlik Hükümeti, görevleri seçilmiş meşru bir otoriteden doğan bir hükümete devredilene kadar doğal olarak görevlerini yerine getirmeye devam edecektir” dedi.
Petrol sahalarının ve limanlarının kapanmasını kınayan Dibeybe, güvenlik ve askeri birimlere petrolün kapanması kriziyle başa çıkmak için mümkün olan tüm önlemleri almaları talimatı verirken, Başsavcı Sıddık es-Sur’a da olaya dahil olan tüm herkesi içeren bir soruşturma başlatması çağrısı yaptı.
Dibeybe, Temsilciler Meclisi başkanlığının petrol gelirlerini dondurmasını ‘ülkenin her yerinde başlatılan projelerin aksaması’ olarak nitelendirirken, “Sahtekarlık ve dolandırıcılıkla dünyaya gelenler, sızma girişimlerinden haberdar olmayacaktır” dedi. Dibeybe ayrıca, petrol tesislerinin kapatılmasının döviz alım fiyatlarında, mal, gıda ve tedavi fiyatlarında artışa yol açacağını ve yurt dışında okuyan öğrencilerin giderlerini olumsuz etkileyeceğini söyledi.
İstihbarat teşkilatları başkanları, Birlik Hükümeti’ne bağlı kuvvetlerin Genelkurmay Başkanlığı ve Petrol Tesisleri Muhafızları liderlerinin de katıldığı toplantı sırasında Dibeybe, seçimleri uzatmaya ve engellemeye çalışan siyasi sınıfın petrol tesislerini kapatan ve ihracatını durduran taraf olduğunu vurguladı. Abdulhamid Dibeybe, Libya’nın bugün biri seçimlerin yapılmasını destekleyen, diğeri ise geçiş aşamalarını uzatmayı amaçlayan iki akımla karşı karşıya olduğunu dile getirdi. Dibeybe ayrıca, Libya’da çözüme engel olan herkese, çatışmaları ve siyasi rekabeti bırakmaları çağrısında bulundu.
Toplantıya dair Ulusal Birlik Hükümeti tarafından dağıtılan görüntülerde kendisine bağlı güçlerin Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad da görünüyordu. Haddad, askeri kurumun ve militanların savaşmak, mevzi elde etmek ve projeler gerçekleştirmek amacıyla kullanılmasını kabul etmediklerini söyledi.
Dibeybe hükümetine övgüde bulunan Haddad, kendisinin ülkede istikrarın sağlanmasına katkıda bulunduğunu dile getirdi. Haddad ayrıca, “Bugün ülkeyi savaşa sürükleyenler var. Askeri olarak sürüklenmemize izin vermeyeceğiz. Ben, ülkeyi dolaşmaya ve insanlara buna dur demesi için yalvarmaya hazırım” dedi.
Dibeybe, geçen salı günü beraberinde bazı bakanlarla birlikte başkentteki Yüksek Seçim Komisyonu binasına sürpriz bir ziyarette bulundu. Ziyaret sırasında Dibeybe, tüm Libyalıların arzu ettiği ulusal görevini gerçekleştirmek üzere devlet kuruluşlarının, Seçim Komisyonu’na tam destek sağlayacağı sözü verdi. Dibeybe ayrıca, hükümetinin amacının 3 milyon Libyalının iradesine saygı duyacak seçimler yapmak olduğunu vurguladı.
Dibeybe'nin ofisinden yapılan açıklamada, komisyon başkanı Imad es-Sayeh’in seçimleri düzenlemeye hazır olduğu belirtilirken, zorlukların giderildiğini ve anayasal düzenlemeyi beklediklerini de sözlerine ekledi.

Başağa’dan  Birleşik Krallık’a sıcak mesajlar
Öte yandan Fethi Başağa, İngiltere merkezli ‘Telegraph’ gazetesinin 20 Nisan’da yayınlanan sayısına yaptığı açıklamada, “Rus petrolü eksikliğini giderebiliriz” dedi. Başağa, “Batı ülkeyi yeniden inşa etmeye ve yıllarca süren savaştan kurtarmaya yardım ederse Libya, İngiltere’ye ihtiyaç duyduğu kaynakları sağlayabilir” şeklinde konuştu. “Kurulan ticari bağlantılar aracılığıyla Libya halkının hayatlarını iyileştirebilir, Avrupa’nın ve dünyanın ihtiyaç duyduğunu bildiğimiz kaynakları sağlayabiliriz” diyen Fethi Başağa, “İngiltere, Libya için çok şey yapabilir” ifadelerini kullandı. Başağa ayrıca, Wagner Grubu da dahil olmak üzere Rus paralı askerleri Libya’dan kovmak ve Libya’ya barış, istikrar ve demokrasi getirmek istediğini de belirtti.
Bununla birlikte Başağa, İngiltere’yi eleştirirken, devrik lider Muammer Kaddafi’ye karşı 2011 müdahalesine karışması sonrasında Libya’ya yardım etmedeki başarısızlığı nedeniyle Londra’yı ‘tembel’ olarak nitelendirdi.
Diğer taraftan Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu (UNSMIL) Başkanvekili Risdon Zeninga, 5+5 Ortak Askeri Komisyon’daki Batı temsilcileri ile bir araya geldi. Yetkili, ülkenin doğusunda Mareşal Halife Hafter liderliğindeki Ulusal Ordu temsilcilerinin katılımlarının askıya alınması sonrasında komisyonun çalışmalarının devamlılığını sağlamaya çalışıyor.
Geçen salı günü BM Libya Misyonu UNSMIL tarafından yapılan açıklamaya göre Zeninga, misyonun doğudan gelen komisyon üyeleri tarafından gündeme getirilen sorunlara çözüm bulma çabalarını sürdürmeye kararlı olduğunu vurguladı. Zeninga ayrıca, komisyon üyelerine, doğudaki mevkidaşlarının ‘mevcut durum ve bunun doğu bölgesinin geçim kaynakları üzerindeki etkisi’ hakkındaki endişelerini iletti.
Batıdan gelen komisyon üyelerinin, kendisine doğudaki meslektaşlarıyla son günlerdeki temasları ve bazı talepleri karşılama çabaları hakkında bilgi verdiğini söyledi. Zeninga’ya göre komisyon üyeleri, çalışmaların yakın zamanda yeniden başlayacağına dair umutlarını ve petrol üretiminin durdurulması da dahil olmak üzere açıklanan uygulamaların yansımaları konusundaki endişelerini dile getirdi.
Batı’dan gelen temsilcilerin, doğulu meslektaşlarına takdirlerini ilettiğini söyleyen Risdon Zeninga, komisyonun çalışmalarını ‘başarılarını baltalayacak şekilde’ siyasallaştırmamanın gerektiğini vurguladı.
LUO’nun 5+5 komitesindeki temsilciler, yaptıkları açıklamada Libya’nın güneybatısındaki Um el-Aranib bölgesindeki bir kampı hedef alan terör saldırısını kınadı. Zliten Emniyet Müdürlüğü, 4 polis aracını hedef alan saldırının failinin kimliğinin belirlendiğini söyledi.
Emniyet Müdürlüğü, failin isminin Saddam en-Nazuri olduğunu, Bingazi Şura Konseyi üyesi olduğunu ve güvenlik güçleri tarafından arandığını belirtti. Açıklamaya göre Nazuri, Misrata’daki Hava Koleji’nde eğitim gören bir grubun bir parçası olarak, 2011 yılı ortalarında binbaşı rütbesi almıştı.



Suriye-İsrail görüşmelerinde “büyük uçurum”

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, cumartesi günü Bakü'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın terasından etrafı izlerken (AP)
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, cumartesi günü Bakü'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın terasından etrafı izlerken (AP)
TT

Suriye-İsrail görüşmelerinde “büyük uçurum”

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, cumartesi günü Bakü'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın terasından etrafı izlerken (AP)
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, cumartesi günü Bakü'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın terasından etrafı izlerken (AP)

Şam ve Tel Aviv'den Bakü'de yapılacak Suriye-İsrail görüşmesi hakkında çelişkili haberler çıkarken, Şarku’l Avsat’a konuşan siyasi kaynaklar, iki ülke arasındaki ön görüşmelerin pozisyonlar arasında “büyük bir uçurum” olduğunu ve Şam'ın İsrail’in işgali altındaki Suriye toprakları Golan Tepeleri’nden tamamen çekilmesi talebinden vazgeçmediği sürece İsrail'in derin bir normalleşme konusunda istekli olmadığını ortaya koyduğunu söyledi.

Aynı kaynaklar, İsrail'in Suriye’nin normalleşmenin ‘bir miktar’ olması ve Beşşar Esed rejiminin düşüşünden sonra işgal ettiği bölgelerden çekilmesiyle sınırlı kalması yönündeki tutumunu reddettiğini ve bu bölgelerin büyük bir kısmında kalmak karşılığında daha fazla normalleşme istediğini söyledi. Kaynaklar, İsrail'in Şeyh dağlarının zirvelerinde ve Golan Tepeleri’nin doğusunda işgal ettiği 9 bölgede kalmakta ısrar ettiğini vurguladı.

İsrail, Suriye'deki birçok tarafın Golan Tepeleri’ndeki Yahudi yerleşimlerine saldırı düzenleme niyetinde olduğuna dair bilgilere sahip olduğunu iddia etti. Bu bilginin, İsrail ordusunun geçtiğimiz haftalarda Suriye'nin iç kesimlerinde gerçekleştirdiği tutuklamalarla doğrulandığını ve İran'a bağlı milis güçlerin üyelerinin, Suriye'nin güneyinde faaliyet gösteren cihatçı gruplarla iş birliği içinde yerleşim yerlerine saldırı düzenlemeyi planladıklarını itiraf ettiklerini öne sürdü.

cvfgh
İşgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki bir eğitim alanında askeri eğitim sırasında ilk yardım eğitimi alan İsrail askerleri (AFP)

İsrailli bir yetkili, hükümetinin Suriye yönetimine güvenmediğini ve onun vaatlerine güvenemeyeceğini belirterek, İsrail ordusunun sadece İsraillilerin güvenliğini sağlayacak savunma önlemleri almakta kararlı olduğunu, bu nedenle sıkı güvenlik garantileri içeren tam bir barış anlaşmasının imzalanmasının bu güvenliği sağlamanın tek yolu olduğunu düşündüğünü söyledi.

İsrailli kaynaklar, Suriye yönetiminin şu aşamada İsrail ile ‘karşılıklı olarak saldırganlığı durdurma’ garantisi veren bir güvenlik anlaşması yapmakla ilgilendiğini doğruladı. Bu anlaşma, 1974 yılında imzalanan iki ülke arasındaki kuvvetlerin ayrılması anlaşmasına ve İsrail'in bu anlaşmada kabul edilen sınır hattına çekilmesine dayanıyor.

Ancak İsrail, ilişkilerin bir miktar normalleşmesi ile bağlantılı olsa bile geri çekilmeyi reddediyor. İsrail ordusu, Suriye ile birincisi İsrail sınırları içinde (yani İsrail'in Golan Tepeleri’nde işgal ettiği bölge) olup, burada İsrail ordusu büyük bir kuvvet ve ağır tahkimatlarla konuşlanacağı, ikincisi, sınır boyunca 3-5 kilometre genişliğinde bir güvenlik kuşağı oluşturulması ve bu kuşağın içinde silahlı kişilerin bulunmasının yasaklanacağı, üçüncü ise Şam'dan güney ve güneybatıya kadar silahsızlandırılacak üç bölge oluşturulmasını öngören ‘yeni bir güvenlik doktrini’ belirlemişti. Söz konusu güvenlik kuşağında 9 adet müstahkem askeri üs kuran İsrail, bu üsleri kalıcı olmasında ısrar ediyor.

vfbghyj
İsrail ordusuna ait Hummer araçları, 8 Temmuz'da işgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki bir eğitim alanında askeri tatbikat sırasında (AFP)

İsrail'in Arapça, İbranice, İngilizce ve Fransızca yayın yapan haber sitesi I24 dün, ‘Suriyeli bir kaynağa’ dayandırdığı haberinde Şara'nın ‘cumartesi günü Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de İsrailli yetkililerle en az bir kez yüz yüze görüşme yaptığını’ bildirdi.

I24, Şara’ya yakın olduğu belirtilen kaynağın, görüşmenin iki taraf arasında Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ve Suriye hükümetinin İsrail ile güvenlik toplantılarını koordine eden Ahmed ed-Dalati'nin de katıldığı iki veya üç toplantılık görüşmelerde yer aldığını açıkladığını iddia etti.

vfgbhy
İşgal altındaki Golan Tepeleri ile Suriye arasındaki sınır yakınlarında bir İsrail askeri aracı, 4 Mayıs 2025 (Reuters)

İsrail heyetinin Başbakan Binyamin Netanyahu’nun özel temsilcisinin yanı sıra üst düzey güvenlik ve askeri yetkililerden oluştuğunu söyleyen aynı kaynağa göre toplantılar, Suriye ve İsrail arasında olası bir güvenlik anlaşmasını görüşmek ve İran'ın Suriye ve Lübnan’daki varlığı, Hizbullah'ın silahları, Filistinli silahlı gruplar, Lübnan'daki kamplar, Gazze'den gelen Filistinli mültecilerin geleceği ve Şam’da diplomatik nitelikte olmayan bir İsrail koordinasyon ofisi açılması olasılığını ele almak amacıyla gerçekleştirildi.

İsrail televizyonu KAN, cumartesi günü Bakü'de Suriye ve İsrail yetkilileri arasında bir toplantı yapıldığını ve bu toplantıda tarafların Suriye'nin güneyinden İsrail güçlerinin çekilmesi talebini ve iki taraf arasında çok sayıda ‘koordinasyon’ konusunu görüştüğünü bildirdi. KAN ayrıca Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile İsrailli mevkidaşı Gidon Sa'ar'ın bugün Brüksel'deki Avrupa Birliği (AB) merkezinde bir araya geleceğini, ancak ayrı bir ikili toplantı konusunda kesin bir bilgi olmadığını aktardı.